Hata insanı bi durumdur.Pişmanlıkta öyle..Kalpten pişmanlık yaşayanları affetmek doğru olandır.Zira onlara en büyük cezayı kendi vicdanları verir zaten..
Geçmişte yaşanılan onca güzel şeyi alıp bir çuvala koydu, ayakkabısını giydi, bagaja sığdırmak için epeyce ter döktü, nasıl birikmiş bunca şey diye düşündü, hayıflandı. Sonra arabaya bindi, kontağı çevirdi, radyoda "ah bu şarkıların gözü kör olsun" çalıyordu, şarkıya eşlik ettiğini bir süre sonra farketti, sustu. Evin yakınında da vardı ama o kendisinden mümkün olduğunca uzağa götürmek istiyordu. Yakınında olursa tekrar dönüp almak isteyebilirdi, kararını vermişti ama insanoğlu kendine bile güvenemiyordu. Bunları düşünürken gelmişti, şehir çöplüğüne...
Sana gel diyemem ki... Ben kendimden gideli çok oldu Yüreğime ayazlar vurdu, Şarkılarım öldü benim bugün, Ve ıslak bir cama vurdu çocukluğum...
Küf kokan bir gece devriliyor üzerime İçimdeki kentler darmadağın Dilimde ıslatmaya kalktığım cümleler hayatın akışında...
Pişmanlıklar ayak bağım, keşkeler için artık çok geç.. Belki sabahlarım, nedenler ile dolup taşar ve bir soru işareti olurum kendimde.. Belki de, kıyametler koparırım kendimde, kim bilir.. İliklerime kadar hissediyorum ölümü Ama korkmuyorum Şimdi bakışlarımdan şiirler düşüyor, Ve vuruyor beni dört bir koldan.. Serseri duygularımı tutukluyorum kalbimde, Deli gömleği giydiriyorum düşlerime. Aynalarda hüzün rengi; bakışlarımda mana yok.. Karantina zamanlara sıkıştırılmış, gülüşlerimin tozu avuçlarımda Ve gecenin körü çarpıyor suratıma...
Gözyaşlarımdan Yangınlar Çıkarıp Yakmalı Bu Yüreği!
İnsan dünü düşünüp pişman oldu, yarını düşünüp telaşlandı ama işin ilginç tarafı tüm telaş ve pişmanlıkları güneş doğup batıncaya kadar yaşadı Farkında olmadan rezil etti bugününü. Oysa yarın,bugüne dün diyor,dünde bugüne yarın diyordu. Bir türlü beceremedi. Bir eliyle yarına diğer eliyle düne yapıştı Bugünü eline yüzüne bulaştırdı.Ve ne gariptirki yarının telaşınıda dünün pişmanlığınıda hep bugün yaşadı ama bugünü hiç yaşamadı, YAŞAYAMADI...
O saflığın timsali, yaradanın güzelliğinden bir parça olan ruhuna KENDİ ELLERİNLE sürdüğün ilk lekedir ki kaynağı unutmandır başkasına zarar vermemnin imkansızlığını.
Sıkıldım çok, her dakika düşünmekten üzülmekten Artık yok, kalmadı gücüm düşmekten yenilmekten Pişmanım erken vazgeçmekten kendimden Bu alem geçmiş kendinden ne gelir elden.... (MANGA)
Pismanlık ele geçen fırsatı geri tepip,degerlendirmeyip sonrasın da bunun icin keske deyip uzulmektir.Bu keskeler bazen dusunmeden hareket etmenin sonucu,bazen de cevreden kaynaklanıyor.İnsanı depresyona sokabiliyor.
Yapmadiklarimiz icin cektigimiz pismanlik yaptiklarimiz icin cektigimiz pismanliktan daha zordur.Yaptiklarimiz icin ileride hep 'kismet' deriz ama yapmadigimiz seylerin 'keske'leri yer bitirir insani.
"Üç pişmanlığım var.
Okumadım, ortaklık kurmayacaktım, köyde ev yapmayacaktım"
Bir yaşlı çınarın hayat tecrübesinden pişmanlıkları.
Ne yapıp edip hep pişman olmaktan, belki yaptıklarımızdan belki yapmadıklarımızdan.
https://twitter.com/tariharsivi/status/1650951983732256798?s=20
' pişmanlık
hemen gelmez,
çetin yollara uğrar önce...''
.
" cengiz aytmatov _
"Her şey başka türlü gelişebilirdi".
YANDIN!
pişman olduğuna pişman olursan
Hata insanı bi durumdur.Pişmanlıkta öyle..Kalpten pişmanlık yaşayanları affetmek doğru olandır.Zira onlara en büyük cezayı kendi vicdanları verir zaten..
''Ne yaparsan yap, pişman öleceksin.
Belki yaptıklarından, belki de yapmadıklarından. ''
Pişkinlikten iyidir..Hafifletici nedendir.
Geçmişte yaşanılan onca güzel şeyi alıp bir çuvala koydu, ayakkabısını giydi, bagaja sığdırmak için epeyce ter döktü, nasıl birikmiş bunca şey diye düşündü, hayıflandı. Sonra arabaya bindi, kontağı çevirdi, radyoda "ah bu şarkıların gözü kör olsun" çalıyordu, şarkıya eşlik ettiğini bir süre sonra farketti, sustu. Evin yakınında da vardı ama o kendisinden mümkün olduğunca uzağa götürmek istiyordu. Yakınında olursa tekrar dönüp almak isteyebilirdi, kararını vermişti ama insanoğlu kendine bile güvenemiyordu. Bunları düşünürken gelmişti, şehir çöplüğüne...
