Kültür Sanat Edebiyat Şiir

intihar etmek sizce ne demek, intihar etmek size neyi çağrıştırıyor?

intihar etmek terimi Leyla Acba tarafından tarihinde eklendi

  • Gamze
    Gamze

    bunu teşebbüsten çıkarıp sonlandırmak o kadar kolay ki. tabi gerçekten istiyosan yapcak olan varsa kimsenin olmadığı bi günü ve kesinlikle tesirli olan yöntemleri denesinler sonra milleti uğraştırmayın midenizi yıkatmakla, bi yerlerinizden kurşun çıkartmakla. bi de önceden sinyallerini vermeyin kesin çözüm. yok hala olmadıysa ahh be güzelim o da senin beceriksizliğin.............

  • Leyla Acba
    Leyla Acba

    Intihar etmek, idam-i nefs, veyahut suicid...bundan sonrasi derin bir sessizlik.
    Insanoglu neden bazen kendi canina kiyma ihtiyacini duyuyor? Perisanligimiz bizi bu noktaya nasil sürükleyebiliyor? Bir pencereyi acarak, sabah seheri'ni bir son defa icimize cektikten sonra ve aylardir akan gözyasimizi silip kendimizi geri dönüsü olmayan bu bosluga bazen nasil atabiliyoruz?
    Su cefali dünya'nin sirri cözülmez ki yaralarimiza bir melhem bulalim, durduk yere ortada neden yokken, kendimize birseyler cikarmamiz ne kadar sacma degilmi? Ama hayat bu, daima ne olursa olsun bizi kilitli kapilar ardinda birakiyor, yollarimizi kesiyor, ellerimizi kollarimizi bagliyor, bu gibi durumlardan kurtulmak herseye bir son vermek demekmi? Hic bir seyin hic mi bir cikar yolu olmaz acaba? Belki de bazi insanlarin gücleri desteksiz kalmanin neticesiyle son bulur. Ne yazik, su devrin acizligi, insanlarin ölüme ne kadar yakin olduklari bir müddet icin düsündügümüz zaman feci bir sekilde gözümüzün önünde canlaniyor.

  • Zehra Taner
    Zehra Taner

    kendi isteğiyle canına kıymak.

  • Selin Sonsuz
    Selin Sonsuz

    Hayat'a Dair

    Dostoyevski'nin hayatını değiştiren olay neydi biliyor musunuz?
    Kendi idam sahnesi...
    Çar'ın baskı döneminde, arkadaşlarıyla bir sohbet grubu kurmuştu.Yakalandı.28 yaşında idam isteğiyle yargılandı.
    Mahkemenin sonucunu beklediği gece hücresinden alındı. Ölüm kararı yüzüne karşı okundu. Papaz günah çıkarttırdı. Gözleri kapalı olarak bir direğe bağlanıp, müfreze karşısına geçirildi.
    'Ateş' emrini beklerken gerçek karar bildirildi kendisine..Aslında mahkeme 8 yıl hapis vermiş, Çar bunu 4 yıla indirmişti; ama ona ders olsun diye böyle bir gösteri planlanmıştı.
    Böylece 'ölüm'le tanıştı; oysa bu sefil oyunda asıl keşfettiği şey, 'yaşam'dı.

    Stefan Zweig'a göre 4 yıl sonra yaralı parmaklarından zincirleri çıkardıkları zaman sağlığı bozulmuş, şöhreti uçup gitmişti, ama kırık dökük bedeninden her zamankinden daha parlak fışkıran tek bir şey vardı:Yaşama sevinci... Yıl 1942. Brezilya... İnandığı değerlerin bir bir yıkıldığını, yaşamının bir anlamı kalmadığını düşünüp yeryüzü günlerine son veriyor Zweig. Karısıyla birlikte gidiyor ölüme. Savaşlı bir dünyada paylaşılacak bir şeyin kalmadığına inanıyor. Zweig, yaşamını kendi elleriyle ortadan kaldırmadan iki yıl önce, İngilterede böyle bir sonun gelmekte olduğunu haber veriyordu aslında.16 Haziran 1940 tarihli günlüğünde: Hayatlarımız on yıllarca düzelmeyecek, benim önümdeyse on yıllar yok. Olmasını da istemiyorum. Bu satırlardan bir gün önce de şöyle yazmıştı günlüğüne: Neredeyse 59 yaşındayım, önümdeki yıllar korkunç olacak; bu aşağılanmalara niye katlanayım ki?
    Önümüzdeki yıllar korkunç olacak. diyordu Zweig. Savaşın bittiğini görmeden kendi korkunç sonunu hazırlayıp gitti. Yaşamına kıymasa, belki yıllarca her gün ölecekti, başkaları öldüğü için. Centilmen ve serseri... Ama başkalarının acıları için ölebilecek kadar yüceydi ruhu Zweigın. Kleistın yaşamı için yazdığı gibi o, kendi yaşamından bir şiir yaratarak ölmüştü.

    Ve saded:
    Durumu en iyi anlatan cümle Nietzsche'nindir:
    'Hayatı kaybetmenin kıyısına yaklaşanlar, onu daha iyi tanırlar'.

  • Selin Sonsuz
    Selin Sonsuz

    adli bir konu...
    kendi canına kıymak manasına geliyor..
    ama o kadar ilginç bir durum mevcut ki değinmeden edemeyeceğim..
    kişi ölürse kurtuluyor...ama ölmez de sürünürse eğer bir ömür boyunca her gün ölümü yaşıyor...

    çok suicid vakası gördüm..ilaç içmekten tut..(ki gastrik lavaj yani mide yıkama işlemi berbat bir işlemdir..1metre civarı bir hortumu burundan mideye indiririz ve yıkama işlemine başlarız.) ..tarım ilacı içmekten tut..kezzap içmeye kadar...ki bu tür işlemler öldürmeyebiliyor.. özefagusta yani yemek borusunda ağır striktürlere(yapışıklık ve darlıklara) neden oluyor ve o canım yutma işlemine dahi hasret yaşıyorsun ömrünün geri kalanında..

    silahlar ve patlayıcılar..bir tane başarılı suicid görmüştüm..
    ama bir tanesi çenesine dayayıp ateş etmişti...kurşun çeneden girip burnun üstünden çıkmış..yüzü parçalamıştı..ama beyin dahil sağlam ve bilinci açık olarak acil servise girdi...elinde dilini tutuyordu geriye kaçmasın diye..ve doktor arkadaş kanları akciğerlere kaçmasın diye aspire ediyordu...şaşkın gözlerle ve ^^beni kurtarın^^ yalvarır bakışlarıyla bakıyordu bizlere....ve ölmedi...yüzü parçalanmış bir şekilde yaşayacaktı bir ömür...

    nahoş olaylar...nahoş konular..
    olayın dini boyutuysa başlıbaşına bir tartışma konusu...
    islami inanca göre intihar eden birinin cenaze namazı kılınmaz mesela...

    neyse söyleyecek çok şey var ama ben konuyu burada kesiyorum..
    çiçek ve böceklerden bahsetmeye devam etmek daha güzel..

  • Seu Kuyt
    Seu Kuyt

    Neden?
    Asla yapma!
    Son noktayi, kendin koyma.

  • Selin Sonsuz
    Selin Sonsuz

    commit suicide