Cumhuriyet'in ilanının 85 yılında tüm Türk halkının Cumhuriyet Bayramını kutluyorum.Ülkemiz iç ve dış güçlerin işgali altındayken diyorum ki Atatürk tekrar gelmeli ve kurtuluş mücadelesini tekrar başlatmalı.Mustafa Kemal Atatürk'ü ve tüm DEVRİMCİ şehitleri saygıyla anıyorum...ve bugün kardeşim ŞAHİN ŞAHİN'in doğum günü...canım iyiki varsın...mutlu yarınlar....
Cumhuriyet bireyin birey olarak özgürleştiği,insanların ırk,dil,din farkı gözetmeksizin eşit ve özgür yurttaşlar yaşamasının temel adımıdır.olmazsa olmaz bir yaşam biçimidir.Cumhuriyete göz dikenler ,toplumun özgürlüğüne göz dikmiş demektir.
Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Türkiye Büyük Millet Meclisi, 29 Ekim 1923'te Cumhuriyeti ilan etti.
Bugün 29 Ekim 2008. Cumhuriyetin kuruluşunun 85. yılını gururla yaşıyoruz. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ilke ve devrimlerinin daima takipçisi olacağımızı bir kez daha yineliyor ve Ulusumuzun 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı kutluyoruz.
ATATÜRK DİYOR Kİ
Link ve Resimleri Kayıtlı üyelerimiz görebilir
Cumhuriyet; fikren, ilmen ve bedenen kuvvetli ve yüksek seciyeli muhafızlar ister.
Benim nâçiz vücudum birgün elbet toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.
Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.
Biz doğrudan doğruya milletseveriz ve Türk milliyetçisiyiz. Cumhuriyetimizin dayanağı, Türk topluluğudur.
Cumhuriyet fikir serbestliği taraftandır. Samimî ve meşru olmak şartıyla, her fikre hürmet ederiz. Her kanaat bizce muhteremdir.
Türk milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir.
Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemiyle devlet şekli demektir.
Cumhuriyet, yüksek ahlaki değer ve niteliklere dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir.
Bugünkü hükümetimizin, devlet teşkilatımızın doğrudan doğruya milletin kendi kendine, kendiliğinden yaptığı bir devlet ve hükümet teşkilatıdır ki onun adı Cumhuriyettir. Artık hükümet ile millet arasında geçmişteki ayrılık kalmamıştır. Hükümet millet ve millet hükümettir.
Zeynep Nilgün Hanimin site üyelerine gönderdigi bir mesajdir. Kendisini kutlar saygilarimi sunarim, bu duyarliligi karsisinda... Yasasin Kemaliz.
İlk Cumhuriyet kelimesini duyduğum hatıramı sizlerle paylaşmak istedim, Daha okula başlamamıştım ama doğum günü kutlamalarını her çocuk gibi severdim O zaman tek derdim, acaba annemin doğum günü ne zamandı, merak eder sorardım. Rahmetli annem şöyle anlatırdı; o zaman pek algılamasamda şimdi çok, çok iyi algılıyorum Ben derdi; Bulgaristan Rus istilası altında iken, rahmetli annem bana hamileymiş çok eziyet görmüş Rus moskofundan…..Bulgarlar Ruslardan ama eski Osmanlı torunları olan Türkler her ikisinden eziyet görmüşler. (Örnek; Rus, Bulgar askeri namazda şalvarlarını çıkarırlarmış Türk hanımlarının,Kuran’ı kerim okuyanların ellerinden alıp üzerine işermiş Moskof ve Bulgar askerleri...İşte durum buyken Bulgaristan’da Türklere yapılan zulumler devam ededursun.. Atatürk Cumhuriyeti ilan etmiş Türkiye de işte annem o gün doğmuş Bulgaristan’da Rahmetli ananem,anneme mütemadiyen şöyle dermiş..! sen Türkiye’de Cumhuriyet İlan edildiği gün doğdun.Çünki Rahmetli Atam ilk iş soydaşlarına kapıyı açmış çekip almış Türk vatandaşlarını Bulgar ve Moskof gavurunun zülmünden. Hepsi rahmetli oldu bizlerede böylesi acı ve tatlı masal gibi anılar kaldı geriye. Rahmetli annem yaşasaydı bu gün doğum günüydü Türk soydaşlarımızında Bulgardan,Ruslardan kurtuluş günü NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE… NE MUTLU CUMHURİYET İLE YÖNETİLEN VATANDA YAŞAYANLARA… Allah cc hepsini nur içinde yatırsın AMİN AMİN AMİN
Nazife Görgün 28_10_2008 Bir anı paylaşımı olarak yazdım ama sayfama eklemek zoru
Cumhuriyet; cumhurun kendi kendini idare etmesidir. Cumhuriyet'i elde edinceye kadar büyük mücadeleler veren Türk Milleti, büyük önder Atatürk'ün üstün gayretleri sonunda yedi düvele karşı verdiği savaşlar sonunda genç Türkiye Cumhuriyeti'ni kurulmuş ve kurucusu Gazi Mustafa Kemal tarafından Cumhuriyet, genç nesillere emanet edilmişitir. Cumhuriyet, bana bağımsızlığı, özgür ve insanca şaşamayı, demokrasiyi çağrıştırıyor. İçinde demokrasi olmayan cumhuriyet anlayışı diğer birçok dünya ülkesinde var ama insanları özgür değil. İçi demokrasiyle dopdolu olan Cumhuriyetimizin içindeki demokrasinin boşaltılmaması için ona sahip çıkmak birincil görevimiz olmalıdır. Bunun içindir ki, büyük.önder Atatürk, Cumhuriyeti gençlerimize emanet etmiştir. 'O'nu biz kurduk, siz yaşatacaksınız.' demiştir. Saygılarımla... Nafi Çelik
Cumhuriyet: Halkın bütünlüğüdür. Türkiye'mizin degerini bilen,ülkemin bütün insanlarının 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını kutluyorum. Bu ülkeyi Düşmandan,millet elele vererek kurtardı. Elele verilerek bu Cumhuriyet kuruldu. Cumhuriyetimizin degerini bilelim. Bayramınız kutlu olsun.
