Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? sizce ne demek, Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? size neyi çağrıştırıyor?
Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? terimi Aslı Birer tarafından tarihinde eklendi
Kendinizi bir dörtlükle ifade edebilir misiniz? terimi Aslı Birer tarafından tarihinde eklendi
Size ve şahısa cevabımı yazdım fakat sistem dışı kalmış sayfaya düştüğünde okursunuz ama bu söylemlerinizi onaylamadığımı da yazımda belirttim. Bu sayfada kimse kimseye argo konuşmasını istemiyorum benim asla kullanmayacağım bir üslup. Yazı sisteme düştüğünde ne demek istediğimi açıkça okuyacaksınız. Ayrıca şahıs size sayfanızdan cevap vermiş oradan cevabınızı verebilirsiniz burayı kullanmak zorunda değilsiniz.
Ve şunu da belirtmek isterim benim ne aklımdan ne gözümden en minimize nüanslar bile kaçmaz. Bunun bilincinde olarak yazsın herkes!..
Silmişler yazımı tekrar yazıyorum buraya. Hiçbir zaman dine ve islama dil uzatmadım ama şahsıma adaletsizce din üzerinden saldıran insanlar diliyorum ki gerçek adalet var ya hani son nefeste tecelli eder. Hah işte o an Allah iftira edenlelerin dillerini bağlayıp Kelime-i şehadet getirmelerine ya da getirmemelerine kadirdir. Diliyorum ki din ve iman tıpkı yalancı dilleri gibi onları o an terk etsin.
Sandviç tekniğiyle ekmeğin arasına diken saklayıp insanlara hitap etme şekliniz bana çok itici geliyor.
Saygı gösterin ve gidin sayfadan.
Beyefendi kimsenin yalakalığına da beni savunmasına da ihtiyacım yok. Ve yapılan hiçbir saygısızlığı da kabul etmem. Kim kime ne demiş beni ilgilendirmez sessiz kalmışsam demek ki tasvip etmemişimdir. Benim haklı tepkim! Ve Size tekrar soruyorum; kenan nickine neden aynı şekilde tepki göstermediniz? Benim de hemşehriniz mi olmam gerekiyordu? Bu sorunun aşağıda sizin söylediklerinizle hiçbir alakası yok! Bence siz çok taraflı ve adaletsiz bir insansınız bana karşı. Hanımefendi oluşum, zeki oluşum, çok güzel oluşum, özgüvenli oluşum, doğru oluşum, sizi de rahatsız etti bekli ki.
Bu tartışmanın daha fazla içinde olmak istemiyorum. Kim kime ne diyorsa gitsin sayfasından söylesin. Lütfen yazılarınızı siin ve kendi sayfanızdan aracı kullanmadan yazınız. Ayrıca kimse burada benim kankam falan değil! He şunu da söyleyim Nilüfer hanımdan ya da Nurgül hanımdan bahsediyorsanız ikisi de gördüğüm kadarıyla son derece bilge ve hakkaniyetli insanlar kankam olsalardı da bununla gurur duyardım. Çünkü etrafımda görmek istediğim insanlar evet onlar. Tuba hanım da keza öyle! Herkes kendini belli ediyor! Ve ben herkesin ve her şeyin farkındayım. Benim adımı zikretmeyiniz saçma sapan açıklamalarınızı duymak istemiyorum. Bir daha da bu sayfayı kullanmayınız! Ben kimsenin aracısı değilim. Gidin hangi hemşehrinizle ne savunuyorsanız sayfanızda paylaşın.
Ben burada sadece edebiyat görmek istiyorum. Ve fikir yazılarımı yazmak istiyorum. Eğer bir fikir beyan ettiğinizde anlamıyorlar ve sonuç hakaretlere varıyorsa orada fikirler de yazılmaz. Allameleriniz ile gidin kürsüde yazınız. Açıkça söylüyorum burada edebiyat ve felsefe dışında yazı görmek istemiyorum. Net!
Sayın pehlivan madem ki mahalle ağzından rahatsız oluyor iseniz, kürsüde bana yapılan edepsizce ve kişilik haklarıma soysuz diyecek kadar kaba ve terbiyesizce tavırlı insanlara neden aynı şeyi söylemediniz? Öyle ya madem bu kadar duyarlısınız defalarca şahsıma hakaret edilirken neden aynı duyarlılığı gösteremedi hiç kimse. En azından saygı çerçevesi içerisinde tartışmayı bilen bir insanım. Kimseden beni savunmasını da beklemiyorum böyle bir beklentim hiç olmadı ben gerektiği yerde gerektiği kadar kendimi savunmasını bilirim ve gereken yerde de değmeyeceğini hissettiğimde susmasını da bilirim. Ama buraya gelip bu tepkiyi verdiyseniz madem ki tarafsız ve duyarlı bir insansınız aynı tepkiyi kürsüde de vermeniz gerekmez miydi?
