Bu kelebek hoşuma gitti. Sonra vaktim olunca ben de yapmayı düşünüyorum. Sevgilim, sevgi kelebekleri omzuna konsunlar ve sana seni ne kadar çok sevdiğimi söylesinler. Ve bu kelebeklerin ömrü insan ömrü kadar uzun. :)
KELEBEK Kaplumbağa seninle süsleseydi düşünü, Bir günde kırk tepeyi rahatlıkla aşardı. Güle konan kelebek, görseydi gülüşünü; İnan, bir kaplumbağa kadar uzun yaşardı. Ozan Ertay
saat gecenin biri ve odamda bir kelebek dolaşıyor.. yazıştığım bir dosta sordum hayırdır inşallah bizde bir ölünün ruhu dolaşıyor derler dedi... buda böyle bir tesadüf işte... :-))
papillon=kelebek.....özgürlüğe adanmış bir gerçek hayatın filmi.......hapishaneden kaçış.......suçsuz olan insanın inandığı birşeyi canı pahasınada olsa 'yoldan çıkmadan,arkadaşını satmadan' yani onurunu yitirmeden başarabileceğinin en güzel örneklerindendir...
papillon 25 yaşında mahkum olmuş,38 yaşında kaçmayı başarmış ve 67 yaşına kadar özgürce yaşamıştır...
Dört tane kelebek yanan bir ateş görürler.Ateşin ne olduğunu bilmemektedirler.önce birinci kelebek ateşe yaklaşır şöyle bir etrafında dolaşır ve gelir.ateş aydınlatır der.ikinci kelebek bu cevabı yeterli bulmaz ve ateşe doğru uçar biraz daha yaklaşmıştır geri döner ve ateş ısıtır der.üçüncü kelek bu cevapla yetinmez o biraz daha yaklaşır ve kanatları tutuşur.döner gelir ve ateş yakar der.fakat dördüncü kelebek bu cevabıda beğenmez ve son hızla direk ateşin içine uçar ve oda bir ateş kıvılcımı olur belki kimseye anlatamaz ama cevabı bulmuştur.
Bir gün, kozada küçük bir delik belirdi; bir adam oturup kelebeğin saatler boyunca bedenini bu küçük delikten çıkarmak için harcadığı çabayı izledi. Ardindan sanki ilerlemek için çaba harcamaktan vazgeçmiş gibi geldi ona. Sanki elinden gelen her şeyi yapmış ve artık yapabileceği bir şey kalmamiş gibiydi. Böylece adam, kelebeğe yardım etmeye karar verdi:
Eline küçük bir makas alıp kozadaki deliği büyütmeye başladi. Bunun üzerine kelebek kolayca dişari çıkıverdi. Fakat bedeni kuru ve küçücük, kanatlari buruş buruştu. Adam izlemeye devam etti; çünkü her an kelebeğin kanatlarinin açılıp genişleyeceğini ve bedenini taşiyacak kadar güçleneceğini umuyordu. Ama bunlardan hiç biri olmadı! Kelebek, hayatinin geri kalanını kurumuş bir beden ve buruşmuş kanatlarla yerde sürunerek geçirdi. Ne kadar denese de asla uçamadı. Adamın iyi niyeti ve yardım severliği ile anlayamadığı şey, kozanin kısıtlayıcılığının ve buna karşılık kelebeğin daracik bir delikten çikmak için göstermesi gereken çabanin, Tanrı’nın kelebeğin bedenindeki sıvıyı onun kanatlarına göndermek ve bu sayede de kozanın kısıtlayıcılığından kurtulduğu anda uçmasını sağlamak için seçtiği yol olduğuydu. Bazen yaşamda tam olarak ihtiyaç duyduğumuz şey çabalardır. Eğer Tanrı, yaşamda herhangi bir çaba olmadan ilerlememize izin verseydi, o zaman bir anlamda sakat kalırdık. O zaman olabilecegimiz kadar güçlenemezdik. Asla uçamazdık.
Guclu olmak istedim… Ve Tanri beni guclendirmek icin zorluklar yolladi.
Bilgelik istedim… Ve Tanri cozmem icin sorunlar yolladi.
Basari istedim… Ve Tanri bana calismam icin zeka ve kas gucu verdi.
Cesaret istedim… Ve Tanri bana ustesinden gelmem gereken sorunlar verdi.
Sevgi istedim… Ve Tanri bana, yardimci olmam icin Sorunlu insanlar yolladi.
Iyilik isterim… Ve Tanri bana firsatlar yolladi.
“Istedigim hicbir seyi elde edemedim... Ama ihtiyac duydugum her seyi elde ettim.”
Bu kelebek hoşuma gitti. Sonra vaktim olunca ben de yapmayı düşünüyorum. Sevgilim, sevgi kelebekleri omzuna konsunlar ve sana seni ne kadar çok sevdiğimi söylesinler. Ve bu kelebeklerin ömrü insan ömrü kadar uzun. :)
yunanca “psyche'' ruh demekmiş
rüzgarın yönü ile yolunu değiştirecek kadar narin
Kelebeği görümce coşku e hüzün ...
Seksenlerde perdeler üzerinde olan şey.
Muhteşem bir dörtlük:
KELEBEK
Kaplumbağa seninle süsleseydi düşünü,
Bir günde kırk tepeyi rahatlıkla aşardı.
Güle konan kelebek, görseydi gülüşünü;
İnan, bir kaplumbağa kadar uzun yaşardı.
