1) Korku olduğunu sanan bi film. 2) The mother ase's death-son 2 ölçüsü-(edvard grieg) . 3) Elleri kulağında bi insan,bi tablo. 4) Kakofoni. 5) Küçük dil.
'dün gece en büyük pişmanlığım tecavüz etti bana.. çok güçlüydü,duygusuzca,engel olamadım.. çok soğuktu,diken gibi batmıştı vüducumun her noktasına, pişmanlığım. korktum,söyleyemedim kimseye,utandım. tuvalete gittim,aynaya bakamadım,kaçırdım gözlerimi, klozetin kenarına oturdum,sabaha kadar kustum,kustum. kustum ve ağladım.. ancak içimden atamadım nefretimi,kendimden.. gözyaşımla birlikte dökemedim yüzsüzlüğümü.. biliyorum bir daha gelicek,bu sefer onurumu almaya değil,beni almaya gelicek.. giyotinin altında gibiyim,bekliyorum.. klozetin kenarında,kusuyorum, soğuk herşey,buz gibi.. '
'Uğuldayan ve hep uğuldayan bir orman kadar üşüyorum şimdi yanlış rüzgarlar esiyor dallarımda yanlış ve zehirli çiçekler açıyor Kanımda kocaman gözleriyle bir çığlık'
uzay boşluğu içinde attığım çığlığın yankisini düşünüyorum... ne kadar da ehemmiyetsiz görünüyor.
cevapsız çığlıkların yankısı içine döndüğünde seni ayakta tutan ne?
seni senden alan ses
atılan bir şeydir. birikince tutulamaz. masanın altına girip ya da eşiğe oturup ya da kapının arkasına saklanıp atmalı onu. bak, hayali bile ne güzel.
'HASANKEYF' YOK OLMASINNN! ! ! ! .....
ruhun bastırılmış sesleri
Edvard Munch
1) Korku olduğunu sanan bi film. 2) The mother ase's death-son 2 ölçüsü-(edvard grieg) . 3) Elleri kulağında bi insan,bi tablo. 4) Kakofoni. 5) Küçük dil.
kocatepe de cenaze töreninde kokoanalar iş başındaydı darbe çığırtkanları bunlar bana 28 şubatı hatırlatıyor
çok hoş bir grup
1-2-3
rüyalarımda bi türlü atamadığım ve ertesi gün boyunca bana huzursuzluk veren şey.
'dün gece en büyük pişmanlığım tecavüz etti bana..
çok güçlüydü,duygusuzca,engel olamadım..
çok soğuktu,diken gibi batmıştı vüducumun her noktasına,
pişmanlığım.
korktum,söyleyemedim kimseye,utandım.
tuvalete gittim,aynaya bakamadım,kaçırdım gözlerimi,
klozetin kenarına oturdum,sabaha kadar kustum,kustum.
kustum ve ağladım..
ancak içimden atamadım nefretimi,kendimden..
gözyaşımla birlikte dökemedim yüzsüzlüğümü..
biliyorum bir daha gelicek,bu sefer onurumu almaya değil,beni
almaya gelicek..
giyotinin altında gibiyim,bekliyorum..
klozetin kenarında,kusuyorum,
soğuk herşey,buz gibi.. '
Sayha...
'Uğuldayan ve hep uğuldayan
bir orman kadar üşüyorum şimdi
yanlış rüzgarlar esiyor dallarımda
yanlış ve zehirli çiçekler açıyor
Kanımda kocaman gözleriyle bir çığlık'
Ahmet Telli