1. dünya savaşı'nda bir kısmı hainlik yapan; fakat büyük kısmı osmanlı'ya sadık kalan -ki şerif hüseyin' in oğlu bile babasının karşısındadır! - toplum, ulus. 'cahiliye devri - islam - 17. yüzyıl (ne alakaysa!) sonrası' gibi bir yaşamsal grafiğe sahip görünüyorlar. bizim de son tahlilde (kültür, bilim, teknoloji, insan hakları konularında mesela) pek farkımız yok onlardan. ayrıca araplar kıbrıs'ta yanlış yapmış da biz arap-israil savaşlarında onlara yardım için 100.000 asker, 45 uçak, 20 savaş gemisi falan mı göndermişiz? ! arap= (esittir) su siralar yapmakta oldugum gercek zamanli ve gercek denekli gözlemler isiginda belirtmeye calisirsam, kafayi gece gündüz amerika ve israil´e takan, hali hazirda kitle halinde fena halde ayar almis olan, cözüm üzerine kafa yormak yerine sadece bagiran, cagiran, kontrolsüz tepki gösteren insanlar. bu insanlari gözlemledikce amerika´nin hedefine tam anlamda ulastigini, 284 milyon nüfusa ragmen en cok satan kitabin 5000 baski yaptigi topraklarda yasayan bu insanlarin gercek anlamda kompleks cukuruna düstükleri ya da atildiklari sonucuna ulasmaya basliyorum. herhangi bir arap ülkesinden, herhangi bir arap kurumundan, herhangi bir arap liderinden akil dolu hareketler gelmemesi, isini yürüten ürdün, bahreyn, birlesik arap emirlikleri gibi arap ülkelerinin amerika, israil sorununu iplememeleri ayrica gözden kacmiyor. sonuc. Araplar 40 yil sonra yine deveye binecekler.
zengin bir aileden geliyordu, gencti, yakısıklıydı, bir kadını istese hemen elde edebilir, bir mekanda soz solese sozu dinlenir, bir emir eylese emri tutulur, bir deve bir at bir ev mal mulk ne istese onune serilirdi... uhud savasında sancak tasırken kılıc darbeleriyle yere serildi. paramparca edilmiş vucuduna kefen bulunamadı, üzerine bir parca bez ve ot serildi.. mus ab bin umeyr' e ve islamin karaya oturan gemisini, kanlarini pompalayarak yurutenlere selam olsun.
marka manyakligi, tuketim cilginligi, abartili ego, para kulu, et kolesi.. ve daha nice igrenc seyleri uzerinde barindiran ve gecmisinden, yaraticisindan haberi olmayan, bu yitik kimlikli, bu bir seyler yapmaya calisirken kirip doken zavalli genclige ise yaziklar olsun.
timsahlara, insanlara, şeytanlara ve meleklere emanet edilmiş her tür varlığın içinden damıtıp toprağa bıraktığı maddeleşmiş duygu.konsantre üzüntü olarak algılanır çoğu zaman ancak oldukça yoğun olan bir hissin dışarıya yansımasıdır.yoğunluğu en yüksek olanı mazlumlara aittir. en hafifi ise içinde timsah taşıyanlara.
amortisörlerden alçaltılmış, arka farları siyah filmle kaplanmış, egzosu açılmış, iç mekanı püsküllenmiş ve ekseriyetle tamponu mesajlanmış sahin ve doğanlara verilen isimdir. hacı murat sahipleri kendi arabalarından daha iyi olan arabalarla kapışmaya and içmiş insanlardır. arabalarının şahin veya doğan olduğunu düşünürsek bu 'daha iyi' tanımının yoldaki hemen her arabayı kapsadığını tahmin etmek zor olmayacaktır. bu nedenle trafik ışıklarında 'vuruuum, vuruuum, ıgghhıırırrı' gibi bir ses duyulduğunda yapılacak en iyi şey önünüze bakmak ve yanınızda mavi floresan ışıkları saçarak duran hacı murat'ı fark etmemiş gibi yapmaktır.
