İNSAN BİR KAİNAT KAİNAT KÜÇÜK BİR İNSAN KALBİMİZ GÜNEŞ GÖZLERİMİZ AY HÜCRELERİMİZ SAMANYOLU SAÇLARIMIZ KOCA BİR ORMAN VUCUDUMUZ ÜÇTE İKİSİ SU OMUZLARIMZI BİRER DAĞ İNSAN BİR KAİNAT KAİNAT KÜÇÜK BİR İNSAN
Sen küçük bir cisim sanırsın ama, alem senin içinde saklıdır. (SADİ) İnsan, hayvanlarda bulunmayan akıl ve meleklerde bulunmayan nefs ile toplayıcı özelliğe sahip olan, olağanüstü bir yaratılıştır.
İşte size insanın tarifi Doğada var olan her şeyin sahibi olduğunu sanar.Dünyaya hükmetmek ister Kendine insan der ve insanlara hükmetmek ister.Yardımlaşma deyip varı yok eder.Doğayı koruyalım der fabrika açar havayı kirletir yeşil ağacı kesip odun eder.Barış der adına ama savaş eder.Cıvıl cıvıl bir dünya istediğini söyler kan döker.Seviyorum der kalp söker vs vs İşte insanların başlıca yaptıkları ve bu yaptıkları insanın kısaca tanımı.
Bu gün Dünya Kadınlar Günü. Dünya ve ülkemizdeki kadınların toplum içindeki konumlarını, sorunlarını ve nerden nereye geldiklerini konuşup, tartışıp ve istatiksel verileri de değerlendirdikten sonra kadınlarımız ile ilgili her şeyi bir yıl daha unutabiliriz.
Dünya nüfusunun yarısını oluşturan kadınların halen 21.yy da ayrımcılığa, şiddete, tacize, baskıya ve daha bilemediğimiz bir sürü acıya maruz kalması, insanlığın en büyük utancıdır.
8 Mart gibi bir güne; kadınları ve onların toplum içindeki yerini hatırlamak için gerek görülse de, aslında her gün kadınların toplum içindeki konumlarının, yaşam şartlarının, maddi ve manevi haklarının ve her şeyden önemlisi de Eğitim ve Öğrenim durumlarının iyileştirilmesi bu konularla ilgili başarılı çalışmaların yapılması gerekmektedir.
Nasıl ki bir kuşun uçmak için iki kanadı var ise ve tek kanatlı olarak uçamıyorsa; insanlarda Yaşam Sahnesinde Erkek ve Kadın olarak, kuşun kanatları gibidir.
Erkek egemen dünya toplumu yüz yıllardır tek kanatla uçmaya çabalamaktadır. Bu kanat çok güçlenmiştir. Semirmiştir. Ve uçmayı istemektedir. Fakat diğer kanat yüzyıllardır yerlerde sürünmekte ve acı çekmektedir.
Güçsüzdür. Yaralıdır. Ve kırıktır.
Nasıl ki sizler burada bir kuşun, zayıf ve kırık bir kanatla uçamayacağını net bir şekilde gördüğünüz gibi, insanlık da kadınların yaşamdaki konumlarını iyileştirmedikçe, kadını eşit haklara ve değerliliğe sahip kılmadıkça uçmakta başarılı olamayacaktır. Uçmak medenileşmektir. Uygar bir dünya toplumu yaratmaktır.
Medeni ve uygar bir dünyayı oluşturmak, dünya toplumunun asil hedefi olmalıdır.
Medeniyet ve uygarlık; 'Toplumun zenginliği ve yüksek teknolojisi' demek değildir.
Uygarlık; topluluğu oluşturan varlıkların düşüncelerinde, yaşamlarında bir biri ile ilişkilerinde ve ürettikleri değerleri paylaşımlarında ve kullanma amaçlarında; ne kadar bilinçlerinin gelişkin olduğu ile ilgilidir.
Dünya toplumu olarak teknolojik bir toplumuz, zenginiz, zekiyiz diyebiliriz. Fakat asla uygar ve medeni değiliz.
Ne zaman dünyada ara sıra hatırlanmak için hiçbir özel güne ihtiyaç duyulmaz ve kadın erkek insanların tek, tek hepsi değerli olur ve yaşamı sevinç-bolluk içinde yaşar ve topluma hizmet ederse, işte o zaman uygarlığı konuşabiliriz.
Dünya toplumlarının bir kısmının kendini uygar ve medeni olarak adlandırması da bir şeyi ifade etmez.
