ideal fikirsel anlamına gelir.. fakat istenilen ve varılmak istenen hedef olarak anlaşılıyor.. bu anlamı diğer ülkelerde kullanılıyor. bize de onlardan geçmiş.. zaten kelime yabancı.. suitable de olabilir diğer bir anlamı..
bak ideal erkek reçetem burda; kocam diye her işime karışmasın kapı açsın yemek yapsın yaşlanmışım olsun varsın geç olsun güç olmasın kariyerime herşeyime tapsın tapsın benim izimde tapşin tapşin yürüsün koşsun dua etsin yatsın kalksın.... (avrupa yakası,gülse birsel'den =)) -
İdealsiz kalışımız bizi millet olarak kötürüm kılıyor. Oysa nüfusumuz genç, cesaretliyiz, akıllıyız. Peki, niçin idealsiziz? Sebeplerin sebebi sosyal bünyedir. Fakat memlekette idealcilik havası yaratacak etkenleri burada hatırlatmak mümkündür. Deneyelim: Devlet büyük idealin ışınlanma merkezi olmalıdır. Bu bir.
İdealciliğin ikinci fideliği okullardır. Aydınlarımız ise ne yazık ki bencildir. Sosyete dediklerimizdir. Keyifçidir. Ve bu da, aydınlarımızı milli dava karşısında tasasız bırakır. Türk okullarında da, ideal verici terbiyenin esaslarından eser yoktur. Ne feci! Ama hakikat!
İdealciliğin üçüncü fideliği de yayın organlarıdır: Gazeteler, dergiler, kitaplar, radyolar, filmler… Bunların da durumu malûm…
Burada bu işin ilâhı Goebbels’in adını anmak isterim.
Türk değil ama “ideal” deyince, hatırıma Goebbels geliyor. Bu adam için “Yarı-Tanrı” desem, abartmış olur muyum?
Neyse… Kısa keselim… Ve…
Son söz…
İdealsiz devlet kahramanları koyun sürüleri haline getirir.
İdealci devlet ise… koyun sürülerinden kahramanlar yaratır! ...
Termopil'de üç yüz Sparta’lının yüzbinlerce İran’lıyı mağlup etmesi bir ideal harikasıdır. Yine,elinden tüm savaş mühimmatı alınmış “Türk” ordusunun,dünyanın büyük güçlerine kafa tutması,pardon efendim! Kafa tutması ne demek,onları mağlup etmesi,bir ideal harikasıdır.
Görüldüğü gibi ideali olan bir milletin yapamayacağı şey yoktur.Fakat,ne yazıktır ki,gençlik idealsiz ve başıboş bırakılmıştır.İşte! Geriliğimizin bence en önemli sebebi de budur.
Hayatta herkesin iyi kötü; doğru yanlış bir ideali vardır.. Derme çatma da olsa, üstünkörü heves edilmiş de olsa; herkesin başarmak istediği bir gaye; gelmek istediği bir statü vardır. Kimi hayvan aşığıdır; veteriner olmak; kimi ileride bir gün müze açmak, kimi ise okuduğu üniversiteyi birincilikle bitirmek ister. İnsan hayatta hep sevdiği ve özendiği işi yapmanın peşindedir çünkü. Biz de bunu ideal olarak adlandırırız..
Amaç, ülkü... Benim idealim ise öncelikle yaşanılabilecek, medeniyet seviyesini aşmış, güçlü bir Türkiye.. Daha sonra güçlenebilir ve sözü geçen bir ülke olursa Turan olmasa bile Dünya üzerin deki tüm Türklere kanat geren bir ülke, aha da güçlendiğinde elbetteki tüm insanlara...
çağımızda ideal sahibi olmak demek toplumu dışlamak demektir çünkü toplumumuz kendinde değil Türk kültüründen uzaklaşmış yozlaşmış bir toplumda yaşıyoruz
Her inanılan şey ve bağlanılan fikir, daha ilerisini, ötesini fethettirmek için insana bir basamak üstünün, bir ufuk sonrasının cezbesini aşılar ki, ideal işte budur! Bu cezbe kara sevdaya ve divaneliğe kadar gidebilir.İdealinin kara sevdalısı ve divanesi olmayanlardansa hiç bir şey beklenemez... N.F.K.
ideal fikirsel anlamına gelir.. fakat istenilen ve varılmak istenen hedef olarak anlaşılıyor.. bu anlamı diğer ülkelerde kullanılıyor. bize de onlardan geçmiş.. zaten kelime yabancı.. suitable de olabilir diğer bir anlamı..
LİSANIN ŞÜKRÜ=EVRADÜ EZKAR...
KLBİN ŞÜKRÜ=YAKİN VE İSTİKAMET...
CEVAHİRİN ŞÜKRÜ=İBADET Ü TAATTİR...
İRADENİN=Allah'a kulluk...
ZİHNİN=Ma'rifetullah...
HİSSİN=Muhabbetullah...
KALBİN=Ru'yet iCemalullah...
SIRRIN=İlahi esrara açık hususiyeti ve gayesi vardır....
İDEAL CEMİYET İDEAL FERTLERDEN MEYDANA GELİR...
ortada kalmış cenaze..kimse sahip çıkmıyor..ölüsünden bile korkuluyor
insanın yenilgisi ideallerin yenilgisiyle başlar der şeriati..
