Saygı bir anahtardır.Kişinin kendisine olan saygısı ile başlar tüm insanlara ve varlıklara karşı olanı.Saygının olduğu her yerde sevgi,arkadaşlık,dostluk tüketilmez,sonsuza dek sürer gider.Saygının yittiği yerde ise güzellik aramak boşunadır.
göstermesi gereken hürmet ve muhabbet kurallardır. Bu kurallar toplumun ahlak yasalarını oluştrur. Hukuk önünde baglayıcı olmamasına ragmen, toplum kişden bunu ister.
Aşk biter, sevgi biter, saygı da kalmayınca ayrılık kaçınılmaz olur. Veya çocuğunuz ya da çocuklarınız için katlanırsınız birbirinize ama bu kezde hayatınız çekilmez olur. Hergün kavga her gün kavga. Neyse.. insan ilişkilerinde saygının rolü çok büyüktür diyerek bitireyim.....
Çevremizdeki insanlara dikkatli davranmak, arkadaşlarımızı dışlamamaktır. Kişilere karşı kötü bir şekilde davranmamak, iyi davranışları bozmamak, 'saygı'demektir.
Saygı: bir aşkın asla vazcayılmazı iken ayrılırken acıyı hafifleten, özdenetimin alaşağı olması...
Aşk da hep bir seven bir de sevilen vardır, tüketilen aşklarda en belirgin özellikdir saygının çekip gitmesi ama işe yarayan yanlarını görmek gerek:
o çok sevilen var ya... ipin ucunu öylesine kaçırır ki şaşar kalırsınız, daha 1 ay once söylediği her sözü inkar eder, sanki o sözcükleri kendisi söylememiştir... saldırı başlamıştır artık saygı kapı dışarı edilmişken elinden geleni yapar... ama bilmez ki o andan sonra karşı tarafın acısı hafifler aşkını unutmak için çaba bile harcamaz, kolaydır artık ondan vaz caymak... sevgili olanca saygısızlığı ile kendini, aşkını toprağa diri diri gömecektir.. bu nedense hep böyle olmuştur...
sevgilinin gerçek yüzünü ayrılık anında yaşar ve şaşar kalırsınız... hayat bu tüketilen aşklarda pop müzik gibi aynı... o gider siz kalırsınız ve dahi anımsadığınız artık onun saygısızlığıdır...
Halkın tercihlerine saygılı olmak insan olarak saygı duyulmayı gerektirir... Bir kişi bile bizden farklı düşünüyorsa, onunda düşüncelerine saygılı olmak demokrasinin iyi işlediğini gösterir... Amaaaaa nereye kadar saygı... İşte o ince çizgi... Vatana ihanete kadar... Namusa saldırıya kadar... Onura zarar vermeye kalkana kadar...
Sadece insana, insani değerlere saygı göstermekle kalmayıp, bitkiye hayvana, her türlü canlıya bile saygılı olmalıyız.
Birden aklıma çok güzel bir kızılderili hikayesi geldi.Bir Amerikalı Kızılderililera ait toprakları satın almak istemektedir ve bizim de ilkel yaşadıklarını, sığ düşündüklerini sandığımız Kızılderililerin bu isteğe verdiği cevap bir hayli ilginçtir.
^^ Washington'daki Büyük Beyaz Reis bizden toprak almak istediğini yazıyor. Bu bizim için büyük bir fedakarlık olur. Büyük Beyaz Reis, bize rahat yaşayacağımız bir yerin ayrılacağını, bize babalık edeceğini, biz Kızılderililerin ise onun çocukları olacağımızı söylüyor. Bu önerinizi düşüneceğiz. Ama yine de bunun kolay olmayacağını itiraf ederim. Çünkü bu topraklar bizim için kutsaldır. Nehirlerin ve ırmakların suyu, bizim için sadece akıp giden su değildir; atalarımızın kanıdır aynı zamanda. Bu toprakları size satarsak, bu suların ve toprakların kutsal olduğunu çocuklarınıza öğretmeniz gerekecek.
