1. Bende sığar iki cihân ben bu cihâna sığmazam Cevher-i lâmekân benim kevn ü mekâna sığmazam
1. (İki cihan (dünya ve ahiret) benim içime sığar, ancak ben bu dünyaya sığmam. Mekansızlık cevheri bende, ben bu aleme sığmam.)
2. Kevn ü mekândır âyetim zâta gider bidâyetim Sen bu nişân ile beni bil ki nişâne sığmazam
2. (Bütün varlıklar ve mekan benim delilimdir. Başlangıcım varlık sahibi olan Zat'la başlar. Sen beni bu işaretle tanı, ama bil ki ben bu işarete de sığmam.)
3. Kimse gümân ü zann ile olmadı Hakk ile biliş Hakkı bilen bilir ki ben zann ü gümâna sığmazam
3. (Hiç kimse zanla, kuşkuyla Hakk'ı bilenlerden olmadı. Hakk'ı bilen bilir ki, ben zanna ve kuşkuya da sığmam.)
4. Sûrete bak vü ma'nîyi sûret içinde tanı kim Cism ile cân benim velî cism ile câna sığmazam
4. (Dış görünüşe bakıp bu dış görünüş içinde gerçek manayı, iç görünüşü tanı. Çünkü beden de, ruh da benim. Ancak ben ruha da, bedene de sığmam.)
5. Hem sadefim hem inciyim haşr ü sırât Bunca kumâş ü raht ile ben bu dükâna sığmazam
5. (Hem inci kabuğu, hem de inciyim, yani hem dış hem iç. Mahşer meydanı ve Sırat. Bunca kumaş ve binek takımıyla ben bu dükkâna sığmam.)
1. Bende sığar iki cihân ben bu cihâna sığmazam Cevher-i lâmekân benim kevn ü mekâna sığmazam
1. (İki cihan (dünya ve ahiret) benim içime sığar, ancak ben bu dünyaya sığmam. Mekansızlık cevheri bende, ben bu aleme sığmam.)
2. Kevn ü mekândır âyetim zâta gider bidâyetim Sen bu nişân ile beni bil ki nişâne sığmazam
2. (Bütün varlıklar ve mekan benim delilimdir. Başlangıcım varlık sahibi olan Zat'la başlar. Sen beni bu işaretle tanı, ama bil ki ben bu işarete de sığmam.)
3. Kimse gümân ü zann ile olmadı Hakk ile biliş Hakkı bilen bilir ki ben zann ü gümâna sığmazam
3. (Hiç kimse zanla, kuşkuyla Hakk'ı bilenlerden olmadı. Hakk'ı bilen bilir ki, ben zanna ve kuşkuya da sığmam.)
4. Sûrete bak vü ma'nîyi sûret içinde tanı kim Cism ile cân benim velî cism ile câna sığmazam
4. (Dış görünüşe bakıp bu dış görünüş içinde gerçek manayı, iç görünüşü tanı. Çünkü beden de, ruh da benim. Ancak ben ruha da, bedene de sığmam.)
5. Hem sadefim hem inciyim haşr ü sırât Bunca kumâş ü raht ile ben bu dükâna sığmazam
5. (Hem inci kabuğu, hem de inciyim, yani hem dış hem iç. Mahşer meydanı ve Sırat. Bunca kumaş ve binek takımıyla ben bu dükkâna sığmam.)
6. Genc-i nihân benim ben uş ayn-ı ayân benim ben uş Gevher-i kân benim ben uş bahr ile kâna sığmazam
6. (İşte gizli hazine benim. Görünenin aynısı işte benim. Bu hazine kaynağının incisi de işte benim. Ancak ben ne denize, ne de kaynağa sığmam.)
7. Arş ile ferş ü kâf ü nûn bende bulundu cümle çün Kes sözünü uzatma kim şerh u beyâna sığmazam
7. (Yeryüzü ile gökyüzü ve "kâf" ile "nun" gibi bütün herşey bende bulunduğu için, ey bana akıl vermeye kalkışan kişi sesini kes. Çünkü ben, sözlere ve açıklamalara sığmam.)
8. Gerçi muhît-i a'zâmım adım âdem durur âdemim Dâr ile kün fekân benim ben mu mekâna sığmazam
8. (Gerçi her tarafı kaplayan ulu varlık benim, adım insan olduğu için, insanım. Mâlik olan da, "ol" denilince olan da benim, ben bu mekana da sığmam.)
9. Cân ile hem cihân benim dehr ile hem zamân benim Gör bu latifeyi ki ben dehr ü zamâna sığmazam
9. (Ruhla aynı cihanı paylaşan, âlemle aynı zamanı yaşayan benim. Ancak şu hoşluğa bak ki, ben ne bu âleme, ne de bu zamana sığarım.)
