insan çok yönlü bir varlıktır..der. bunu yoksayarak yaşaması çok sürmez' i de ekler ardına.. sahip olduğumuz nesneler sayesinde kendi gerçekliğini kuran insanı da şiddetle eleştirir.. bizler her şeye el koyduk, ve ondan sonra da el koyduklarımızın her şey olduğuna karar verdik..nesneyi parçaladık ve yuttuk..der ' insanın taşrası ' isimli kitabında..
' körleşme ' sine de bakmadan geçmemek lazımdır bu söz ustasının..
eğer Körleşme Kafka'nın muhteşem bir yorumu değilse, 21. yy'da entellektuelin kendini o korkunç yabancılaştırmasının etkileyici anlatımı değilse,, İçinde ki o korkunç heyacana rağmen 40 yıl doğum sancısı çekmenin doğurganlığını anlayamazsın sen Kitle ve İktidar'da..
Elias Canetti ayni zamanda usta bir deneme yazari. Sozcuklerin Bilinci ni zevkle okudum. Baslik cok etkileyici; sozcuklerin bilinci, anlam yuku... bir sihirli degnegin bile silemedigi etkisi... bir sozcugun ifsa ettikleri, insa ettikleri... karsinida kifayetsiz kalindigi...
Guc ve Hayatta Kalmak: 'Bir insanin hayatta kalma tutkusunun doyuma varmasini saglayacak denli cok insani yalniz basina oldurebilmesi olanaksizdir.' Nefis bir dilema! Hayatta kalmak bir tutkudur, bir cabadir, bir dustur.... hayatta kalma tutkusunu doyuma ulastirabilmek, bu doyuma ulasabilmek icin insani/insanlari oldurmek... bir insani oldurup hayatla iliskimizi kestigimizi sandigimiz noktada basliyor hayat... cunku hic in basladigi noktada koca bir dunya var! !
Acimasiz Dostla Ikili Soylesi: 'Herkes, tek tek herkes dunyanin bir odak noktasidir, ve dunya, boyle odak noktalariyla dolu oldugu icindir ki degerlidir. Herkesin, bir odak noktasi olmakta kendisinden assagi kalmayan sayisiz baskalariyla birlikte odak noktasi olmasi, insan sozcugununde anlamini olusturur.' Insan denen yaratigin tanimi! Gerek doga, gerek toplum, gerekse cekirdek cevre icerisinde ki konumumuz... kendi kendimizin odak noktasi olmuslugumuz... dunya da bir odak noktasi olusumuz... Cannetti'ye sormak isterdim odak noktalari nasil kaydirilir? diye; sanirim yuzume bakip; insansin, bosver, ugrasma! derdi...
Kafka'nin Felice'ye Mektuplari:' 'Sonra oykuyu bir yana biraktik ve cok gulduk. Kapilar ve pencereler bu dunyaya kapatildiginda, arada sirada guzel bir yasamin gercekliginin gorunumu ve neredeyse baslangici uretilebiliyor.' ' demis Kafka... gerceklik gorunumu uretiliyor gercekten de, ama baslangici uretmek... olay orada dugumleniyor... coz cozebilirsen!
Yazarin Ugrasi: ' 'Her sey bitti artik. Gercekten bir yazar olsaydim, savasi onliyebilmem gerekirdi.' Sinirlendim bu cumleyi okudugumda, kizginligim daha da artarak bir yere yazdim. Iste, diye dusundum, 'yazar' sozcugunde bana en itici gelen seyi burada buldum; bir yazarin yapabileceginin ust siniriyla dusunulebilecek en buyuk celiskiyi olusturan bir istem; yazar sozcugune sayginligini yitirten, yazarla loncasindan biri gogsune vurarak dev amaclarini dile getirdiginde, dinleyeni kusku icerisinde birakabn buyuk soz soylemenin bir ornegi. Ama sonraki gunlerde bu cumlenin pesimi birakmadigini, aklimdan hic cikmadigini anlayip sasirdim; onume cekip parcalara ayiriyor, bir yana itiyor, sonra yine basina oturuyordum; bu cumleden bir anlam cikarmak icinde bir anlam bulmak, salt bana dusen bir isti sanki. Daha baslayisi tuhafti: Her sey bitti artik! '
Her seyin bittigi, HIC in basladigi noktada KOCA BIR DUNYA VAR!
insan çok yönlü bir varlıktır..der. bunu yoksayarak yaşaması çok sürmez' i de ekler ardına..
sahip olduğumuz nesneler sayesinde kendi gerçekliğini kuran insanı da şiddetle eleştirir..
bizler her şeye el koyduk, ve ondan sonra da el koyduklarımızın her şey olduğuna karar verdik..nesneyi parçaladık ve yuttuk..der ' insanın taşrası ' isimli kitabında..