Görünmeyeni görmenin azabı
İçimizde durmadan ödediğimiz
ne ruhumun ay ışığı
ne yırtıcı hayvanlarla güreşen
yorgun bedenim
ihtiyar atlar gibi kapandım içime
yasını tutuyorum sonsuz bir kehanetin
Görünmeyeni görmenin azabı
Çılgınlar otu ağzımda
Kırların yırtığına takılmış karaca
Sıvası dökülmüş duvarlardaki
Donmuş halı zamanı
Çılgınlıklar otu ağzımda
Değişik kalibreli intiharlar denedim
Dipteki arayış boş kovan
Başkalarının gecesi bitmedi daha
Bir Murathan Mungan şiiriyle iyi akşamlar diliyorum herkese.
Kanun Numarası Kabul Tarihi Yayımlandığı R.Gazete Yayımlandığı Düstur
: 5816
: 25/7/1951
: Tarih : 31/7/1951 Sayı : 7872
2391
ATATÜRK ALEYHiNE iŞLENEN SUÇLAR HAKKINDA KANUN
: Tertip : 3 Cilt : 32 Sayfa : 1842
Madde 1 – Atatürk'ün hatırasına alenen hakaret eden veya söven kimse bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile
cezalandırılır.
Atatürk'ü temsil eden heykel, büst ve abideleri veyahut Atatürk'ün kabrini tahrip eden, kıran, bozan veya kirleten kimseye bir yıldan beş yıla kadar ağır hapis cezası verilir.
Yukarki fıkralarda yazılı suçları işlemeye başkalarını teşvik eden kimse asıl fail gibi cezalandırılır.
Madde 2 – Birinci maddede yazılı suçlar; iki veya daha fazla kimseler tarafından toplu olarak veya umumi veya umuma açık mahallerde yahut basın vasıtasiyle işlenirse hükmolunacak ceza yarı nispetinde artırılır.
Birinci maddenin ikinci fıkrasında yazılı suçlar zor kullanılarak işlenir veya bu suretle işlenmesine teşebbüs olunursa verilecek ceza bir misli artırılır.
Madde 3 – Bu kanunda yazılı suçlardan dolayı Cumhuriyet savcılıklarınca re'sen takibat yapılır.
Buradan şuursuzca ve fütursuzca bu ülkede cumhuriyeti kurmuş ve cumhurbaşkanlığı yapmış bir kişi olan Mustafa Kemal Atatürk hakkında yukarıdaki suçları işleyen kişileri şiddetle kınıyorum!.. Hiç kimsenin bir ülkenin cumhurbaşkanına hakaret etmeye hakkı yoktur! Sadece Atatürk için de değil makama saygı göstermek zorundayız hiçbir devlet adamına Cumhur makamına hakaret edilmez! Edilemez! Sizin başka konunuz derdiniz yok mu?
Sayın antoloji yetkilileri bunlara bir dur demeniz gerekmiyor mu? Bu insanların başka dertleri yok mu? İn aşağıya çık yukarıya Devlet adamlarına hakaretler havada uçuşuyor. Bunlardan başka otorite kalmadı mı? Buna nasıl izin veriyorsunuz?
57 yaşında 70 gibi görünen ömrü cephelerde geçen! Hiçbir mal varlığı olmadan ölen! Kuruşuna kadar millete bırakan tek suçu ülkesi için çalışmak olan bir adama ölmüş bir adama hakaret eden kim varsa hepsi de soysuz yemek yediği kaba tüküren vatan hainidir!
Bu saatten sonra da söylenecek hiçbir şey umurumda değil.
Bu kadarı bile fazla.
Atatürk düşmanlarının hepsi vatan hainidir.
Kimin soysuz olduğu belli akılla halledemedini zorbalıkla etmeye çalışan insanları hatta tavrı tarzı saç ekmeği gibilerin söylediği hiçbir şey bizi etkilemez.
Sevgi; metalaştıkça insanın esareti de artıyor.
Aslı Birer
Sevgi, özgürlüğün çocuğuymuş ve insan hala esaretini doğurmak için yarışıyor.
