Hani bir şey alırken kimi, ucundan falan bir tadına bakılır ya...Bunun da olmalı...kesinlikle! ..Zira oyun değil...Ya mideni bozar...ya ağır gelir...ya bulandırır...ya hazmedemezsin...ne bileyim...sonra ille de yutacağım diye (ayıp olur ya etrafa) çiğne babam çiğne...yutulmaz meret...çıkarsan o da ayıp...eee iki ucu şey'li değnek...
dişilerin geçmek bilmez hastalığı...
1 ila 35 yaş arasında sonlanmak bilmez bir hırsla oynanır.
oyuncaklar gene kendileridir, yazıktır, vah tüh'dür.
bknz. örnek diyalog:
-hocam siz doktora bitince ne olcaksınız?
-geliiiiin...
-:S
millet bebekleri giydirirken ben o zaman da o bebeklerin evlerini inşa ederdim :))))
Hatırladıkça utanıyorum kendimden.. :)
Kızların önünde baba olma kavgası edilir mi hiç..
Bir baba olma kavgasıydı alıp başını giden..
komşuculuk olurdu bizimkinin adı :)
Hani bir şey alırken kimi, ucundan falan bir tadına bakılır ya...Bunun da olmalı...kesinlikle! ..Zira oyun değil...Ya mideni bozar...ya ağır gelir...ya bulandırır...ya hazmedemezsin...ne bileyim...sonra ille de yutacağım diye (ayıp olur ya etrafa) çiğne babam çiğne...yutulmaz meret...çıkarsan o da ayıp...eee iki ucu şey'li değnek...
Çok kararlıydım... :)) Kesinlikle büyüyünce de oynayacaktım.. Zaten bu büyüklerinde neden evcilik oynamadıklarına akıl erecek gibi değildi... :))
Gerçeğini yaşamaya başladığınız hiçbişeyin oyunu tad vermiyormuş meğer... :)))