Atamizi ve kahraman askerlerini rahmet ve minnetle aniyoruz,büyük bir mücadeleden sonra bu güzel vatani bize hediye ettiler ama biz sahip cikabiliyormuyuz manzara ortada.
Cumhuriyet'in İlanı, milletin yönetilme şeklinin belirlenmiş olduğu, Atatürk'ün siyasi devrimlerinden bir tanesidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) 29 Ekim 1923'te ortaya çıkan kabine bunalımı sonucunda, bu yönetim şeklinin kusurları daha net ortaya çıkmış ve 29 Ekim'de Anayasanın ilgili maddeleri değiştirilerek, ülkenin yönetim şekli cumhuriyet olarak belirlenmiştir.
Sebepleri [değiştir]23 Nisan 1920'de TBMM'nin açılışı ile milli egemenliğe dayalı yeni bir devlet kurulmuştu. Ancak Kurtuluş Savaşı devam ederken, milli birlik ve beraberliğin bozulmaması için rejimin adı konulmamıştı.
Saltanatın kaldırılmasının ve Lozan Antlaşması'nın ardından TBMM'de en çok tartışılan konulardan biri, yeni devletin niteliği sorunuydu. Hükümetinin dayandığı prensipler demokratikti ama bir taraftan da adı 'Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti' idi. Kendisi bir hükümet olan TBMM'nin ayrı bir hükümeti ve bu hükümeti yönetecek bir başbakanının bulunmaması, meclis içinden bakanların seçiminde adayların gerekli oyu sağlamakta güçlük çekmeleri, sürekli sorunlara yol açmaktaydı. Bu şekil demokrasi idarelerinden hiç birine benzemiyordu.
Bazı yabancı ülkeler, Lozan Antlaşmasını imzalamak ve onaylamak için yeni devlet rejiminin daha açık bir şekilde belirlenmesini istiyorlardı. Devlet Başkanlığı görevini, o güne kadar, TBMM başkanı olan Mustafa Kemal Paşa yürütmüştü. Yeni devletin şeklinin belirlenip başkanının da seçilmesi gerekiyordu.
ÜŞĞçÛ== Tarihçesi ==
Mustafa Kemal Paşa tavsiyesi ile Ali Fethi (Okyar) Bey başkanlığındaki hükümetin istifası ve Cumhuriyet Halk Fırkası grubunun yeni hükümet listesi üstünde anlaşmaya varamaması üzerine, Mustafa Kemal Paşa 28 Ekim gecesi arkadaşlarını toplayarak sorunun gerçek çözümüyle ilgili düşüncesini açıkladı ve İsmet İnönü'yle o gece, devletin niteliğinin cumhuriyet olduğunu saptayan bir yasa tasarısı hazırladı.Ü()
29Ekim 1923 yılında, Halk Fırkası Meclis Grubu bakanlar kurulu listesi üzerinde anlaşamayınca, bazı milletvekilleri Mustafa Kemal Paşa'dan fikir sorulmasına karar verdiler. Mustafa Kemal Paşa, Gruptan bir saat mühlet istedi. Bu müddet zarfında birçok milletvekilini odasına çağırarak gece hazırladıkları kanun tasarısı hakkındaki düşüncelerini öğrendi. Sonra grup toplantısında söz alarak anayasanın bazı maddelerinin değiştirilmesi gereğini açıkladı ve okumak üzere tasarıyı katiplerden birine verdi. Tasarıda: 'Hakimiyet kayıtsız ve şartsız milletindir.Türkiye Devletinin hükümet şekli Cumhuriyettir' gibi esaslar vardı. Uzun görüşmelerden sonra Cumhuriyetin ilanı parti grubunda kabul edildi. Sonra derhal Büyük Millet Meclisi toplandı. Evvela Anayasa Komisyonunun tutanağı okundu. Milletvekillerinden Yunus Nadi, Vasıf Çınar, Eyüp Sabri, Rasih Hoca kürsüye çıkarak cumhuriyetten yana ateşli nutuklar söylediler. Şair Mehmet Emin (Yurdakul) heyecanlı bir konuşmadan sonra bütün milletvekillerini 'Yaşasın Cumhuriyet' diye bağırmağa davet etti. Bütün milletvekilleri ayağa kalkarak üç defa 'Yaşasın Cumhuriyet! ' diye bağırdılar. 29/30 Ekim 1923 Pazartesi saat 20.30'da kanun kabul edildi. Artık Türk Devletinin adı konmuştu: Türkiye Cumhuriyeti.
