hayır onları atmaya yada reddetmeye çalışma, senin onlar. hatta sensin onlar.. değiştiremiyorsan, dur bir soluklan.. bir şeyleri değiştirmeye çalışırken değişme.. insan değiştiremediğinde dönüşür. bunu yapma... ağlak yağışlı havalarda şemsiyesiz kalmanı istemem senin :)
sevgi, gönülle birlikte aklî bir eylemdir..bu iki ana unsurdan birisi eksik olursa sevgiden söz edemeyiz.. ve de insan aklı /gönlü şahsidir.. herkes kendi çapında sever işte.. aslında beşeri aşk, aşk-ı ilâhiye matlub olmuyorsa o aşkta hüsran ve ızdırap kaçınılmazdır.. zira leylâ’nın vasfında, mevla’yı bulmak icab eder.. ve de ‘’ gerçek aşkı ‘’ tasavvuf ehli yaşar ki.. onlar ‘’aşk ile yanmaktan’’ imtina etmezler muhterem :)
içeriği mineral değil kaya özellikleri taşıyan, yarı şeffaf bir taştır.. çocukluğumdan beri sakladığım lacivert–mor renkli birkaç lapis lazulim favorilerimdendir. normalde ışığı yoktur.. amaa bazı gecelerde kendine has enteresan bir ışık hüzmesi yansıtıyor hissine kapılırım.. sanrıdır belki.. ya da gördüklerim, coşkudan vazgeçmiş hüzünlü bir yıldızın pencereme düşen şavkıdır belki, kimbilir…
Susturduğum sabır taşı bu gün dillendi. Ah zaman! ... Nereden sürgülendiğini bir bilsem. Derdim ne seninle ne de sensizliğe... Sürülsem kendimden ve benliğim el silüeti gibi yansısa aynalardan. Ve hırçın bir fırtına sonunda durulsa içim.
Azizim , Nicedir, gönlümüzde huzura ve dudaklarımızda tebessüme vesile olan bir selamınızı alamaz olduk.. Acep nedendir.? Her ne kadar balık hafızalı olsam da hatırlayabiliyorum ‘’elzem olanları’’.. Mültefitler bize ne gerek :) Ya biz mi? Kutsal sığınağımızda, kendi med-cezir’lerimizin ruhumuza sebebiyet verdiği ebleh sarsıntılarla hemhâl olmaklığımız vardır.. Zaman ve mekanlara teslim edilen tüm mânaların , ışıklar saçtığı anda.. Teşriflerinizi bekleriz efenim :)
----- güzeldin ve hazırdın dokunaklı her güne ama kimdin oyunlar kurup şehre indin istanbulda ateşten bir çadırda bekleşirken hayat ben beklemeyendim ne unutan ne de hatırlayan ruhumdaki yanıklardan izler taşıyordu dilim sonra geldin tanrı şiddetle arandığında bulaştı sana da tüm deliliğim artık hiçbirşey düşünemiyorum iyiyim --- Sıtkı Caney
hayır onları atmaya yada reddetmeye çalışma, senin onlar.
hatta sensin onlar..
değiştiremiyorsan, dur bir soluklan..
bir şeyleri değiştirmeye çalışırken değişme..
insan değiştiremediğinde dönüşür.
bunu yapma...
ağlak yağışlı havalarda şemsiyesiz kalmanı istemem senin :)
Hayat bir tiyatro sahnesidir, hep rol yapmak değil mi işimiz gücümüz..
Aslında bizler oyuncularız işte bu nedenledir gelişimiz, gidişimiz
sevgi, gönülle birlikte aklî bir eylemdir..bu iki ana unsurdan birisi eksik olursa sevgiden söz edemeyiz..
ve de insan aklı /gönlü şahsidir.. herkes kendi çapında sever işte..
aslında beşeri aşk, aşk-ı ilâhiye matlub olmuyorsa o aşkta hüsran ve ızdırap kaçınılmazdır..
zira leylâ’nın vasfında, mevla’yı bulmak icab eder..
ve de ‘’ gerçek aşkı ‘’ tasavvuf ehli yaşar ki..
onlar ‘’aşk ile yanmaktan’’ imtina etmezler muhterem :)
içeriği mineral değil kaya özellikleri taşıyan, yarı şeffaf bir taştır..
çocukluğumdan beri sakladığım lacivert–mor renkli birkaç lapis lazulim favorilerimdendir.
normalde ışığı yoktur..
amaa bazı gecelerde kendine has enteresan bir ışık hüzmesi yansıtıyor hissine kapılırım..
sanrıdır belki..
ya da gördüklerim, coşkudan vazgeçmiş hüzünlü bir yıldızın pencereme düşen şavkıdır belki, kimbilir…
Susturduğum sabır taşı bu gün dillendi.
Ah zaman! ...
Nereden sürgülendiğini bir bilsem.
Derdim ne seninle ne de sensizliğe...
Sürülsem kendimden ve benliğim el silüeti gibi yansısa aynalardan.
Ve hırçın bir fırtına sonunda durulsa içim.
Azizim ,
Nicedir, gönlümüzde huzura ve dudaklarımızda tebessüme vesile olan bir selamınızı alamaz olduk..
Acep nedendir.?
Her ne kadar balık hafızalı olsam da hatırlayabiliyorum ‘’elzem olanları’’..
Mültefitler bize ne gerek :)
Ya biz mi?
Kutsal sığınağımızda, kendi med-cezir’lerimizin ruhumuza sebebiyet verdiği ebleh sarsıntılarla
hemhâl olmaklığımız vardır..
Zaman ve mekanlara teslim edilen tüm mânaların , ışıklar saçtığı anda..
Teşriflerinizi bekleriz efenim :)
bakmayın öyle sessizlik solumalarına..
duruşları sükunet olsa da, içleri kıyamet..
yaşarsan gerçek, dinlersen yalan ..
tercih , artık sana kalmış :Pp
-----
güzeldin ve hazırdın dokunaklı her güne ama kimdin
oyunlar kurup şehre indin
istanbulda ateşten bir çadırda bekleşirken hayat
ben beklemeyendim ne unutan ne de hatırlayan
ruhumdaki yanıklardan izler taşıyordu dilim
sonra geldin tanrı şiddetle arandığında
bulaştı sana da tüm deliliğim
artık hiçbirşey düşünemiyorum iyiyim
---
Sıtkı Caney
bunu bana mı soruyorsun..
ne dinlediğini bilmiyorum, merak da etmiyorum :))