kimlileri simit severdir... aç olmasa da yer. yemese ölür. şehrindeki simitçileri gezer. simitlerin tadına bakar. en beğendiğinden alışveriş eder. simit sever dedim ama pek kibar bir tabir oldu. bana yakışmadı... biz bunlara kısaca simit kuduruğu diyoruz.
parasız günlerimizde fakültenin köşesindeki tezgahtan aldığımız simitler..uyarına gelirse karşı büfeden alınan ayran eşliğinde...yine fakültenin karşısındaki sitenin çardaklarında karnımızı doyurma eylemi ve güzel muhabbetler...ve gitti gider bir daha geri gelmez günler....sanırım artık hiç o lezzette simit yiyemem... :)
Simiiittttçççiiiiii, siiimmitttççiiiiiii... Çocukluk hatıralarıma eşlik eden seslerden... :) Halada peşimi bırakmaz ve zaman zaman kendimi simit,peynir ve çay üçgeninde bulurum... :)))
TRABZON SİMİDİ,normal simitten farklı; biraz sert.ısırırken dişlerin üzerinde kalma ihtimali gözönünde bulundurularak yedikten sonra artık dadından gecemeyeceksiniz
hani genelde filmlerde olur. Zengin kıza veya erkeğe -sorun değil- fakir kız yada erkek- bu da hiç sorundeğil- simit yedirir. O da ne kadar mutlu olduğunu düşünür. vay be mutluluk demek bukadar basitmiş demek ha....vay be kaç tabla simit kaçırdım bu yaşıma kadar.)))))))
evet çıtır çıtır ankara simit i :)) yanında bir de uludağ gazozu (mütiş bir ankara, bursa armonisi:P) ben gazozu sevmem ama o ikisiyle güzel olurmuş.. ve pastahane simitlerinide severim ben..
Hiç unutamadığım bir anım var simitle ilgili.Bir seferinde halam bana dedi ki bak yeni bir kebap türü çıkmış adı da SUSAMLI KABAP gel sana ondan yedireyim. Bende tabi zevkten dört köşe tamam hadi yiyelim dedim ve biz o gün susamlı simit diye sadece bildiğimiz simitlerden yedik afiyetle)))))))) bende birkaç kişiye yaptım sonra bu espiriyi.
Sakarya'daki çay ocakları ve çıtır çıtır Ankara Simidi.. Gerçi günümüzde simit sarayları oldu ya isimleri..yine de Selanik Cad. ve Sakarya'da sabahın ilk saatlerinde çay simit ve peynir..
Hayat bir cemberdir bizim etrafinda dondugumuz.Hayat bir simit halkasina benzer; uzerindeki susamlarsa insanlara...Tutunmak ister simite insan.Dahasi susam olmadan simitin adi simit degil baska bir seydir.O halkaya denmemistir simit; o halka ve susamli olan ekmege denmistir.Bazen 'tutunamayanlar' olur, kalkadan kayip giderler, duserler yere. Sonra bir kus gelir ve gagasiyla alir onu, yukselir goge. Yaradana yolculuktur bunun adi Yukseldikce daha sIkI tutar kus susam tanesini. Artik cok uzaktir halkadan o susam Insan da boyledir Halkayi bir kere terketmeyegorsun ya, ayaklar altinda cignenecektir ya da olup yukseklere cikacaktir
Bir telaş koştururken vapura,kalbin çarpıyor delice,gelmiştir seni bekliyor kağıda sarılı simitle..sabahın baygın kokusu kendi halinde.
Simit hakkında daha geniş bilgi için http://www.simitcafe.net öneririm
kimlileri simit severdir... aç olmasa da yer. yemese ölür.
şehrindeki simitçileri gezer. simitlerin tadına bakar. en beğendiğinden alışveriş eder.
simit sever dedim ama pek kibar bir tabir oldu. bana yakışmadı...
biz bunlara kısaca simit kuduruğu diyoruz.
kahvaltımın 3 te 1 i [ krem peynir+simit+şeftali suyu] [ aslında 3+1, bi de kantinde açık olan kro kraldaki korse reklamı...]
parasız günlerimizde fakültenin köşesindeki tezgahtan aldığımız simitler..uyarına gelirse karşı büfeden alınan ayran eşliğinde...yine fakültenin karşısındaki sitenin çardaklarında karnımızı doyurma eylemi ve güzel muhabbetler...ve gitti gider bir daha geri gelmez günler....sanırım artık hiç o lezzette simit yiyemem... :)
Simiiittttçççiiiiii, siiimmitttççiiiiiii...