Ancak size bu toprakları satacak olursak, havanın temizliğine önem vermeyi de öğrenmeniz gerekir. Çocuklarınıza havanın kutsal olduğunu öğretmeniz gerekir. Hem nasıl kutsal olmasın ki hava? Atalarımız doğdukları gün ilk nefeslerini onun sayesinde almışlardır. Ölmeden önce son nefeslerini de gene bu havadan almazlar mı?
Toprak satmamız için yaptığınız öneriyi inceleyeceğiz. Eğer önerinizi kabul edecek olursak, bizim de bir koşulumuz var: Beyaz adam bu topraklar üzerinde yaşayan bütün canlılara saygı göstersin. Ben bir vahşiyim ve başka türlü düşünemiyorum. Yaylalarda cesetleri kokan binlerce buffalo gördüm. Beyaz adam trenle geçerken vurup öldürüyor bu hayvanları sadece eğlenmek için. Dumanlar püskürten bu demir atın bir buffalodan daha değerli olduğuna aklım ermiyor. Biz sadece yaşayabilmek için avlardık buffaloları. Bütün hayvanları öldürecek olursanız nasıl yaşayabilirsiniz? Canlıların yok edildiği bir dünyada insan ruhu yalnızlık duygusundan ölür gibi geliyor bize. Unutmayın, bugün diğer canlıların başına gelen yarın insanın başına gelir. Çünkü bütün hepsinin arasında bir bağ vardır. ^^
Bence saygı işte budur. Bir parçası olduğumuz dünyadaki herşeye saygı duymaktır. ^^Bu dünyanın hakimi değil, bütünün bir parçası olduğumuzu^^ kavramamız gerekiyor.
Bu örneğin üstüne, insanın insana saygı duymasının gerekliliğinden bahsetmem çok aptalca olurdu. Ben de bu aptallığı yapmayacağım.
Saygı bence insanın kendini değerlendirmesidir. Kendini değerlendiren başkasını da değerlendirir. Başkasına saygı gösteren aslinde kendi seviyesini gösteriyıor. Başkasını yükselden kendisini de yükseldir bence. Başkasını aşağılamakla kendini yükseldenlerse her zaman mehve mehkumdurlar.
Allahın var ettiklerine iyi davranmak,kırmamak,yok etmemek,iyiliği paylaşmaktır.Bazı kötülüklerde var elbet.İsyan edilesi,saygı duyulmayacak kadar incitici.Ama yüreğinde allah sevgisi taşıyan ve o doğrultuda yaşayan her kes saygıyı hakkeder bence..Var edelim,katalım,saygıyla yaşayalım ve yaşatalım birbirimizi ey insanlar...
net biraz ağır işliyor geçmiş yazdıklarına bakamıyorum ama sen yazmadım diyosan yazmamışsındır ama demek ki öyle bir intiba bırakmışsın üzerimde ne yapim... kusura bakma...
Saygı bir anahtardır.Kişinin kendisine olan saygısı ile başlar tüm insanlara ve varlıklara karşı olanı.Saygının olduğu her yerde sevgi,arkadaşlık,dostluk tüketilmez,sonsuza dek sürer gider.Saygının yittiği yerde ise güzellik aramak boşunadır.
Saygı:
Küçügün Büyüge,
Cahilin Alime,
göstermesi gereken hürmet ve muhabbet kurallardır. Bu kurallar toplumun ahlak yasalarını oluştrur. Hukuk önünde baglayıcı olmamasına ragmen, toplum kişden bunu ister.
büyüklere karşı her zaman ön sırada olmalı
Aşk biter, sevgi biter, saygı da kalmayınca ayrılık kaçınılmaz olur. Veya çocuğunuz ya da çocuklarınız için katlanırsınız birbirinize ama bu kezde hayatınız çekilmez olur. Hergün kavga her gün kavga. Neyse.. insan ilişkilerinde saygının rolü çok büyüktür diyerek bitireyim.....
saygi; insani sevilebilir yapan hal, benim icin...
dürüstlük ile ilgili yazı
saygı, hoşgörü, dürüstlük ile ilgili yazı
saygı, hoşgörü, dürüstlük
olmazsa olmazım
Çevremizdeki insanlara dikkatli davranmak, arkadaşlarımızı dışlamamaktır.