____________________
yaşlılık fotoğrafını göremediğimiz insanlar,düşünürler,aydınlar ve hatta sanatçılar.....neden göremedik..çünkü öldürüldüler..çünkü idealleri vardı..idealleri için ölecek inançları da vardı cesaretleri de..misal:hz.sümeyye(ebu cehil) ,hz.hüseyin(yezit) ,ali şeriati(savak) ,naci el-ali(mossad) ............
... Varlığını, bir ideale kurban edemedikçe büyük insan olunabilir mi?
büyük insanların idealleri..küçük insanlarınsa hevesleri vardır..
bak ideal erkek reçetem burda;
kocam diye her işime karışmasın
kapı açsın yemek yapsın
yaşlanmışım olsun varsın
geç olsun güç olmasın
kariyerime herşeyime
tapsın tapsın
benim izimde tapşin tapşin
yürüsün koşsun
dua etsin yatsın kalksın....
(avrupa yakası,gülse birsel'den =))
-
İdealsiz kalışımız bizi millet olarak kötürüm kılıyor. Oysa nüfusumuz genç, cesaretliyiz, akıllıyız. Peki, niçin idealsiziz? Sebeplerin sebebi sosyal bünyedir. Fakat memlekette idealcilik havası yaratacak etkenleri burada hatırlatmak mümkündür. Deneyelim: Devlet büyük idealin ışınlanma merkezi olmalıdır. Bu bir.
İdealciliğin ikinci fideliği okullardır. Aydınlarımız ise ne yazık ki bencildir. Sosyete dediklerimizdir. Keyifçidir. Ve bu da, aydınlarımızı milli dava karşısında tasasız bırakır. Türk okullarında da, ideal verici terbiyenin esaslarından eser yoktur. Ne feci! Ama hakikat!
İdealciliğin üçüncü fideliği de yayın organlarıdır: Gazeteler, dergiler, kitaplar, radyolar, filmler… Bunların da durumu malûm…
Burada bu işin ilâhı Goebbels’in adını anmak isterim.
Türk değil ama “ideal” deyince, hatırıma Goebbels geliyor. Bu adam için “Yarı-Tanrı” desem, abartmış olur muyum?
Neyse… Kısa keselim… Ve…
Son söz…
İdealsiz devlet kahramanları koyun sürüleri haline getirir.
İdealci devlet ise… koyun sürülerinden kahramanlar yaratır! ...
Termopil'de üç yüz Sparta’lının yüzbinlerce İran’lıyı mağlup etmesi bir ideal harikasıdır.
Yine,elinden tüm savaş mühimmatı alınmış “Türk” ordusunun,dünyanın büyük güçlerine kafa tutması,pardon efendim! Kafa tutması ne demek,onları mağlup etmesi,bir ideal harikasıdır.
Görüldüğü gibi ideali olan bir milletin yapamayacağı şey yoktur.Fakat,ne yazıktır ki,gençlik idealsiz ve başıboş bırakılmıştır.İşte! Geriliğimizin bence en önemli sebebi de budur.
*Yeşil*
bilmiyorum
valla nerden bileyim
ideal..!
sana gerçek olmayı vaad ediyorum
ama
gidip kahve köşelerinde oturan insanların
yakasına yapışacaksın ilk önce!
Hayatta herkesin iyi kötü; doğru yanlış bir ideali vardır.. Derme çatma da olsa, üstünkörü heves edilmiş de olsa; herkesin başarmak istediği bir gaye; gelmek istediği bir statü vardır. Kimi hayvan aşığıdır; veteriner olmak; kimi ileride bir gün müze açmak, kimi ise okuduğu üniversiteyi birincilikle bitirmek ister. İnsan hayatta hep sevdiği ve özendiği işi yapmanın peşindedir çünkü. Biz de bunu ideal olarak adlandırırız..
Insanin ideali bence zahirde zitligi,batinda birligi bulmaktir...
Normal Şartlar Altında olması gereken. Kusursuz düzenek.
düşünceye uygun demektir
Amaç, ülkü...
Benim idealim ise öncelikle yaşanılabilecek, medeniyet seviyesini aşmış, güçlü bir Türkiye..
Daha sonra güçlenebilir ve sözü geçen bir ülke olursa Turan olmasa bile Dünya üzerin deki tüm Türklere kanat geren bir ülke, aha da güçlendiğinde elbetteki tüm insanlara...
Sonsuz uzunluktaki yolun sonunda olduğunu düşündüğümüz için yürüdüğümüz ve ulaşamayacağımızı anladığımızda ayak sürümeye başladığımız soyut kavram.
çağımızda ideal sahibi olmak demek toplumu dışlamak demektir çünkü toplumumuz kendinde değil Türk kültüründen uzaklaşmış yozlaşmış bir toplumda yaşıyoruz
Günümüz şartlarında bundan bahsetmek bile lüks sanırım. Ama düşünülen ideal ne olursa olsun yaşama bağlılığı kamçılayacaktır.
Her inanılan şey ve bağlanılan fikir, daha ilerisini, ötesini fethettirmek için insana bir basamak üstünün, bir ufuk sonrasının cezbesini aşılar ki, ideal işte budur! Bu cezbe kara sevdaya ve divaneliğe kadar gidebilir.İdealinin kara sevdalısı ve divanesi olmayanlardansa hiç bir şey beklenemez...
N.F.K.