......Semsiyeye benzer bir nesne...Herkes kullanamaz..havadan asagiya atlamaya yarayan ve insanin güvenli bir sekilde yere inmesini saglayan semsiye ye benzer nesne...Acilmadigi zaman bu Dünyada isin kalmaz.Imam in kayigina binersin.......
açılmadığında insanı öldüren alet,edevat,taklavattır... açılmama ihtimali her zaman mevcut olan spor dalıdır... bol adrenalin,aksiyon,gerilim sağlık sorunları olmayanlar için,yaşanması gereken bir aktivitedir...
PARAŞÜT... Temel askerliğini Havacı er olarak yapıyormuş,bunu paraşüt takımına almışlar ve dersler dersler derken, ilk atlama sınavına gelmişler...komutanları; -Arkadaşlar,atladıktan sonra sağdaki ipi çekiyorsunuz unutmayın..demiş. -Haçan komitanum,soldaçi ipu ne edeyruk.? -Ha, o yedek paraşüt için unutmayın,açılmazsa onu çekin... -Ha o da açilmaz isa ne edeceğuz.? -Valla o zaman bildiğiniz tüm duaları edin...demiş atlamaya başlamışlar,önce komutan ve ardından herkes sırayla atlamış..tam bütün takım açılmış paraşütlerle süzülmeye başlamışken,Temel komutanının yanından hızla aşağıya inerken komutan sormuş; -Temeeeel ne yapıyorsuuun.? -Komitanuuum anana dua edeyruuuuuuuuu.... =0DDD
Bir arkadaşımın ısrarı üzerine denemeye karar vermiştim. Muhteşem bir his. O anda sadece yanaklarınıza dolan hava ile ne yapacağınızı düşünüyorsunuz. :))) Bekle bizi saroz... :)))
Öğrencilik yıllarımda Samandıra'da Türk Kuşu ile başlayan,askerlikte Kayseri Hava İndirme Tugayında devam eden bir tutku.(hava indirme tugayı artık bu işi yapmıyormuş galiba,komando tugayına dönüşmüş diye duymuştum)
paraşüt benim hayatımdaki en büyük aşklardan birisi. Eskişehir inönü eğitim merkezinde eğitimini aldım ve kısmetse her yaz gidip atlayışlarıma dewm etmeyi düşünüyorum. Herkese tawsiye ederim bir başlayın bırakamıycaksınız..... GÖKYÜZÜ HARİKA.........
yıllardır atlarım, ama rüyamda :)) ciddiyim...var mı bunun bi açıklaması yaw? ? gerçek yaşamda 'yusufçuk' yemez...adrenalin havuzunda boğulmak gibi bi şey olur herhalde :))
şimdi bu konuda kim olduğumu yazsam inanmazsınız..bu sebeple yazmıyorum..dünyanın en iyilerindenim desem kim inanır :) ama kürek çekmek yüzmekse,levye tutmek uçmaktır derim ve gerçek uçmanın pilotluk değil,paraşütçülük olduğuna inanırım.
Aslında en çok merak edilen paraşütün icadından çok, onunla havadan ilk kimin atladığıdır. Kim böyle bir şeyi ilk defa denemeye cesaret etmiştir? Sanıldığının aksine paraşüt uçaktan sonra değil, yaklaşık bir yüzyıldan fazla bir zaman önce, balonla hemen hemen aynı tarihlerde ama çok ayrı çalışmalarla icat edilmiştir. Paraşüt fikri eski Çin'e kadar gider. Günümüzde ki paraşüte benzer bir şeyler geliştirilmiş ama oyuncak olmaktan öteye geçememiştir. Leonardo da Vinci'nin de bu konudaki çalışmaları biliniyor. Bu fikri hayata ilk geçiren kişi ise Fransa'da 1783 yılında Louis-Sabestian Lenomand olmuştur. Lenomand 4,5 metre yükseklikteki bir ağaçtan, omuzlarına birer adet bir çeşit şemsiye bağlayarak ilk deneyimini yapmıştır. Ancak o, buluşunu o seviyedeki bir yükseklikten, yangın çıkan bir binadan atlayarak kaçmak için düşünmüştü. Ciddi anlamda ilk atlamanın şerefi ise Fransız Andre-Jack-ques Garnerin'e aittir. 1769 Paris doğumlu Garnerin Fransız ordusunda 1793 yılında müfettiş olmuş. İngiltere'de iki yıl hapis yatmış ve dönüşünde 1797 yılında ilk atlayışını bin metreden bir balondan yapmıştır. Bu ilk paraşüt şemsiye şeklindeydi, çapı yedi metreydi ve ketenden yapılmıştı. Garnerin daha sonra birçok gösteri atlayışı yapmış, hatta bir keresinde 1802 yılında İngiltere'de 2 bin 400 metreden atlamıştır. Önceleri ketenden yapılan paraşütler, sonraaları ipekten yapılmaya başlanıldı. Uçaktan ilk atlayışı gerçekleştiren ise 1912 yılında, ABD Kara Kuvvetleri'nden Yüzbaşı Albert Berry oldu. Birinci Dünya Savaşı başlarında uçaktan paraşütle atlamanın pratik olmadığı görüşü hakim olduğundan, sadece gözetleme balonlarında görevli olanların, uçak saldırılarından kaçışlarında çok yaygın olarak kullanılmıştır. Birinci Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru paraşütün uçak pilotlarının da can dostu olduğu anlaşılmıştır. İkinci Dünya Savaşı'nda ise uçak ebatlarının büyümesi ve teknolojilerinin gelişmesi ile insanların ve birliklerin yere indirilmeleri dışında silahları indirmek, mahsur kalan birliklere ikmal malzemesi göndermek, ajanları indirmek gibi birçok alanda kullanılmışlardır.