Çocukluk hatıralarıma eşlik eden seslerden... :)
Halada peşimi bırakmaz ve zaman zaman kendimi simit,peynir ve çay üçgeninde bulurum... :)))
Devrek'in meşhur simidi
simitçi geldiiiii simiiiiiitttttttt ;)
karnı acıkanlara, çay sefası yapanlara taze çıtır simitlerim var.
illaki ankarada.. :)
TRABZON SİMİDİ,normal simitten farklı; biraz sert.ısırırken dişlerin üzerinde kalma ihtimali gözönünde bulundurularak yedikten sonra artık dadından gecemeyeceksiniz
hani genelde filmlerde olur. Zengin kıza veya erkeğe -sorun değil- fakir kız yada erkek- bu da hiç sorundeğil- simit yedirir. O da ne kadar mutlu olduğunu düşünür. vay be mutluluk demek bukadar basitmiş demek ha....vay be kaç tabla simit kaçırdım bu yaşıma kadar.)))))))
evet çıtır çıtır ankara simit i :)) yanında bir de uludağ gazozu (mütiş bir ankara, bursa armonisi:P) ben gazozu sevmem ama o ikisiyle güzel olurmuş.. ve pastahane simitlerinide severim ben..
Hiç unutamadığım bir anım var simitle ilgili.Bir seferinde halam bana dedi ki bak yeni bir kebap türü çıkmış adı da SUSAMLI KABAP gel sana ondan yedireyim. Bende tabi zevkten dört köşe tamam hadi yiyelim dedim ve biz o gün susamlı simit diye sadece bildiğimiz simitlerden yedik afiyetle)))))))) bende birkaç kişiye yaptım sonra bu espiriyi.
GECENIN YARISI SAAT ON BUCUK AYAKLARI CIPLAK ELLERI ACIK DURAKTA BEKLEYEN SIMITCI COCUK DONUYORSA EGER Beni öldü say! ...
paylaşım emek sevgi yaşam görmek istediğin herşey.
ankara ve çay....ve tabi ki öğrenciliğimin züğürt günleri :))
ÇTIRRRRRRRRRRRRRR.
Sakarya'daki çay ocakları ve çıtır çıtır Ankara Simidi..
Gerçi günümüzde simit sarayları oldu ya isimleri..yine de Selanik Cad. ve Sakarya'da sabahın ilk saatlerinde çay simit ve peynir..
Sabahları çayla birlikte o kadar güzel oluyor ki! ! ! ! !
fransızca hocamızın 'sözlüden koca bir simit kazandınız' tarzı sözde espri yaptığını sanarak öğrencilere sıfır verme yöntemiydi..
Hayat bir cemberdir bizim etrafinda dondugumuz.Hayat bir simit halkasina benzer; uzerindeki susamlarsa insanlara...Tutunmak ister simite insan.Dahasi susam olmadan simitin adi simit degil baska bir seydir.O halkaya denmemistir simit; o halka ve susamli olan ekmege denmistir.Bazen 'tutunamayanlar' olur, kalkadan kayip giderler, duserler yere.
Sonra bir kus gelir ve gagasiyla alir onu, yukselir goge.
Yaradana yolculuktur bunun adi
Yukseldikce daha sIkI tutar kus susam tanesini.
Artik cok uzaktir halkadan o susam
Insan da boyledir
Halkayi bir kere terketmeyegorsun ya, ayaklar altinda cignenecektir ya da olup yukseklere cikacaktir
evden acele çıkışlarda yardıma koşan bulunmaz bir nimet. dersaneye giderken kahvaltı yapamazdım. hep simit yerdim. hiç bıkmadım bıkmam da.
bu sabah kahvaltıda yediğim kaşarlı ekmek.. üzerine biraz susam koymuşlar hepsi bu.. nerde o eski gevrekler...
çocukken eskişehirinkiler ne güsel gelirdi...belki de burayı özlediğimdendir :)
karaköyden başka hiçbiryerde doğru düzgün yapılamayan gevrek...