Kişilere karşı kötü bir şekilde davranmamak, iyi davranışları bozmamak, 'saygı'demektir.
Saygı: bir aşkın asla vazcayılmazı iken ayrılırken acıyı hafifleten, özdenetimin alaşağı olması...
Aşk da hep bir seven bir de sevilen vardır, tüketilen aşklarda en belirgin özellikdir saygının çekip gitmesi ama işe yarayan yanlarını görmek gerek:
o çok sevilen var ya... ipin ucunu öylesine kaçırır ki şaşar kalırsınız, daha 1 ay once söylediği her sözü inkar eder, sanki o sözcükleri kendisi söylememiştir... saldırı başlamıştır artık saygı kapı dışarı edilmişken elinden geleni yapar... ama bilmez ki o andan sonra karşı tarafın acısı hafifler aşkını unutmak için çaba bile harcamaz, kolaydır artık ondan vaz caymak... sevgili olanca saygısızlığı ile kendini, aşkını toprağa diri diri gömecektir.. bu nedense hep böyle olmuştur...
sevgilinin gerçek yüzünü ayrılık anında yaşar ve şaşar kalırsınız... hayat bu tüketilen aşklarda pop müzik gibi aynı... o gider siz kalırsınız ve dahi anımsadığınız artık onun saygısızlığıdır...
hoş geldin yaşam...
gani-gani fikrini desteklesende desteklemesende yaşadığın toprakların başbakanı na hitap şeklin senin saygıdan ne anladığının göstergesi
'Kes ulan sesini'
'Sana üç nokta koyarım'
'Otur ulan oturduğun yerde, herşeye burnunu sokma'
işte halkımızın seçtiği tayyip beyin? ? ? saygı anlayışı ve kendini bu konuma getiren halka verdiği çok güzel cevaplar
Halkın tercihlerine saygılı olmak insan olarak saygı duyulmayı gerektirir... Bir kişi bile bizden farklı düşünüyorsa, onunda düşüncelerine saygılı olmak demokrasinin iyi işlediğini gösterir... Amaaaaa nereye kadar saygı... İşte o ince çizgi... Vatana ihanete kadar... Namusa saldırıya kadar... Onura zarar vermeye kalkana kadar...
saygı butun canlıları icine alan büyük bir olgudur.
saygı insanlara sadakat ve sevgi gibi önemli
kavramlar içinde yer alır.
sevgiyi barışı
Sadece insana, insani değerlere saygı göstermekle kalmayıp, bitkiye hayvana, her türlü canlıya bile saygılı olmalıyız.
Birden aklıma çok güzel bir kızılderili hikayesi geldi.Bir Amerikalı Kızılderililera ait toprakları satın almak istemektedir ve bizim de ilkel yaşadıklarını, sığ düşündüklerini sandığımız Kızılderililerin bu isteğe verdiği cevap bir hayli ilginçtir.
^^ Washington'daki Büyük Beyaz Reis bizden toprak almak istediğini yazıyor. Bu bizim için büyük bir fedakarlık olur. Büyük Beyaz Reis, bize rahat yaşayacağımız bir yerin ayrılacağını, bize babalık edeceğini, biz Kızılderililerin ise onun çocukları olacağımızı söylüyor. Bu önerinizi düşüneceğiz. Ama yine de bunun kolay olmayacağını itiraf ederim. Çünkü bu topraklar bizim için kutsaldır. Nehirlerin ve ırmakların suyu, bizim için sadece akıp giden su değildir; atalarımızın kanıdır aynı zamanda. Bu toprakları size satarsak, bu suların ve toprakların kutsal olduğunu çocuklarınıza öğretmeniz gerekecek.
