mücella dinimiz islam kapanma emrini vermiştir ama kimin ne ile kapanacağını yaşadıkları yörenin adetlerine göre serbest bırakmıştır misal tülbent iç anadolu doğu anadolu güneydoğu anadolu da yaygın olan kapanma şeklidir trakya bölgemizde ise kadınların ekserisi çarşaf ile kapanır istanbulda ise bunun adı türbandır yani ha türban ha tülbent ha çarşaf kimse öküz altında buzağı aramasın allahın emri kapanmak
sıcacık sımsıcacık duyguları, içten gülen gözleri, masumiyeti, şirinliği anlatırdı tülbent....ve ve ve evet, o zamanlar takunya sesleri bile bir hoş gelirdi kulağıma...ama şimdi, yenildi tülbent türbana....maalesef :S
tıpkı türban gibi bir örtü ama nedense bu terime yazarken herkesin içinde bir gülümseme olduğuna eminim. çağrıştırdıklarından mı ki? ? ?
salkım saçak oyalı,allı dallı yazmaların neşesine karşı bir ciddiyet,ağırbaşlılık olur tülbentlerde.gençler alabildiğine renkli,alabildiğine çiçekli yazmaları tercih ederken orta yaşlı kadınlar kenarları incecik boncuk oyalı,bembeyaz tülbentleri takmaya başlar..yaşılılığa merdiven dayandığında ise yine yazmalara dönüş yapar kadınlar.bu kez rengi koyulaşmış,oyaları küçülmüştür yaşanan kayıplarla bağıntılı olarak.
bende tülbent ve yazmanın kalışı böyle ya da bilmem..
Aslında tülbent deyince beyaz olanı geliyor aklıma benim.. Ama eğer desenli olanından yani yazmadan bahsedeceksek elbette ki direk Bedri Rahmi Eyüboğlunun baskı yazmalarını anımsatıyor...
Lalenin Avrupaya Türkiyeden gittiğini biliyoruz... Bugün Avrupa ülkelerinde lale için kullanılan Tulip veya Tulipe kelimesinin aslı, Busbecq’in hatıratına dayanmaktaymışşş....! ! Busbecq, Türklerin bu bitkiye Tulipan ismini verdiğini yazmış. S.W. Murrey, bu ismin Türklerin başlarına sardıkları Tülbent ile ilgili olduğunu ve Busbecq ile tercümanı arasındaki bir yanlış anlamadan kaynaklandığını kaydetmiş....! ! Mantıklı görünüyor Ama ne kadar doğrudur bilinmez...? ? ? ... :)))
ANAMIN TAKTIĞI AMA ETRAFINDA ÇEŞİTLİ DESENLER BULUNAN VE AYRICA KÖYLÜ BACILARIMIN TAKTIĞI KENDİNE YAKIŞTIRDIĞI AMA HİÇ BİR SİYASİ DESENİ ÜSTÜNE TAŞIMAYAN, DOĞAL BİR ÖRTÜ. ANADOLU ÖRTÜSÜÜÜ..
sanırım açıklama yapmıştım heralde tatmin edemedim sizi
anlatanlar pek bi güzel anlatmışlar annemin yaptıklarından bir tanesini takasım geldi :-))
türbanla arasındaki tek fark da bir harf fazlalığı sanırım :-)))
mücella dinimiz islam kapanma emrini vermiştir ama kimin ne ile kapanacağını yaşadıkları yörenin adetlerine göre serbest bırakmıştır misal tülbent iç anadolu doğu anadolu güneydoğu anadolu da yaygın olan kapanma şeklidir trakya bölgemizde ise kadınların ekserisi çarşaf ile kapanır istanbulda ise bunun adı türbandır yani ha türban ha tülbent ha çarşaf kimse öküz altında buzağı aramasın allahın emri kapanmak
sıcacık sımsıcacık duyguları, içten gülen gözleri, masumiyeti, şirinliği anlatırdı tülbent....ve ve ve evet, o zamanlar takunya sesleri bile bir hoş gelirdi kulağıma...ama şimdi, yenildi tülbent türbana....maalesef :S
kenarı ince oyalı beyaz tülbentler geliyor benim aklıma.altından sarkan iki örük yapılmış beyaz saçlar...ve hep gülümseyen iki minik göz...
tıpkı türban gibi bir örtü ama nedense bu terime yazarken herkesin içinde bir gülümseme olduğuna eminim.
çağrıştırdıklarından mı ki? ? ?
salkım saçak oyalı,allı dallı yazmaların neşesine karşı bir ciddiyet,ağırbaşlılık olur tülbentlerde.gençler alabildiğine renkli,alabildiğine çiçekli yazmaları tercih ederken orta yaşlı kadınlar kenarları incecik boncuk oyalı,bembeyaz tülbentleri takmaya başlar..yaşılılığa merdiven dayandığında ise yine yazmalara dönüş yapar kadınlar.bu kez rengi koyulaşmış,oyaları küçülmüştür yaşanan kayıplarla bağıntılı olarak.
bende tülbent ve yazmanın kalışı böyle ya da bilmem..
Aslında tülbent deyince beyaz olanı geliyor aklıma benim.. Ama eğer desenli olanından yani yazmadan bahsedeceksek elbette ki direk Bedri Rahmi Eyüboğlunun baskı yazmalarını anımsatıyor...
Lalenin Avrupaya Türkiyeden gittiğini biliyoruz... Bugün Avrupa ülkelerinde lale için kullanılan Tulip veya Tulipe kelimesinin aslı, Busbecq’in hatıratına dayanmaktaymışşş....! ! Busbecq, Türklerin bu bitkiye Tulipan ismini verdiğini yazmış. S.W. Murrey, bu ismin Türklerin başlarına sardıkları Tülbent ile ilgili olduğunu ve Busbecq ile tercümanı arasındaki bir yanlış anlamadan kaynaklandığını kaydetmiş....! ! Mantıklı görünüyor Ama ne kadar doğrudur bilinmez...? ? ? ... :)))
dinin siyasete alet edilmediği yıllarda, annem gibi, tonton komşu teyze gibi bayanların, başlarına örttüğü bir aksesuardı, ama....:S
ANAMIN TAKTIĞI AMA ETRAFINDA ÇEŞİTLİ DESENLER BULUNAN VE AYRICA KÖYLÜ BACILARIMIN TAKTIĞI KENDİNE YAKIŞTIRDIĞI AMA HİÇ BİR SİYASİ DESENİ ÜSTÜNE TAŞIMAYAN, DOĞAL BİR ÖRTÜ. ANADOLU ÖRTÜSÜÜÜ..