Ne zamanki; dünyada aç ve sefalet ve şiddet içinde bir insan kalmazsa, işte o zaman uygar olabilirler.
Hiçbir insan, diğer bir insanın sefalet, korku baskı altında yaşadığı bir dünyada, onunla aynı mekanı paylaştığı ve yaşadığı sürece; ne medeni sayılır ne de uygar.
Bu nedenle Dünya Toplumlarında ve Ülkemizde kadınlarımızın eğitimlerine ve toplumun bilinçlendirilmesine özellikle özen gösterilmeli ve takipçisi olunmalıdır.
İnsanlığın tek düşmanı cahilliktir. 'Kadın veya erkek, insanlar eğitilmelidir.'
Özellikle kadınlarımızı bir sonraki neslin yaratıcısı olacağı için eğitmeliyiz. Ve yaşam şartlarını iyileştirmek için onları ekonomik bağımsızlıklarını kazanacak şekilde yetiştirmeliyiz. Kadınlarımızın özgür ve eğitimli olmalarından, işyerlerinde iyi yerlere gelmelerinden ve yönetimi temsil etmelerinden korkmamalı ve onları bastırmamalıyız.
Onlar hak ettikleri yere geldiklerinde toplumu ve diğerlerini kalkındırmak ve yüceltmek ve yükseltmek için mutlaka ellerini diğerlerine ve topluma uzatacaklardır.
Çünkü kadınlar sevgiyi temsil eder.
Ve Dünya toplumlarının her şeyden önce kadınları ile birlikte yürümeye, var olmaya ve uçmaya ihtiyaçları vardır.
Uçmak uygarlaşmak, medenileşmektir.
Medenileşmek, diğerleri ve yaşamla ilgili 'Sorumluluk almak' demektir;
Sorumluluk almak, diğerlerini de yükseltmek, yüceltmek ve paylaşmaktır.
Dünyada daha iyi ve daha erdemli insan gibi bir yaşam sürmemiz için her günün Kadınlar Günü bilincinde geçirilmesi dileğimle,
insanlar ikiye ayrılır, onlar da kendi içlerinde ikiye ayrılır, hatta bunlar da kendi içlerinde üçe ayrılır...
insanları kadın-erkek diye mi ikiye ayırmalı iyiler-kötüler diye mi benciller-cömertler diye de ayırsak mı falan filan.. yoksa kökten bir çözüm mü bulsak bir tek ayrımda bizden olanlar ve kafirler desek yeterli olacaktır kanımca.
yorumlara baktıgım zaman insan cok farklı cok vahsi tanıtılmıs.....bence oyle deil sonucta bir dilde bulunan butun kelimeler insan tarafından turetilmis ve dile kazandırılmıstır o kelimeler varsa lisanlarda o ozellikler dogada var oldugu icindir.......bence insan dogada bulunan en merhametli varliktir.....ayrıca zekidir
rabbimizin kulu... onun yaattığı bi varlık... bazen düşünemez, sevmez, yaşamak istemez... bazen de sever, yaşamak ister, düşünür... işte ne yaparsa yapsın insan İNSANDIR...
Adam, bir haftanın yorgunluğundan sonra, pazar sabahı kalktığında keyifle eline gazetesini aldı ve bütün gün miskinlik yapıp evde oturacağını hayal ediyordu. Tam bunları düşünürken oğlu koşarak geldi ve parka ne zaman gideceklerini sordu. Baba, oğluna söz vermişti; bu hafta sonu parka götürecekti onu; ama hiç dışarıya çıkmak istemediğinden bir bahane uydurması gerekiyordu. Sonra gazetenin promosyon olarak dağıttığı dünya haritası gözüne ilişti. Önce dünya haritasını küçük parçalara ayırdı ve oğluna uzattı: “Eğer bu haritayı düzeltebilirsen seni parka götüreceğim! ” dedi. Sonra düşündü: “Oh be, kurtuldum! En iyi coğrafya profesörünü bile getirsen bu haritayı akşama kadar düzeltemez! ” Aradan on dakika geçtikten sonra oğlu babasının yanına koşarak geldi: “Babacığım, haritayı düzelttim. Artık parka gidebiliriz! ” dedi. Adam önce inanamadı ve görmek istedi. Gördüğünde de hayretler içindeydi ve oğluna bunu nasıl yaptığını sordu. Çocuk şu ibretlik açıklamayı yaptı: “Bana verdiğin haritanın arkasında bir insan resmi vardı. İnsanı düzelttiğim zaman dünya kendiliğinden düzelmişti zaten baba! ” :)) iskender ırmak
Beni iyi mi tanıyor herkez, bir anda akıllarının alamayacağı kadar kötülüklerle doluveririm. Beni kötü mü biliyor insanlar, belki de bir havari kadar sıcak ve güvenilir olabilirim.
