Kalbin yolu güzeldir ama tehlikelidir. Zihnin yolu sıradandır ama güvenlidir. Erkek en güvenli ve en kestirme yaşam tarzını seçmiştir. Kadın duyguların, hislerin, ruh hallerinin en güzel ama en sarp, en tehlikeli yolunu seçmiştir. Ve bugüne kadar dünya erkekler tarafından yönetildiği için kadınlar muazzam şekilde azap çekmiştir. O, erkeğin yaratmış olduğu topluma uyamamıştır çünkü toplum mantığa ve nedenlere uygun olarak yaratılmıştır. Kadın kalpten bir dünya ister. Erkek tarafından yaratılan toplumda ise kalbe yer yoktur. Ben kadınların gerçekten bir kadın olmasını isterdim çünkü bu büyük oranda kendilerine bağlıdır. Kadın erkekten çok daha önemlidir. Çünkü o rahminde hem erkeği hem kadını taşır. O kıza ve oğlana, her ikisine de annelik eder; her ikisini de besler. Eğer o zehirliyse, o zaman sütü zehirlidir, o zaman çocukları yetiştirme tarzı zehirlidir. Erkekle yarışıyorsun ve yarışmana gerek yok; sen zaten üstünsün. Şiir yazmaya gerek yok, şiir sensin. Sevgin senin müziğindir. Sevgilinle birlikte çarpan kalbin senin dansındır!
”Düz yazı şeklinde düşünen zihni bırak. Şiirle düşünen bir başka zihin türünü uyandır. Hece uzmanlığını bir kenara koy. Yaşam tarzın şarkılar olsun. Zihinden sezgiye geç. Kafadan, kalbe. Çünkü kalp, gizemlere daha yakındır.”
Osho yazar değildir, hiç bir kitap yazmamıştır konuşmaları muridleri tarafından yazılı olarak kitap haline getirmiştir. Iyı okunup anlaşıldığı zaman hiç bir peygambere küfür etmediği çok açıktır. Tam tersi..birleştirici bütünleştiricir.. Ama bu her topluluğu ve dini rahatsız eder çünkü herkes sadece kendi inandığının doğru olmasını ister başka bir görüş karşılarına çıkarsa, sevmezler kabullenmezler..sonra da saldırırlar.
bırak birlikteliğinde mesafeler kalsın ve cennetin rüzgarları arkanızda dans etsin birbirinizi sevin,ama aşktan bağlarr üretmeyin bırak ask ruhlarınızın kıyıları arasında gidip gelen bir deniz gibi kalsın
Hz.Muhammed'den Hz. İsa'ya kadar bir çok büyük insana hakaret eden, hint felsefesini yeni bir şeymiş gibi sunan, kitaplarını okudukça, kekremsi bir tadın boğazınızı yaktığı, belirsizliğin ve kimsesizliğin acısıyla burada ne işinizin olduğunu düşündüren, içinizi karartan ne idüğü belirsiz sapkın yazar...
Farkındalık yaklaşımı derinden etkileyen, freud da dahil bütün insanların uyuduğunu söyleyen, uyanmış insanlar olarak peygamberleri ve bazı düşünürleri gören... Kısaca:Yaptıklarınızdan kaçmayın, içinizdede halletme oyunu oynamayın, olan olmuştur sadece anı yaşayın onu düzeltmeye çalışın der.
ne kkada da entelektüeliz, yirim :)
Kalbin yolu güzeldir ama tehlikelidir. Zihnin yolu sıradandır ama güvenlidir. Erkek en güvenli ve en kestirme yaşam tarzını seçmiştir. Kadın duyguların, hislerin, ruh hallerinin en güzel ama en sarp, en tehlikeli yolunu seçmiştir. Ve bugüne kadar dünya erkekler tarafından yönetildiği için kadınlar muazzam şekilde azap çekmiştir. O, erkeğin yaratmış olduğu topluma uyamamıştır çünkü toplum mantığa ve nedenlere uygun olarak yaratılmıştır. Kadın kalpten bir dünya ister. Erkek tarafından yaratılan toplumda ise kalbe yer yoktur.
Ben kadınların gerçekten bir kadın olmasını isterdim çünkü bu büyük oranda kendilerine bağlıdır. Kadın erkekten çok daha önemlidir. Çünkü o rahminde hem erkeği hem kadını taşır. O kıza ve oğlana, her ikisine de annelik eder; her ikisini de besler. Eğer o zehirliyse, o zaman sütü zehirlidir, o zaman çocukları yetiştirme tarzı zehirlidir.
Erkekle yarışıyorsun ve yarışmana gerek yok; sen zaten üstünsün. Şiir yazmaya gerek yok, şiir sensin. Sevgin senin müziğindir. Sevgilinle birlikte çarpan kalbin senin dansındır!
Osho
”Düz yazı şeklinde düşünen zihni bırak. Şiirle düşünen bir başka zihin türünü uyandır. Hece uzmanlığını bir kenara koy. Yaşam tarzın şarkılar olsun. Zihinden sezgiye geç. Kafadan, kalbe. Çünkü kalp, gizemlere daha yakındır.”
Osho yazar değildir, hiç bir kitap yazmamıştır konuşmaları muridleri tarafından yazılı olarak kitap haline getirmiştir. Iyı okunup anlaşıldığı zaman hiç bir peygambere küfür etmediği çok açıktır. Tam tersi..birleştirici bütünleştiricir.. Ama bu her topluluğu ve dini rahatsız eder çünkü herkes sadece kendi inandığının doğru olmasını ister başka bir görüş karşılarına çıkarsa, sevmezler kabullenmezler..sonra da saldırırlar.
bırak birlikteliğinde mesafeler kalsın
ve cennetin rüzgarları arkanızda dans etsin
birbirinizi sevin,ama aşktan bağlarr üretmeyin
bırak ask ruhlarınızın kıyıları arasında gidip gelen bir deniz gibi kalsın
Ayna.
Cesareti olanlara...
Hz.Muhammed'den Hz. İsa'ya kadar bir çok büyük insana hakaret eden, hint felsefesini yeni bir şeymiş gibi sunan, kitaplarını okudukça, kekremsi bir tadın boğazınızı yaktığı, belirsizliğin ve kimsesizliğin acısıyla burada ne işinizin olduğunu düşündüren, içinizi karartan ne idüğü belirsiz sapkın yazar...
Farkındalık yaklaşımı derinden etkileyen, freud da dahil bütün insanların uyuduğunu söyleyen, uyanmış insanlar olarak peygamberleri ve bazı düşünürleri gören...
Kısaca:Yaptıklarınızdan kaçmayın, içinizdede halletme oyunu oynamayın, olan olmuştur sadece anı yaşayın onu düzeltmeye çalışın der.
farkındalığın tersi :)