Aynı toplantıda Büyük Millet Meclisi oy birliği ile Cumhurbaşkanlığına Ankara Milletvekili Gazi Mustafa Kemal Paşa'yı seçti. Türkiye'nin ilk Cumhurbaşkanı vakur ve sevinçli bir yüz ile kürsüye çıktığı zaman büyük bir alkış kopmuş, bu sürekli alkışlar arasında konuşan Mustafa Kemal Paşa, 'Türkiye Cumhuriyeti mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktır' cümlesiyle konuşmasına son vermiştir.
Hani şiir yazarsın özenip satır-satır Bir, bir daha, hadi bir daha dersin, derken çoğalır Bazen bir bulut ağar gökyüzünden henüz dolmamıştır Aşılanacaktır yağmura ve yağmur yağacaktır
Özgürlüğüm tutkumdur, beynimde muhakemem Cumhuriyet sevdamdır, sevdamdır vazgeçemem Barış yolunu beklediğim sevgili, özlediğim şey Ve ben insanım insan, ödün veremem değerimden
Ve ilk harcı konmuştur, yurtta barışın bir kere Cumhuriyet ak kundağında çocuk sayılır Özgürlük vazgeçilmez değeridir ki, insanların Şiir gibi başlanılmıştır, çoğalacaktır
Başlamak bir yerlerden, sevgiye açmak gerek kucakları Barış ak güvercin gibidir, sevgiyle uçurmalı
cumhuriyetin bana çağrıştırdıklarını 'Cumhuriyet yolcusu' şiirinde dile getirdim Favorimdir. Fatih Yılmaz Hanyolcusu yazıp şiirin üzerine tıkladığınızda göreceksiniz... yanılmadığımı.
SİYASET ÇİÇEK GİBİDİR GÖNEŞ VERMESE SU VERECEKSİN YOKSA SULAR
ATAMIZIN BİZE BIRAKTIĞI MİRASIN TANITIMINI DIŞARDA YAPMAK LAZIMDIR CUMHURİYET DEMEK BİR DEVLET DEMEKTİR VE BAŞKA KONULARDA TARTIŞIN T.C İLE YAPILAN YURUMLAR İYİ DEĞİL SAYGILARIMLA
CUMHURİYET VE TÜRKİYE Bir tarih yaşanmış; tağ ezelden şimdiye, En büyük, Türk'müş milletler kafilesinde, Tarih boyunca, çalışılmış silinmeye, Özgürlük aşkı, fer olunca iliğinde. Türkler; ağaçlar gibi kök salmış nafile. * Özünde özgürlük, kanı hürriyet kokan, Er, kadın, çocuk, istiklale siper olan, Atam dedi; ”Cumhuriyet’tir Türk’e uyan. Bağımsızlık karakterimizle bağdaşan Tarihte Türk'tür: her asırda cihanlaşan. * Cumhuriyet uymaz ki, korkuya, silaha, Nene hatunları, Kara Fatmalarıyla, Kubilaylar gibi, vatan, bayrak uğruna... Ölüm aşkı gerek, bağımsızlık yoluna, Türk: Cumhuriyeti kurdu, ölüm aşkıyla. * Çağdaş devlet; Atamla millet omuzun da, Ebedileşti, yurdumun ufku mecliste, Doğdu Cumhuriyet, yirmi dokuz ekimde, Demoğlu’ yum der ki; Atatürk’ün izinde, Bayrak, toprak; bir bütün oldu emanetle. Haydar DEMOĞLU/ İZMİR
Birçok uygar ülkenin,özlemini duyduğu, Ne çok aydın insanın,uğruna baş koyduğu, Nice hükümdarların,için için saydığı En yüce idaresin,ey güzel Cumhuriyet!
Adalet,bağımsızlık,özgürlük özelliğin, Başka hiçbir rejimde,yoktur bu güzelliğin; Ülkemde,her yıl bir kat,artıyor tazeliğin En yüce idaresin,ey güzel Cumhuriyet!
Dünyalar bizim olsa,sensiz hiç neye yarar, Tutsakça yaşamanın,dünyada ne hükmü var; Demokrasi seninle,olur ancak bahtiyar En yüce idaresin,ey güzel Cumhuriyet!