siz, onu halen severken arkasına bakmadan giden sevgilidir. giden, halen sevgili midir sorusunun yanıtı ya da söylemdeki yanlış anlaşılabilecek nokta, siz halen onu severken onun gitme halinden kaynaklandığından doğru bir söylem şeklidir... giden sevgili, bir daha sevgili olarak geri döner mi bilinmez... ancak bilinen birşey var: her katil olay mahalline döner! geride kalanın ne halde olduğunu görmek için geri döner. bu durumda yapılacak en iyi iş ona yaşamınız hakkında tek dirhem bilgi vermemektir. bu ondaki merak duygusunu kamçılar. bu bir işkence olarak kullanılabilir mi? evet. başka biri için gelen sevgili olma yolunda ilk adımı atıyordur. gitmeyi istediği günle gittiği gün arasında kalan süre kullanılmışlığı, aldatılmışlığı belirler ve bence süreyya sinaması eski şaşaalı günlerine geri dönmelidir.
ben bir yar isterim derun-u dilden sarf ede bagrini geldikce elden beni sevr eyleye agudan el den her yuze gulen dost olmus, olmamis.. kalles yar olana dost demem, hasa! n'olacak muhannet meydan gormemis..
1. dünya savaşı'nda bir kısmı hainlik yapan; fakat büyük kısmı osmanlı'ya sadık kalan -ki şerif hüseyin' in oğlu bile babasının karşısındadır! - toplum, ulus. 'cahiliye devri - islam - 17. yüzyıl (ne alakaysa!) sonrası' gibi bir yaşamsal grafiğe sahip görünüyorlar. bizim de son tahlilde (kültür, bilim, teknoloji, insan hakları konularında mesela) pek farkımız yok onlardan.
ayrıca araplar kıbrıs'ta yanlış yapmış da biz arap-israil savaşlarında onlara yardım için 100.000 asker, 45 uçak, 20 savaş gemisi falan mı göndermişiz? !
arap= (esittir)
su siralar yapmakta oldugum gercek zamanli ve gercek denekli gözlemler isiginda belirtmeye calisirsam, kafayi gece gündüz amerika ve israil´e takan, hali hazirda kitle halinde fena halde ayar almis olan, cözüm üzerine kafa yormak yerine sadece bagiran, cagiran, kontrolsüz tepki gösteren insanlar. bu insanlari gözlemledikce amerika´nin hedefine tam anlamda ulastigini, 284 milyon nüfusa ragmen en cok satan kitabin 5000 baski yaptigi topraklarda yasayan bu insanlarin gercek anlamda kompleks cukuruna düstükleri ya da atildiklari sonucuna ulasmaya basliyorum. herhangi bir arap ülkesinden, herhangi bir arap kurumundan, herhangi bir arap liderinden akil dolu hareketler gelmemesi, isini yürüten ürdün, bahreyn, birlesik arap emirlikleri gibi arap ülkelerinin amerika, israil sorununu iplememeleri ayrica gözden kacmiyor.
sonuc. Araplar 40 yil sonra yine deveye binecekler.
kaleden inişmolur
ham demir gümüşmolur
evvelden ikrar verip
sonradan dönüşmolur
yad ele bakma ciğerim yakma
bu dağlar kömürdendir
geçen gün ömürdendir
feleğin bir kuşu var
çırnağı demirdendir
yad ele bakma,ciğerim yakma
bu dağlar eze dağlar
yar gele geze dağlar
suları şarabolmuş
çiçeği meze dağlar
yad ele bakma ciğerim yakma
her dinledigimde gozlerimin dolmasina sebeb olan turku. turkuden sonra ufak bir siir vardirki boylesi duyulmamistir.
sütkale'nin burcundayım.
altınova'ya bulut çökmüş pamuk gibi.
