Erkek kadına dedi ki: -Seni seviyorum, ama nasıl? avuçlarımda camdan bir parça gibi kalbimi sıkıp parmaklarımı kanatarak kırasıya, çıldırasıya...
Erkek kadına dedi ki: -Seni seviyorum, ama nasıl? kilometrelerce derin, kilometrelerce dümdüz, yüzde yüz, yüzde bin beşyüz yüzde hudutsuz kere yüz...
Kadın erkeğe dedi ki: -Baktım dudağımla, yüreğimle, kafamla; severek, korkarak, eğilerek, dudağına, yüreğine, kafana. Şimdi ne söylüyorsam karanlıkta bir fısıltı gibi sen öğrettin bana...
Ve artık biliyorum: Toprağın Yüzü güneşli bir ana gibi En son, en güzel çocuğunu emzirdiğini...
El sallayanlar gibi gittikten sonra trenler Bilekleri sönerken yeni ağırlığından gözyaşlarının
Sana büyük bir sır söyleyeceğim Korkuyorum senden Korkuyorum yanın sıra gidenden pencerelere doğru akşam üzeri El kol oynatışından..söylenmeyen sözlerden Korkuyorum hızlı ve yavaş zamandan...korkuyorum senden
Sana büyük bir sır söyleyeceğim Kapat kapıları Ölmek daha kolaydır sevmekten Bundandır işte benim yaşamaya katlanmam Sevgilim.
Düşünmemek gene de düşünmektir. Ben düşünmeyeceğim diye düşünmektir. Bu da bir tür düşünmektir. Düşünmek ya da düsünmemek... Bu ikilemden nasıl çıkmalı?
Dehidrate kalmış kalplere metrekareye 2000cc'den bol sodyum klorürlü ve içinde kiloya 1 cc potasyum klorür içeren mayii takmak lazım... Turgor tonus bozulduğunda iş işten geçecektir çünkü.. Ve beyin ödemi irreversible mental retardasyona neden olabilir...
Bak sevgilim bak neler ettik
Yine kendi kendimize biz
Çok severken çok yazık ettik
Bu kadersiz aşkımıza biz
Ah, ne fark eder ki yanımda yoksan
Sevdan benimle
Aklım kopar gider başımdan
Bedeli yalnızlık olsa da
Kalbim seninle....
Hem sevgilin, hem annen, hem baban
Olup da sevmedim mi seni ben
Kör karanlık gecelerde
Gönlüme sarıp da
Uyutmadım mı seni ben...
Baktığım her yıldızda
Attığım her adımda
Kalbim seninle...
Bir akşam üstü kumsalda
Damla damla her yağmurda
Kalbim seninle
'İnsanların güvenini kaybetmektense, para kaybetmeyi tercih ederim.'
sinemaya gittikten sonra kitabını okumak cesaret istese de...
iflah olmaz duygusallar ve romantiklere tavsiye olunur...
insan bedenindeki konjenital(doğuştan) özürler de anomali olarak adlandırılır..
Örneğin: atrial septal defekt
anormal ve veya doğa dışı (anormal) kişi/şey....
Erkek kadına dedi ki:
-Seni seviyorum,
ama nasıl?
avuçlarımda camdan bir parça gibi kalbimi sıkıp
parmaklarımı kanatarak
kırasıya,
çıldırasıya...
Erkek kadına dedi ki:
-Seni seviyorum,
ama nasıl?
kilometrelerce derin, kilometrelerce dümdüz,
yüzde yüz, yüzde bin beşyüz
yüzde hudutsuz kere yüz...
Kadın erkeğe dedi ki:
-Baktım
dudağımla, yüreğimle, kafamla;
severek, korkarak, eğilerek,
dudağına, yüreğine, kafana.
Şimdi ne söylüyorsam
karanlıkta bir fısıltı gibi sen öğrettin bana...
Ve artık
biliyorum:
Toprağın
Yüzü güneşli bir ana gibi
En son, en güzel çocuğunu emzirdiğini...
Fakat neyleyim
saçlarım dolanmış
ölmekte olanın parmaklarına
başımı kurtarmam kâbil
değil!
Sen
yürümelisin,
yeni doğan çocuğun
gözlerine bakarak...
Sen
yürümelisin,
beni bırakarak...
Kadın sustu.
SARILDILAR
Bir kitap düştü yere...
Kapandı bir pencere...
AYRILDILAR...
Nazım Hikmet Ran
El sallayanlar gibi gittikten sonra trenler
Bilekleri sönerken yeni ağırlığından gözyaşlarının
Sana büyük bir sır söyleyeceğim
Korkuyorum senden
Korkuyorum yanın sıra gidenden pencerelere doğru akşam üzeri
El kol oynatışından..söylenmeyen sözlerden
Korkuyorum hızlı ve yavaş zamandan...korkuyorum senden
Sana büyük bir sır söyleyeceğim
Kapat kapıları
Ölmek daha kolaydır sevmekten
Bundandır işte benim yaşamaya katlanmam
Sevgilim.
Louis Aragon / Elsa'ya Şiirler
Düşünmemek gene de düşünmektir.
Ben düşünmeyeceğim diye düşünmektir.
Bu da bir tür düşünmektir.
Düşünmek ya da düsünmemek...
Bu ikilemden nasıl çıkmalı?
D. T Suzuki
The field of zen
Dehidrate kalmış kalplere metrekareye 2000cc'den bol sodyum klorürlü ve içinde kiloya 1 cc potasyum klorür içeren mayii takmak lazım...
Turgor tonus bozulduğunda iş işten geçecektir çünkü..
Ve beyin ödemi irreversible mental retardasyona neden olabilir...
obsesif birinin başarısının sırrı...