Ata’mızdan,en büyük,armağansın sen bize, Uğrunda ne şiirler,yazıldı dize dize; Senle çağdaş uygarlık,doluyor ülkemize En yüce idaresin,ey güzel Cumhuriyet! ..
CUMHURİYET bir toplumun erdemli onurlu bilgili yaşaması için yurttaş olabilmesi için yüce atamızın ülkemiz insanlarına armağan ettiği en güzel yönetimdir.
29 Ekim 1923 te Yeni bir güneş doğdu ülkemiz de Büyük önder Mustafa kemalle Seksen beşinci yılın kutlu olsun.
Cumhuriyeti Atalarımız kurdu Hediye etti biz gençlere Biz çıkaracağız seni göklere Seksen beşinci yılın kutlu olsun.
Senin için ne canlar verdik cephelerde Düşman acımadan öldürdü kundakda ki bebeleri de Canlarıyla dişleriyle düşmanla savaştı her yerde Seksen beşinci yılın kutlu olsun.
Gece demeden gündüz demeden Düşmanla savaştı analarımız babalarımız Başlarında büyük önder atamız Seksen beşinci yılın kutlu olsun.
Mahmut Şimşek
bir milletin bağımsızlık için verdiği savaşın onlara getirdiği en iyi yönetim biçimidir
aklıma bursa nutku geliyor. Cumuriyeti kormak için büyük önderin veriği görevi ne kadar yerine getirdiğimizi görüyorum. Önderin beklediği nesil biz değiliz.
Adaleti çiğneyen devlet adamlarını cezalandırmayan milletler çökmek zorundadır.(Hz.Muhammed)
1400 yıl önce büyük bir din ve devlet adamının bu özgün deyişini değerlendirdiğimizde Cumhuriyet kavramının bugünkü uygulamalar karşısındaki derin anlam ve önemi çok net bir şekilde ortaya çıkmaktadır...
bir milletin bağımsızlık için verdiği savaşın onlara getirdiği en iyi yönetim. kendi içinden gelenlerin, ihtiyaçlarına cevap vermesi için, onlara verilen yetki yanı demokrasiyi birlikte yaşamak. ama bizde iyice sulandırılmış. vatandaş benim şehrimin yolunu bilmiyorki, sorunu mu bilsin. parti seçmiş payımıza da o düşmüş. seçimden sonra ara ki bulasın. o kendini gelecek seçime teminat almanın peşinde. Allah kabul etsin millet vekilimiz yoktur demiyoruz.
Bu cümleyi görünce ilk aklıma gelen,yıl 98 olmalıydı yanılmıyorsam Ereğli'de gelen cumhuriyet trenini gezmek için sıraya girip,açılan kapılardan içeriye insanların hücum etmeleri ben ve kızımın ezilmeye ramak kalışımızdı.Düşünüyorumda e be öküzler sıra niye yapılır ve niye girersiniz sıraya madem önünğüzdekileri hiçe sayarak dalacaksınız içeride.Ben hayatımda çok istememe rağmen cumhuriyet treni hariç trene binmedim. Sıranın arkasında bekleyen ben olsam hadi neyse :))
Son on yılda ki Türkiye gerçeği Cumhuriyet rejiminin ne denli önemli olduğunu çok açık ortayakoymuştur.Yaşasın Cumhuriyet yönetimi
Cumhuriyet'in ilanının 85 yılında tüm Türk halkının Cumhuriyet Bayramını kutluyorum.Ülkemiz iç ve dış güçlerin işgali altındayken diyorum ki Atatürk tekrar gelmeli ve kurtuluş mücadelesini tekrar başlatmalı.Mustafa Kemal Atatürk'ü ve tüm DEVRİMCİ şehitleri saygıyla anıyorum...ve bugün kardeşim ŞAHİN ŞAHİN'in doğum günü...canım iyiki varsın...mutlu yarınlar....
Cumhuriyet bireyin birey olarak özgürleştiği,insanların ırk,dil,din farkı gözetmeksizin eşit ve özgür yurttaşlar yaşamasının temel adımıdır.olmazsa olmaz bir yaşam biçimidir.Cumhuriyete göz dikenler ,toplumun özgürlüğüne göz dikmiş demektir.
Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Türkiye Büyük Millet Meclisi, 29 Ekim 1923'te Cumhuriyeti ilan etti.
Bugün 29 Ekim 2008. Cumhuriyetin kuruluşunun 85. yılını gururla yaşıyoruz. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ilke ve devrimlerinin daima takipçisi olacağımızı bir kez daha yineliyor ve Ulusumuzun 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı'nı kutluyoruz.
ATATÜRK DİYOR Kİ
Link ve Resimleri Kayıtlı üyelerimiz görebilir
Cumhuriyet; fikren, ilmen ve bedenen kuvvetli ve yüksek seciyeli muhafızlar ister.
Benim nâçiz vücudum birgün elbet toprak olacaktır. Fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.
Ey yükselen yeni nesil! İstikbal sizsiniz. Cumhuriyeti biz kurduk, onu yükseltecek ve yaşatacak sizsiniz.
