bir ara çoğalmıştı mavi saçlılar ama şimdi pek rastlamıyorum modası mı geçti ne... keşke saçlara gelen renk biraz da ruhlara bulaşıverseydi o zaman saçlarını rengarenk edenlere bile *anammmmm ne yapmış hele şuna bak* demezdim :))
rahmetli burçak çerezcioğlu'nun hikaye dramatik beni de etkilemişti popüler zamanlarında ama dediğim gibi hikayesi sadece hatta gerçekliği can yakıyor yoksa edebiyat fakiri bir kitap...
12 yasimda okudugumda cok etkilenmistim, saclarimi maviye boyatmak istemistim, defalarca okumustum. ama simdi kitap kayboldu, kimbilir cöpe atti biri belki de.. ama hatirimda hala olan tek sey burcak cerezcioglunun kitabin sayfalarindaki anlamli yüzü, bakisi, gözleri...
mevsimin önemi yok. bahar ya da yaz gecesi yangını gibi sıcak ve yıldızlı bir gecenin tam ortasında 'saçlarına yıldız düşmüş' dizesinde olduğu gibi özgürlüğü, kendisi olmayı, birey olarak var olma çabasını çağrıştırıyor. belki de; içindeki yangının dışa vurmuş alevleri içinde saklı olan kırmızıdan maviye, yeşilden maviye çalan sıcaklığı... ya da şiir de olduğu gibi 'maviye maviye çalar gözlerin' mi desek?
basit bir kitap. hiç etkilenmemiştim...
tek üzücü yanı babasının yazdığı o acıklı şiirdi...
kanserden bir ailenin dağılması parçalanması o kitabı anlamlı kılan. yoksa edebi açıdan ve anlatım derleyiş açısından vasat...
Burçak ÇEREZCİOĞLU'nun günlüklerinden hazırlanmış bir kitap. (Oyuncu Mehmet ÇEREZCİOĞLUnun 16 yaşında lösemiden ölen kızı. Allah rahmet eylesin.)
Yalnız Mehmet ÇEREZCİOĞLU'nun kızı için yazdığı şu dizeleri hiç unutamıyorum.
Sabahları
Hasta uyanmanı istiyorum.
Hastaysan eğer,
Yaşıyorsun demektir.
bir ara çoğalmıştı mavi saçlılar
ama şimdi pek rastlamıyorum
modası mı geçti ne...
keşke saçlara gelen renk biraz da ruhlara bulaşıverseydi o zaman saçlarını rengarenk edenlere bile *anammmmm ne yapmış hele şuna bak* demezdim :))
rahmetli burçak çerezcioğlu'nun hikaye dramatik beni de etkilemişti popüler zamanlarında ama dediğim gibi hikayesi sadece hatta gerçekliği can yakıyor yoksa edebiyat fakiri bir kitap...
Anime ve mangalarda çok olur
12 yasimda okudugumda cok etkilenmistim, saclarimi maviye boyatmak istemistim, defalarca okumustum. ama simdi kitap kayboldu, kimbilir cöpe atti biri belki de.. ama hatirimda hala olan tek sey burcak cerezcioglunun kitabin sayfalarindaki anlamli yüzü, bakisi, gözleri...
okudğum en iyi kitap
mevsimin önemi yok. bahar ya da yaz gecesi yangını gibi sıcak ve yıldızlı bir gecenin tam ortasında 'saçlarına yıldız düşmüş' dizesinde olduğu gibi özgürlüğü, kendisi olmayı, birey olarak var olma çabasını çağrıştırıyor. belki de; içindeki yangının dışa vurmuş alevleri içinde saklı olan kırmızıdan maviye, yeşilden maviye çalan sıcaklığı... ya da şiir de olduğu gibi 'maviye maviye çalar gözlerin' mi desek?