......Semsiyeye benzer bir nesne...Herkes kullanamaz..havadan asagiya atlamaya yarayan ve insanin güvenli bir sekilde yere inmesini saglayan semsiye ye benzer nesne...Acilmadigi zaman bu Dünyada isin kalmaz.Imam in kayigina binersin.......
Bide vestel manisaspor- bursa spor maçında hakemin üstüne düşmek için iyi bir bahane olabilir...
açılmadığında insanı öldüren alet,edevat,taklavattır...
açılmama ihtimali her zaman mevcut olan spor dalıdır...
bol adrenalin,aksiyon,gerilim
sağlık sorunları olmayanlar için,yaşanması gereken bir aktivitedir...
Garanti belgesi olmadan da satın alabilirsiniz.
Paraşüt açılmasın bu sefer dudaklarımızda!
lambaları söndür,
gazı aç,
çakmağı çak!
anzısın bir infilak olsun ölümüne seviştiğimiz oda!
PARAŞÜT...
Temel askerliğini Havacı er olarak yapıyormuş,bunu paraşüt takımına almışlar ve dersler dersler derken, ilk atlama sınavına gelmişler...komutanları;
-Arkadaşlar,atladıktan sonra sağdaki ipi çekiyorsunuz unutmayın..demiş.
-Haçan komitanum,soldaçi ipu ne edeyruk.?
-Ha, o yedek paraşüt için unutmayın,açılmazsa onu çekin...
-Ha o da açilmaz isa ne edeceğuz.?
-Valla o zaman bildiğiniz tüm duaları edin...demiş
atlamaya başlamışlar,önce komutan ve ardından herkes sırayla atlamış..tam bütün takım açılmış paraşütlerle süzülmeye başlamışken,Temel komutanının yanından hızla aşağıya inerken komutan sormuş;
-Temeeeel ne yapıyorsuuun.?
-Komitanuuum anana dua edeyruuuuuuuuu.... =0DDD
cold play
açılmadığı taktirde yapılcak fazla bir şeyin olmadığı, hava aracı...
Bir arkadaşımın ısrarı üzerine denemeye karar vermiştim. Muhteşem bir his. O anda sadece yanaklarınıza dolan hava ile ne yapacağınızı düşünüyorsunuz. :)))
Bekle bizi saroz... :)))
bi arkadasım kayserideki parasüt birliginde ucaktan atlarken altını doldurmus...utanmadan anlatıyo.....
yusuf yusuf ustayı çağrıştırıyor..
ya açılmazsa?
Öğrencilik yıllarımda Samandıra'da Türk Kuşu ile başlayan,askerlikte Kayseri Hava İndirme Tugayında devam eden bir tutku.(hava indirme tugayı artık bu işi yapmıyormuş galiba,komando tugayına dönüşmüş diye duymuştum)
paraşüt benim hayatımdaki en büyük aşklardan birisi. Eskişehir inönü eğitim merkezinde eğitimini aldım ve kısmetse her yaz gidip atlayışlarıma dewm etmeyi düşünüyorum. Herkese tawsiye ederim bir başlayın bırakamıycaksınız..... GÖKYÜZÜ HARİKA.........