Biz doğrudan doğruya milletseveriz ve Türk milliyetçisiyiz. Cumhuriyetimizin dayanağı, Türk topluluğudur.
Cumhuriyet fikir serbestliği taraftandır. Samimî ve meşru olmak şartıyla, her fikre hürmet ederiz. Her kanaat bizce muhteremdir.
Türk milletinin karakterine ve adetlerine en uygun olan idare, Cumhuriyet idaresidir.
Cumhuriyet rejimi demek, demokrasi sistemiyle devlet şekli demektir.
Cumhuriyet, yüksek ahlaki değer ve niteliklere dayanan bir idaredir. Cumhuriyet fazilettir.
Bugünkü hükümetimizin, devlet teşkilatımızın doğrudan doğruya milletin kendi kendine, kendiliğinden yaptığı bir devlet ve hükümet teşkilatıdır ki onun adı Cumhuriyettir. Artık hükümet ile millet arasında geçmişteki ayrılık kalmamıştır. Hükümet millet ve millet hükümettir.
Zeynep Nilgün Hanimin site üyelerine gönderdigi bir mesajdir. Kendisini kutlar saygilarimi sunarim, bu duyarliligi karsisinda... Yasasin Kemaliz.
İlk Cumhuriyet kelimesini duyduğum hatıramı sizlerle paylaşmak istedim,
Daha okula başlamamıştım ama doğum günü kutlamalarını her çocuk gibi severdim
O zaman tek derdim, acaba annemin doğum günü ne zamandı, merak eder sorardım.
Rahmetli annem şöyle anlatırdı; o zaman pek algılamasamda şimdi çok, çok iyi algılıyorum
Ben derdi; Bulgaristan Rus istilası altında iken, rahmetli annem bana hamileymiş çok eziyet görmüş Rus moskofundan…..Bulgarlar Ruslardan ama eski Osmanlı torunları olan Türkler her ikisinden eziyet görmüşler. (Örnek; Rus, Bulgar askeri namazda şalvarlarını çıkarırlarmış Türk hanımlarının,Kuran’ı kerim okuyanların ellerinden alıp üzerine işermiş Moskof ve Bulgar askerleri...İşte durum buyken Bulgaristan’da Türklere yapılan zulumler devam ededursun.. Atatürk Cumhuriyeti ilan etmiş Türkiye de işte annem o gün doğmuş Bulgaristan’da Rahmetli ananem,anneme mütemadiyen şöyle dermiş..! sen Türkiye’de Cumhuriyet İlan edildiği gün doğdun.Çünki Rahmetli Atam ilk iş soydaşlarına kapıyı açmış çekip almış Türk vatandaşlarını Bulgar ve Moskof gavurunun zülmünden. Hepsi rahmetli oldu bizlerede böylesi acı ve tatlı masal gibi anılar kaldı geriye. Rahmetli annem yaşasaydı bu gün doğum günüydü Türk soydaşlarımızında Bulgardan,Ruslardan kurtuluş günü
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE… NE MUTLU CUMHURİYET İLE YÖNETİLEN VATANDA YAŞAYANLARA… Allah cc hepsini nur içinde yatırsın AMİN AMİN AMİN
Nazife Görgün
28_10_2008 Bir anı paylaşımı olarak yazdım ama sayfama eklemek zoru
Cumhuriyet; cumhurun kendi kendini idare etmesidir.
Cumhuriyet'i elde edinceye kadar büyük mücadeleler veren Türk Milleti, büyük önder Atatürk'ün üstün gayretleri sonunda yedi düvele karşı verdiği savaşlar sonunda genç Türkiye Cumhuriyeti'ni kurulmuş ve kurucusu Gazi Mustafa Kemal tarafından Cumhuriyet, genç nesillere emanet edilmişitir.
Cumhuriyet, bana bağımsızlığı, özgür ve insanca şaşamayı, demokrasiyi çağrıştırıyor.
İçinde demokrasi olmayan cumhuriyet anlayışı diğer birçok dünya ülkesinde var ama insanları özgür değil.
İçi demokrasiyle dopdolu olan Cumhuriyetimizin içindeki demokrasinin boşaltılmaması için ona sahip çıkmak birincil görevimiz olmalıdır.
Bunun içindir ki, büyük.önder Atatürk, Cumhuriyeti gençlerimize emanet etmiştir. 'O'nu biz kurduk, siz yaşatacaksınız.' demiştir.
Saygılarımla...
Nafi Çelik
Cumhuriyet: Halkın bütünlüğüdür.
Türkiye'mizin degerini bilen,ülkemin bütün insanlarının 29 Ekim Cumhuriyet Bayramını kutluyorum. Bu ülkeyi Düşmandan,millet elele vererek kurtardı. Elele verilerek bu Cumhuriyet kuruldu. Cumhuriyetimizin degerini bilelim. Bayramınız kutlu olsun.
