Adnan Saygun, büyük orkestra için Ayin Raksı adlı eserini 1975'te İstanbul'da yazmaya başlamış ve aynı yılın Kasım ayında tamamlamıştır... İlk kez 1977'de Hikmet Şimşek yönetiminde seslendirilen eser, kemanların 16'lık notalarıyla çok hafif (pianissimo) başlar ve gittikçe belirginleşir... Bestenigâr makamındaki bu tema sürekli geliştirilir... Önce tahta üfleme çalgıların, sonra da korno ve trompetlerin katılımıyla güçlenir... Yaylıların ve ön plana çıkan trompetlerin triyoleleriyle de ritmik olarak şekillenir... Büyük bir yükselişten (kreşendo) sonra, bas-klarinetlerin peslere doğru uzanışını kontrfagot izler... Bu arada darbukanın 9/8'lik ve 13/8'lik ritmi duyulur... Raks bu ritimle gelişerek zirveye ulaşır ve sürdinli trompetlerle ulaşılan bu doruktan sonra coşkuyla sona erer...
Geniş bir kültüre sahip olan ve her türlü yeni gelişimi olumlu karşılayan, ancak dogmatizme (dini inanç bağlılığına) ve yoğun sistemleşmeye karşı olduğu için yalnız, tek başına ve bağımsız kalan Dutilleux'nün temel kaygılarından biri, belleğe gerek duyulan müzik vurgularının düzenlenmesi, onun 'Ainsi la Nuit' (Böylece Gece) adını verdiği dörtlüsünde de belirgindir... Sık sık 'Gecenin Şairi' olarak da adlandırılan Dutilleux atmosferdeki gece seslerini tremolo, glissando, ponticello gibi uygulamaları tizler (gökyüzü) ve baslar (yeryüzü) arasında kullanır... Ama onun geceleri Debussy ve Bartok'tan çok Schönberg'i anımsatır, ancak gecenin değişimi yerine gecenin karanlığı irdelenir... Dörtlüyü oluşturan iki-üç dakikalık yedi parça da bir süit değil, anıların bir labirenti, yürekten katılımlar ve demeçlerdir... Ayrıca bu labirenti ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci bölümlerin başında yer alan Parantez'ler (Parenthèse) bağlar... Aynı ismi taşıyan kısımlar da birbirine benzemez, aksine karşıt karakterdedir... Dutilleux'nün, kuartet türünün uzun tarihsel geçmişine paralel olarak tasarladığı bu eserin çalgı yazımı ise Beethoven ve Viyana ekolünün izlerini taşır... Ancak erken döneminde de gözettiği tını zenginliğiyle yoğurduğu armonik bilinç yanında, en dikkat ettiği şeylerden biri de eser bölümlerinin 'tek' sayıda olmasıdır...
Dutilleux'nün tek sayıda yedi bölümlü olarak 1971-76 arasında, Koussevitzky Vakfı'nın siparişi üzerine Juilliard Kuartet için bestelediği bu dörtlüde de aynı özellikler izlenir... İlk kez Paris'te Parrenin Kuartet tarafından 6 Ocak 1977'de yorumlanan 'Ainsi la Nuit' hakkında besteci şunları anlatıyor: 'O zamana kadar bir dörtlü için hiç yazmamıştım... Benim için yeni olan bu türe kendimi alıştırabilmek için, ön çalışma sayılabilecek küçük parçalar bestelemeye başladım... Bunlar, aralarında gerçek bir bağ olmayan, birbirinden kopuk fragmanlardı... Bu etüdlerden yola çıkarak, dörtlünün son biçimindeki yedi bölüm arasına parantezler koyarak bir bağ oluşturmaya çalıştım... Bu parantezler çoğu kez kısa, ancak organik rolleri açısından çok önemlidir; ayrıca hem daha önceki, hem de daha sonrakileri anımsatmak için gereklidir ve her biri de bir işaret noktasıdır...'
Böylece bu küçük yedi parça arasında bağ kurularak bir bütün haline getirilen eser - Litanies I'den sonraki çok kısa ara dışında - hiç ara verilmeden çalınır... Ainsi la Nuit (Böylece gece) başlığından da anlaşılacağı gibi dörtlüde her şey bir gece görünümüne - noktürn havasına - bürünür... Bu da, biraz empresyonist bölümler halinde sonuçlanır... Her bölümün başlığı da bunu açıkça ortaya koyar:
Missy Elliott - 'Checkin' For You'
Jean-Jacques Henner - 'Naïade'
Guillaume Coustou - 'Diane à la biche'
Thomas Norton - 'Ordinall of Alchemy' (1477)
'Seconds' (1966)
John Frankenheimer
'Mary Jane Gumm - Virginia Gumm - Frances Ethel Gumm'
Ayin Raksı, Op.57
Adnan Saygun, büyük orkestra için Ayin Raksı adlı eserini 1975'te İstanbul'da yazmaya başlamış ve aynı yılın Kasım ayında tamamlamıştır... İlk kez 1977'de Hikmet Şimşek yönetiminde seslendirilen eser, kemanların 16'lık notalarıyla çok hafif (pianissimo) başlar ve gittikçe belirginleşir... Bestenigâr makamındaki bu tema sürekli geliştirilir... Önce tahta üfleme çalgıların, sonra da korno ve trompetlerin katılımıyla güçlenir... Yaylıların ve ön plana çıkan trompetlerin triyoleleriyle de ritmik olarak şekillenir... Büyük bir yükselişten (kreşendo) sonra, bas-klarinetlerin peslere doğru uzanışını kontrfagot izler... Bu arada darbukanın 9/8'lik ve 13/8'lik ritmi duyulur... Raks bu ritimle gelişerek zirveye ulaşır ve sürdinli trompetlerle ulaşılan bu doruktan sonra coşkuyla sona erer...
