hayat bu kadar karışık değil aslında.. tesadüflerin bilincine bırakmalı bazı şeyleri.. vira bismillah demeli her yeni güne.. her yeni insana merhaba.....)
yeni günün başladığını size haber verilmesini sağlayan selamlaşma saat 13' e kadar yatılır mı lan eşek bu vesile ile babama babalar gününde hediye almayacağım
'Geniş ve mamur yere geldiniz, rahat ediniz! ', 'günaydın' veya 'hoş geldiniz' anlamında bir esenleşme veya selamlaşma sözü: 'Merhaba, arkadaş! -Merhaba, kardeşim.'Sıkı fıkı dostluklarını değil, şöyle uzaktan bile merhabalarını istemiyorum.'- M. Yesarî
insanlar ne kadar cimrileşti artık sabahları karşılaşınca bir merhaba demiyor sonu amacın ne olursa olsun sana da merhaba ey yeni doğacak güne umutlarını bağlayanlar
Selam gibi Arapça'dan dilimizi zenginleştiren, dinimizin barış ve esenlik anlayışını yansıtan Müslümanlar arasında bir nev'i selamlaşma kelimesi olarak kültürümeze yansımış; rahat olunuz, serbest olun, hoş geldiniz manasında söylenmesi.
Sözlükteki anlamı; ''Geniş ve mamur yere geldizin, rahat ediniz! ', 'günaydın' veya 'hoş geldiniz' anlamında bir esenleşme veya selâmlaşma sözü''
Netteki diniz sözlükten aktarmalar: Fakîrler, bir adamı Resûlullah efendimize gönderdiler. Adam; 'Ben, fakirlerin sana gönderdikleri bir elçiyim (görevliyim) ' deyince; Peygamber efendimiz; 'Sana ve seni gönderenlere merhabâ, onlar benim sevdiğim kimselerdir' buyurdu. (Hadîs-i şerîf-İhyâu Ulûmiddîn) Buhârî ve Müslim'in rivâyet ettiği (naklettiği, bildirdiği) mîrâc (Peygamberimizin göklere çıkarıldığı, bilinmeyen yerlere götürüldüğü gece) ile ilgili hadîs-i şerîfte, Resûl aleyhisselâm, mîrâc yolculuğunda yedi semâ (gök) katında da; 'Merhabâ' diye rek karşılanmıştır. (Abdülhak-ı Dehlevî) Kelime-i şehâdet getirmenin (Eşhedü en lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve resûlüh demenin) yüz otuz kadar faydası vardır. Bunlardan ölürken olan faydasından birisi de; Merhabâ ey mü'min! Sen cennetliksin' denmesidir. (M. Ali Nâsıf) Merhabâ ey uşşâka sâkî merhabâ Merhabâ ey âli sultân merhabâ Merhabâ ey derde dermân merhabâ Merhabâ ey şefî'-i rûz-i cezâ Merhabâ sen rahmetenli'l-âlemîn. (Süleymân Çelebi)
merhaba selam demektır selam allahın kelamı allahın kelamı ise en güzel söz demektır
yeni biri katılınca
yaşamaya
belki aksi için de.
benden sana zarar gelmez demek oluyormuş
hayat bu kadar karışık değil aslında.. tesadüflerin bilincine bırakmalı bazı şeyleri.. vira bismillah demeli her yeni güne.. her yeni insana merhaba.....)
ahmet kaya nın şarkısı
Bahara,
Taze dal uçlarına,
Yenilenen aşka kavileşen dostluğa merhaba...
yeni günün başladığını size haber verilmesini sağlayan selamlaşma saat 13' e kadar yatılır mı lan eşek
bu vesile ile babama babalar gününde hediye almayacağım
-Merhaba dost
-naber?
-gel şöyle
veya
-Merhaba can
-canımda can
-geç otur şöyle
-Rahat otur, çekinme :)
'Geniş ve mamur yere geldiniz, rahat ediniz! ', 'günaydın' veya 'hoş geldiniz' anlamında bir esenleşme veya selamlaşma sözü:
'Merhaba, arkadaş! -Merhaba, kardeşim.'Sıkı fıkı dostluklarını değil, şöyle uzaktan bile merhabalarını istemiyorum.'- M. Yesarî
yeni doğacak güne umutlarını bağlayanlar hey hey!
cümleleri bağlamak için noktalama imlerine dikkat edin hey hey!
insanlar ne kadar cimrileşti artık sabahları karşılaşınca bir merhaba demiyor sonu amacın ne olursa olsun sana da merhaba ey yeni doğacak güne umutlarını bağlayanlar
Bir merhabaysa dünyaya gelmek gitmekde bir elvedaysa o halde tamam...
sonunun nereye gidecegini hesaplamadan yapılan aptal başlangıç şekllerinden biri
Araplar Merhabaküm diyorlar.
Selam gibi Arapça'dan dilimizi zenginleştiren, dinimizin barış ve esenlik anlayışını yansıtan Müslümanlar arasında bir nev'i selamlaşma kelimesi olarak kültürümeze yansımış; rahat olunuz, serbest olun, hoş geldiniz manasında söylenmesi.
Sözlükteki anlamı; ''Geniş ve mamur yere geldizin, rahat ediniz! ', 'günaydın' veya 'hoş geldiniz' anlamında bir esenleşme veya selâmlaşma sözü''
Netteki diniz sözlükten aktarmalar: Fakîrler, bir adamı Resûlullah efendimize gönderdiler. Adam; 'Ben, fakirlerin sana gönderdikleri bir elçiyim (görevliyim) ' deyince; Peygamber efendimiz; 'Sana ve seni gönderenlere merhabâ, onlar benim sevdiğim kimselerdir' buyurdu. (Hadîs-i şerîf-İhyâu Ulûmiddîn)
Buhârî ve Müslim'in rivâyet ettiği (naklettiği, bildirdiği) mîrâc (Peygamberimizin göklere çıkarıldığı, bilinmeyen yerlere götürüldüğü gece) ile ilgili hadîs-i şerîfte, Resûl aleyhisselâm, mîrâc yolculuğunda yedi semâ (gök) katında da; 'Merhabâ' diye rek karşılanmıştır. (Abdülhak-ı Dehlevî)
Kelime-i şehâdet getirmenin (Eşhedü en lâ ilâhe illallah ve eşhedü enne Muhammeden abdühû ve resûlüh demenin) yüz otuz kadar faydası vardır. Bunlardan ölürken olan faydasından birisi de; Merhabâ ey mü'min! Sen cennetliksin' denmesidir. (M. Ali Nâsıf) Merhabâ ey uşşâka sâkî merhabâ Merhabâ ey âli sultân merhabâ Merhabâ ey derde dermân merhabâ Merhabâ ey şefî'-i rûz-i cezâ Merhabâ sen rahmetenli'l-âlemîn. (Süleymân Çelebi)