Atamizi ve kahraman askerlerini rahmet ve minnetle aniyoruz,büyük bir mücadeleden sonra bu güzel vatani bize hediye ettiler ama biz sahip cikabiliyormuyuz manzara ortada.
NE MUTLU TÜRKÜM DİYENE
Cumhuriyet'in İlanı, milletin yönetilme şeklinin belirlenmiş olduğu, Atatürk'ün siyasi devrimlerinden bir tanesidir. Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde (TBMM) 29 Ekim 1923'te ortaya çıkan kabine bunalımı sonucunda, bu yönetim şeklinin kusurları daha net ortaya çıkmış ve 29 Ekim'de Anayasanın ilgili maddeleri değiştirilerek, ülkenin yönetim şekli cumhuriyet olarak belirlenmiştir.
Sebepleri [değiştir]23 Nisan 1920'de TBMM'nin açılışı ile milli egemenliğe dayalı yeni bir devlet kurulmuştu. Ancak Kurtuluş Savaşı devam ederken, milli birlik ve beraberliğin bozulmaması için rejimin adı konulmamıştı.
Saltanatın kaldırılmasının ve Lozan Antlaşması'nın ardından TBMM'de en çok tartışılan konulardan biri, yeni devletin niteliği sorunuydu. Hükümetinin dayandığı prensipler demokratikti ama bir taraftan da adı 'Türkiye Büyük Millet Meclisi Hükümeti' idi. Kendisi bir hükümet olan TBMM'nin ayrı bir hükümeti ve bu hükümeti yönetecek bir başbakanının bulunmaması, meclis içinden bakanların seçiminde adayların gerekli oyu sağlamakta güçlük çekmeleri, sürekli sorunlara yol açmaktaydı. Bu şekil demokrasi idarelerinden hiç birine benzemiyordu.
Bazı yabancı ülkeler, Lozan Antlaşmasını imzalamak ve onaylamak için yeni devlet rejiminin daha açık bir şekilde belirlenmesini istiyorlardı. Devlet Başkanlığı görevini, o güne kadar, TBMM başkanı olan Mustafa Kemal Paşa yürütmüştü. Yeni devletin şeklinin belirlenip başkanının da seçilmesi gerekiyordu.
ÜŞĞçÛ== Tarihçesi ==
Mustafa Kemal Paşa tavsiyesi ile Ali Fethi (Okyar) Bey başkanlığındaki hükümetin istifası ve Cumhuriyet Halk Fırkası grubunun yeni hükümet listesi üstünde anlaşmaya varamaması üzerine, Mustafa Kemal Paşa 28 Ekim gecesi arkadaşlarını toplayarak sorunun gerçek çözümüyle ilgili düşüncesini açıkladı ve İsmet İnönü'yle o gece, devletin niteliğinin cumhuriyet olduğunu saptayan bir yasa tasarısı hazırladı.Ü()
29Ekim 1923 yılında, Halk Fırkası Meclis Grubu bakanlar kurulu listesi üzerinde anlaşamayınca, bazı milletvekilleri Mustafa Kemal Paşa'dan fikir sorulmasına karar verdiler. Mustafa Kemal Paşa, Gruptan bir saat mühlet istedi. Bu müddet zarfında birçok milletvekilini odasına çağırarak gece hazırladıkları kanun tasarısı hakkındaki düşüncelerini öğrendi. Sonra grup toplantısında söz alarak anayasanın bazı maddelerinin değiştirilmesi gereğini açıkladı ve okumak üzere tasarıyı katiplerden birine verdi. Tasarıda: 'Hakimiyet kayıtsız ve şartsız milletindir.Türkiye Devletinin hükümet şekli Cumhuriyettir' gibi esaslar vardı. Uzun görüşmelerden sonra Cumhuriyetin ilanı parti grubunda kabul edildi. Sonra derhal Büyük Millet Meclisi toplandı. Evvela Anayasa Komisyonunun tutanağı okundu. Milletvekillerinden Yunus Nadi, Vasıf Çınar, Eyüp Sabri, Rasih Hoca kürsüye çıkarak cumhuriyetten yana ateşli nutuklar söylediler. Şair Mehmet Emin (Yurdakul) heyecanlı bir konuşmadan sonra bütün milletvekillerini 'Yaşasın Cumhuriyet' diye bağırmağa davet etti. Bütün milletvekilleri ayağa kalkarak üç defa 'Yaşasın Cumhuriyet! ' diye bağırdılar. 29/30 Ekim 1923 Pazartesi saat 20.30'da kanun kabul edildi. Artık Türk Devletinin adı konmuştu: Türkiye Cumhuriyeti.
Aynı toplantıda Büyük Millet Meclisi oy birliği ile Cumhurbaşkanlığına Ankara Milletvekili Gazi Mustafa Kemal Paşa'yı seçti. Türkiye'nin ilk Cumhurbaşkanı vakur ve sevinçli bir yüz ile kürsüye çıktığı zaman büyük bir alkış kopmuş, bu sürekli alkışlar arasında konuşan Mustafa Kemal Paşa, 'Türkiye Cumhuriyeti mesut, muvaffak ve muzaffer olacaktır' cümlesiyle konuşmasına son vermiştir.
