onun soylu bir aileden gelmedikçe hiçbir ahlaklılığın mümkün olmayacağı, insanın her anlamda ilerleyişinin aristokrat toplumlarla olanaklı olacağı düşüncesine katılmam mümkün değil benim. milyonlarca budalayı ortadan kaldırarak geleceğin insanına ulaşmak amacı diye bir şey olamaz.bütün bir milletin yoksulluğu bir üstün insanın acı çekmesinden daha az önemli olamaz..
nietzcheyi sadece tanri tanimazligi yada deliligi nietzsche yapmadi hep o konu uzerinde yogunlasmaniz bence dogru degil, sonra tanriyi yok saymak ve onu haykirmak neden maharet olsunki nietzscheyi nietzsche yapan ust insanidir zira zayiflar olmelimi yada hitler haklimiydi bunu kjonusmaliyiz nietzsche konusuldugunda her halukarda insan deli olsa bile onu yazdiklariyla elestirmeli kisiligi ile degil dogru soyl; uyorsa deli de olsabu onun sozunun degerini dusurmez soyleyene degil soylenene bak prensibi gecerli olmali ve en onemlisi kimki ahlaki inkar eder ve ust insani savunur o zamann tartisilir nietzsche, mesela diyorki nietzsche herkese okuma yazma ogretilmemeli zira herkes bilme sifatini almamali cunku bazi insanlara bilme yakismaz simdi bu tartisilmali yoksa nietzsche dewlimiydi degilmiydi o degil e tabi kadinlarin sadece cinselligini tatmin edemeyenlerinin akademisyen yada bilgin olabildiginide savunur nietzsche buda tartismaya deger yani? ? hadi tartisalim kolay gelsin
"kadınamı gidiyorsun, öyleyse kamçını da yanına al.."evet nietzsche`nin sözü bu.ONU tanımayan erkekler, eger onu okumuş olsaydınız, belkide kadınla erkegın ruhlarının derinliklerini ve üst insan özelliklerini anlıyabılırdınız.
Ve yine Nietsche Ağladığında da "Umut en kötüdür, işkenceyi uzatır" der. Bu gerçekten çok anlamlı ve etkileyici. Tabii ki çekeceğimiz işkencenin derecesi, tamamen bizim neyi umut ettiğimize bağlı olarak değişir. Bu söz üzerine yaşadıklarımızı düşünerek, hayatı kendimiz için zorlaştırıyor muyuz, yoksa kolaylaştırıyor muyuz görebiliriz. Yani aslında her şey bizim, sadece bizim elimizde.
Beklentilerimizi ne kadar yüksek tutarsak tutalım, yine de onlara ulaşamayacağımız kadar bize uzakta olmamalarına dikkat etmeliyiz. Hayatı ancak bu şekilde kendimiz için kolaylaştırabiliriz.! ! !
Alman Filozof, '...Ve Tanrı Öldü!' demiştir. Politika, beşeri bilimler sosyal bilimler ve ekonomi konularında fikirleri vardır. Bu fikirlerinin günümüzde gerçeğe yakın olduğu söylenir.
İnsan kendisiyle sınırlıdır. Baktığı kadar görebilir, yere bastığı kadar ağırdır kavrayabildiği kadar bilebilir...gibi Bu sınıra birde dayatmalar, kalıplar,yasalar... eklendiğinde ufkunuzu genişletemez, kısır bir döngü içinde yuvarlanır gidersiniz. Kalıplardan kurtulduğunuzu sanırsınız zamanla, işte bu da bir kısır döngüdür. Sanki hep bir aldatmaca, kovalamaca içindesiniz. İnsanın düşünceleri buraya vardığında, artık hayatının geri kalan kısmını 'deli' olarak geçirebilir. Frederick Nietsche gibi.
Ama sevgili dostum yaşanılan ilişkide salome -ve diğer kadınlarda- kendisini yaşıyorlarsa ne demeliydi sence nietzsche? . Ve keşke nietzsche yaşasaydı nazım hikmet den sonra. Bilirdi o zaman Tahir ile Zühreyi ve bilirdi elmanın da onu sevmek zorunda olmadığını.
Bir yalnızlık öyküsünü tanımlamak neye yarar.Kendi buhranları ve aşkı yaşamışlığıyla varolma çabasını tanımla maktaysa bir adam ve biz, o kendini anlamadan onu anlamaya çalışıyorsak, çağrışımın inkarındadır herşey. Önce anlamak diyor alimler ; Kırbacını hazırlayan bu yaramaz ve bir o kadar yalnız adam Şizofren kaoslarında kendini kırbaçlamaya gidiyorsa ve bunun adına 'kadın' diyorsa,geriye bir,yazık,kalır.O da durmaz başı bozuk cümleler bulur kendine .
kendi zincirimi çözüp dostları azat eylemeyi öğrendim nietzsche ile...kendi alevlerimde yanmaya hazırım zerdüşt buyurduda dediği gibi ama kül olmadan kendimi yenilemeyi tercih ederim.....