10. Encüm ile felek benim vahy ile melek benim Çek dilini vü epsem ol ben bu lisâna sığmazam
10. (Yıldızlarla felek benim. Vahiy de, melek de benim. Dilini tut ve konuşma, çünkü ben bu dile de sığmam.)
Okyanusun dibinde yatan bir istiridye, su üzerinden akıp geçsin diye, kabuğunu açar. Su içinden geçerken, solungaçları yiyecek toplayıp midesine gönderir. Bu arada sudaki kum, istiridyenin içine kaçar, iç derisi ile kabuğu arasına yerleşir ve onun canını yakmaya başlar. İstiridye kumdan kurtulmak için bir salgı salgılamaya başlar. Bu salgı kum tanesinin üzerini kaplar. Zaman içinde kum ve kumun üstündeki salgı;o kıymetli ''inci''yi oluşturur.
iNCi iNCi Aykut ilteR şarkısıdır. inci inci Söz Müzik Aykut ilteR INCI INCI GOZ YASLARIM DOKULURKEN GOZUMDEN CAGLAYAN ARZULARIM HAYALIM ASKIM VE SEN MUHTACIM ASKINA SU UC GUNLUK DUNYADA NE OLUR BIR DEFA SEV BIN SEVEYIM GONULDEN
KAPINDA KOLEN OLUR UGRUNDA OLEN OLUR BOYLE SEVEN AZ BULUNUR HAYDI DURMA DURMA SEV AH
SIYAH SACLIM KOMUR GOZLUM AL DUDAK TATLI SOZLUM NE OLURSUN YAKMA GONLUM SENI COK SEVIYORUM
istiridyedeki inci diye bi oyun okumuştum, içinde incinin olup olmadığı bi istiridyeyi almıştı adam küçük bi çocuktan, yani aslında adam biliyodu içinde inci olmadığını, çocuktan umudunu almıştı ona vermişti :))
inci şu an adını hatırlayamadığım bir yazarın kitabı deniz kenarında balıkçılık yaparak geçimini sağlamaya çalışan bir ailenin ansızın denizde oldukça değerli bir inci bulup bütün hayatlarının değişime uğraması ve zaman sonra bu değişimin onları rahatsız etmesi çareyi inciyi tekrar deniz atmaları ve tekrar o mutlu günlere dönmeleri hepimizin okuması gereken bir kitap. maddeye boğulduğumuz şu günlerde mutluluğu sahip olamadıklarımızda aradığımış şu zamanlarda alın okuyun bir değişiklik yapmış oluruz belki belki de oturup kendimizi sorgularız
İnci, parlak, sedefli, pürüzsüz ve yuvarlak şekli ile fevkalade bir estetiğe sahiptir. Büyük zahmetler sonucunda elde edilen bu küçük parçanın oluşumu da son derece özeldir. İstiridye içindeki küçük bir kum tanesinin etrafının zaman içinde kalsiyum karbonatla kaplanması sonucunda böylesine göz alıcı bir güzellik ortaya çıkmaktadır.
Günün diğer incisi yine minik bahadırdan.. :)) Bir otobüs dolusu turisti peşine takmış olan turist rehberini görünce..; - Adama bak yıldız teyzeee.... Bütün akrabalarını toplayıp buraya getirmiş... :)))
incinmekten çok korkuyorum insanın korktuğu başına gelir hep ve oklar yersiz pek bir sivri niyedir acep ve taşlar niye hep 12 çözümsüzlüğünde tek başıma inciniyorum.. hedef niçin ben nedir kimseleri, bukadar önemsiz sıradan bir noktayı durmaksızın tenkite iten
1. Bende sığar iki cihân ben bu cihâna sığmazam
Cevher-i lâmekân benim kevn ü mekâna sığmazam
1. (İki cihan (dünya ve ahiret) benim içime sığar, ancak ben bu dünyaya
sığmam. Mekansızlık cevheri bende, ben bu aleme sığmam.)
2. Kevn ü mekândır âyetim zâta gider bidâyetim
Sen bu nişân ile beni bil ki nişâne sığmazam
2. (Bütün varlıklar ve mekan benim delilimdir. Başlangıcım varlık sahibi
olan Zat'la başlar. Sen beni bu işaretle tanı, ama bil ki ben bu
işarete de sığmam.)
3. Kimse gümân ü zann ile olmadı Hakk ile biliş
Hakkı bilen bilir ki ben zann ü gümâna sığmazam
3. (Hiç kimse zanla, kuşkuyla Hakk'ı bilenlerden olmadı.
