. ... ..... ak gülün usul usul morarmasıysa yaşlanmak ve mor, dünyanın dışına çıkabilen yegane renkse, giderayak babadağdan ölüdenizin gökyüzüne, kavisli bir kuşak atan diğer renklerini, üstten seyrederek sevinmek ebemkuşağının, gurur kaynağı sayıla dursun, harikasın sen ve sana, he/lâl olsun aşk;
ah suskun/um..., yavaş yavaş iniyor yüzüme, siyah kadife perde, ıslak kara püsküllerinden; ve şakaklarım üşüyor…,
ki, yaradanın herkese uzanan ve ışıldayan kolları vardır, anladım ki; umut insanın en karmaşık güzelliğidir, peki o halde dahi, içimdeki şeytanın yollarına, kırmızı halılar seren kimdir…
sonunda tükürdüm kalbimi, ağzımda çivit mavi boya tadı, süzüldü gözyaşı gibi, dudağımın kenarından çeneme, veremli bir aşkın ağzından, gül kusması misal...,
bakışlarımı yaşama diktiğim gün, kara kuru, soğuk bir şubat öğlesi, kanadından yedi tüyü yollunmuş martının, doymuştu kalbi özgürlüğe…, kafese susamıştı..., ah, .... ... .
Sıbgatallâh(sıbgatallâhi) ve men ahsenu minallâhi sıbgaten, ve nahnu lehu âbidûn(âbidûne).
sıbgate allâhi : Allah'ın boyası ve men : ve kim ahsenu : ahsen, en güzel min allâhi : Allah'tan sıbgaten : boya olarak ve nahnu : ve biz lehu : ona âbidûne : kul olanlar
senden bilirim yok bana bir faide ey gül gül yağını eller sürünür çatlasa bülbül etsem de abestir sitem-i hare tahammül gül yağını eller sürünür çatlasa bülbül
.
...
.....
ak gülün usul usul morarmasıysa yaşlanmak
ve mor,
dünyanın dışına çıkabilen yegane renkse,
giderayak babadağdan ölüdenizin gökyüzüne,
kavisli bir kuşak atan diğer renklerini,
üstten seyrederek sevinmek ebemkuşağının,
gurur kaynağı sayıla dursun,
harikasın sen ve sana, he/lâl olsun aşk;
ah suskun/um...,
yavaş yavaş iniyor yüzüme,
siyah kadife perde,
ıslak kara püsküllerinden;
ve şakaklarım üşüyor…,
ki,
yaradanın herkese uzanan ve
ışıldayan kolları vardır,
anladım ki;
umut insanın en karmaşık güzelliğidir,
peki o halde dahi,
içimdeki şeytanın yollarına,
kırmızı halılar seren kimdir…
sonunda tükürdüm kalbimi,
ağzımda çivit mavi boya tadı,
süzüldü gözyaşı gibi,
dudağımın kenarından çeneme,
veremli bir aşkın ağzından,
gül kusması misal...,
bakışlarımı yaşama diktiğim gün,
kara kuru,
soğuk bir şubat öğlesi,
kanadından yedi tüyü yollunmuş martının,
doymuştu kalbi özgürlüğe…,
kafese susamıştı...,
ah,
....
...
.
Hey sen oradaki,
Hayat aynı gökteki gibi uçuyor anılar
Beni aynı eskisi gibi "deli" sanıyorlar...
Aynada bir yüzüne bak, gözlerinde ben varım
Yüreğinin s/özüne bak, yüreğinde ben varım
Canımda açan gülüm, bak Gül’lerin şehri tek!
Bir yüreğim var yarısı sende
Bin isteğim var hepsi sende
Ben istesem de, istemesem de
Kalbim petekse, arısı sende…
Yaman olmuş yüreği görsek
Sevgindir çiçek, kalbimdir petek…
Güneş; güneş olduğunu bilmez ki,
Alev alev yanarken bile...
Hep bir yıldıza sevdalıdır...
Ama bilmez ki, o yıldızda ondan alır tüm gücünü...
Bak'ara 138...
Sıbgatallâh(sıbgatallâhi) ve men ahsenu minallâhi sıbgaten, ve nahnu lehu âbidûn(âbidûne).
sıbgate allâhi : Allah'ın boyası
ve men : ve kim
ahsenu : ahsen, en güzel
min allâhi : Allah'tan
sıbgaten : boya olarak
ve nahnu : ve biz
lehu : ona
âbidûne : kul olanlar
senden bilirim yok bana bir faide ey gül
gül yağını eller sürünür çatlasa bülbül
etsem de abestir sitem-i hare tahammül
gül yağını eller sürünür çatlasa bülbül
Lordum ve değerli çiçeği Gül'ü
Ne güzel güzelleşiyoruz ;))