CUMHURİYETİMİZ AŞKIMIZDIR
Sevgimiz aşkımıza
Aşkımız sevgimize yar…
Yoksa sevgisi, aşkı
Ha salatalık ha hıyar!
Onlar ki işte
Birbirlerine kıyar…
Sev kardeşim, sev
Sevebildiğin kadar,
Uç kardeşim, uç
Uçabildiğin kadar…
Ne kule gerekir sana
Nede radarrr!
29.EKİM.2006 BOZÜYÜK
Ahmet Necat Ucur ŞAİRCİK
Cumhuriyet
Hürriyetin ilk günü
Bugün Türk’ün düğünü
Sardı bütün dünyayı
Büyük Atanın ünü
İşte geldi hürriyet
Yok oldu mutlakıyet
Yıkıldı padişahlık
Kuruldu Cumhuriyet
Bu yurt bizim yurdumuz
Bekleyecek ordumuz
Hürriyettir derdimiz
Yaşasın cumhuriyet
Necmi Uçar
al bayrak dalgalanıyor kızıl gök parlıyor nedir bu ışık atatürk ün zaferi oluyor
al bayrak dalgalanıyor kızıl gök parlıyor nedir bu ışık atatürk ün zaferi oluyor
al bayrak dalgalanıyor kızıl gök parlıyor nedir bu ışık atatürk ün zaferi oluyor
Cumhuriyet
Dünya bildi cengimizi
Al bayrakta rengimizi
Cumhuriyet yankımızı
Kan vererek ilan ettik
Ülkemizin kuruluşu
İstiklali, kurtuluşu
Dirilişi, varoluşu
Can vererek ilan ettik
Despotların zulümüne
Direnerek, ölümüne
Tarihin her bölümüne
Şan vererek ilan ettik
İnsanlığın bakışına
İnişine çıkşına
Olayların akışına
Yön vererek ilan ettik
Aldırmadık furyasına
Boğduk Türk’ün deryasına
Düşmanların hülyasına
Son vererek ilan ettik
Derde derman hekim olup
Özgürlüğe hakim olup
Yirmi dokuz ekim olup
Gün vererek ilan ettik
Mikdat Bal
Başlamak
Hani şiir yazarsın özenip satır-satır
Bir, bir daha, hadi bir daha dersin, derken çoğalır
Bazen bir bulut ağar gökyüzünden henüz dolmamıştır
Aşılanacaktır yağmura ve yağmur yağacaktır
Özgürlüğüm tutkumdur, beynimde muhakemem
Cumhuriyet sevdamdır, sevdamdır vazgeçemem
Barış yolunu beklediğim sevgili, özlediğim şey
Ve ben insanım insan, ödün veremem değerimden
Ve ilk harcı konmuştur, yurtta barışın bir kere
Cumhuriyet ak kundağında çocuk sayılır
Özgürlük vazgeçilmez değeridir ki, insanların
Şiir gibi başlanılmıştır, çoğalacaktır
Başlamak bir yerlerden, sevgiye açmak gerek kucakları
Barış ak güvercin gibidir, sevgiyle uçurmalı
Mehmet Türkan
cumhuriyetin bana çağrıştırdıklarını 'Cumhuriyet yolcusu' şiirinde dile getirdim Favorimdir. Fatih Yılmaz Hanyolcusu yazıp şiirin üzerine tıkladığınızda göreceksiniz... yanılmadığımı.
RÖZİGAR EKERSEN FIRTINA BİÇERSİN
SİYASET ÇİÇEK GİBİDİR SU VERMESEN GÖBRE
VERECEKSİN
SİYASET ÇİÇEK GİBİDİR GÖNEŞ VERMESE SU
VERECEKSİN YOKSA SULAR
ATAMIZIN BİZE BIRAKTIĞI MİRASIN TANITIMINI
DIŞARDA YAPMAK LAZIMDIR CUMHURİYET DEMEK
BİR DEVLET DEMEKTİR VE BAŞKA KONULARDA
TARTIŞIN T.C İLE YAPILAN YURUMLAR İYİ DEĞİL
SAYGILARIMLA
CUMHURİYET
sevgidir ve kardeşliktir
umuttur tüm ülkeyi birbine bağlayan,
bugünden yarına nesilleri aklın ve bilimin ışıgında yürütmektir.
ATAMIZIN AYDINLIK YOLUDUR.
CUMHURİYET VE TÜRKİYE
Bir tarih yaşanmış; tağ ezelden şimdiye,
En büyük, Türk'müş milletler kafilesinde,
Tarih boyunca, çalışılmış silinmeye,
Özgürlük aşkı, fer olunca iliğinde.
Türkler; ağaçlar gibi kök salmış nafile.
*
Özünde özgürlük, kanı hürriyet kokan,
Er, kadın, çocuk, istiklale siper olan,
Atam dedi; ”Cumhuriyet’tir Türk’e uyan.
