bir zamanlar insanlar kırk haramilerda olduğu gibi, sihirli mağaralarının kapısını sihirli bir sözle açıyordu: ^^açıl susam açıl^^
günümüzde ise durum baş döndürücü bir şekilde değişti..
=damardan açılan kapılar elin üstünde parmaklarla bilek arasında kalan bölgedeki damarları kayıt altına alan sistem tanımlı damarları görünce açılıyor.
=sahibini tanıyan kapılar * kapınızın açılması için ona dikkatlice bakmanız yeterli. sahibini iris’inden tanıyan kapılar anında açılıyor. * kapının hafızasına birden fazla göz tanımlanabiliyor.
=dokunmatik kapılar çocuklu aileler için ideal bir sistem. anahtarla kapıyı açmakta zorlanan çocukların kapının tokmağına küçük elektronik bir kartı göstermesi yeterli, kapı kilidi kendiliğinden açılıyor.
=kasa gibi şifreli kapılar kapının üzerinde anahtar deliği yok. kasa gibi kapının üzerinde numaralar var. kapınızın şifresini yazmanız yeterli. ev ahalisinden başka kimsenin bilmediği şifreyi yazınca kapı ardına kadar açılıyor.
=kapı kapı! söyle bana kim çaldı zili? isteyen, kapılarına dürbün yerine kamera taktırabiliyor. siz televizyon izlerken kapınız çaldığında kumandanın düğmesine basarak televizyonunuzdan kapıda kimin olduğunu görebileceksiniz. ya da dürbün kameranızı sürekli açık tutup siz evde yokken evinize kimin gelip gittiğini görebileceksiniz. hatta tatildeyken ya da evinizden çok uzaktayken internetten kapınıza bağlanıp kapınızın önünü izleyebileceksiniz.
KAPAMAK fiilinden türetilmiş isim...Ama neden Kapı? ..oysa o'nu sadece kapamıyoruz...açıyoruz da...üstelik de açmak için önce kapı yapıp kapıyoruz..sonra da açıyoruz...kafaya bak...ya bırakın açık kalsın!
binlerce kapıdan bir tanesini seçme şansı verildi yanlızca...her birinde başka bi hayat vaad edildi..her birinde başka hüzün başka başka umutlar vaadedildi..kimi hayal kırıklığıyla kimide (yine) hayal kırıklığıyla kapandı tekrar (başka bi tercih yoktu zaten içlerinde) ...bu lanet kapılarda tek sevindirici şey o lanet umutlar...hiç gerçekleşmeyen o umutlar..arada mutlu olduğumuz elde ettiğimizi sandığımız şeyler ancak ve ancak onların elimizden alındığında ne kadar mutsuz ne kadar umutsuz olacağımızı göstermek içindi...o lanet kapıları koyanda açanda sadistin teki...
bir kapı kapanır bin kapı açılır...
hayat yanılgıdır...duygularında...
Geç benden, ben dururum, ben beklerim, geç benden,
ama nereye geçersin benden ben bilmem.
bâb...
deyince ilk akla gelen ihtişamlı bâblardır..
üzerlerinde o bâb'a ait, ordan girebilenlerin hasletlerine dair özelliklerden bahseden yazılar hayal ederim...
kapı dediğin yüksek olmalı... açılması da kapanması da zor olmalı...
bu konuya daha sonra döneceğim ama şimdi kapının bir bölümünden bahsetmek istiyorum...
eşik..
içerden dışarı çıkmak için nasıl geçiyorsak eşikten dışardan içeri geçmek için de yine eşikten geçmek icâb eder...
zahiri anlamının ötesine geçelim buyrun...
insan kendinde de zahirden batına geçerken yine eşikten atlaması gerekiyor...
işte eşik böylesi derûni meselelere vesile olması hasebiyle kıymetlidir...
bir kitab-ı tevazudur bize göre...
bir hiç oluşa yoldur.. vesiledir...
işte eşiğe yüz sürmek de buradan gelir efendim...
kıymetlidir.. o eşik ki kulu acz makamına taşıyan en güzel vesiledir; işte bu sebeple dergâhın eşiğine yüz sürülür...
kıymet verildiğinin ifadesi olarak da o dergâhın eşiğine ayak basılmaz..üzerinden geçilir yalnızca...
Edeb yâ Hû!
bir zamanlar insanlar kırk haramilerda olduğu gibi, sihirli mağaralarının kapısını sihirli bir sözle açıyordu: ^^açıl susam açıl^^
günümüzde ise durum baş döndürücü bir şekilde değişti..
=damardan açılan kapılar
elin üstünde parmaklarla bilek arasında kalan bölgedeki damarları kayıt altına alan sistem tanımlı damarları görünce açılıyor.
=sahibini tanıyan kapılar
* kapınızın açılması için ona dikkatlice bakmanız yeterli. sahibini iris’inden tanıyan kapılar anında açılıyor.
* kapının hafızasına birden fazla göz tanımlanabiliyor.
=dokunmatik kapılar
çocuklu aileler için ideal bir sistem. anahtarla kapıyı açmakta zorlanan çocukların kapının tokmağına küçük elektronik bir kartı göstermesi yeterli, kapı kilidi kendiliğinden açılıyor.
=kasa gibi şifreli kapılar
kapının üzerinde anahtar deliği yok. kasa gibi kapının üzerinde numaralar var. kapınızın şifresini yazmanız yeterli. ev ahalisinden başka kimsenin bilmediği şifreyi yazınca kapı ardına kadar açılıyor.
=kapı kapı! söyle bana kim çaldı zili?
isteyen, kapılarına dürbün yerine kamera taktırabiliyor. siz televizyon izlerken kapınız çaldığında kumandanın düğmesine basarak televizyonunuzdan kapıda kimin olduğunu görebileceksiniz. ya da dürbün kameranızı sürekli açık tutup siz evde yokken evinize kimin gelip gittiğini görebileceksiniz. hatta tatildeyken ya da evinizden çok uzaktayken internetten kapınıza bağlanıp kapınızın önünü izleyebileceksiniz.
yenilikler her zaman güzeldir:P
o kapıyı bir türlü açamadım
kapı çalındı
gelenler
kapı kapandı
gidenler
kapı aralandı
ölenler
kapı açıldı
gülenler
kızım, kapıyı kapat....
KAPAMAK fiilinden türetilmiş isim...Ama neden Kapı? ..oysa o'nu sadece kapamıyoruz...açıyoruz da...üstelik de açmak için önce kapı yapıp kapıyoruz..sonra da açıyoruz...kafaya bak...ya bırakın açık kalsın!
kapalı
kapı yeniliktir, herbir kapıda hayatın değişik bir yönünü tanırsınız...
bu itinizmi? çekinizmi?
Aç kapa ama sakın çarpma.
Ne zaman Düşeş gelse bütün kapılar kapalı olur.
binlerce kapıdan bir tanesini seçme şansı verildi yanlızca...her birinde başka bi hayat vaad edildi..her birinde başka hüzün başka başka umutlar vaadedildi..kimi hayal kırıklığıyla kimide (yine) hayal kırıklığıyla kapandı tekrar (başka bi tercih yoktu zaten içlerinde) ...bu lanet kapılarda tek sevindirici şey o lanet umutlar...hiç gerçekleşmeyen o umutlar..arada mutlu olduğumuz elde ettiğimizi sandığımız şeyler ancak ve ancak onların elimizden alındığında ne kadar mutsuz ne kadar umutsuz olacağımızı göstermek içindi...o lanet kapıları koyanda açanda sadistin teki...
ardı gizem.