Gözyaşlarımı yağmur damlalarına benzetirdim çok bulutlu gecelerde, yüreğim ise cehennem benzeriydi benim için. Her damla düştüğünde yüreğime serinleyecek ve sonunda sönecek sanırdım. Meğer bu yangının sönmesi toprak atılmasıyla olacakmış bilemedim. Ölmeye derin hasretle...
insan, hayvan bitki gibi herhangi bir canlının yaşamının tam ve kesin bir biçimde sona ermesi birde yaşayan ölüler var ben gibi yine allah herkese sıralı ölüm versin
Doğum nasıl normal ise ölüm de o kadar normaldir. Ana rahmindeki bir cenine Dünya denen bir yer var, orada yaşamaya dünya hayatı deniyor deseniz sizi anlamakta zorluk çekecektir.Aynı şekilde bir de gerçek alem vardır ona da ahiret denir deseniz mantığı devreye sokacak ve her şeyin bir sonu varsa dünyanın da bir sonu olacaktır diyerek daha orayı görmeden ahirete inanacaktır
Önce için geçiyor,nefesin sıklaşırken pıt diye kalp duruyor,ilk anlar etraf karışık hem bulunduğun yer hem gittiğin yerden sesler var,yanındaliler sevdiklerinse evvah ki eyvah.karanlığın ardından bir ışık görünüyor ve çok kalabalık,bakın kim geldi diyorlar ,süper bir durum.sonra yanlışlıkla yolu şaşırdığını anlayıp geri gönderiliyorsun.aslında ölüm zor değil ecelin geldiğinde son nefesini verirken boğazın çok acıyor endoskopinin biraz daha ağırı, yani korkacak birşey yok
Ölüm muhtemelen, insanın karşı karşıya geldiği tüm gizemlerden, aynı zamanda en çok soru ve varsayımlar ortaya çıkarır. Ayrıca, kimsenin kaçamayacağı ve dolayısıyla hep birimizle ilgili olan bir son tarihtir.
Kendinin Kendisine zırt-pırt unutturduğu, yeni bir süreç başlangıç formülünün diğer adı. Formüle ihtiyaç duyulduğunda, bir anda patlıyor ... çat-pat atom savaşı... artık formül nereden eşitleniyorsa oradan...
Ruhun semahi nakışlarla yükselişidir. Bedenin ise tahtadan saraylarda ağırlanışı...
Mahşeri sessizlik ve üşümek...
Unutulmak... İnsanlar unutulunca ölür.
Gözyaşlarımı yağmur damlalarına benzetirdim çok bulutlu gecelerde, yüreğim ise cehennem benzeriydi benim için. Her damla düştüğünde yüreğime serinleyecek ve sonunda sönecek sanırdım. Meğer bu yangının sönmesi toprak atılmasıyla olacakmış bilemedim. Ölmeye derin hasretle...
Mutlak Kurtuluştur.
Benden, senden, bizden...
Ruhumun kandiline yağ dökün vicdansız matemciler :)))
Yuhanna 11/26 Yaşayan ve bana iman eden asla ölmeyecek.
Ankebût 57 Her can ölümü tadacaktır.
insan, hayvan bitki gibi herhangi bir canlının yaşamının tam ve kesin bir biçimde sona ermesi birde yaşayan ölüler var ben gibi yine allah herkese sıralı ölüm versin
Doğum nasıl normal ise ölüm de o kadar normaldir. Ana rahmindeki bir cenine Dünya denen bir yer var, orada yaşamaya dünya hayatı deniyor deseniz sizi anlamakta zorluk çekecektir.Aynı şekilde bir de gerçek alem vardır ona da ahiret denir deseniz mantığı devreye sokacak ve her şeyin bir sonu varsa dünyanın da bir sonu olacaktır diyerek daha orayı görmeden ahirete inanacaktır
her insan ölecek yaştadır. doğdun mu bir kere olum kaçınılmaz
Yalan dünyanın kaçınılmaz gerçeği
dünyadaki en acı ama, gerçeğim ta kendisi...