...
'Die Büchse der Pandora' (1929)
Georg Wilhelm Pabst
'Hipnos' (2004)
David Carreras
'Borderland' (2007)
Zev Berman
...
Radu Marian - (Alia Vox)
Frank Sinatra - It Happened in Monterey...
'Teen Kanya - Üç Kız Kardeş' (1961)
Satyajit Ray
The Mayan Factor - '44'
Maurice Halbwachs (1877-1945) 'On collective memory'
'One Night at McCool's' (2001)
Harald Zwart
...
Bing Crosby (1903-1977)
...
'Hollywood on Parade No. 11' (1933)
'The Princess and the Pirate' (1944)
'High Society' (1956)
...
Shakira - 'Gypsy'
'The Last Wave' (1977)
Peter Weir
'3 Women' (1977)
Robert Altman
Judit Polgár (1976)
Cat Stevens - 'Kypros' - 'Crazy' (1977)
...
Geniş bir kültüre sahip olan ve her türlü yeni gelişimi olumlu karşılayan, ancak dogmatizme (dini inanç bağlılığına) ve yoğun sistemleşmeye karşı olduğu için yalnız, tek başına ve bağımsız kalan Dutilleux'nün temel kaygılarından biri, belleğe gerek duyulan müzik vurgularının düzenlenmesi, onun 'Ainsi la Nuit' (Böylece Gece) adını verdiği dörtlüsünde de belirgindir... Sık sık 'Gecenin Şairi' olarak da adlandırılan Dutilleux atmosferdeki gece seslerini tremolo, glissando, ponticello gibi uygulamaları tizler (gökyüzü) ve baslar (yeryüzü) arasında kullanır... Ama onun geceleri Debussy ve Bartok'tan çok Schönberg'i anımsatır, ancak gecenin değişimi yerine gecenin karanlığı irdelenir... Dörtlüyü oluşturan iki-üç dakikalık yedi parça da bir süit değil, anıların bir labirenti, yürekten katılımlar ve demeçlerdir... Ayrıca bu labirenti ikinci, üçüncü, dördüncü ve beşinci bölümlerin başında yer alan Parantez'ler (Parenthèse) bağlar... Aynı ismi taşıyan kısımlar da birbirine benzemez, aksine karşıt karakterdedir... Dutilleux'nün, kuartet türünün uzun tarihsel geçmişine paralel olarak tasarladığı bu eserin çalgı yazımı ise Beethoven ve Viyana ekolünün izlerini taşır... Ancak erken döneminde de gözettiği tını zenginliğiyle yoğurduğu armonik bilinç yanında, en dikkat ettiği şeylerden biri de eser bölümlerinin 'tek' sayıda olmasıdır...
Dutilleux'nün tek sayıda yedi bölümlü olarak 1971-76 arasında, Koussevitzky Vakfı'nın siparişi üzerine Juilliard Kuartet için bestelediği bu dörtlüde de aynı özellikler izlenir... İlk kez Paris'te Parrenin Kuartet tarafından 6 Ocak 1977'de yorumlanan 'Ainsi la Nuit' hakkında besteci şunları anlatıyor: 'O zamana kadar bir dörtlü için hiç yazmamıştım... Benim için yeni olan bu türe kendimi alıştırabilmek için, ön çalışma sayılabilecek küçük parçalar bestelemeye başladım... Bunlar, aralarında gerçek bir bağ olmayan, birbirinden kopuk fragmanlardı... Bu etüdlerden yola çıkarak, dörtlünün son biçimindeki yedi bölüm arasına parantezler koyarak bir bağ oluşturmaya çalıştım... Bu parantezler çoğu kez kısa, ancak organik rolleri açısından çok önemlidir; ayrıca hem daha önceki, hem de daha sonrakileri anımsatmak için gereklidir ve her biri de bir işaret noktasıdır...'
Böylece bu küçük yedi parça arasında bağ kurularak bir bütün haline getirilen eser - Litanies I'den sonraki çok kısa ara dışında - hiç ara verilmeden çalınır... Ainsi la Nuit (Böylece gece) başlığından da anlaşılacağı gibi dörtlüde her şey bir gece görünümüne - noktürn havasına - bürünür... Bu da, biraz empresyonist bölümler halinde sonuçlanır... Her bölümün başlığı da bunu açıkça ortaya koyar:
1 - Nocturne (Noktürn - Gece müziği)
2 - Miroir d'espace (Zamanın aynası)
3 - Litanies I
4 - Litanies II
5 - Nocturne II
6 - Constellations (Takım yıldızlar)
7 - Temps suspendu (Askıda kalan zaman)
...
'That Obscure Object of Desire' (1977)
Luis Buñuel
Bolu - Kıbrıscık...
Keremcem (28.12.1977) 'Eylül'
John Dickson Carr (1906 - 1977) 'The Crooked Hinge' (1938)
'977' (2006)
Nikolay Khomeriki
Vladimir Nabokov (1899 - 1977) 'The Original of Laura'
Gene Wolfe - 'The Marvelous Brass Chessplaying Automaton' (1977)
Ambrose Bierce - 'Moxon’s Master' (1909)
Dennis Wheatley (1897 - 1977)
'The Island Where Time Stands Still'