Beni anlayacağı gün gelip çattığı zaman, korkarım ki iş işten geçmiş olacak. Tecrübeden sonraki idrâk, evvelkinden çok daha pahalıdır.
Peyami Safa.
çaresizlik, geriye dönüşün olmadığını düşündürten ve bir hata sonucu karşımıza çıkan berbat bir duygulanımdır.
düşünülmeden yapılan yapılmaması gereken hareketler sonrasında bıraktığı, derin acılar verek iki tarafıda yaralayan, vicdani acı bir durum.
Bana içimdeki anlatılması güç, acı veren ve telafisi mümkünsüz..
Sana gel diyemem ki...
Ben kendimden gideli çok oldu
Yüreğime ayazlar vurdu,
Şarkılarım öldü benim bugün,
Ve ıslak bir cama vurdu çocukluğum...
Küf kokan bir gece devriliyor üzerime
İçimdeki kentler darmadağın
Dilimde ıslatmaya kalktığım cümleler hayatın akışında...
Pişmanlıklar ayak bağım, keşkeler için artık çok geç..
Belki sabahlarım, nedenler ile dolup taşar ve bir soru işareti olurum kendimde..
Belki de, kıyametler koparırım kendimde, kim bilir..
İliklerime kadar hissediyorum ölümü
Ama korkmuyorum
Şimdi bakışlarımdan şiirler düşüyor,
Ve vuruyor beni dört bir koldan..
Serseri duygularımı tutukluyorum kalbimde,
Deli gömleği giydiriyorum düşlerime.
Aynalarda hüzün rengi; bakışlarımda mana yok..
Karantina zamanlara sıkıştırılmış, gülüşlerimin tozu avuçlarımda
Ve gecenin körü çarpıyor suratıma...
Gözyaşlarımdan Yangınlar Çıkarıp Yakmalı Bu Yüreği!
Büyük aşklara tutulmuş olanlar, kendilerine geldiklerinde bütün ömürlerince hem memnun hem de pişman olurlar.
La ROCHEFOUCAULD
hoşgeldin bize ey pişmanlık..
pişman olmandan korkuyorum en çok..
pişman olman demek benim hiç olduğumla yüzleşmek çünki
hiç olmaktan korkuyorum senin için
hiç olmak ne zor..
İnsan dünü düşünüp pişman oldu,
yarını düşünüp telaşlandı ama işin ilginç tarafı tüm telaş ve pişmanlıkları güneş doğup batıncaya kadar yaşadı
Farkında olmadan rezil etti bugününü.
Oysa yarın,bugüne dün diyor,dünde bugüne yarın diyordu.
Bir türlü beceremedi.
Bir eliyle yarına diğer eliyle düne yapıştı
Bugünü eline yüzüne bulaştırdı.Ve ne gariptirki yarının telaşınıda dünün pişmanlığınıda hep bugün yaşadı ama bugünü hiç yaşamadı,
YAŞAYAMADI...
en büyük pişmanlık:yaptıktan sonra anlaşılır... :)
en buyuk pişmanlık donuşu olmyn hatalr yapıldgnda anlaşlr we keske demenn hç bi anlmı kalmamıştr..
İnsan üç şeyden pişmanlık duymaz; Aşktan,adanmış bir davadan,doğmuş olmaktan(her ne kadar anamdan doğduğuma pişmanım demiş olsa da(!)
Keşke ile başlayan hayıflanmalarıızın tümü.
O saflığın timsali, yaradanın güzelliğinden bir parça olan ruhuna KENDİ ELLERİNLE sürdüğün ilk lekedir ki kaynağı unutmandır başkasına zarar vermemnin imkansızlığını.
Sıkıldım çok, her dakika düşünmekten üzülmekten
Artık yok, kalmadı gücüm düşmekten yenilmekten
Pişmanım erken vazgeçmekten kendimden
Bu alem geçmiş kendinden
ne gelir elden.... (MANGA)
Pismanlık ele geçen fırsatı geri tepip,degerlendirmeyip sonrasın da bunun icin keske deyip uzulmektir.Bu keskeler bazen dusunmeden hareket etmenin sonucu,bazen de cevreden kaynaklanıyor.İnsanı depresyona sokabiliyor.
Kisiye keske dedirten bir duygudur...
Ey akıllı! Sakın aklın başına gelince, pişman olacağın bir sarhoşluğa düşme!
Mevlana
Yapmadiklarimiz icin cektigimiz pismanlik yaptiklarimiz icin cektigimiz pismanliktan daha zordur.Yaptiklarimiz icin ileride hep 'kismet' deriz ama yapmadigimiz seylerin 'keske'leri yer bitirir insani.
Pişmanlığımız, yaptığımız kötülüklere duyulan bir üzüntü değil, daha çok başımıza belalar gelmesinden korkulan bir endişedir.
bir inme gibi dolaşır bedeninde pişmanlıklar...
neylersin