Nihilizmin (boşvermişliğin) kurucusu olan ve Nihilizmiyle dinle ve inançla mücadele eden Friedrich Nietzche (1844-1900), aslında tahrif edilmiş Hıristiyanlığa karşı çıkıyordu. O bir frengiliydi ve hayatının son 11 yılını hayattan hiçbir şey anlamadan, deliliğin tam bir zindanında geçirmişti.
'..sanki uzerinden ilik bir yel esmis de buzlari cozulmus,ici acilmis,belki daha guvensiz.daha ince ,daha kolay kirilir, belki daha bir kirilmis,ama daha adi bile olmayan umutlarla dolu,yeni istemlerle,akintilarla dolu, yeni direnislerle,ters akintilarla dolu...' der Nietzsche ve ben yasarim bu soz ustune.... pandorasbox
' Benim insan sevgim baskasinin duygusunu paylasmakta degil,paylastigim duyguya katlanabilmektedir..Benim insan sevgim surekli bir kendini yenistir .Ama yalnizlik olmadan da edemem;yalnizlik yani iyilesme,kendine donus,ozgur,hafif,esinen bir havayi solumak....' der Nietzsche ve ben susarim bu soz uzerine... pandorasbox
onun soylu bir aileden gelmedikçe hiçbir ahlaklılığın mümkün olmayacağı, insanın her anlamda ilerleyişinin aristokrat toplumlarla olanaklı olacağı düşüncesine katılmam mümkün değil benim. milyonlarca budalayı ortadan kaldırarak geleceğin insanına ulaşmak amacı diye bir şey olamaz.bütün bir milletin yoksulluğu bir üstün insanın acı çekmesinden daha az önemli olamaz..
insanın en yalnız yalnızlığıyla yüzleşmesi geektiğini..ve insanın tek başına da varolabileceğini....
Nietzscheyi anlamak geniş bir dünya görüşü ister. Onu kendi dar dünyamızda değerlendiremeyiz.O dar dünyalara sığmaz.
hiçbirşey...
nietzcheyi sadece tanri tanimazligi yada deliligi nietzsche yapmadi hep o konu uzerinde yogunlasmaniz bence dogru degil, sonra tanriyi yok saymak ve onu haykirmak neden maharet olsunki
nietzscheyi nietzsche yapan ust insanidir zira zayiflar olmelimi yada hitler haklimiydi bunu kjonusmaliyiz nietzsche konusuldugunda
her halukarda insan deli olsa bile onu yazdiklariyla elestirmeli kisiligi ile degil dogru soyl; uyorsa deli de olsabu onun sozunun degerini dusurmez
soyleyene degil soylenene bak prensibi gecerli olmali ve en onemlisi kimki ahlaki inkar eder ve ust insani savunur o zamann tartisilir nietzsche, mesela diyorki nietzsche herkese okuma yazma ogretilmemeli zira herkes bilme sifatini almamali cunku bazi insanlara bilme yakismaz simdi bu tartisilmali yoksa nietzsche dewlimiydi degilmiydi o degil
e tabi kadinlarin sadece cinselligini tatmin edemeyenlerinin akademisyen yada bilgin olabildiginide savunur nietzsche buda tartismaya deger yani? ?
hadi tartisalim
kolay gelsin
zerdüşt kitabı çok meth edildi. alalım bari dedim aldığıma bin pişman oldun tek kelime bile anlamadım. ya da benim kafam basmıyo.
fazla derin.mesela: "çöl büyür.Vay haline içinde çöl
taşıyanın"
ya da: "düşene bir tekme de sen vur ki düşüşü hızlı olsun"
"kadınamı gidiyorsun, öyleyse kamçını da yanına al.."evet nietzsche`nin sözü bu.ONU tanımayan erkekler, eger onu okumuş olsaydınız, belkide kadınla erkegın ruhlarının derinliklerini ve üst insan özelliklerini anlıyabılırdınız.
Bunun bir felsefe olduğunu burada duyuyorum ve başka hiç bir bilgim yok. Ben elazığda biraz fazla mı cahil kalmaya başladım(çağdaş felsefesi) .
Ve yine Nietsche Ağladığında da "Umut en kötüdür, işkenceyi uzatır" der.
Bu gerçekten çok anlamlı ve etkileyici.
Tabii ki çekeceğimiz işkencenin derecesi, tamamen bizim neyi umut ettiğimize bağlı olarak değişir.
Bu söz üzerine yaşadıklarımızı düşünerek, hayatı kendimiz için zorlaştırıyor muyuz, yoksa kolaylaştırıyor muyuz görebiliriz. Yani aslında her şey bizim, sadece bizim elimizde.