eski günler geri gelmiyor.
bak ki harput yokolmasın
zengin bir aileden geliyordu, gencti, yakısıklıydı, bir kadını istese hemen elde edebilir, bir mekanda soz solese sozu dinlenir, bir emir eylese emri tutulur, bir deve bir at bir ev mal mulk ne istese onune serilirdi...
uhud savasında sancak tasırken kılıc darbeleriyle yere serildi. paramparca edilmiş vucuduna kefen bulunamadı, üzerine bir parca bez ve ot serildi..
mus ab bin umeyr' e ve islamin karaya oturan gemisini, kanlarini pompalayarak yurutenlere selam olsun.
marka manyakligi, tuketim cilginligi, abartili ego, para kulu, et kolesi.. ve daha nice igrenc seyleri uzerinde barindiran ve gecmisinden, yaraticisindan haberi olmayan, bu yitik kimlikli, bu bir seyler yapmaya calisirken kirip doken zavalli genclige ise yaziklar olsun.
zamanın hızla erittigi bir ikonadan uçmuş iki boş kıyamet
timsahlara, insanlara, şeytanlara ve meleklere emanet edilmiş her tür varlığın içinden damıtıp toprağa bıraktığı maddeleşmiş duygu.konsantre üzüntü olarak algılanır çoğu zaman ancak oldukça yoğun olan bir hissin dışarıya yansımasıdır.yoğunluğu en yüksek olanı mazlumlara aittir. en hafifi ise içinde timsah taşıyanlara.
amortisörlerden alçaltılmış, arka farları siyah filmle kaplanmış, egzosu açılmış, iç mekanı püsküllenmiş ve ekseriyetle tamponu mesajlanmış sahin ve doğanlara verilen isimdir.
hacı murat sahipleri kendi arabalarından daha iyi olan arabalarla kapışmaya and içmiş insanlardır. arabalarının şahin veya doğan olduğunu düşünürsek bu 'daha iyi' tanımının yoldaki hemen her arabayı kapsadığını tahmin etmek zor olmayacaktır. bu nedenle trafik ışıklarında 'vuruuum, vuruuum, ıgghhıırırrı' gibi bir ses duyulduğunda yapılacak en iyi şey önünüze bakmak ve yanınızda mavi floresan ışıkları saçarak duran hacı murat'ı fark etmemiş gibi yapmaktır.
'düşmanlarımıza, adaletten başka verecek hiçbir şeyimiz yok'
' ey teslimiyet! senin bir adinda islam demekmis!
ve ben..sana dunyanin butun dilleriyle komutanim demek istiyorum.
al-mowahhid
siz, onu halen severken arkasına bakmadan giden sevgilidir. giden, halen sevgili midir sorusunun yanıtı ya da söylemdeki yanlış anlaşılabilecek nokta, siz halen onu severken onun gitme halinden kaynaklandığından doğru bir söylem şeklidir... giden sevgili, bir daha sevgili olarak geri döner mi bilinmez... ancak bilinen birşey var: her katil olay mahalline döner! geride kalanın ne halde olduğunu görmek için geri döner. bu durumda yapılacak en iyi iş ona yaşamınız hakkında tek dirhem bilgi vermemektir. bu ondaki merak duygusunu kamçılar. bu bir işkence olarak kullanılabilir mi? evet.
başka biri için gelen sevgili olma yolunda ilk adımı atıyordur. gitmeyi istediği günle gittiği gün arasında kalan süre kullanılmışlığı, aldatılmışlığı belirler ve bence süreyya sinaması eski şaşaalı günlerine geri dönmelidir.
sosyopatolojik facia..kusmak istiyorum..
ben bir yar isterim derun-u dilden
sarf ede bagrini geldikce elden
beni sevr eyleye agudan el den
her yuze gulen dost olmus, olmamis..
kalles yar olana dost demem, hasa!
n'olacak muhannet meydan gormemis..