başladığı yere dönmeye çalışırken her seferinde başka bir kimlikle aynı yoldan yürüyen, düşe kalka da olsa yürümesini öğrenecek olan, yaşadığımız çağda varoluş gereğini iyice unutmuş, yer ile gök arasında gidip gelen, kendini yendiği sürece kahraman olan, ölebildiğince ölümsüz varlık.
ingilizce ve türkçenin muhteşem uyumu aslında..
insan..outsan..outsan yandın..yeniden başlar herşey..
in ve out..sanıyoruz :))
insanlar..
bknz:kurban!
İNSAN BİR KAİNAT
KAİNAT KÜÇÜK BİR İNSAN
KALBİMİZ GÜNEŞ
GÖZLERİMİZ AY
HÜCRELERİMİZ SAMANYOLU
SAÇLARIMIZ KOCA BİR ORMAN
VUCUDUMUZ ÜÇTE İKİSİ SU
OMUZLARIMZI BİRER DAĞ
İNSAN BİR KAİNAT
KAİNAT KÜÇÜK BİR İNSAN
korkuyorum...korkuyorum ki bir zaman sonra birine 'insan' demek bir hakaret ifadesi olarak kabul edilecek:(
dünyayı yağmalayan bir yaratık.
insanoğlu bilmez fennini,kime iyilik ettiysen koru ondan kendini...
üstümde koca bir yük dağlar bile kabul etmemiş korkmuş ama taşıyabileceğim şekilde yaratıldığım için bana yüklenmiş ÖNEMLİ OLAN ZORU BAŞARMAK
İnsan, hem en berbat hem de mükemmeli taşıyan varlıktır.
...
dışındansa içini merak ettiğim...
kendimi kaybettiğim karanlıklardan kurtulabilmek için aydınlıklarından medet umduğum...
kalbini okuyabilmek için peşine düştüğüm...
ve bu uğurda kıymetten düştüğüm...
Sen küçük bir cisim sanırsın ama, alem senin içinde saklıdır.
(SADİ)
İnsan, hayvanlarda bulunmayan akıl ve meleklerde bulunmayan nefs ile toplayıcı özelliğe sahip olan, olağanüstü bir yaratılıştır.
İşte size insanın tarifi
Doğada var olan her şeyin sahibi olduğunu sanar.Dünyaya hükmetmek ister Kendine insan der ve insanlara hükmetmek ister.Yardımlaşma deyip varı yok eder.Doğayı koruyalım der fabrika açar havayı kirletir yeşil ağacı kesip odun eder.Barış der adına ama savaş eder.Cıvıl cıvıl bir dünya istediğini söyler kan döker.Seviyorum der kalp söker vs vs
İşte insanların başlıca yaptıkları ve bu yaptıkları insanın kısaca tanımı.
KADININ ADI VAR KADININ ADI 'İNSAN'
DÜNYA KADINLAR GÜNÜ 8 MART 2007 KONUŞMA METNİM
DEGERLİ ARKADAŞLARIM... MESLEKTAŞLARIM...
Bu gün Dünya Kadınlar Günü. Dünya ve ülkemizdeki kadınların toplum içindeki konumlarını, sorunlarını ve nerden nereye geldiklerini konuşup, tartışıp ve istatiksel verileri de değerlendirdikten sonra kadınlarımız ile ilgili her şeyi bir yıl daha unutabiliriz.
Dünya nüfusunun yarısını oluşturan kadınların halen 21.yy da ayrımcılığa, şiddete, tacize, baskıya ve daha bilemediğimiz bir sürü acıya maruz kalması, insanlığın en büyük utancıdır.
8 Mart gibi bir güne; kadınları ve onların toplum içindeki yerini hatırlamak için gerek görülse de, aslında her gün kadınların toplum içindeki konumlarının, yaşam şartlarının, maddi ve manevi haklarının ve her şeyden önemlisi de Eğitim ve Öğrenim durumlarının iyileştirilmesi bu konularla ilgili başarılı çalışmaların yapılması gerekmektedir.
