Kültür Sanat Edebiyat Şiir

Çırakzâde sizce ne demek, Çırakzâde size neyi çağrıştırıyor?

Çırakzâde terimi Ercan Kurt tarafından tarihinde eklendi

  • Ercan Kurt
    Ercan Kurt

    ÇIRAK'ZÂDE: Âhirzaman'da 1 Garîp Dünyâlı'nın 'Dükkan Ehli Mütevellisi'nde bulunan bir şahıs'tır.
    .
    ÇIRAK'ZÂDE:
    O ayak işlerine bakan ve genel de 'kaytaran' tarafımızdır.
    (Hikâyeleri,çoğunlukla o yazar...Nokta ve virgül kullanmayı,anormal; sever...)

    (Lâkâbı:Bey'zâde...Tâhsili:(Sordurmaz) ...Hobisi:Gezmek...Fobisi:Geri dönmek...
    Damak Zevki:Çikolatalı mâmüller...Pohça,simit,kek,kurabiye türevi aparatifler...
    Dükkandaki Görevi:Çekip çevirmek,temizlik,servis vb...Hissesi:Yoktur ama rey hakkı vardır...)
    (1 Vecizesi) -'Aç karına geğiren; açtır.Tok karına geğiren; toktur.Durduk yere geğiren; yoktur! '...
    .

  • Ercan Kurt
    Ercan Kurt

    Akşamüstü Karalamaları -16- Biz

    .

    *
    (-Değiliz elbet düşmanı...Teknoloji velinîmet; baştacı...
    _____________-Lâkin güzel gardaşım;
    Neden bize verdiği çokça hüzün ve de biraz gözyaşı? ..)
    *

    ___________________B / İ Z_________________
    *
    (Pek çok şeyin son vaktine yetişebilenlerdeniz biz.)

    Ne güzel mahallelerimiz vardı yâ bizim eskiden...
    Neşe ve huzur akardı sanki cumbalı hânelerden...
    Mest ederdi göreni taş işi kaldırımlar...bahçeler...
    Rengârenkti 4 bi' yan...Şakırdı üveyikler,serçeler...

    Önce:-'Su geldi! ' dediler,çeşmeler gitti.-Sonra; hepsi!
    Veren aldı kurtuldu,aldı payını müta/âh/hitten...
    *
    (Son paylaşımları görebilen bâhtiyarlardanız biz.)

    -Âh anacım âh! ..Zordu eskiden be çamaşır yıkamak.
    Komşular çağrılır,medet umulurdu mahalleliden(!)
    Ve,kara-kara kazanlar yakılırdı ev önlerinde...
    Türküler çığrılırdı yanık-yanık,iner(i) ken tokmaklar...

    -'Elektrik geldi! ' dediler 1 gün...Kapan,gitti kazanı(nı) .
    -Ohh! ..Rahattır artık kafalar,işiten yok ya; tokmağı(!) ..
    *
    (Son demlerin son fırt'ına 'hüpp' edebilmişlerdeniz biz.)

    Eski vakitlerde,yâni; (henüz) icâd olmamışken bahane,
    Tanışıklar (sık-sık) buluşurlar idi; ak'şâm gezmelerinde...
    Çaylar demlenir,kestâneler kavrulurdu soba üstlerinde.
    Koyu-koyu sohbetler edilirdi uzun kış gecelerinde...

    -Âh! ..Derken,-'Bu Ti-Vi'dir! ' dediler bi' kara kutu için;
    (Ve) Çoluk-çocuk demeden,kıydılar; kıydılar hepimize...




    ___________________Çırak'zâde(&Zartaboz'zâde)



    Ercan Kurt