Seni güneşten daha fazla ısıtabilirim Olur olmaz dertlerinden sıyırabilirim Denizlerden dağlardan uçurabilirim Nedenim çok, çünkü seni çok, çok seviyorum
Bir ömrü bir yastıkta paylaşabilirim İyi ve kötü günde yanında durabilirim Bu hayatın sonunu senle bitirebilirim Nedenim çok, çünkü seni çok, çok seviyorum
Yolun neyse hesapsızca yürüyebilirim Senin için bitmez nöbetler tutabilirim Korktuğun her ne varsa ondan koruyabilirim Nedenim çok, çünkü seni çok, çok seviyorum
Bir ömrü bir yastıkta paylaşabilirim İyi ve kötü günde yanında durabilirim Bu hayatın sonunu senle bitirebilirim Nedenim çok, çünkü seni çok, çok seviyorum
Seni seviyorum, seni seviyorum Melekler şahit dursun, Sevgilim aşkımız kutlu olsun
Artık gitme demeyeceğim, zaten iyice hazırsın bu sefer. Herşeyi yanında götür; anılarımızı, umutlarımızı, sevgimi de al belki lâzım olur. Tek kelime etmesem diyorum, ama etmeliyim, sana bilmediğin bir şeyden bahsetmeliyim; kendimden. Evet, onca zaman tanıdığını sandığın benden. Hırçın yanımı gördün daha çok, oysa öyle uysal bir çocukmuşum ki. Neydi beni zaman zaman hoyrat yapan? Sanırım, düşünmedin. Birini ayrı tutsam da renklerin hepsini sevdim, mevsimleri de. Aslında çok şey var sevdiğim, kavgalar ve savaşlar dışında bir de niye olursa olsun vedalaşma anları, İsterdim ki uyumlu halimi yaşasaydın daima ama bana hep vurgun saatlerinde geldin, ya da sen vurdun. Uzaklara bakardım uysal çocukluğumda içimde dolmayan derin boşluğumla, denizden gelecek bir gemi bekledim durdum, sonra yıldızlara baktım yıllarca ve sen sandığım bir yıldıza. Kadınlar, erkekler, çocuklar ve şehirler tanıdım, çoğunu da sevdim. Aşklarım da oldu, hem de uğruna ölebileceğim aşklar, ama en çok seni sevdim. Ve şimdi gidiyorsun, evet git içimdeki melek sana dua edecek. Sanırım kahrolmayacağım bu veda sahnesine - senin baban öldü mü? Bu gidiş ölümden beter olamaz. Hangisi doğru bilmiyorum, Seni uğurlayıp öylece kalmak mı? Yoksa, benim uyumamı bekleyip gitmen, benim de sensiz sabaha uyanmam mı? Bence şimdi git, hayır gitme! Yani git de önce üstümü ört, ben uzanayım şöyle, ışığı kapat ve git. Hayır hayır gitme! Yani git de ışığı yak git, ben karanlıktan korkuyorum da! Hem sensizlik hem karanlık bu kadarı fazla. Üstümü de örtme bu şevkat de fazla, ışıkların hepsi açık olsun. İçim burkuluyor sen nasıl gidersen git. Dur, burayı iyi dinle; birkez daha söylüyorum ve son kez. Seni seviyorum. Sen giderken ben içimden haykıracağım 'kusursuz bir aşktı bu' diye. Kusursuz bir aşktı benim sana büyüttüğüm sen ne yaşadın bilmiyorum...
Yine de tanıdı gönlüm yaşadı Bir kusursuz aşk büyüttüm sana pişman değilim
Her akşam vaktinde bu gönül üzülür Hüzünle dolar seni düşünür Şimdi çok uzakta kimbilir neredesin Geri dön ya da dönme ben sendeyim
soner arıca onun şarkıları benim için mahzendeki şarap diyebilirim. durdukça değerleniyor benim gözümde. eskimek bilmiyor şarkıları. onun şarkıları gelip geçici değil.en azından benim için.ben onun bir şarkısını 100 defa dinliyebilirim.buda onun orjinalliğini bildirir bence.soner bende hiç bitmeyecek
Seni güneşten daha fazla ısıtabilirim
Olur olmaz dertlerinden sıyırabilirim
Denizlerden dağlardan uçurabilirim
Nedenim çok, çünkü seni çok, çok seviyorum
Bir ömrü bir yastıkta paylaşabilirim
İyi ve kötü günde yanında durabilirim
Bu hayatın sonunu senle bitirebilirim
Nedenim çok, çünkü seni çok, çok seviyorum
Yolun neyse hesapsızca yürüyebilirim
Senin için bitmez nöbetler tutabilirim
Korktuğun her ne varsa ondan koruyabilirim
Nedenim çok, çünkü seni çok, çok seviyorum
Bir ömrü bir yastıkta paylaşabilirim
İyi ve kötü günde yanında durabilirim
Bu hayatın sonunu senle bitirebilirim
Nedenim çok, çünkü seni çok, çok seviyorum
Seni seviyorum, seni seviyorum
Melekler şahit dursun,
Sevgilim aşkımız kutlu olsun
KUSURSUZ AŞK..........
