madem yoksun ve yoksunum artık, ki hani yine mayısın bu son haftası takvim yaprağında, kapatıyorum gözlerimi…, bir düş daha; camdan bir doğum günü tabutu içinde, sensiz kokular burnumda tüterken, gardenya bahçesinde yedi cüceler, on dört gözbebeği ile, türlü renkte yaşlar içinde, ormanın derinliklerinden gelen, kaval sesini ve beni beklerken; yedi tepeli istanbul dahi utanıyor, yönsüzlüğümün şahitliğine ah;
ki içimden yedi kez tekrarlayamadan seni sevdiğimi, ellerimden kayıp, gidiverdi şahitsiz hatıralarımız; at kendini raylarıma, sahipsiz şiirler taşırım sana, dizelere devrilen keder yüklü vagonlarla…,
ve seç göğün intihar meyilli bulutlarından birini, bileklerinden kırmızı yağmurlar yağsın; bizden uzak constantineye, mezar olsun bu kadim ah/
ki seni gördükten sonra aylarca ağladım, nerelerdeydin diye gençliğim katledilirken, cibilliyetsiz ve şerefini yitirmiş bir yılan soyunun maktulü, gençliğimin baharı evet,
Canım Kürdistanlı Ali şimdi winap ta kaval çalışıyor. Winap desen kesin nedir bilmez... Sevmem de kendisini, şeyin(düzeltme) tekidir. Kürdistanlı Ali diyerek ona yeni bir ruh vermek istedim. :)
Ama onu dinlerken ruhum açılır, havam değişir, farklı ve içinde olmadığım bir doğaya yönelirim.
Sevmesemde o adamın kişiliğini onun bana verdiğini ben ona veremiyorum. Veya onun bana verdiğini belki de ben hiçkimseye veremiyorum.
Çoban enstrümanı kavalın erik veya kayısı ağaçlarından yapılma olanları makbuldür.
ve masalın minimal beklentisi…;
madem yoksun ve yoksunum artık,
ki hani yine mayısın bu son haftası takvim yaprağında,
kapatıyorum gözlerimi…,
bir düş daha;
camdan bir doğum günü tabutu içinde,
sensiz kokular burnumda tüterken,
gardenya bahçesinde
yedi cüceler,
on dört gözbebeği ile,
türlü renkte yaşlar içinde,
ormanın derinliklerinden gelen,
kaval sesini
ve beni beklerken;
yedi tepeli istanbul dahi utanıyor,
yönsüzlüğümün şahitliğine
ah;
ki içimden yedi kez tekrarlayamadan
seni sevdiğimi,
ellerimden kayıp,
gidiverdi şahitsiz hatıralarımız;
at kendini raylarıma,
sahipsiz şiirler taşırım sana,
dizelere devrilen keder yüklü vagonlarla…,
ve seç göğün intihar meyilli
bulutlarından birini,
bileklerinden kırmızı yağmurlar yağsın;
bizden uzak constantineye,
mezar olsun bu kadim ah/
ki seni gördükten sonra aylarca ağladım,
nerelerdeydin diye gençliğim katledilirken,
cibilliyetsiz ve şerefini yitirmiş
bir yılan soyunun maktulü,
gençliğimin baharı evet,
Canım Kürdistanlı Ali şimdi winap ta kaval çalışıyor.
Winap desen kesin nedir bilmez...
Sevmem de kendisini, şeyin(düzeltme) tekidir.
Kürdistanlı Ali diyerek ona yeni bir ruh vermek istedim. :)
Ama onu dinlerken ruhum açılır, havam değişir, farklı ve içinde olmadığım bir doğaya yönelirim.
Sevmesemde o adamın kişiliğini onun bana verdiğini ben ona veremiyorum. Veya onun bana verdiğini belki de ben hiçkimseye veremiyorum.
çekirge...
şişhanenin alt kısmı.