' körleşme ' sine de bakmadan geçmemek lazımdır bu söz ustasının..
elias canetti otobiyoğrafisini yazmış muhakkak okumak istiyorum.
eğer Körleşme Kafka'nın muhteşem bir yorumu değilse, 21. yy'da entellektuelin kendini o korkunç yabancılaştırmasının etkileyici anlatımı değilse,,
İçinde ki o korkunç heyacana rağmen 40 yıl doğum sancısı çekmenin doğurganlığını anlayamazsın sen Kitle ve İktidar'da..
Elias Canetti ayni zamanda usta bir deneme yazari.
Sozcuklerin Bilinci ni zevkle okudum. Baslik cok etkileyici; sozcuklerin bilinci, anlam yuku... bir sihirli degnegin bile silemedigi etkisi... bir sozcugun ifsa ettikleri, insa ettikleri... karsinida kifayetsiz kalindigi...
Guc ve Hayatta Kalmak: 'Bir insanin hayatta kalma tutkusunun doyuma varmasini saglayacak denli cok insani yalniz basina oldurebilmesi olanaksizdir.'
Nefis bir dilema! Hayatta kalmak bir tutkudur, bir cabadir, bir dustur.... hayatta kalma tutkusunu doyuma ulastirabilmek, bu doyuma ulasabilmek icin insani/insanlari oldurmek... bir insani oldurup hayatla iliskimizi kestigimizi sandigimiz noktada basliyor hayat... cunku hic in basladigi noktada koca bir dunya var! !
Acimasiz Dostla Ikili Soylesi: 'Herkes, tek tek herkes dunyanin bir odak noktasidir, ve dunya, boyle odak noktalariyla dolu oldugu icindir ki degerlidir. Herkesin, bir odak noktasi olmakta kendisinden assagi kalmayan sayisiz baskalariyla birlikte odak noktasi olmasi, insan sozcugununde anlamini olusturur.'
Insan denen yaratigin tanimi! Gerek doga, gerek toplum, gerekse cekirdek cevre icerisinde ki konumumuz... kendi kendimizin odak noktasi olmuslugumuz... dunya da bir odak noktasi olusumuz... Cannetti'ye sormak isterdim odak noktalari nasil kaydirilir? diye; sanirim yuzume bakip; insansin, bosver, ugrasma! derdi...
Kafka'nin Felice'ye Mektuplari:' 'Sonra oykuyu bir yana biraktik ve cok gulduk. Kapilar ve pencereler bu dunyaya kapatildiginda, arada sirada guzel bir yasamin gercekliginin gorunumu ve neredeyse baslangici uretilebiliyor.' '
demis Kafka... gerceklik gorunumu uretiliyor gercekten de, ama baslangici uretmek... olay orada dugumleniyor... coz cozebilirsen!
Yazarin Ugrasi: ' 'Her sey bitti artik. Gercekten bir yazar olsaydim, savasi onliyebilmem gerekirdi.' Sinirlendim bu cumleyi okudugumda, kizginligim daha da artarak bir yere yazdim. Iste, diye dusundum, 'yazar' sozcugunde bana en itici gelen seyi burada buldum; bir yazarin yapabileceginin ust siniriyla dusunulebilecek en buyuk celiskiyi olusturan bir istem; yazar sozcugune sayginligini yitirten, yazarla loncasindan biri gogsune vurarak dev amaclarini dile getirdiginde, dinleyeni kusku icerisinde birakabn buyuk soz soylemenin bir ornegi. Ama sonraki gunlerde bu cumlenin pesimi birakmadigini, aklimdan hic cikmadigini anlayip sasirdim; onume cekip parcalara ayiriyor, bir yana itiyor, sonra yine basina oturuyordum; bu cumleden bir anlam cikarmak icinde bir anlam bulmak, salt bana dusen bir isti sanki. Daha baslayisi tuhafti: Her sey bitti artik! '
Her seyin bittigi, HIC in basladigi noktada KOCA BIR DUNYA VAR!