saklanırız bizde saydam buzlar ardına paytak paytak yürüyen penguenim, üşüyen kalbine sular serperek gel artık, kopuyor bir parçası daha buz dağının bak yine, ve büyüyor ibne dünyanın deliği...,
evren manikleşiyor, hızla dönüyor; hızla hızla hızla hızla..., hiç olmadığı kadar hızlı değişiyor mevsimler, zaman allak bullak, dönüyor başı; başı başı, ve sarhoş tik taklar, tik/tak/tak/tik/tik tak; beceremiyor bir türlü yürümeyi düz bir çizgide,
elimden tut paytağım; işte şimdi kandırdık yuvarlak topu, minicik bir elma şekeri ile, çift kutuplu bir gecede ve buz gibi bir igloda,
eksi seksensekiz derecede yanarken insanlık, matematiksel bir kavuşma olsun bizimkisi, haklısın; bırak artık o oblomovun miskinliğini anlatan romanı da okumayı…, tam seksensekizinci sayfada,
ve unutma, fay hatları an gelir bir gün, kutuplardan da geçer, ah;
Deprem gibi girdin içime, Fay hattı çizdin kalbime, Enkazlar bıraktın üstümde, Artçılar hala devam etmekte yüreğimde... Özlenmektesin bir tanem 8,4 şiddetinde.
Fay, büyük toprak kütlelerindeki kırılmalar sonucu birbirininden izole olarak bağımsız hareket edebilme özelliği kazanmasıdır. Buna fay hattı deniyor. Yerkabuğu içindeki bu kırılmalar nedeniyle ani olarak ortaya çıkan titreşimlerin dalgalar halinde yayılarak geçtikleri ortamları ve yeryüzeyini sarsma olayına ise deprem diyoruz. Ülkemiz bu canlı fay hatlarının geçtiği bir bölgededir ki bunlardan en büyüğü ^^Kuzey Anadolu^^ fay hattıdır. Bilim adamları tarafından her an harekete geçebileceği belirtilen bu fay hattının, harekete geçmesi halinde çok büyük kayıplara sebep olacağı belirtiliyor. Bilindiği gibi sismograflar, depreme neden olacak bu fay hatları hakkında daha fazla bilgi edinebilmek için bir takım çalışmalar yapmaktadırlar.Bunlardan ilginç bulduğum bir tanesini sizlerle paylaşmak istiyorum.. Rusya'da bir kaç sismograf yeraltı tabakalarındaki kırılmaların sesini kaydetmek icin 14.4 kilometre kuyu kazıyorlar ve dinleme cihazlarını yerleştiriyorlar. İlkinde çok zayıf frekansta insan sesi duyuyorlar ama böyle bir şeyin mümkün olmayacağını düşündüklerinden ilk etapta bu yerleştirdikleri cihazdan gelen sesler olabileceği kanaatine varıyorlar. Daha sonra daha yüksek frekanstaki sesleri algılayabilecek bir cihazi yerleştirdiklerinde ise hayrete düşüyorlar, çünkü yerin dibinden milyonlarca insanın çığlık seslerini duyuyorlar.Ve çoğu bilim adamı işini bırakıyor.
saklanırız bizde saydam buzlar ardına
paytak paytak yürüyen penguenim,
üşüyen kalbine sular serperek gel artık,
kopuyor bir parçası daha buz dağının bak yine,
ve büyüyor ibne dünyanın deliği...,
evren manikleşiyor,
hızla dönüyor; hızla hızla hızla hızla...,
hiç olmadığı kadar hızlı değişiyor mevsimler,
zaman allak bullak,
dönüyor başı; başı başı,
ve sarhoş tik taklar,
tik/tak/tak/tik/tik tak;
beceremiyor bir türlü yürümeyi düz bir çizgide,
elimden tut paytağım;
işte şimdi kandırdık yuvarlak topu,
minicik bir elma şekeri ile,
çift kutuplu bir gecede ve
buz gibi bir igloda,
eksi seksensekiz derecede yanarken insanlık,
matematiksel bir kavuşma olsun bizimkisi,
haklısın; bırak artık o
oblomovun miskinliğini anlatan
romanı da okumayı…,
tam seksensekizinci sayfada,
ve unutma,
fay hatları an gelir bir gün,
kutuplardan da geçer,
ah;
şu içimdeki..
@..
Fay 'vay anam vay' bir zamanlar televizyon vasıtasıyla milletin dilinden düşmeyen bir deterjan firması reklamı.
Deprem gibi girdin içime,
Fay hattı çizdin kalbime,
Enkazlar bıraktın üstümde,
Artçılar hala devam etmekte yüreğimde...
Özlenmektesin bir tanem 8,4 şiddetinde.
Fay, büyük toprak kütlelerindeki kırılmalar sonucu birbirininden izole olarak bağımsız hareket edebilme özelliği kazanmasıdır. Buna fay hattı deniyor. Yerkabuğu içindeki bu kırılmalar nedeniyle ani olarak ortaya çıkan titreşimlerin dalgalar halinde yayılarak geçtikleri ortamları ve yeryüzeyini sarsma olayına ise deprem diyoruz.
Ülkemiz bu canlı fay hatlarının geçtiği bir bölgededir ki bunlardan en büyüğü ^^Kuzey Anadolu^^ fay hattıdır. Bilim adamları tarafından her an harekete geçebileceği belirtilen bu fay hattının, harekete geçmesi halinde çok büyük kayıplara sebep olacağı belirtiliyor.
Bilindiği gibi sismograflar, depreme neden olacak bu fay hatları hakkında daha fazla bilgi edinebilmek için bir takım çalışmalar yapmaktadırlar.Bunlardan ilginç bulduğum bir tanesini sizlerle paylaşmak istiyorum..
Rusya'da bir kaç sismograf yeraltı tabakalarındaki kırılmaların sesini kaydetmek icin 14.4 kilometre kuyu kazıyorlar ve dinleme cihazlarını yerleştiriyorlar. İlkinde çok zayıf frekansta insan sesi duyuyorlar ama böyle bir şeyin mümkün olmayacağını düşündüklerinden ilk etapta bu yerleştirdikleri cihazdan gelen sesler olabileceği kanaatine varıyorlar. Daha sonra daha yüksek frekanstaki sesleri algılayabilecek bir cihazi yerleştirdiklerinde ise hayrete düşüyorlar, çünkü yerin dibinden milyonlarca insanın çığlık seslerini duyuyorlar.Ve çoğu bilim adamı işini bırakıyor.