Kültür Sanat Edebiyat Şiir

kızak sizce ne demek, kızak size neyi çağrıştırıyor?

kızak terimi Şinasi Akay tarafından tarihinde eklendi

  • Tuna Kafkas
    Tuna Kafkas

    sonsuzluğu sevmek benim dinim imanım,
    ve benim, sonsuzluğadır ayak ucuna bakan
    nazar berkademim…,
    sonsuzlukta yol almaktır ciğerimin yarası
    ki duasıdır kalbimin,
    vakit tamam dendiğinde,
    o mübarek menzile
    yürümek erenlerce;
    lâhavlevelâkuvveteillâbillah azığıyla,
    ki bu konma göçmenin ayet/el kürsîleri
    ertesinde, bir fatihadır aşk…,
    turna katarları geçer her kandilde içimden,
    ve yutkunarak akar içime kanat sesleri,
    göç mevsimi...,
    ah;

    uzatsam elim sanki dokunacak
    öteler yakınımdayken hep, lakin
    her bağım koptuğunda dağılıyorum senden
    ve yokluğunda yaşaması tuhaf kaçıyor hayatı,
    nicedir özlediğim hekimim…,

    allahın şarkılarından bir buhur sonrası,
    döşeği topraktan tahta bir sedire kıvrılıp,
    dualarla üstünü örtmüşken insanlar,
    hayatla aralarındaki paravan aralanır...,
    ve herkes kendi kadar özlediğiyle kalır,
    ah kalbimizi kussak bedenimizden,
    safrası hayattır ve,
    sarı bir gül gibi uzanır aramıza,
    ötelerle…,

    benliğimizde ötelediğimiz ayrılık;
    kavuşturur bizi esasında sevdiklerimize
    unutmayalım ve çıplak bir tebessümün asıldığı,
    kefen altındaki yüz kadar bizdedir ki…,
    zahirle çevrelenmiş gözlerimin,
    en kuytu yerindeki gözyaşı kadar gönlümde,
    ve bana aitsin ayrılık,
    aşk belki de sadece imkansıza meyyaldir,

    ah hekimim,
    semt çorbacısı sabahı dahi olsa şu her an,
    kimse seni benim kadar sevemez diyemem,
    ömrümün kalbine düşen iç sesli duasın,
    söylediğim her sözden bana gelen yankın
    içime dolan çocukluk sevincimdir…,
    buz tutmuş bir nehrin üstünde,
    kızak kayan kabansız bir çocuğun
    o masum ve sıcak gülücüğüsün sen,
    \ah...,

  • Tuna Kafkas
    Tuna Kafkas

    .
    ...
    .....
    ah hekimim,
    her anı, ilk an gibi bu her anlar;
    ve semt çorbacısı sabahı da olsa şu her an,
    kimse seni benim kadar sevemez diyemem,
    ömrümün kalbine düşen dualı fısıltısın,
    ve seslensem sana,
    sanki içime dolan çocukluğumsun…,

    donmuş bir nehrin üstünde,
    kızağıyla kayan mutlu bir gülücük kadar
    masum ve sıcak o çocukluğumsun \ah...,

    ve şimdi küskün küskün,
    çöreklenir bağrıma hüzün,
    ki ...yoksun…,
    yağmur kuşlarının kanatları altında koşan,
    nefes nefese kuzuların eve dönüşü gibi,
    sarılsın o ıslak gün görmüş saçlarına
    ılıman iklimler...,
    .....
    ...
    .