kral öne eğilip düğmeye basar, Vaughn Williams çalmaya başlar teypte, bitli bir köpek güneşin altında titreşen harikulade bir limon ağacına işerken dünya dönmeye devam eder....
Türk toplumuna yabancı bir müzik türü,ama müziğin evrenseliği bağlamında,her ne kadar elitist olsa da her müzik türü gibi insan ruhuna hitap etmektedir.
klasik müzik ruhumun gıdası.benliğimi saran bir müzik şöleni.hüzün,mutluluk,isyan halinde koşan notalarla benimde hüznüm mutluluğum ve isyanım.ruhumu doyuran,beni yaşatan,duygularımı taşıran mükemmel müzik:klasik müzik
burjuva müziği olsaydı, bugün polislerimize dinletilmezdi... insanın kesinlikle ruhunu rahatlatıyor, ama öncelikle, önyargısız dinlemeyi öğrenmeliyiz...
Burjuvanın, saraylıların müziğidir. Klasik Türk Müziği diye adlandırılan(aslında değil,hiç bir türk o müzikten anlamaz.) saray müziği Osmanlı Hanedanının müziği bağlamında, halkın müziği türkülere Fransız'dır.
Evin İlyasoğlu'nun 'Zaman İçinde Müzik' adlı eser niteliğinde çok hoş bir yapıtı var.Bu değerli çalışmayı okumadan önce, (müzikle çok ilgili bir kişi olmadığımdan) klasik batı müziğine olan yaklaşımım müzikten anlamayan diğer insanlardan farksızdı.Ancak, bunun gerçekten de evrensel bir dil olduğunu bazı bestecilerin eserlerini, yalnızken ve de kendimi vererek dinlediğimde anladım. Burada bestecilerin biyografilerinden de önemli örnekler vermiş İlyasoğlu.Özellikle beni etkileyen bestecilerin başında,Franz Liszt, Mahler ve Franz Schubert var.
Dinlemekten zevk alıyorum, ama niyeyse Çaykovski bana çok uzak geliyor, klasik müzikteki o ahengi, heyecanı bulamıyor insan onda, Belkide bizim kulağımıza hoş gelen bir tınısı olmadığından dolayıdır...Belkide zamanında çok yüce bir kişilik(ibrahim tatlıses) onun müziğini 'Çaykovski'nin kapı gıcırtısı' şeklinde betimlerken pekde haksız değildi :))
klasik batı müziğini çağrıştırıyor. ilk çağlardan bu yana insanların günlük yaşantıları içinde sevinç, keder, korku ve dehşetlerini vs bilumum duygularını ifade etmelerinde doğadaki sesleri taklit etmeleri ile şekillenmiş, antik yunan ve roma medeniyetlerinden etkilenmiş, daha sonra hıristiyanlığın etkisi ile kilise müziği etkisinde de kalmaktan kurtulamamış, aydınlanma çağı etkileri ile büyümüş, yüksek seviyeli müzik türü... dinlemek için kulak terbiyesi ve eğitimi gerekir. aksi taktirde yeni doğmuş bebeğe ciğer ezmesi yedirmek gibi etki yapar. biri mideyi bozar, öteki kafayı. 'bu ne gıcırtı alla aşkına, kafamızı ittiniz, kapatın şunu beeeaa' diye bağırışılır.
kral öne eğilip düğmeye basar, Vaughn Williams çalmaya başlar teypte, bitli bir köpek güneşin altında titreşen harikulade bir limon ağacına işerken dünya dönmeye devam eder....
Türk toplumuna yabancı bir müzik türü,ama müziğin evrenseliği bağlamında,her ne kadar elitist olsa da her müzik türü gibi insan ruhuna hitap etmektedir.
Beethoven ile başlayıp Y. Sebastiyan Bach'a kadar
uzanan bir dönem müziği.
dinlerken uzak diyarları seyrü sefaya dalarım, bir dönem resimlerimi yapıyordum (:
klasik müzik ruhumun gıdası.benliğimi saran bir müzik şöleni.hüzün,mutluluk,isyan halinde koşan notalarla benimde hüznüm mutluluğum ve isyanım.ruhumu doyuran,beni yaşatan,duygularımı taşıran mükemmel müzik:klasik müzik
burjuva müziği olsaydı, bugün polislerimize dinletilmezdi... insanın kesinlikle ruhunu rahatlatıyor, ama öncelikle, önyargısız dinlemeyi öğrenmeliyiz...
Burjuva müziği
Burjuvanın, saraylıların müziğidir. Klasik Türk Müziği diye adlandırılan(aslında değil,hiç bir türk o müzikten anlamaz.) saray müziği Osmanlı Hanedanının müziği bağlamında, halkın müziği türkülere Fransız'dır.
ruha işleyen yegane müzik
Zekaveti arttırdığı bilimsel olarak kanıtlanmış...
Evin İlyasoğlu'nun 'Zaman İçinde Müzik' adlı eser niteliğinde çok hoş bir yapıtı var.Bu değerli çalışmayı okumadan önce, (müzikle çok ilgili bir kişi olmadığımdan) klasik batı müziğine olan yaklaşımım müzikten anlamayan diğer insanlardan farksızdı.Ancak, bunun gerçekten de evrensel bir dil olduğunu bazı bestecilerin eserlerini, yalnızken ve de kendimi vererek dinlediğimde anladım.
Burada bestecilerin biyografilerinden de önemli örnekler vermiş İlyasoğlu.Özellikle beni etkileyen bestecilerin başında,Franz Liszt, Mahler ve Franz Schubert var.
gerçek müzik. ifade ve teknik olarak mükemmellik.. müziğin, insan anlatımını aşıp sonsuzluğa yürüyüşü..
İnsanların isteyerek çaldığı köklü bir müzik türü...
Dinlemekten zevk alıyorum, ama niyeyse Çaykovski bana çok uzak geliyor, klasik müzikteki o ahengi, heyecanı bulamıyor insan onda, Belkide bizim kulağımıza hoş gelen bir tınısı olmadığından dolayıdır...Belkide zamanında çok yüce bir kişilik(ibrahim tatlıses) onun müziğini 'Çaykovski'nin kapı gıcırtısı' şeklinde betimlerken pekde haksız değildi :))
BACH.... klasik müziğin atası..
kimilerinin sevmediği kültür..
dinlenmesi zor.. ama bir o kadar köklü müzik türü..
içine girdiniz mi bir daha kolay kolay çıkamayacağınız bir dünya...
klasik batı müziğini çağrıştırıyor.
ilk çağlardan bu yana insanların günlük yaşantıları içinde sevinç, keder, korku ve dehşetlerini vs bilumum duygularını ifade etmelerinde doğadaki sesleri taklit etmeleri ile şekillenmiş, antik yunan ve roma medeniyetlerinden etkilenmiş, daha sonra hıristiyanlığın etkisi ile kilise müziği etkisinde de kalmaktan kurtulamamış, aydınlanma çağı etkileri ile büyümüş, yüksek seviyeli müzik türü...
dinlemek için kulak terbiyesi ve eğitimi gerekir.
aksi taktirde yeni doğmuş bebeğe ciğer ezmesi yedirmek gibi etki yapar.
biri mideyi bozar, öteki kafayı.
'bu ne gıcırtı alla aşkına, kafamızı ittiniz, kapatın şunu beeeaa' diye bağırışılır.
dünyanın içinden bir dünya
sanat
sevinç,hüzün,dinlence...
Klasik müzik ve ona tezat mi tezat tasavvuf musikisi ikisinide birarada götüren ben simdilik bir sorun yok iyi gidiyor...