Hakk'ı bilen bilir ki, ben zanna ve kuşkuya da sığmam.)
4. Sûrete bak vü ma'nîyi sûret içinde tanı kim
Cism ile cân benim velî cism ile câna sığmazam
4. (Dış görünüşe bakıp bu dış görünüş içinde gerçek manayı, iç görünüşü tanı.
Çünkü beden de, ruh da benim. Ancak ben ruha da, bedene de sığmam.)
5. Hem sadefim hem inciyim haşr ü sırât
Bunca kumâş ü raht ile ben bu dükâna sığmazam
5. (Hem inci kabuğu, hem de inciyim, yani hem dış hem iç. Mahşer meydanı
ve Sırat. Bunca kumaş ve binek takımıyla ben bu dükkâna sığmam.)
1. Bende sığar iki cihân ben bu cihâna sığmazam
Cevher-i lâmekân benim kevn ü mekâna sığmazam
1. (İki cihan (dünya ve ahiret) benim içime sığar, ancak ben bu dünyaya
sığmam. Mekansızlık cevheri bende, ben bu aleme sığmam.)
2. Kevn ü mekândır âyetim zâta gider bidâyetim
Sen bu nişân ile beni bil ki nişâne sığmazam
2. (Bütün varlıklar ve mekan benim delilimdir. Başlangıcım varlık sahibi
olan Zat'la başlar. Sen beni bu işaretle tanı, ama bil ki ben bu
işarete de sığmam.)
3. Kimse gümân ü zann ile olmadı Hakk ile biliş
Hakkı bilen bilir ki ben zann ü gümâna sığmazam
3. (Hiç kimse zanla, kuşkuyla Hakk'ı bilenlerden olmadı.
Hakk'ı bilen bilir ki, ben zanna ve kuşkuya da sığmam.)
4. Sûrete bak vü ma'nîyi sûret içinde tanı kim
Cism ile cân benim velî cism ile câna sığmazam
4. (Dış görünüşe bakıp bu dış görünüş içinde gerçek manayı, iç görünüşü tanı.
Çünkü beden de, ruh da benim. Ancak ben ruha da, bedene de sığmam.)
5. Hem sadefim hem inciyim haşr ü sırât
Bunca kumâş ü raht ile ben bu dükâna sığmazam
5. (Hem inci kabuğu, hem de inciyim, yani hem dış hem iç. Mahşer meydanı
ve Sırat. Bunca kumaş ve binek takımıyla ben bu dükkâna sığmam.)
6. Genc-i nihân benim ben uş ayn-ı ayân benim ben uş
Gevher-i kân benim ben uş bahr ile kâna sığmazam
6. (İşte gizli hazine benim. Görünenin aynısı işte benim. Bu hazine kaynağının
incisi de işte benim. Ancak ben ne denize, ne de kaynağa sığmam.)
7. Arş ile ferş ü kâf ü nûn bende bulundu cümle çün
Kes sözünü uzatma kim şerh u beyâna sığmazam
7. (Yeryüzü ile gökyüzü ve "kâf" ile "nun" gibi bütün herşey bende bulunduğu
için, ey bana akıl vermeye kalkışan kişi sesini kes. Çünkü ben, sözlere
ve açıklamalara sığmam.)
8. Gerçi muhît-i a'zâmım adım âdem durur âdemim
Dâr ile kün fekân benim ben mu mekâna sığmazam
8. (Gerçi her tarafı kaplayan ulu varlık benim, adım insan olduğu için, insanım.
Mâlik olan da, "ol" denilince olan da benim, ben bu mekana da sığmam.)
9. Cân ile hem cihân benim dehr ile hem zamân benim
Gör bu latifeyi ki ben dehr ü zamâna sığmazam
9. (Ruhla aynı cihanı paylaşan, âlemle aynı zamanı yaşayan benim. Ancak şu
hoşluğa bak ki, ben ne bu âleme, ne de bu zamana sığarım.)
10. Encüm ile felek benim vahy ile melek benim
Çek dilini vü epsem ol ben bu lisâna sığmazam
10. (Yıldızlarla felek benim. Vahiy de, melek de benim. Dilini tut ve konuşma,
çünkü ben bu dile de sığmam.)
Okyanusun dibinde yatan bir istiridye, su üzerinden akıp geçsin diye, kabuğunu açar.
Su içinden geçerken, solungaçları yiyecek toplayıp midesine gönderir.
