Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? sizce ne demek, Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? size neyi çağrıştırıyor?
Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? terimi Aslı Birer tarafından tarihinde eklendi
Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? terimi Aslı Birer tarafından tarihinde eklendi
Akılcılık:
ve tümdengelimli bir yöntemsel yaklaşımla...
Afet bölgelerinde oluşmuş büyük depremden sonra, bölgeden göç etmek yerine orada oluşan fay kırıklarının tespitleri ve bölgenin fay haritası çıkarıldıktan sonra bölgede risk oluşturmayacak bölgeler tespit edilerek dayanıklı binaların olacağı yerleşim alanları kurulup,( küçük japonya) inşa edilebilir. ( gerekli meblağ toplandı) ve göçü tam tersine yönlendirip Marmara’da yaşayan on bölgenin insanlarını dönmeleri için teşvik edilecek. Böylece eksik olan: tarım, hayvancılık sektöründe canlanma sağlanırken göç sorunundan oluşan dengesiz iş gücü dağılımını da büyük ölçüde önlemiş olacak.
Bazen çözüm, düşünülenin tam tersini düşünmektedir.
Aslı Birer
Önce meraklar, gözlemler sonra fikirler oluşur ve gelişip projelere dönüşür.
Kusurlarımıza rağmen kusursuzluğun şaşalı oyunlarını oynadık yıllarca belki de perdelenmiş yüzlerin, benlik savaşlarının enkazıydı yıkılan hayaller, sönen ışıklar, oysa gerçek bilgi; öğretmek için öğrenilir. Benlik savaşına dönüşen bilgi sahibine zarar vermekten öteye gitmez.
Doğan Cüceloğlu’ na ait çok sevdiğim bir söz var,”insanın kaçamayacağı en büyük otorite kendi vicdanıdır” be kadar doğru düşünülmüş ve dile getirilmiş bir söz... ve Şubat 6 2023 saat 04.17 Yer:
Adana: 2.274.106
Gaziantep: 2.154.051
Şanlıurfa: 2.170.110
Diyarbakır: 1.804.880
Hatay: 1.686.043
Kahramanmaraş: 1.177.436
Malatya: 812.580
Adıyaman: 635.169
Osmaniye: 559.405
Kilis: 147.919
Türkiye...
İktidar, putlaştırılan para, makam, mevki savaşlarına kurban verilen: Tarih: 14 Şubat salı verilen resmi rakamlara göre ölüm sayısı: 31 Bin 643. Kaybettiğimiz vatandaşlarımız.
Evet insan her şeyden kaçabilir ama vicdanından kaçamaz!
Binlerce insanın ölümüne yol açan depremden önce yapılması ve uygulanmasında eksiklikler olan deprem yönetmeliğini uygulayamayanlardan, deprem sonrasında yaşanan koordinasyon sorunlarından sorumlu olan herkesi vicdan muhasebesi yapmaya davet ediyorum.ve bundan sonra her ne gerekiyorsa yapılmasına. Bana göre tespit ettiğim en önemli sorunlardan biri olan deprem bölgesinde yaşayan, özellikle de Hatay’ın yerli halkının köylerini yerlerini satıp göç etme sorunu. Bunu depremden üç gün sonra farkettim ve gerekli yerlere de fikrimi bildirdim. İnsanlar panikle hayvanlarını topraklarını yarı fiyatına satıyor! (kimler alıyor?)
Bölgeye ivedilikle gereken yardımlar ve teşvikler, sözler verilmeli halk yerine sahip çıkmalı. Bir de depremden kaçıp, kendilerini deprem bölgesine atıyorlar. Yeniden bir felaketin kucağına gitmelerine göz yumulmamalı. Afet bölgesinde bu kadar güçlü bir deprem olması düşük bir ihtimalken. Onca insan Marmara ve Muğla’ya, İzmir’e, Ankara’ya göç ediyor. Bu şu an İçin yardım gibi gözüksede ülke için büyük bir yıkım olacak. (Ekonomik anlamda da) Hatalar üstüne hatalar yapıyoruz. Artık işinin ehli kalifiye personeller ile devlet birimlerinin yönetilmesinin önemi ve liyakatin öneminin tekrar anlaşılması ve tekrar hayata geçirilmesi gerekli... doğruları dile getirmek gerekirken siyasetçilik yapmak ile suçlanmakta çok acı. Oysa eleştiriler insanı da insanlığıda geliştirir bunun bilinciyle ego savaşlarının kişiye ve çevresine zarar vermeyecek ölçülere inmesi dileğiyle...
Aslı Birer
Hepimiz suçluyuz,
Susmakla zaten yıllardır enkaz altında kalmıştık.
Yusuf tandır edebimiz
Yunus dandir edebimiz
Ceddimize benzer huyumuz
Yavuz diye koymuşlar
Umut, enkazdan çıkan kitap gibi,” umut varsa gelecek var”
Umudumuz var, daha yürüyecek yollarımız, görecek güneşli baharlarımız var.
Ne olur biraz bahar gelse,
Güneşi görsem yeniden,
Ne olur çiçek açsa toprak,
Ya da ben, çiçek olsam
Karanlığım, ışığın atası.
Işığın hizmetçisiyim,
karanlığın çocuğu.
Yüzeydeki derin bir mevzuyum.
Bilinmez bir asrı işaret etti yokluğun,
Varlığın da yitip giderken soluğun,
Umulmadık an da bitti çocukluğun,
Elinde dünden kalan hayal kırıklığın..
Belki de tek suçumuz vardı, elini vicdanına koymayan insanları kalbimize koyduk...
Ömrümü versem bir anına, yine de bakmaz mı gözlerime gözlerin?