Aslı Birer
Başka derdim yok da seni umurumun ortasına koyacağım!
Heee pışıkkk:)))))
Nostalji, çoğumuzun çocukluğu
?si=cgKjRV6MMy2Gf3TV
O benim yüreği güzelim
Ben seversem
Öyle iş olsun diye değil
Önce gözüme, sonra yüreğime gömerim
Hiç beceremem sahte gülmeleri
Bilmem öyle dudağımla yürek notasız sevmeleri
Ben seversem yüreği güzelim
Kaya dibinde açan kır çiçeğini
Zemheriye inat direnişinde bin dirhem
Günah olsa da kardelen çiçeğini severim.
Aslı Birer
?si=dIjkfDv7DWqHcS61
Bugünkü kitap tavsiyem.
İnsanı ararken: Doğan Cüceloğlu kitabı
Not: tavsiyeler okuduğum kitaplardır…
Şükürler olsun 1440 okunan kitap sayısına ulaşmışım ( ömrümün ilk yılları ve ders kitapları hariç)
Yılda 48*
Sene 30=1440
Bir ara bir kişinin eleştirisine karşılık son yıllarda felsefeyle ilgili teorisyenleri etkilenmemek için okumadığımı yazmıştım komik bir şekilde bu söylemim hiç kitap okumayan cahil bir insan figürüne evrilmeye çalışılmıştı…
Yılda okunan kitap sayısını önümdeki yıllarda daha rahat hayat koşullarıyla yılda 60 sayısına ulaşmak gibi bir hedefim var buradan çıkarmanızı istediğim; kendinize okuma ve başka konularda da hedefler belirlemeniz.
Okuyan kişiye:)
Günün incisi:)
"İçinden çıkacak bir inciye güvenip pahalı bir restoranda istiridye yemek, iyimserliğin zirvesidir."
-Tristan Bernard
Basho, edo dönemi şairlerindendir zen felsefesini benimsemiş 1644 - 1694 tarihleri arasında yaşamıştır. Usta o gece belki de bir ormanın ortasında kulübenin penceresinden guguk kuşunun sesiyle ne hissetmiş ki o mucizevi güce ithaf etmiş belki dünyada usta şair kalmadığını kim bilir?
Düşüncelere katılmayabilir ama ustalığı da gözardı edemeyiz bu da gafletten değil, delalettendir.
Bu da burada dursun.
Okuyan kişilere
----------Muhterem Hanımefendi:
------Zat-ı Alinizin derin ve anlamlı Mahlasınıza yakışmayan, oldukça talihsiz bir
açıklamada bulunmuşsunuz.. Dünya'da Usta Şair kalmadı. Dünya da bilemem
amma ve lakin Ulusal Vatanımız da sayılmayacak düzey de Yazar ve Şairimiz
mevcuttur. Türk Edebiyatımızın özellikle Şiir dalı oldukça gelişmiş ve Devran-i
Alem de ilk sıralarda kendine yer bulmuştur.
------Merhum Can Yücel'in Şiirini güncellediniz. Tekraren dinledim. Merhum
Babası Hasan Ali Yücel'in Türk Tevhid-i Tedrisat teşkilatına hizmetleri tartışılmaz.
Günümüz de yaşamakta olan nice-nice Can Yücel'ler vardır saymakla bitmez.
Özellikle Sizin gibi bilgi dağarcığı müspet bilimle dolu olan aydın ve Sosyalist
Realist'in böyle yavan-cılız ve nefrete konu olabilecek bir açıklama yapmasını
tetikleyen ne olabilir ki???
-------Ne siz, ne ben ve ne de Antoloji de yazan her hangi bir edebi yetkinlik
bu değimi Türk Ulusal Şairlerimize yakıştıramaz...VESSELAM...ÇAKIROĞLU.
------------Muhterem Hanımefendi:
----------Muhteviyatı derin ve anlamlı Mahlasınıza yakışmayan talihsiz bir açıklama olsa
gerek.? Ne demek Dünya da Usta Şair kalmadı.! Dünya da bilemem amma ve lakin,
Ulusal Vatanımız da sayılmayacak kadar güzide Şairlerimiz vardır. Türk Edebiyatımız
özellikle Şiir dalın da, Devran-i Alem de birinci sıralar da yer almaktadır. Size Binlerce
Mürşid-i Şair isimleri sayabilirim.