Ozan Ertay
Durmadan kanat çirpıp güzel olan her şeye konuyorsun...ve sen biliyorsun belkide sadece 1 gün ömrün olduğunu...
Güzel kanatlarını aç da gel ey sevgili sana çok ihtiyacım var duy artık sesizlik içindeki çağlayan sesimi.
saat gecenin biri ve odamda bir kelebek dolaşıyor..
yazıştığım bir dosta sordum hayırdır inşallah bizde bir ölünün ruhu dolaşıyor derler dedi... buda böyle bir tesadüf işte... :-))
bazen bir kelebeğin ömrü kadardır hayat ne kırmaya gelir; nede kırılmaya...
şebelek...
en sevdiğim.
varoluşun muhteşem sanatını....
uç uç kelebek annem sana terlik papuç alacak
etkisi
renk,festival =)
Kelebeğin ömrü bir gündür,
o da doğduğu gündür!
özgürlük ve uçuş
papillon=kelebek.....özgürlüğe adanmış bir gerçek hayatın filmi.......hapishaneden kaçış.......suçsuz olan insanın inandığı birşeyi canı pahasınada olsa 'yoldan çıkmadan,arkadaşını satmadan' yani onurunu yitirmeden başarabileceğinin en güzel örneklerindendir...
papillon 25 yaşında mahkum olmuş,38 yaşında kaçmayı başarmış ve 67 yaşına kadar özgürce yaşamıştır...
tırtılın kanatlı hali. sürünmenin bedeli yani cefanın bir gün sefası olacaktır demii
schmetterling..
Dört tane kelebek yanan bir ateş görürler.Ateşin ne olduğunu bilmemektedirler.önce birinci kelebek ateşe yaklaşır şöyle bir etrafında dolaşır ve gelir.ateş aydınlatır der.ikinci kelebek bu cevabı yeterli bulmaz ve ateşe doğru uçar biraz daha yaklaşmıştır geri döner ve ateş ısıtır der.üçüncü kelek bu cevapla yetinmez o biraz daha yaklaşır ve kanatları tutuşur.döner gelir ve ateş yakar der.fakat dördüncü kelebek bu cevabıda beğenmez ve son hızla direk ateşin içine uçar ve oda bir ateş kıvılcımı olur belki kimseye anlatamaz ama cevabı bulmuştur.
bebeklik şiirimin adı... :)
kızların; kendi aralarında cinsel organlarına taktıkları isim.
'Kelebeklerle tanışmak istiyorsam, bir iki tırtıla katlanmayı öğrenmek zorundayım'..
..
Kelebek bana o çok güzel olan filmi çağrıştırıyor...
Kelebekler özgürdür...
Kelebek
Bir gün, kozada küçük bir delik belirdi; bir adam oturup kelebeğin saatler boyunca bedenini bu küçük delikten çıkarmak için harcadığı çabayı izledi. Ardindan sanki ilerlemek için çaba harcamaktan vazgeçmiş gibi geldi ona. Sanki elinden gelen her şeyi yapmış ve artık yapabileceği bir şey kalmamiş gibiydi. Böylece adam, kelebeğe yardım etmeye karar verdi:
Eline küçük bir makas alıp kozadaki deliği büyütmeye başladi. Bunun üzerine kelebek kolayca dişari çıkıverdi. Fakat bedeni kuru ve küçücük, kanatlari buruş buruştu. Adam izlemeye devam etti; çünkü her an kelebeğin kanatlarinin açılıp genişleyeceğini ve bedenini taşiyacak kadar güçleneceğini umuyordu. Ama bunlardan hiç biri olmadı! Kelebek, hayatinin geri kalanını kurumuş bir beden ve buruşmuş kanatlarla yerde sürunerek geçirdi. Ne kadar denese de asla uçamadı. Adamın iyi niyeti ve yardım severliği ile anlayamadığı şey, kozanin kısıtlayıcılığının ve buna karşılık kelebeğin daracik bir delikten çikmak için göstermesi gereken çabanin, Tanrı’nın kelebeğin bedenindeki sıvıyı onun kanatlarına göndermek ve bu sayede de kozanın kısıtlayıcılığından kurtulduğu anda uçmasını sağlamak için seçtiği yol olduğuydu. Bazen yaşamda tam olarak ihtiyaç duyduğumuz şey çabalardır. Eğer Tanrı, yaşamda herhangi bir çaba olmadan ilerlememize izin verseydi, o zaman bir anlamda sakat kalırdık. O zaman olabilecegimiz kadar güçlenemezdik. Asla uçamazdık.
Guclu olmak istedim…
Ve Tanri beni guclendirmek icin zorluklar yolladi.
Bilgelik istedim…
Ve Tanri cozmem icin sorunlar yolladi.
Basari istedim…
Ve Tanri bana calismam icin zeka ve kas gucu verdi.
Cesaret istedim…
Ve Tanri bana ustesinden gelmem gereken sorunlar verdi.
Sevgi istedim…
Ve Tanri bana, yardimci olmam icin Sorunlu insanlar yolladi.
Iyilik isterim…
Ve Tanri bana firsatlar yolladi.
“Istedigim hicbir seyi elde edemedim...
Ama ihtiyac duydugum her seyi elde ettim.”
73 yapımı Dustin Hoffman filmi
tıtıldan kelebeyin hayata dönüşü
kelebek