Akşam saatleriydi.Elimizde Kolalar paraşütçülere bakardık dostlarla.
Kayseri Hava İndirme
özlem, özgürlük..
yıllardır atlarım, ama rüyamda :)) ciddiyim...var mı bunun bi açıklaması yaw? ? gerçek yaşamda 'yusufçuk' yemez...adrenalin havuzunda boğulmak gibi bi şey olur herhalde :))
salata tabağına veya güzel soslu bir yemeğin tabağına suyu emmesi için atılan ekmek parçası
havada yere doğru atlamak,
süzülmek,
hava atmak,
gösteriş yapmak.
PARAŞÜT bir tutkudur vazgeçmesi zor bi tutku(hiç denemedim ama nese)
tamam tatlım balayında gideris ama aşağıya atlarken gelinliği ben giyerim (paraşüt açılmassa belki bi işe yarar)
Başkent expresi 4 saatte gelio ;))
parasutle atlamadan olursem gozum acik giderim,muthis bisi olmali....
şimdi bu konuda kim olduğumu yazsam inanmazsınız..bu sebeple yazmıyorum..dünyanın en iyilerindenim desem kim inanır :)
ama kürek çekmek yüzmekse,levye tutmek uçmaktır derim ve gerçek uçmanın pilotluk değil,paraşütçülük olduğuna inanırım.
yüksekten atlarken yere sağlam ve yavaş bi iniş gerçekleştirilmesini sağlar....hayatım boyunca kullanmayacağım tek nesne diyebilirim...
Paraşütle ilk nasıl atlanıldı, kim atladı?
Aslında en çok merak edilen paraşütün icadından çok, onunla havadan ilk kimin atladığıdır. Kim böyle bir şeyi ilk defa denemeye cesaret etmiştir? Sanıldığının aksine paraşüt uçaktan sonra değil, yaklaşık bir yüzyıldan fazla bir zaman önce, balonla hemen hemen aynı tarihlerde ama çok ayrı çalışmalarla icat edilmiştir.
Paraşüt fikri eski Çin'e kadar gider. Günümüzde ki paraşüte benzer bir şeyler geliştirilmiş ama oyuncak olmaktan öteye geçememiştir. Leonardo da Vinci'nin de bu konudaki çalışmaları biliniyor. Bu fikri hayata ilk geçiren kişi ise Fransa'da 1783 yılında Louis-Sabestian Lenomand olmuştur.
Lenomand 4,5 metre yükseklikteki bir ağaçtan, omuzlarına birer adet bir çeşit şemsiye bağlayarak ilk deneyimini yapmıştır. Ancak o, buluşunu o seviyedeki bir yükseklikten, yangın çıkan bir binadan atlayarak kaçmak için düşünmüştü.
Ciddi anlamda ilk atlamanın şerefi ise Fransız Andre-Jack-ques Garnerin'e aittir. 1769 Paris doğumlu Garnerin Fransız ordusunda 1793 yılında müfettiş olmuş. İngiltere'de iki yıl hapis yatmış ve dönüşünde 1797 yılında ilk atlayışını bin metreden bir balondan yapmıştır. Bu ilk paraşüt şemsiye şeklindeydi, çapı yedi metreydi ve ketenden yapılmıştı. Garnerin daha sonra birçok gösteri atlayışı yapmış, hatta bir keresinde 1802 yılında İngiltere'de 2 bin 400 metreden atlamıştır.
Önceleri ketenden yapılan paraşütler, sonraaları ipekten yapılmaya başlanıldı. Uçaktan ilk atlayışı gerçekleştiren ise 1912 yılında, ABD Kara Kuvvetleri'nden Yüzbaşı Albert Berry oldu.
Birinci Dünya Savaşı başlarında uçaktan paraşütle atlamanın pratik olmadığı görüşü hakim olduğundan, sadece gözetleme balonlarında görevli olanların, uçak saldırılarından kaçışlarında çok yaygın olarak kullanılmıştır.
Birinci Dünya Savaşı'nın sonlarına doğru paraşütün uçak pilotlarının da can dostu olduğu anlaşılmıştır. İkinci Dünya Savaşı'nda ise uçak ebatlarının büyümesi ve teknolojilerinin gelişmesi ile insanların ve birliklerin yere indirilmeleri dışında silahları indirmek, mahsur kalan birliklere ikmal malzemesi göndermek, ajanları indirmek gibi birçok alanda kullanılmışlardır.
Yavaşlatıcı...
İndirici...bazen de yukseltici