'ey bütün nehirlerin en kadim hikayesi ey dicle ey fırat ey akan orduların sonsuzluk sesi bize selahattin eyyubiyi anlat taşsın artık sulardan yüzyılların öfkesi ey zülfikar ey şaha kalkan at ey herşeyden vazgeçmenin büyük hevesi bize imam aliyi anlat'
'taze bir yara olarak yaşayacağız dünyada önce otobüs gününde gelmeyecek telefon uzun uzun çalacak orda benimse burda göğsüme bastıracak hiç bir şeyim olmayacak yavaş yavaş azalacak sesin artacak hayatın gürültüsü ve ben ela gözlerin kırgın türküsüne başlayacağım derken her yanda bir devlet ölüsü'
Ruhumdaki yanıklardan izler taşıyordu dilim
geldin tanrı şiddetle arandığında
bulaştı sana da tüm deliliğim..
iyi ki şiirini bütünüyle farkedemiyor insanlar
yoksa nasıl tahammül edebilirlerdi bu sonsuz çığlığa
nasıl kaldırabilerlerdi bu ağır yükü..
Kesinlikle tehlikeli bir şair.
Her bakımdan çok tehlikeli.
Ve dokunaklı.
Ve çılgın.
ve asi.
Dağların ırmakların ovaların kalbini aralayan
yer kabuğunun bütün kırıklarının arasında dolaşan
büün kalplerin bütün çığlıklarını birbirine ekleyen
Şiirle hergün hayatı yeniden ve mütemadiyen
ve sonsuzluğu
aşkı yani
şiirden sinemaya
efsane bir serüven
hala devam eden
şiir kartalı
aşkın inancın ve devrimin bütün şiir ırmaklarının aktığı okyanus
ateş ve yağmur. itiraf ve gizem. hava ve toprak. uçurum ve sonsuzluk.
Kalbin en gizli bilgisini şiirle açan şair.
İşte isyan, işte güzellik, işte devrim, işte diriliş.
'ey bütün nehirlerin en kadim hikayesi
ey dicle ey fırat
ey akan orduların sonsuzluk sesi
bize selahattin eyyubiyi anlat
taşsın artık sulardan yüzyılların öfkesi
ey zülfikar ey şaha kalkan at
ey herşeyden vazgeçmenin büyük hevesi
bize imam aliyi anlat'
diyen şair
'bizi iyi sakla tanrım gidiyor hayat
bizi yokla
bize yeni bir keder yarat'
diyen şair
'taze bir yara olarak yaşayacağız dünyada
önce otobüs gününde gelmeyecek
telefon uzun uzun çalacak orda
benimse burda göğsüme bastıracak hiç bir şeyim olmayacak
yavaş yavaş azalacak sesin artacak hayatın gürültüsü
ve ben ela gözlerin kırgın türküsüne başlayacağım
derken her yanda bir devlet ölüsü'
diyen şair
'ey aşkın yeryüzündeki pençesi, ey şair'
diyen şair
'sen aşkı çıldırtan en güzel kızdın'
diyen şair
şiirin vecd ve cezbe hali
'bak yine yağmur
hem birazdan yolcuyum
ben nasıl sevdim'
diyen şair
'durmadan ömrümle sevişmekten kirlendi yakam
şehrin bekarıydım kırık ayakların ustası
düşünürdüm ve hışırdardı hayat
yeryüzü beni beklerdi her akşam'
diyen şair.
'bir yokluğa bağdaş kurup oturdum'
diyen şair
Şiirin kalbi.
Şiirin ucsuz bucaksız bütün kıyıları.
Bütün zamanların coşkusu.
Bütün zamanların çığlığı.
Aklın ve yüreğin sonsuz koşusu!
Uçurumların, kabuk tutmaz yaraların şairi.
Şerevdi dağlarından gelip Okyanusa yüreğini koyan şair.
Şiirin yaşayan efsanesi.
Sıtkı Caney'i tanımlamak imkansız. Yazdıklarıyla tanımlanabilir belki.
Alanında bir dev, bir derya.
Edebiyat dünyasına böylesi yüz yılda bir geliyor. Türkçenin onuru.