''Fikirlerin filozofu, hatibi, elçisi, ortaya koyucusu, cenkçisi ve fâtihi; aklî inançların, tasvir, timsal ve heykelleri olmayan bir dinin ve 20 dünyevî ve bir manevî devletin kurucusu Muhammed. İnsan büyüklüğünün tespitinde kullanılan bütün ölçüler içinde soruyoruz: O'ndan daha büyüğü var mıdır?" Lamartine
(Doç. Dr. Yaşar Yiğit, Rahmet Damlaları, s.213)
''Muhammed, halkı için parlak bir örnekti. Şahsiyeti pak ve lekesizdi. Evi, elbisesi, yiyecekleri… kısaca bütün hayatı sade idi. Sun’ilikten o kadar uzaktı ki, arkadaşlarından asla özel bir saygı beklemez; bizzat kendisinin gördüğü şahsî hizmetini kölesinin bile yapmasını istemezdi. Herkes, her zaman huzuruna girebilirdi. Hastaları ziyaret ederdi ve herkese karşı sevgi doluydu. Toplumunun iyiliğine duyduğu ilgi ve bu konuda gösterdiği gayret ölçüsünde de cömert ve âlicenap idi.'' Gustav Weil
''Fikirlerin filozofu, hatibi, elçisi, ortaya koyucusu, cenkçisi ve fâtihi; aklî inançların, tasvir, timsal ve heykelleri olmayan bir dinin ve 20 dünyevî ve bir manevî devletin kurucusu Muhammed. İnsan büyüklüğünün tespitinde kullanılan bütün ölçüler içinde soruyoruz: O'ndan daha büyüğü var mıdır?" Lamartine
(Doç. Dr. Yaşar Yiğit, Rahmet Damlaları, s.213)
''Muhammed, halkı için parlak bir örnekti. Şahsiyeti pak ve lekesizdi. Evi, elbisesi, yiyecekleri… kısaca bütün hayatı sade idi. Sun’ilikten o kadar uzaktı ki, arkadaşlarından asla özel bir saygı beklemez; bizzat kendisinin gördüğü şahsî hizmetini kölesinin bile yapmasını istemezdi. Herkes, her zaman huzuruna girebilirdi. Hastaları ziyaret ederdi ve herkese karşı sevgi doluydu. Toplumunun iyiliğine duyduğu ilgi ve bu konuda gösterdiği gayret ölçüsünde de cömert ve âlicenap idi.'' Gustav Weil
(Doç. Dr. Yaşar Yiğit, Rahmet Damlaları, s.213)