Ancak size bu toprakları satacak olursak, havanın temizliğine önem vermeyi de öğrenmeniz gerekir. Çocuklarınıza havanın kutsal olduğunu öğretmeniz gerekir. Hem nasıl kutsal olmasın ki hava? Atalarımız doğdukları gün ilk nefeslerini onun sayesinde almışlardır. Ölmeden önce son nefeslerini de gene bu havadan almazlar mı?
Toprak satmamız için yaptığınız öneriyi inceleyeceğiz. Eğer önerinizi kabul edecek olursak, bizim de bir koşulumuz var: Beyaz adam bu topraklar üzerinde yaşayan bütün canlılara saygı göstersin. Ben bir vahşiyim ve başka türlü düşünemiyorum. Yaylalarda cesetleri kokan binlerce buffalo gördüm. Beyaz adam trenle geçerken vurup öldürüyor bu hayvanları sadece eğlenmek için. Dumanlar püskürten bu demir atın bir buffalodan daha değerli olduğuna aklım ermiyor. Biz sadece yaşayabilmek için avlardık buffaloları. Bütün hayvanları öldürecek olursanız nasıl yaşayabilirsiniz? Canlıların yok edildiği bir dünyada insan ruhu yalnızlık duygusundan ölür gibi geliyor bize. Unutmayın, bugün diğer canlıların başına gelen yarın insanın başına gelir. Çünkü bütün hepsinin arasında bir bağ vardır. ^^
Bence saygı işte budur. Bir parçası olduğumuz dünyadaki herşeye saygı duymaktır. ^^Bu dünyanın hakimi değil, bütünün bir parçası olduğumuzu^^ kavramamız gerekiyor.
Bu örneğin üstüne, insanın insana saygı duymasının gerekliliğinden bahsetmem çok aptalca olurdu. Ben de bu aptallığı yapmayacağım.
Bütün kararlara saygılıyım...Tercihler, yaşamlarımızın şeklini belirler...
...duyulanı belki? ? ama /// 'duyanı' kesinlikle! ! yüceltir...
:)
En önemlisi topluluğa olandır...
Birey ikinci sırada olur...
Çünkü topluluk bireyden oluşur....
Yazdım....Baktın....anlamadın...(işine gelmeyeceğini bildiğim yazar)
senden daha büyük kişilere gösterdiğin sevgi dolu saygı
Saygı bence insanın kendini değerlendirmesidir. Kendini değerlendiren başkasını da değerlendirir. Başkasına saygı gösteren aslinde kendi seviyesini gösteriyıor.
Başkasını yükselden kendisini de yükseldir bence.
Başkasını aşağılamakla kendini yükseldenlerse her zaman mehve mehkumdurlar.
korkudan yılışıklıktan/sevgiden hayranlıktan
küçüklere gösterilen anlayışın büyük olanı....
bakınız:büyüğe saygı,,,, küçüğe sevgi...
Kiminde hiç olmayan........
Allahın var ettiklerine iyi davranmak,kırmamak,yok etmemek,iyiliği paylaşmaktır.Bazı kötülüklerde var elbet.İsyan edilesi,saygı duyulmayacak kadar incitici.Ama yüreğinde allah sevgisi taşıyan ve o doğrultuda yaşayan her kes saygıyı hakkeder bence..Var edelim,katalım,saygıyla yaşayalım ve yaşatalım birbirimizi ey insanlar...
muhatap her kimse, veya her neyse rahatsızlık vermeme...bir anlamda hürmet etme..
'sevgi olmayabilir ama saygı olmazsa olmaz! ' der büyüklerimiz.. ;)
Bir insan kendisinde saygı barındırdığı oranda değerlidir...
En çok saygıyı kendimize gösterelim...
Çünkü bizden başkası yok...
Biz varsak herkes var...
net biraz ağır işliyor geçmiş yazdıklarına bakamıyorum ama sen yazmadım diyosan yazmamışsındır ama demek ki öyle bir intiba bırakmışsın üzerimde ne yapim... kusura bakma...