Antikçağ’dan bu yana çöller büyümeye devam ediyor ve insan eliyle ormanlar yok ediliyor.
Çöller, imparatorluklarını her gün biraz daha genişleten fatihlere benzedi. Bir zamanlar yeryüzünün ısınması nedeniyle doğal olarak gerçekleşen çölleşme, bugün insan etkinliklerinin eklenmesiyle hız kazandı. Ağaçların kesilmesi, çalılıkların yakılması ve çok sayıda otlak alanı açılması orman alanlarının başlangıçta savanlara ve giderek gerçek çöllere dönüşmesine neden oluyor. Sahra’nın her iki yanında “yeşil duvarlar” (ağaç dikimleri) oluşturma girişimlerine rağmen, çöl acımasızca büyüyor.
Nem ormanların bile günümüzde seyrekleşiyor. Brazilya’da tarım alanları açmak için ormanlar yok ediliyor.
Afrika’da ve Güneydoğu Asya’da ise, büyük ağaçları Avrupalılara ve Japonlara satmak için kesiyorlar.
Daha sonra da yerli halk tarım yapmak üzere yanmış orman alanlarına yerleşiyor. Ve bu şekilde her yıl aşağı yukarı Belçika toprakları büyüklüğünde orman alanı yok oluyor.
Bugün yalnız Küzey Yanküre orman alanlarını koruyor ve hatta bu alanları genişletiyor.
Çölleşme artıyor… Yeryüzünün üçte biri çölleşme tehlikesiyle karşı karşıya. Gerek hava koşulları gerek siyasal faktörler nedeniyle çölleşme, geri dönülmesi olanaksız bir süreçtir. Mesela bazı hükümetler, kırsal alanlarda yaşayan halkın göç etmesini engellemiyorlar. (R. CA.) _______________________________________________________________
Peki, o zaman çölleşme nedir? – (www.cevre.gov.tr/genelbilgiler/collesme.htm)
1992 Dünya zirvesinde dünya liderleri tarafından kabul edilen ve anlaşma metninde de yer alan tanımlama, 'iklim değişiklikleri ve insan faaliyetleri de dahil olmak üzere muhtelif faktörlerin etkisi altında kurak, yarı kurak ve az yağış alan bölgelerdeki toprağın doğal özelliklerini yitirmesi veya kısaca toprağın aşınması' şeklindedir. _______________________________________________________________
Çölleşme dünya çapında 1.2 milyar insanın geçim kaynağını tehdit ediyor. Birleşmiş Milletler uzmanlarına göre 135 milyon insan bu gelişmenin sonucunda yerini yurdunu terk etmek zorunda kalabilir. Dünyanın toplam %30’u çölleşme tehlikesi ile karşı karşıya ve her yıl 25 milyar ton verimli toprak çölleşme sonucu erozyonla kayboluyor.
Çölleşme toprağın verimliliğini azaltarak, sonuçta açlık, yoksulluk ve hatta ekonomik ve politik sorunlara yol açabiliyor. Birleşmiş Milletler uzmanları çölleşmenin aynı zamanda biyolojik zenginliğin azalmasına yol açtığını vurguluyorlar. Çölleşmenin nedenleri ise dünya iklimindeki değişiklikten, ormanların kesilmesi ile ortaya çıkan erozyon, su ve toprağın aşırı kullanımı ya da zehirlenmeye kadar çeşitli.
Kuraklık en önemli neden olmakla beraber çölleşme sadece kuraklık anlamına gelmiyor, kullanılmaz hale gelen tüm topraklar çölleşmiş sayılıyor. Başta Afrika olmak üzere 110 ülkede yaşamı tehdit eden çölleşme ile mücadele için 1996 yılında bir sözleşme imzalandı. Bu Birleşmiş Milletler sözleşmesine 167 ülke imza attı. Sözleşmenin sekreterliği 1999 yılında Bonn’a taşındı. Sekreterlik, çölleşme ile mücadelenin koordinasyonunu üstleniyor. _______________________________________________________________
Türkiye’nin Durumu – (arsiv.hurriyetim.com.tr/hur/turk/ 01/06/17/turkiye/35tur.htm)
Türkiye, dünyada en fazla erozyona uğrayan yüksek ve engebeli bir ülke. Özellikle sahil kesimleri ve Doğu Anadolu Bölgesi çok engebeli bir arazi yapısına sahip. Erozyon Türkiye'de en büyük doğal afetlerden biri.