Nasıl ki bir kuşun uçmak için iki kanadı var ise ve tek kanatlı olarak uçamıyorsa; insanlarda Yaşam Sahnesinde Erkek ve Kadın olarak, kuşun kanatları gibidir.
Erkek egemen dünya toplumu yüz yıllardır tek kanatla uçmaya çabalamaktadır. Bu kanat çok güçlenmiştir. Semirmiştir. Ve uçmayı istemektedir. Fakat diğer kanat yüzyıllardır yerlerde sürünmekte ve acı çekmektedir.
Güçsüzdür. Yaralıdır. Ve kırıktır.
Nasıl ki sizler burada bir kuşun, zayıf ve kırık bir kanatla uçamayacağını net bir şekilde gördüğünüz gibi, insanlık da kadınların yaşamdaki konumlarını iyileştirmedikçe, kadını eşit haklara ve değerliliğe sahip kılmadıkça uçmakta başarılı olamayacaktır. Uçmak medenileşmektir. Uygar bir dünya toplumu yaratmaktır.
Medeni ve uygar bir dünyayı oluşturmak, dünya toplumunun asil hedefi olmalıdır.
Medeniyet ve uygarlık; 'Toplumun zenginliği ve yüksek teknolojisi' demek değildir.
Uygarlık; topluluğu oluşturan varlıkların düşüncelerinde, yaşamlarında bir biri ile ilişkilerinde ve ürettikleri değerleri paylaşımlarında ve kullanma amaçlarında; ne kadar bilinçlerinin gelişkin olduğu ile ilgilidir.
Dünya toplumu olarak teknolojik bir toplumuz, zenginiz, zekiyiz diyebiliriz. Fakat asla uygar ve medeni değiliz.
Ne zaman dünyada ara sıra hatırlanmak için hiçbir özel güne ihtiyaç duyulmaz ve kadın erkek insanların tek, tek hepsi değerli olur ve yaşamı sevinç-bolluk içinde yaşar ve topluma hizmet ederse, işte o zaman uygarlığı konuşabiliriz.
Dünya toplumlarının bir kısmının kendini uygar ve medeni olarak adlandırması da bir şeyi ifade etmez.
Ne zamanki; dünyada aç ve sefalet ve şiddet içinde bir insan kalmazsa, işte o zaman uygar olabilirler.
Hiçbir insan, diğer bir insanın sefalet, korku baskı altında yaşadığı bir dünyada, onunla aynı mekanı paylaştığı ve yaşadığı sürece; ne medeni sayılır ne de uygar.
Bu nedenle Dünya Toplumlarında ve Ülkemizde kadınlarımızın eğitimlerine ve toplumun bilinçlendirilmesine özellikle özen gösterilmeli ve takipçisi olunmalıdır.
İnsanlığın tek düşmanı cahilliktir. 'Kadın veya erkek, insanlar eğitilmelidir.'
Özellikle kadınlarımızı bir sonraki neslin yaratıcısı olacağı için eğitmeliyiz. Ve yaşam şartlarını iyileştirmek için onları ekonomik bağımsızlıklarını kazanacak şekilde yetiştirmeliyiz.
Kadınlarımızın özgür ve eğitimli olmalarından, işyerlerinde iyi yerlere gelmelerinden ve yönetimi temsil etmelerinden korkmamalı ve onları bastırmamalıyız.
Onlar hak ettikleri yere geldiklerinde toplumu ve diğerlerini kalkındırmak ve yüceltmek ve yükseltmek için mutlaka ellerini diğerlerine ve topluma uzatacaklardır.
Çünkü kadınlar sevgiyi temsil eder.
Ve Dünya toplumlarının her şeyden önce kadınları ile birlikte yürümeye, var olmaya ve uçmaya ihtiyaçları vardır.
Uçmak uygarlaşmak, medenileşmektir.
Medenileşmek, diğerleri ve yaşamla ilgili 'Sorumluluk almak' demektir;
Sorumluluk almak, diğerlerini de yükseltmek, yüceltmek ve paylaşmaktır.
Dünyada daha iyi ve daha erdemli insan gibi bir yaşam sürmemiz için her günün Kadınlar Günü bilincinde geçirilmesi dileğimle,
Tüm Dünya kadınlarının, Günü kutlu olsun.
SAYGILARIMLA....