Bağımsızlık karakterimizle bağdaşan
Tarihte Türk'tür: her asırda cihanlaşan.
*
Cumhuriyet uymaz ki, korkuya, silaha,
Nene hatunları, Kara Fatmalarıyla,
Kubilaylar gibi, vatan, bayrak uğruna...
Ölüm aşkı gerek, bağımsızlık yoluna,
Türk: Cumhuriyeti kurdu, ölüm aşkıyla.
*
Çağdaş devlet; Atamla millet omuzun da,
Ebedileşti, yurdumun ufku mecliste,
Doğdu Cumhuriyet, yirmi dokuz ekimde,
Demoğlu’ yum der ki; Atatürk’ün izinde,
Bayrak, toprak; bir bütün oldu emanetle.
Haydar DEMOĞLU/ İZMİR
Ey Güzel Cumhuriyet
Birçok uygar ülkenin,özlemini duyduğu,
Ne çok aydın insanın,uğruna baş koyduğu,
Nice hükümdarların,için için saydığı
En yüce idaresin,ey güzel Cumhuriyet!
Adalet,bağımsızlık,özgürlük özelliğin,
Başka hiçbir rejimde,yoktur bu güzelliğin;
Ülkemde,her yıl bir kat,artıyor tazeliğin
En yüce idaresin,ey güzel Cumhuriyet!
Dünyalar bizim olsa,sensiz hiç neye yarar,
Tutsakça yaşamanın,dünyada ne hükmü var;
Demokrasi seninle,olur ancak bahtiyar
En yüce idaresin,ey güzel Cumhuriyet!
Ata’mızdan,en büyük,armağansın sen bize,
Uğrunda ne şiirler,yazıldı dize dize;
Senle çağdaş uygarlık,doluyor ülkemize
En yüce idaresin,ey güzel Cumhuriyet! ..
Naim Yalnız
CUMHURİYET bir toplumun erdemli onurlu bilgili yaşaması için yurttaş olabilmesi için yüce atamızın ülkemiz insanlarına armağan ettiği en güzel yönetimdir.
Cumhuriyet
29 Ekim 1923 te
Yeni bir güneş doğdu ülkemiz de
Büyük önder Mustafa kemalle
Seksen beşinci yılın kutlu olsun.
Cumhuriyeti Atalarımız kurdu
Hediye etti biz gençlere
Biz çıkaracağız seni göklere
Seksen beşinci yılın kutlu olsun.
Senin için ne canlar verdik cephelerde
Düşman acımadan öldürdü kundakda ki bebeleri de
Canlarıyla dişleriyle düşmanla savaştı her yerde
Seksen beşinci yılın kutlu olsun.
Gece demeden gündüz demeden
Düşmanla savaştı analarımız babalarımız
Başlarında büyük önder atamız
Seksen beşinci yılın kutlu olsun.
Mahmut Şimşek
bir milletin bağımsızlık için verdiği savaşın onlara getirdiği en iyi yönetim biçimidir
aklıma bursa nutku geliyor. Cumuriyeti kormak için büyük önderin veriği görevi ne kadar yerine getirdiğimizi görüyorum.
Önderin beklediği nesil biz değiliz.
Adaleti çiğneyen devlet adamlarını cezalandırmayan milletler çökmek zorundadır.(Hz.Muhammed)
1400 yıl önce büyük bir din ve devlet adamının bu özgün deyişini değerlendirdiğimizde Cumhuriyet kavramının bugünkü uygulamalar karşısındaki derin anlam ve önemi çok net bir şekilde ortaya çıkmaktadır...
bir milletin bağımsızlık için verdiği savaşın onlara getirdiği en iyi yönetim. kendi içinden gelenlerin, ihtiyaçlarına cevap vermesi için, onlara verilen yetki yanı demokrasiyi birlikte yaşamak. ama bizde iyice sulandırılmış. vatandaş benim şehrimin yolunu bilmiyorki, sorunu mu bilsin. parti seçmiş payımıza da o düşmüş. seçimden sonra ara ki bulasın. o kendini gelecek seçime teminat almanın peşinde. Allah kabul etsin millet vekilimiz yoktur demiyoruz.
Bu cümleyi görünce ilk aklıma gelen,yıl 98 olmalıydı yanılmıyorsam Ereğli'de gelen cumhuriyet trenini gezmek için sıraya girip,açılan kapılardan içeriye insanların hücum etmeleri ben ve kızımın ezilmeye ramak kalışımızdı.Düşünüyorumda e be öküzler sıra niye yapılır ve niye girersiniz sıraya madem önünğüzdekileri hiçe sayarak dalacaksınız içeride.Ben hayatımda çok istememe rağmen cumhuriyet treni hariç trene binmedim.
Sıranın arkasında bekleyen ben olsam hadi neyse :))
İnsanın kendine yakıştırdığını seçmesi biçimidir...
büyük bir özlemle bekliyoruz.