Beklentilerimizi ne kadar yüksek tutarsak tutalım, yine de onlara ulaşamayacağımız kadar bize uzakta olmamalarına dikkat etmeliyiz. Hayatı ancak bu şekilde kendimiz için kolaylaştırabiliriz.! ! !
HAYAL
anlamsızları elinin tersiyle yıkarken anlamlıları yaratacak bir el bulamamıştır kendine.
nietzsche ağladığında da
'nedeni olan, nasıl a katlanır' diyor. siz ne dersiniz?
Ve yine der ki Nietzsche:'Bir kitap bizi alıp diğer kitapların üzerine çıkarmıyorsa o kitabın neresi iyidir?'
İnsanın, inandıgı yüce varlıgı kendi içinde aramasına ve bulmasına dayanan ve böylece kendini yüceleştiren,insanüstü yapan bir düşünce.
Alman Filozof, '...Ve Tanrı Öldü!' demiştir. Politika, beşeri bilimler
sosyal bilimler ve ekonomi konularında fikirleri vardır. Bu fikirlerinin günümüzde
gerçeğe yakın olduğu söylenir.
İnsan kendisiyle sınırlıdır. Baktığı kadar görebilir, yere bastığı kadar ağırdır
kavrayabildiği kadar bilebilir...gibi
Bu sınıra birde dayatmalar, kalıplar,yasalar... eklendiğinde ufkunuzu genişletemez,
kısır bir döngü içinde yuvarlanır gidersiniz.
Kalıplardan kurtulduğunuzu sanırsınız zamanla, işte bu da bir kısır döngüdür.
Sanki hep bir aldatmaca, kovalamaca içindesiniz.
İnsanın düşünceleri buraya vardığında, artık hayatının geri kalan kısmını 'deli' olarak geçirebilir.
Frederick Nietsche gibi.
Ama sevgili dostum yaşanılan ilişkide salome -ve diğer kadınlarda- kendisini yaşıyorlarsa ne demeliydi sence nietzsche? . Ve keşke nietzsche yaşasaydı nazım hikmet den sonra. Bilirdi o zaman Tahir ile Zühreyi ve bilirdi elmanın da onu sevmek zorunda olmadığını.
Bir yalnızlık öyküsünü tanımlamak neye yarar.Kendi
buhranları ve aşkı yaşamışlığıyla varolma çabasını tanımla
maktaysa bir adam ve biz, o kendini anlamadan onu anlamaya çalışıyorsak, çağrışımın inkarındadır herşey.
Önce anlamak diyor alimler ;
Kırbacını hazırlayan bu yaramaz ve bir o kadar yalnız adam
Şizofren kaoslarında kendini kırbaçlamaya gidiyorsa ve bunun adına 'kadın' diyorsa,geriye bir,yazık,kalır.O da durmaz başı bozuk cümleler bulur kendine .
kendi zincirimi çözüp dostları azat eylemeyi öğrendim nietzsche ile...kendi alevlerimde yanmaya hazırım zerdüşt buyurduda dediği gibi ama kül olmadan kendimi yenilemeyi tercih ederim.....
Nihilizmin (boşvermişliğin) kurucusu olan ve Nihilizmiyle dinle ve inançla mücadele eden Friedrich Nietzche (1844-1900), aslında tahrif edilmiş Hıristiyanlığa karşı çıkıyordu. O bir frengiliydi ve hayatının son 11 yılını hayattan hiçbir şey anlamadan, deliliğin tam bir zindanında geçirmişti.
ve der ki nietzsche:'bazen 'hayır'demek de bir fırsattır.'ama biz yine de hayır deme fırsatını değerlendiremeyiz.
'..sanki uzerinden ilik bir yel esmis de buzlari cozulmus,ici acilmis,belki daha guvensiz.daha ince ,daha kolay kirilir, belki daha bir kirilmis,ama daha adi bile olmayan umutlarla dolu,yeni istemlerle,akintilarla dolu, yeni direnislerle,ters akintilarla dolu...' der Nietzsche ve ben yasarim bu soz ustune....
pandorasbox
' Benim insan sevgim baskasinin duygusunu paylasmakta degil,paylastigim duyguya katlanabilmektedir..Benim insan sevgim surekli bir kendini yenistir .Ama yalnizlik olmadan da edemem;yalnizlik yani iyilesme,kendine donus,ozgur,hafif,esinen bir havayi solumak....' der Nietzsche ve ben susarim bu soz uzerine...
pandorasbox
Eğer kimse sizi dinlemiyorsa bağırmak en doğal şeydir.
Dans eden bir yıldız doğurmak isteyen önce kendi içinde büyük taşkınlıklar ve kaos yaşamak zorundadır.
korkular karanlıktan doğmazlar.Korkular da yıldızlar gibi hep oradadırlar amagün ışığı onları gizler.