Erozyonun büyük bir kısmı orman rejimi dışındaki tarım ve mera alanlarında. Çölleşme dolayısıyla etkilenen alanlardaki gelir kayıplarının bugüne kadar 42 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. Türkiye topraklarının yüzde 86'sında orta, şiddetli ve çok şiddetli erozyon olayı yaşanıyor. _______________________________________________________________
Doğru tarım uygulamaları teşvik edilmeli, Su kaynakalrının kaybı ve toprak tuzlanması önlenerek kuraklık etkileri azaltılmalı, Ağaçlandırma teşvik edilirken, mümkün olduğu kadar orman yangınları ile mücadele edilmeli ve önlenmeli, Erozyon ve kumul birikimiyle mücadele edilmeli, Dyarlı olalım, elele verelim. Bırakalım ülkemizde “ Çölleşme’ nin sadece adı kalsın! ” Özellikle çiftçilerin büyük baş hayvan yetiştiricilerinin ve diğer ilgili sosyal grupların konu hakkında biliçlenmeleri sağlanmalı ve problemin halkın katılımı ile çözümü hedeflenmeli, _______________________________________________________________
Ayrıca Bkz. stu.inonu.edu.tr/~cevre/erozyon.htm www.tmmobzmo.org.tr/ulusaleylem.html (Tarım Reformu) _______________________________________________________________
Çölleşme
Antikçağ’dan bu yana çöller büyümeye devam ediyor ve insan eliyle ormanlar yok ediliyor.
Çöller, imparatorluklarını her gün biraz daha genişleten fatihlere benzedi. Bir zamanlar yeryüzünün ısınması nedeniyle doğal olarak gerçekleşen çölleşme, bugün insan etkinliklerinin eklenmesiyle hız kazandı. Ağaçların kesilmesi, çalılıkların yakılması ve çok sayıda otlak alanı açılması orman alanlarının başlangıçta savanlara ve giderek gerçek çöllere dönüşmesine neden oluyor. Sahra’nın her iki yanında “yeşil duvarlar” (ağaç dikimleri) oluşturma girişimlerine rağmen, çöl acımasızca büyüyor.
Nem ormanların bile günümüzde seyrekleşiyor. Brazilya’da tarım alanları açmak için ormanlar yok ediliyor.
Afrika’da ve Güneydoğu Asya’da ise, büyük ağaçları Avrupalılara ve Japonlara satmak için kesiyorlar.
Daha sonra da yerli halk tarım yapmak üzere yanmış orman alanlarına yerleşiyor. Ve bu şekilde her yıl aşağı yukarı Belçika toprakları büyüklüğünde orman alanı yok oluyor.
Bugün yalnız Küzey Yanküre orman alanlarını koruyor ve hatta bu alanları genişletiyor.
Çölleşme artıyor… Yeryüzünün üçte biri çölleşme tehlikesiyle karşı karşıya. Gerek hava koşulları gerek siyasal faktörler nedeniyle çölleşme, geri dönülmesi olanaksız bir süreçtir. Mesela bazı hükümetler, kırsal alanlarda yaşayan halkın göç etmesini engellemiyorlar. (R. CA.)
_______________________________________________________________
Peki, o zaman çölleşme nedir? – (www.cevre.gov.tr/genelbilgiler/collesme.htm)
1992 Dünya zirvesinde dünya liderleri tarafından kabul edilen ve anlaşma metninde de yer alan tanımlama, 'iklim değişiklikleri ve insan faaliyetleri de dahil olmak üzere muhtelif faktörlerin etkisi altında kurak, yarı kurak ve az yağış alan bölgelerdeki toprağın doğal özelliklerini yitirmesi veya kısaca toprağın aşınması' şeklindedir.