----------Merhum Can Yücel'in Şiirini güncemlemiştiniz. Tekraren dinledim. Onun Merhum
Babası, Türk Tevhid-i Tedrisat teşkilatına hizmetleri tartışılmaz. Böyle güzel ve ilmi örnek-
lerimiz varken, bu kadar menfi düşünmenizi gerektiren mesele ne olabillir.? Anlamış
değilim. Günümüz de yabancı hayranlığı ayyuka çıktı. Elin Ateist zırtapozlarından bize ne.??
----------Zat-i Aliniz değil de sıradan biri böyle bir kelam etseydi pek umrum da olmazdı. Sizin
gibi bilgi birikimi olan aydın ve sosyalist bir Realist'in böyle bir talihsiz açıklama yapması
maalesef yadırgadığım ender durumlardan biridir. Ulusal Düzey de Şairlerimiz hakkında
böyle itham da bulunmak, ne Sizin, ne benim ne de Antoloji de yazan hiç bir şahısın böyle
bir edebi yetkinliği yoktur. Ve asla olamazda....VESSELAM...OZAN ÇAKIROĞLU.
“Duygularkarışmasın”
Kıskanılmak başka
Kıskanıldığını sanmak başka bir şey!
İlki doğru işler yaptığının
İkincisi ise hasta olduğunun göstergesidir.
Doğru işler yapıp doğru bir hedefe ilerliyorsanız kendinizden emin olmalısınız. Sürekli sanrılar içinde olup her şeye şüpheyle yaklaşma ve herkes tarafından kıskanıldığını düşünerek yaptığı işte sürekli bir takdir edilme beklentisi! Hatta bir adım ileri gidildiğinde bu isteğin artarak farklı kişilere bürünüp kendi kendisiyle konuşmalara varan ilgi isteği. Kendini görmeyi engelleyen ve yaptığı ve de hissettiği şeyleri başkalarının yaptığını gösterir nitelikte yansıtmaya çalışırlar. Biraz pasif olduğunuzu hissettirdiğinizde size karşı acıma hissi geliştirir yine farklı bir kişilikte sizi analiz etmeye bile kalkışırlar.
Bu tip hikayeler “ bir hikaye yaz” başlığı altında bazen anı, bazen kurgu, bazen de farklı kişilerin hayatlarından kesitlerle anlatıyorum.
Psikozlar, ilk vakit bulduğum da hikayelere bürünmüş halleriyle anlatmak istediğim konu.
“Sağlık ve mutluluk kardeştir”
Ve dileğim herkese nasip olsun. Gün aydın olsun.
"Guguk kuşu
artık usta şair kalmadı
bu dünyada."
-Matsuo Basho
Haiku şiir türünü bana sevdiren usta
"Uyan uyan da
arkadaş olalım
uyuyan kelebek"
-Matsuo Basho
“Ve etrafımda sadece onların varlığını hissetmek istiyorum
(gazla çalışmayan, akıllı, zeki ve dürüst insanlar)
son derece dostane ve insanca.”
Sevgiyle iyi akşamlar dilerim.
İki ileri, bir geri
Elbet biter yol!
Düşme yeter ki;
Düşeni tutan yok.
Saygılarımla
Her şeyi kaynağından okumak gerekir
http://tr.wikipedia.org/wiki/Auguste_Rodin
Sonsuzluğun yolcularıdır günler ve geceler.
Yıllar işte böyle geçer.
Denizde dolaşan ya da karada at binen
günlerinin her dakikasında yolculuk yapar,
zamanın ağırlığı üzerine çökene kadar.
Yolculuk esnasında ölür birçok ihtiyar.
Benim cazibesine tek kapıldığım şey bulutlar,
zira göklerin serserileridir onlar.
Basho
Yavaş sessiz senin buyruğunda toplanır altın yavaş sessiz
Yavaş sessiz senin buyruğunda dağılır buğday yavaş sessiz
Yavaş sessiz senin buyruğunda bölünür halkın ekmeği
Seninle hızla kararır bozulur ipek seninle hızla
Hızla düğümlenir bulanır su seninle
Körlenir seninle hızla emeğin tarihi
Ve seninle yavaş yavaş çıkar bakıra kuvarsa tunca yavaş yavaş
Acının uzun uzun yazılan adı.
İlhan Berk
Dünyayı çepeçevre saracak kadar kudretli bir yapıyı ve içerisindeki kötülüğü nasıl anlatmalıyız?
Aslı Birer
açıldıkça terazinin dengesini şaşırtan zerrecikleri nereye sığdıralım?
Aslı Birer