Bu arada sudaki kum, istiridyenin içine kaçar, iç derisi ile kabuğu arasına yerleşir ve onun canını yakmaya başlar. İstiridye kumdan kurtulmak için bir salgı salgılamaya başlar. Bu salgı kum tanesinin üzerini kaplar.
Zaman içinde kum ve kumun üstündeki salgı;o kıymetli ''inci''yi oluşturur.
Kum tanesinin etrafına
ızdırabın ördüğü mâbeddir.
Nedir bedenlerimizi oluşturan özlem
ve nedir
etrafına inşâ edilen tâneler?
Khalil Cibrân... İNCİ
sen kalbimin inci tanesisin.. işte bu inci o kadar inci yani :)))
iNCi iNCi Aykut ilteR şarkısıdır.
inci inci Söz Müzik Aykut ilteR
INCI INCI GOZ YASLARIM DOKULURKEN GOZUMDEN
CAGLAYAN ARZULARIM HAYALIM ASKIM VE SEN
MUHTACIM ASKINA SU UC GUNLUK DUNYADA
NE OLUR BIR DEFA SEV BIN SEVEYIM GONULDEN
KAPINDA KOLEN OLUR UGRUNDA OLEN OLUR
BOYLE SEVEN AZ BULUNUR
HAYDI DURMA DURMA SEV AH
SIYAH SACLIM KOMUR GOZLUM
AL DUDAK TATLI SOZLUM
NE OLURSUN YAKMA GONLUM
SENI COK SEVIYORUM
en yakın arkadaşımın adı :)
istiridyedeki inci diye bi oyun okumuştum, içinde incinin olup olmadığı bi istiridyeyi almıştı adam küçük bi çocuktan, yani aslında adam biliyodu içinde inci olmadığını, çocuktan umudunu almıştı ona vermişti :))
'...bir şeyi,elde edebileceğin yerde ara...İnci arıyorsan,denizin derinliklerinde ara...yoksa sığ sularda köpükten başka şey bulamazsın...' Mevlana
inci
şu an adını hatırlayamadığım bir yazarın kitabı
deniz kenarında balıkçılık yaparak geçimini sağlamaya çalışan bir ailenin ansızın denizde oldukça değerli bir inci bulup bütün hayatlarının değişime uğraması
ve zaman sonra bu değişimin onları rahatsız etmesi
çareyi inciyi tekrar deniz atmaları ve tekrar o mutlu günlere dönmeleri
hepimizin okuması gereken bir kitap.
maddeye boğulduğumuz şu günlerde mutluluğu sahip olamadıklarımızda aradığımış şu zamanlarda alın okuyun
bir değişiklik yapmış oluruz belki
belki de oturup kendimizi sorgularız
beyazımsı imge, inciler yakutlar birliktedir ki tek başına şiire konu olmakta güçlük çekerler. kuvvetlendirici öğe...
İnci, parlak, sedefli, pürüzsüz ve yuvarlak şekli ile fevkalade bir estetiğe sahiptir. Büyük zahmetler sonucunda elde edilen bu küçük parçanın oluşumu da son derece özeldir. İstiridye içindeki küçük bir kum tanesinin etrafının zaman içinde kalsiyum karbonatla kaplanması sonucunda böylesine göz alıcı bir güzellik ortaya çıkmaktadır.
Günün diğer incisi yine minik bahadırdan.. :))
Bir otobüs dolusu turisti peşine takmış olan turist rehberini görünce..;
- Adama bak yıldız teyzeee.... Bütün akrabalarını toplayıp buraya getirmiş... :)))
istiridyenin gözyaşları....
incinmekten çok korkuyorum
insanın korktuğu başına gelir hep
ve
oklar yersiz pek bir sivri
niyedir acep
ve taşlar niye hep 12
çözümsüzlüğünde
tek başıma inciniyorum..
hedef niçin ben
nedir
kimseleri,
bukadar önemsiz
sıradan bir noktayı
durmaksızın tenkite iten
Eşeğe katır boncuğuyla İNCİ birdir.
Zira eşek İNCİ ve denizin varlığından şüphe eder.
Mevlana Celaleddin Rumi (Hz.)
sabret,
inci tanem sabret.........
bekle beni,
döneceğim mutlaka............
sabret.....................
ağlama ne olur? .............bekle beni............ :))
zarif kadınların taktığı mücevher anlamını taşıyor bende...ama sahteleri çoook adi yaa..keşke bnmde gerçek incilerim olsaaa....
şimdi avuçlarımda yağmurdan damlalar olsa inci bulmuştan çok sevinirdim.. -içeriden bir adam-
inci j steinbeck romanı
nursürer,sevgi,kalite,sinema
gelinliğim