Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Eylül Tuna
Eylül Tuna

YAŞAMAYA SÖZLÜ ÖLÜME NİŞANLIYIM

  • Abdullah Oral13.07.2013 - 11:23

    Gezi parkı eylemleriyle Ülkemize yayılan Haksızlıklara karşı başkaldırı yürüyüşleri, Onun kaleminden aşağıdaki mısralarla Anlatılmış. İşçi hak ve özgürlüklerinin Siyasi iktidarca yok edilişine kadar Emeklileri geçmişe dönük yasalar ile kefenlerine kadar elinden alınmasını Yazılarından okudum. bu şiiri ile onu anlaymayı uygun gördüm...

    Ne Olurki.

    Öyle yorgun dikilip durma başucumda
    Bir nefeste anlatılmaz hayata dair yaşananlar,
    Bak tepemizdeki yıldızlar da sarhoş bu akşam!
    Dilsizi söyleten, aşığı ağlatan gecelerden geçtim,
    Yüreğim dalda dalga sahile vursa ne olur ki..

    Gel soluklan hele yüreğimde
    Birkaç kelimeye sığar mı, ki hayat
    Renkler mi dargın gün batımına
    Yoksa kararıyormu gündoğumuna dünya
    Ya bu şehri kuşatan gaz bulutları da ne? .

    Özlemlerle susamış yürekleri ne serinletir ki
    Bu akşam hangi rengi konuşturayım?
    Beklide gün ağarmadan
    Ayı, yıldızları güneşin, rengine boyamalıyım
    Gökkuşağında hangi renkler saklı bilsek ne olurki…

    Ellerinden yaprak yaprak ömür dökülürken!
    Kırılıp dağılıyor gül bahçesinde güller
    Hayat dalgaları sert kayalara çarpıyorsa yüreği!
    Yaz sıcağı değildir ki sadece yürekleri kavuran!
    Cenneti cehennemi, yaratanların kahpeliği değilmidir?

    Bütün resimleri güneşin rengine boyamalıyım!
    Dağları, denizleri, çiçekleri, yeşile maviye,
    Ya mutluluğun rengi nedir!
    Acıların, hüzünlerin, hasretlerin!
    Hangi çoğrafyada gizli umudun rengi
    Kışın donduran ayazında sessizce ölsek ne olurki?

    Biber gazları sildi, mavi düşleri haritasından!
    Bizim çocuklar köşe kapmaca oynuyor
    bir sonraki geceye...
    Mehtap can çekişmede kızılay güven parkta
    Bir gece silinirken taksim gezi parkında
    Hangi renk yakışır insanlara
    Gökyüzüyle denizin arasnda bulsak ne olurki..

    Güneşin aydınlığı ve beyazın savkı,
    Gözlerimi aşk ile boyuyor durmaksızın...

    Kendine sağırlaşanların, perde inmiş gözlerine,
    Göremiyorlar kısır döngü içindeki ütopyalarını!
    İki duvar arasına sıkışıp kalmış alaca karanlıklar sanki.
    Gece gündüze haykırıp,sesini duyuramıyor.
    Yarın, halklar zulmün zincirini kırsa ne olurki..

    Gecelerin karanlık kuytularında bıraktım nefesimi,
    Bedenim kendi infazını verir,
    Kendi içimde kaybolurum!
    Yüreğimin intiharı yarına aldırmazlığa yatar,
    Dilimin intiharıyla sessizliğe gömülürken sesim!
    Hürriyet işçi tulumuyla Alanlara girse ne olurki

    Abdullah Oral

  • Abdullah Oral13.07.2013 - 11:18

    Hangi Rüzgâr

    Elleri kalem acemisi bir şairim
    Yüreğimin delilik provaları
    Dilime yapışıp kalan sözler!
    Çekiyorum içimdeki korkunun pimini
    Sensizliğe özlem patlıyor dudaklarımda
    Yokluğun varlığımı üşütüyor bu akşam..

    Gözlerime senli düşler sürüyorum
    Sonra yeniden uyanıyorum.
    Sen gidiyorsun ben kanıyorum…

    Çöz gözlerimi senden hadi ey umut
    Sana uzaklardan bakmaktan yoruldum
    Korkma ben akşamdan kalma değilim
    Dünden kalmayım senden
    Haydi çöz şimdi kendini kirpiklerimden….

    Gelişine sevdalı gözlerim bekler yolunu
    İçime her düşen her damla gözyaşı, hasretim!
    Biliyorum gülün dikeni kendine batamaz ya,
    Ama yüreğimdesin
    Irgalandıkça batıyorsun derinlerime….

    Herkes kendi gördüğüne bakar bir şeyler arar
    Ben senin yoluna baka kaldım bilmiyor musun
    Hadi gel en kanadığımız yerden susalım'

    Gel olmadan gelinmez derler ya
    Sen çık gel sosyalizim güneşim!
    Yüreğimdeki sevdanın kızıllığıyla gel
    Sen gel ben kıpırdamadan dururum bir yaşam boyu!
    Gel öğret bize, biz hangi hayatın rüzgârında yelkeniz…

    Abdullah Oral Emekçinin penceresindeki karanlığı Güneşin ak yüzüne şiirleriyle taşımaya çalışan İşçi Bir Şair Demek..