_______________________________________________________________
ÇÖLLEŞME TEHDİT EDİYOR! ! – (www.izmircevre.gov.tr)
Çölleşme dünya çapında 1.2 milyar insanın geçim kaynağını tehdit ediyor. Birleşmiş Milletler uzmanlarına göre 135 milyon insan bu gelişmenin sonucunda yerini yurdunu terk etmek zorunda kalabilir. Dünyanın toplam %30’u çölleşme tehlikesi ile karşı karşıya ve her yıl 25 milyar ton verimli toprak çölleşme sonucu erozyonla kayboluyor.
Çölleşme toprağın verimliliğini azaltarak, sonuçta açlık, yoksulluk ve hatta ekonomik ve politik sorunlara yol açabiliyor. Birleşmiş Milletler uzmanları çölleşmenin aynı zamanda biyolojik zenginliğin azalmasına yol açtığını vurguluyorlar. Çölleşmenin nedenleri ise dünya iklimindeki değişiklikten, ormanların kesilmesi ile ortaya çıkan erozyon, su ve toprağın aşırı kullanımı ya da zehirlenmeye kadar çeşitli.
Kuraklık en önemli neden olmakla beraber çölleşme sadece kuraklık anlamına gelmiyor, kullanılmaz hale gelen tüm topraklar çölleşmiş sayılıyor. Başta Afrika olmak üzere 110 ülkede yaşamı tehdit eden çölleşme ile mücadele için 1996 yılında bir sözleşme imzalandı. Bu Birleşmiş Milletler sözleşmesine 167 ülke imza attı. Sözleşmenin sekreterliği 1999 yılında Bonn’a taşındı. Sekreterlik, çölleşme ile mücadelenin koordinasyonunu üstleniyor.
_______________________________________________________________
Türkiye’nin Durumu – (arsiv.hurriyetim.com.tr/hur/turk/ 01/06/17/turkiye/35tur.htm)
Türkiye, dünyada en fazla erozyona uğrayan yüksek ve engebeli bir ülke. Özellikle sahil kesimleri ve Doğu Anadolu Bölgesi çok engebeli bir arazi yapısına sahip. Erozyon Türkiye'de en büyük doğal afetlerden biri.
Erozyonun büyük bir kısmı orman rejimi dışındaki tarım ve mera alanlarında. Çölleşme dolayısıyla etkilenen alanlardaki gelir kayıplarının bugüne kadar 42 milyar dolar olduğu tahmin ediliyor. Türkiye topraklarının yüzde 86'sında orta, şiddetli ve çok şiddetli erozyon olayı yaşanıyor.
_______________________________________________________________
Neler yapılmalı? – (www.cevre.gov.tr/genelbilgiler/collesme.htm)
Doğru tarım uygulamaları teşvik edilmeli,
Su kaynakalrının kaybı ve toprak tuzlanması önlenerek kuraklık etkileri azaltılmalı,
Ağaçlandırma teşvik edilirken, mümkün olduğu kadar orman yangınları ile mücadele edilmeli ve önlenmeli,
Erozyon ve kumul birikimiyle mücadele edilmeli,
Dyarlı olalım, elele verelim. Bırakalım ülkemizde “ Çölleşme’ nin sadece adı kalsın! ”
Özellikle çiftçilerin büyük baş hayvan yetiştiricilerinin ve diğer ilgili sosyal grupların konu hakkında biliçlenmeleri sağlanmalı ve problemin halkın katılımı ile çözümü hedeflenmeli,
_______________________________________________________________
Ayrıca Bkz.
stu.inonu.edu.tr/~cevre/erozyon.htm
www.tmmobzmo.org.tr/ulusaleylem.html (Tarım Reformu)
_______________________________________________________________