Kurtuluş, asıl vatana yolculuk, Sevgiliye kavuşmak!
karanlık; belki daha da aydınlık
Dünyadan kovulmaktır
Cennet annelerin ayakları altında süper anne şiir. antoljideki şiirin vidosu
ölüm gelmiş cihane baş ağrısı bahane.
İnsan ölümle karşı karşıya kalmadıkça hayatın ne kadar güzel olduğunu anlayamaz.
Sabit somut.
ÖLÜM; Mahşere kadar sürecek olan ayrılığın adıdır. Cahit KARAÇ
Ölüm; Mahşere kadar sürecek olan, en büyük / en uzun ayrılığın adıdır. Burada bize ağır gelen ölüm değil, ayrılıktır.
Ölümü unutmayanlar, sevecen ve barışçıl-dırlar.
Önce için geçiyor,nefesin sıklaşırken pıt diye kalp duruyor,ilk anlar etraf karışık hem bulunduğun yer hem gittiğin yerden sesler var,yanındaliler sevdiklerinse evvah ki eyvah.karanlığın ardından bir ışık görünüyor ve çok kalabalık,bakın kim geldi diyorlar ,süper bir durum.sonra yanlışlıkla yolu şaşırdığını anlayıp geri gönderiliyorsun.aslında ölüm zor değil ecelin geldiğinde son nefesini verirken boğazın çok acıyor endoskopinin biraz daha ağırı, yani korkacak birşey yok
Ölümün olduğu bu dünyada, hiçbir şey çok da ciddi değildir aslında.
Ölüm arkada kalanlar için daha zor....
SENSİZ BAĞ BOZUMLARI
Asmalar kurudu yetim kaldılar
Üzümler isyanda tat vermediler
Bulutlar ağladı gözlerinde yaş
Rüzgarlar duydular ses etmediler
Bağımda sevişen mesut bülbüller
Sevdana sevdalı tomurcuk güller
Hüzünle inleyip seni sordular
O artık yok dedim çok ağladılar
Karalar bağlayan cömert topraklar,
Bağımda yas tutan duru yağmurlar,
Bağ bozumlarında sensiz kaldılar
Sen gittin gideli çok ağladılar
Tarifsiz acılar kalbimde büyür
Gözlerimden kuru yaşlar dökülür
Sevdim diye mi bir kadın ölür?
Bağımdaki canlar sensiz kaldılar
Sen idin gönlümde sonsuz emelim
Sen benim güz kokan güzel meleğim
Bilirim üzmeyi hiç istemedin
Bağımdaki canlar sensiz kaldılar
Filmin sonunda ölüm var . Ne söyleyecekseniz şimdi söyleyin
Ölüm muhtemelen, insanın karşı karşıya geldiği tüm gizemlerden, aynı zamanda en çok soru ve varsayımlar ortaya çıkarır. Ayrıca, kimsenin kaçamayacağı ve dolayısıyla hep birimizle ilgili olan bir son tarihtir.
Ölümü Düşünmek
Mümkün mü ağlasın annem
Mezarımın başucunda
Ben sesimi çıkarmıyayım
Hayırsız bir evlat gibi
Bir bulut uçsun da
Ben başımı kaldırmıyayım
Yağmur dindikten sonra
Gezinmiyeyim caddelerde
Ah, mümkün mü bir güzel kadın
Geçsin de yanımdan
Ben seyretmiyeyim
İçimi çekerek
Muzaffer Tayyip Uslu
kazancakisin zorbasını okuyun ve ölüme daha farklı bir bakışla bakın lütfen
Kendinin Kendisine zırt-pırt unutturduğu, yeni bir süreç başlangıç formülünün diğer adı. Formüle ihtiyaç duyulduğunda, bir anda patlıyor ... çat-pat atom savaşı... artık formül nereden eşitleniyorsa oradan...
bugün bir meyhane keşfettim mezarlığın karşısında bir gün beni ararsan ya ordayım yada tam karşısında