CAN AKIN
ANTWERPEN - BELÇİKA
http://www.turklider.org/TR/EditModule.aspx? tabid=1038&mid=8373&ItemID=6158&ItemIndex=15
homosapiens hayvanımmmm
insan düşünen tek canlı
insandır beşer
şaşar....
gitgide soyu tükenen varlık..
İnsan kelimesi bana ayrımları çağırıştırıyor...
insanlar ikiye ayrılır, onlar da kendi içlerinde ikiye ayrılır, hatta bunlar da kendi içlerinde üçe ayrılır...
insanları kadın-erkek diye mi ikiye ayırmalı
iyiler-kötüler diye mi
benciller-cömertler diye de ayırsak mı
falan filan..
yoksa kökten bir çözüm mü bulsak bir tek ayrımda
bizden olanlar ve kafirler desek yeterli olacaktır kanımca.
yorumlara baktıgım zaman insan cok farklı cok vahsi tanıtılmıs.....bence oyle deil sonucta bir dilde bulunan butun kelimeler insan tarafından turetilmis ve dile kazandırılmıstır o kelimeler varsa lisanlarda o ozellikler dogada var oldugu icindir.......bence insan dogada bulunan en merhametli varliktir.....ayrıca zekidir
rabbimizin kulu...
onun yaattığı bi varlık...
bazen düşünemez, sevmez, yaşamak istemez...
bazen de sever, yaşamak ister, düşünür...
işte ne yaparsa yapsın insan İNSANDIR...
Kendisini hep arayan ama bulmaya çalışırken insanlıktan çıkan,2 ayaklı düşüncesiz ve zararlı insektisit :)
Şeytanla melek karması çok gelişmiş hayvan
Çok gelişememiş modelleri de mevcut
insan dünya üzerinde kendini tanıyamamış tek varlık.
hava boşluğu..
:))
herşeyde hak idda edebilen canlı türü
Adam, bir haftanın yorgunluğundan sonra, pazar sabahı kalktığında keyifle
eline gazetesini aldı ve bütün gün miskinlik yapıp evde oturacağını hayal
ediyordu. Tam bunları düşünürken oğlu koşarak geldi ve parka ne zaman
gideceklerini sordu. Baba, oğluna söz vermişti; bu hafta sonu parka
götürecekti onu; ama hiç dışarıya çıkmak istemediğinden bir bahane uydurması
gerekiyordu. Sonra gazetenin promosyon olarak dağıttığı dünya haritası
gözüne ilişti. Önce dünya haritasını küçük parçalara ayırdı ve oğluna
uzattı: “Eğer bu haritayı düzeltebilirsen seni parka götüreceğim! ” dedi.
Sonra düşündü: “Oh be, kurtuldum! En iyi coğrafya profesörünü bile getirsen
bu haritayı akşama kadar düzeltemez! ”
Aradan on dakika geçtikten sonra oğlu babasının yanına koşarak geldi:
“Babacığım, haritayı düzelttim. Artık parka gidebiliriz! ” dedi. Adam önce
inanamadı ve görmek istedi. Gördüğünde de hayretler içindeydi ve oğluna bunu
nasıl yaptığını sordu. Çocuk şu ibretlik açıklamayı yaptı: “Bana verdiğin
haritanın arkasında bir insan resmi vardı. İnsanı düzelttiğim zaman dünya
kendiliğinden düzelmişti zaten baba! ” :)) iskender ırmak
insan ben ce korkulaıyla yaşayan ve bu na rahmen kendini yaratılmışların en üstü sanan bir aciz varlık dır .............
::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::MUAMMA::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::::
meğer ne yalnızız insan olmuşsak
yaprak gibi dalda sessiz solmuşsak
yeri gelmiş acıyada gülmüşsek
Kendini insan sanıp insan olmuyorlar diye millete kalayı basmayıp, kendini bir şey sanmayıp da gerçekten insan olandır! ! ! ! İNSAN
Beni iyi mi tanıyor herkez, bir anda akıllarının alamayacağı kadar kötülüklerle doluveririm.
Beni kötü mü biliyor insanlar, belki de bir havari kadar sıcak ve güvenilir olabilirim.
Çünkü ben insanım!
başladığı yere dönmeye çalışırken her seferinde başka bir kimlikle aynı yoldan yürüyen, düşe kalka da olsa yürümesini öğrenecek olan, yaşadığımız çağda varoluş gereğini iyice unutmuş, yer ile gök arasında gidip gelen, kendini yendiği sürece kahraman olan, ölebildiğince ölümsüz varlık.