'Dudağımda bir küskünlük provası Kırık bir çehrede, yarım kalmış bir gülümseme. Ne zaman perde açılsa içime, Hep senin rolün veriliyor bana Sen oynuyorsun, ben susuyorum. Siliniyor bir bir sözler. Gece karanlığa gömülür, ben sana susarım. Aşk; girme aramıza bir bıçak gibi Ben zaten kanıyorum. Ve bir susuşu daha hayatımdan Sessizce çıkarıyorum… '
terimi görünce,yaşasın renklerin uyumlu kardeşliği diyesim geldi.)))
RENGAHENK
Bir yelkenli bayrağı al -Mor da olabilir- Almış yaprağına rüzgarı Rumca bir şarkı patlatıyor denizin gözüne gözüne Mubalağa laz oldu vre sevgilim Aramızda bu yaz Pontuslarını zaptetmeye birbirimizin Selvi yeşili serenlerimizle Beğenmediysen o yeşili -Nefti mi? Değil- Camgöbeği olabilir mesela Suların postekisinde sevişmek için Mubalağa yaz oldu bu yaz İkimiz de ömrümüzün güzünde Fuzuli'nin dediği Geday-ı Muhteşemler Bitkiniz tatlı-işlemeden Böyle böyle deryadil oluyor derya Derunumuzdaki.. Uyuyalım mı dedin vre sevgilim? Gaflet ki, o bayrağı al yelkenliden -Mor da olaballir- Dalgalarla dalga geçer geçerken Kucağımıza atlayan bir lapindir Menzilimiz pontus değil azrail Ve önümüz sırf ebabil... Lakin o da ölecek bir gün mutlak Bizcileyin yaşarsa bir ya Bunu Rabiş'in camına Bayrağı al bir yelkenliyle yaz! -Mor da olabilir ama- Rumca bir şarkı patlataraktan Ağaran siyaha doğru Siya siya! .. İki ceset ki aşktan boğulmuş Kasımpatları gibi patlayan kulaklarıyla Tozlarından tuzlarından donanmalar kurulmuş Gidiyorlar Cezayir'i fethe yeni baştan Biri erkek biri dişi İki korsan Güler'le Can... İkisi de birbirinden ala İkisi de mubalağa! Şiirin bütün bu felaketine rağmen İkisi de yaşıyorlar hala... Böylece tekmil oluyor yavaş yavaş Bütün bir sonbahar... Can YÜCEL
'Dudağımda bir küskünlük provası
Kırık bir çehrede, yarım kalmış bir gülümseme.
Ne zaman perde açılsa içime,
Hep senin rolün veriliyor bana
Sen oynuyorsun, ben susuyorum.
Siliniyor bir bir sözler.
Gece karanlığa gömülür, ben sana susarım.
Aşk; girme aramıza bir bıçak gibi
Ben zaten kanıyorum.
Ve bir susuşu daha hayatımdan
Sessizce çıkarıyorum… '
____________Y Ü Z Ü N
__________________________h
__________________________er
__________________________bit
_________________________kinin
_______________________yaprağından
_____________________farklı__görünür
____________________yüzün______yüzün
_____________________her_________her
___________________çiçeğin_______çiçeğin
_________________giysisinde______giysisinde
________________başka__________________başka
_______________kesimsin_______________kesimsin
_______________renksin__________________renksin
_______________her__________________________her
_______________yerden___________________yerden
________________bakarsın______________bakarsın
__________________gözlerime________gözlerime
________________________her_______her
_______________________yerden___yerden
_______________________her______renkte
________________________ve________her
___________________________biçimde
_____________________________gözle
______________________________rin
______________________________ya
_______________________________ra
________________________________ta
_________________________________nı
__________________________________m
____________Onur BİLGE
http://www.antoloji.com/siir/siir/siir_SQL.asp? sair=42021&siir=598001&order=oto
Otomatik sıralamaya göre 30. sayfadaki 600. şiir...
Şiirden Librarion söz etmiş. Arkadaşımıza katılıyorum: Gerçekten renklerin kardeşliği. Aynı zamanda Can Baba'nın bir şiir kitabının adı.
terimi görünce,yaşasın renklerin uyumlu kardeşliği diyesim geldi.)))
RENGAHENK
Bir yelkenli bayrağı al
-Mor da olabilir-
Almış yaprağına rüzgarı
Rumca bir şarkı patlatıyor
denizin gözüne gözüne
Mubalağa laz oldu vre sevgilim
Aramızda bu yaz
Pontuslarını zaptetmeye birbirimizin
Selvi yeşili serenlerimizle
Beğenmediysen o yeşili
-Nefti mi? Değil-
Camgöbeği olabilir mesela
Suların postekisinde sevişmek için
Mubalağa yaz oldu bu yaz
İkimiz de ömrümüzün güzünde
Fuzuli'nin dediği Geday-ı Muhteşemler
Bitkiniz tatlı-işlemeden
Böyle böyle deryadil oluyor derya
Derunumuzdaki..
Uyuyalım mı dedin vre sevgilim?
Gaflet ki, o bayrağı al yelkenliden
-Mor da olaballir-
Dalgalarla dalga geçer geçerken
Kucağımıza atlayan bir lapindir
Menzilimiz pontus değil azrail
Ve önümüz sırf ebabil...
Lakin o da ölecek bir gün mutlak
Bizcileyin yaşarsa bir ya
Bunu Rabiş'in camına
Bayrağı al bir yelkenliyle yaz!
-Mor da olabilir ama-
Rumca bir şarkı patlataraktan
Ağaran siyaha doğru
Siya siya! ..
İki ceset ki aşktan boğulmuş
Kasımpatları gibi patlayan kulaklarıyla
Tozlarından tuzlarından donanmalar kurulmuş
Gidiyorlar Cezayir'i fethe yeni baştan
Biri erkek biri dişi
İki korsan
Güler'le Can...
İkisi de birbirinden ala
İkisi de mubalağa!
Şiirin bütün bu felaketine rağmen
İkisi de yaşıyorlar hala...
Böylece tekmil oluyor yavaş yavaş
Bütün bir sonbahar...
Can YÜCEL
renkler arsındaki uyum sanırsam.
renk ile ahenk kelimelerinin birleştirilmesiyle elde edilmiş süzme bi kelime.değerini bilmek lazım.