Arkadaş sevemez diye kanun mu var dünyada
Bıçaktan daha keskin sözlerin
Kabahat sizde mi, kanunlarda mı?
Şaşırdım billâhi yolu yordamı..
Kızma sözlerime alam kadanı,
Sıkıntıdan içim doldu hâkim beğ.
Mülkün temeliydi adalet hani?...
Bizim hak temelde saklı mı yani?
Çıkartıp ta versen kim olur mâni?
Yoksa hırsızlar mı çaldı hâkim beğ?!
Hem davacı pişman, hem de davalı..
Bu yolda tükettik çulu, çuvalı.
Sabret makamından çalma kavalı,
Sürüler ekine daldı hâkim beğ.
A.K.
Sende,
Beni sana çeken bir şey var,
Gidip gidip gözlerine döndüren...
Hissettiğim,
Sende beni üzen bir şey var
Gülüşüme çöken,
Ağlayışımdan damlayan bir şey var...
Gemileri yakarken tam, limanlarından kaçma telaşıyla çırpına çırpına battığım...
Beni sana çeken bir şey var...
Hüznün akisleri çarpıyor dinlediğim şarkılara
Neden böyle?
Bilmediğim, adını koyamadığım
Bir şey var gözlerinde...
İçimi acıtan, boğazımda düğüm düğüm yutkunamadığım,
Sende adını koyamadığım,
Bende, zamanlardan, mekanlardan bağımsız
Koşulsuz şartsız sevmeler uyandıran
Beni sana iten bir şey var
Adını koyamadığım...
Hiçbir gönlü hiç kimseye yük etmesin yaradan, sevecekse gönül sevsin özümü, gözden tez düşer güzellik, olursa gönülden olsun etmesin aşk sıradan...
Teşekkür ederim :))
Bu günlerde favorim melekçiğim
Muazzez’den bıktım artık:))
Hadi şu yorgun günlerde bu da sana gelsin benden:)
Aslıcım merhaba ;)
Soruları /cevapları aşka bağlamadım, şarkının sözlerine vurgu yaptım . Birbirinden bağımsızdı aslında...
Şarkıyı ben ilk, senin paylaşımınla dinledim, bu nedenle seninle özdeşleşti bende :))
Öyle olur ya bazen, bir ses, bir söz, bir şiir, bir şarkı, bir film hep birilerini aklımıza getirir.
Öyle işte ;)
Sevgiyle...
Melekçiğim bu şarkı benimle niye özdeşleşsin sadece bir kere attım o da ilginç geldiği için...
Bir de soruların aşk ile ilgili olduğu kanısına nasıl vardın anlamadım.
Kim kime aşık? Neden aşk karar veriyor anlayamadım cidden:)))
Aslıcım, bitmez cevapsız sorular..
En iyisi mi bırak, AŞK versin kararını...
Seninle özdeşleşmiş bu şarkı akşamına renk olsun ;)
Neden?
Niçin?
Bu delirten sorular cevapsız kalınca...
Selam melek
Artık dörtlüğe mi sığamadılar kendilerine mi bilmem:)
biz bu kentlere sığdık da
bu kentler bize sığmadı âsiya
ve bir çığlık gibi günlerin çarmıhında
arttıkça yalnız, sustukça silik...
ay ışığı gölgeleri büyüttü
son kuşlar da vuruldular dağlarda
yakamozları söndü sahillerin, ışıkları evlerin
çağın vebalı gövdesinde
bir hayalet gibi gölgemizde yalnızlık
kaldık... kırık bardaklar gibi
içilmiş sulardan geride buruk bardaklar gibi...
Yılmaz ODABAŞI
Aslı, biz bu kentlere sığdık da, bir dörtlüğe sığamadık bi türlü....
Sahte hesaplarla Aslı olmaya çalışacağınıza Aslı kadar insan olmaya çalışırsanız daha çok sevilirsiniz! Sizi bulduğumda ödeyeceğiniz tazminatı siz düşünün.
Tezeneyim gümüşten, çalmam öyle her telden
Sallarım uçuk kaçık aşkları sazımın püskülünden
Hâlim açık denizde düdük çalan bir gemi
Kim duyar ötelerden haber veren bestemi ?
Bazen bir iki dize de buluyor insan kendini
Bazen de kâinat kitabına sığmayacak kadar sözlerin içinde bulamıyor. İfade etmek isteyişin ifadesiz tercümesi belki de hayat...
Aşkın yolu emin olmaktan geçer önce kendinden sonra ondan. Aşkımı araya giren arabulucular yüzünden kaybettim. Neden sonra anladım ama artık çok geçti en güzel zamanım üzülmekle geçti meğer zavallının olanlardan haberi bile yokmuş, kendi kendime yargılamış infaz etmişim... bunları anladığımda evlenmiştim çocuklarım olmuştu ama her gece onunla uyuyor aslında hep onunla yaşıyordum ne yazıkki bunları anladığımda onu kanserden kaybettim. Hoş zaten kaybetmiştim. Sevmek çok derin insansa o derinliği anlayamayacak kadar kör olabiliyor bazen. Benden söylemesi.
Hanımeli kokulu meltemler esiyor yerinde saçlarının rüzgarından arta kalan, bulabilene aşk olsun..
Benim aşkım sığmaz öyle her saza
Nedir bu kıyamet, ruhlar kıyımı? ne zaman sebat edecek arzular berrak sularda? Taşkın seller ile emsal kör karanlığı hangi ışık anlatır kararmış yüreklere?
hangi güneş ısıtır kin nefret ayazını? hangi ay ışık tutar cehalet gölgesine? güler mi üstat dersin küskün dudaklar? köhne masama yaren olur mu vazodaki karanfil?
yüreğine sağlık üstat kendin gibi yolunda ışık aydınlık..