Artık gitme demeyeceğim, zaten iyice hazırsın bu sefer.
Herşeyi yanında götür; anılarımızı, umutlarımızı, sevgimi
de al belki lâzım olur.
Tek kelime etmesem diyorum, ama etmeliyim, sana bilmediğin
bir şeyden
bahsetmeliyim; kendimden. Evet, onca zaman tanıdığını
sandığın benden.
Hırçın yanımı gördün daha çok, oysa öyle uysal bir
çocukmuşum ki.
Neydi beni zaman zaman hoyrat yapan?
Sanırım, düşünmedin.
Birini ayrı tutsam da renklerin hepsini sevdim, mevsimleri
de.
Aslında çok şey var sevdiğim,
kavgalar ve savaşlar dışında bir de niye olursa olsun
vedalaşma anları,
İsterdim ki uyumlu halimi yaşasaydın daima ama bana hep
vurgun
saatlerinde geldin, ya da sen vurdun.
Uzaklara bakardım uysal çocukluğumda içimde dolmayan derin
boşluğumla,
denizden gelecek bir gemi bekledim durdum,
sonra yıldızlara baktım yıllarca ve sen sandığım bir
yıldıza.
Kadınlar, erkekler, çocuklar ve şehirler tanıdım, çoğunu da
sevdim.
Aşklarım da oldu, hem de uğruna ölebileceğim aşklar, ama en
çok seni sevdim.
Ve şimdi gidiyorsun, evet git içimdeki melek sana dua
edecek.
Sanırım kahrolmayacağım bu veda sahnesine - senin baban
öldü mü?
Bu gidiş ölümden beter olamaz.
Hangisi doğru bilmiyorum,
Seni uğurlayıp öylece kalmak mı?
Yoksa, benim uyumamı bekleyip gitmen, benim de sensiz
sabaha uyanmam mı?
Bence şimdi git, hayır gitme! Yani git de önce üstümü ört,
ben uzanayım şöyle, ışığı kapat ve git.
Hayır hayır gitme!
Yani git de ışığı yak git, ben karanlıktan korkuyorum da!
Hem sensizlik hem karanlık bu kadarı fazla.
Üstümü de örtme bu şevkat de fazla, ışıkların hepsi açık
olsun.
İçim burkuluyor sen nasıl gidersen git.
Dur, burayı iyi dinle; birkez daha söylüyorum ve son kez.
Seni seviyorum.
Sen giderken ben içimden haykıracağım 'kusursuz bir aşktı
bu' diye.
Kusursuz bir aşktı benim sana büyüttüğüm sen ne yaşadın
bilmiyorum...
Yine de tanıdı gönlüm yaşadı
Bir kusursuz aşk büyüttüm sana pişman değilim
Her akşam vaktinde bu gönül üzülür
Hüzünle dolar seni düşünür
Şimdi çok uzakta kimbilir neredesin
Geri dön ya da dönme ben sendeyim
soner arıca onun şarkıları benim için mahzendeki şarap diyebilirim. durdukça değerleniyor benim gözümde. eskimek bilmiyor şarkıları. onun şarkıları gelip geçici değil.en azından benim için.ben onun bir şarkısını 100 defa dinliyebilirim.buda onun orjinalliğini bildirir bence.soner bende hiç bitmeyecek
Ayrılık
Gönlüme bir kor düşer
Gitme öyle zamansız
Önce hayaller biter
Yanar külsüz, dumansız
Baharlar hiç gelmez
Mevsim hep kış olur
Günlerime güneş doğmaz
Hislerim uyur
Dilimden hiç düşmez
Adın hasret olur
Yüreğimde sızı dinmez
Gülmek güç olur
Ayrılıklar yara açar yara üstüne
Yağmur ağlar sensizliğe iç çekişime
Sensiz olmaz bu yerlerde dünya dar olur
Eğer gidersen bu aşka çok yazık olur
gittin hayaleler yandı /kül yok duman yok/ hiç hiç bişey yok,/burda bahar yok/mevsim hep kış/ güneş hiç doğmayacak...