Cellat Kara ALi,12 yıl içinde,'üç bin küsuru Konya isyanında,kalanı da İzmir istirdadından bu yana...'Olmak üzere toplam 5.216 kişiyiastığını gururla beyan etmiştir.^.Mart 1931 Son posta Gzt.
'cilt' ile aynı köke ait imiş. Yeni öğrendim.(bir alttaki entryde yazmış olduğum 'meclût' kelimesini de nasıl uydurmuşsam artık.) 'cellâd' ın asıl anlamı kırbaçlayan, kamçılayan anlamında imiş aynı zamanda. Cilde zarar veren (kozmetikle bir alakası yok) . Birde eski kabirler hepimize mâlumdur. Osmanlıdan kalma, yaşayan milli hâfızalarımızın en güzel örnekleri olan mezar taşları. Hepsinde ayrı bir temsil.Mezar taşlarındaki işlemeler o mezarda yatanın mesleği, cinsiyeti; eğer tasavvuf erbâbı ise hangi dergâha bağlı bulunduğu, hangi tarikate intisablı olduğu vs. Peki ya cellâtların mezar taşları? Ecdâd onları da düşünmüş. Ve gelen geçen beddua etmesin diye mezar taşlarına hiç bir süsleme yapmamışlar, hatta hiç bir işâret.. Zâten bilinen 4 tane cellat mezarı varmış ki bu da Eyüp Sultan mezarlığında Piyer Loti'ye çıkarkenmiş.. İstanbul'a gidince ziyâret edilecekler listesine ekledim bile.. Merak ettim..
bir cellatla empati kurmaya çalışıyorum. onu anlamaya giyotini indirirken yada baltayı kelleye götürürken.. anlayamıyorum.. nasıl bir histir nasıl hisseder diyorum fakat yanıtsız kalıyor sorularım.. bir cellatın duygularına giremiyorum ya da girince hiç bir şey göremiyorum.... peki ya meclûd? baltanın ucunda ki? ellerim bağlı birazdan inecek başıma doğru soğuk bir demir.. korkuyormuyum? kalp atışlarım hızlandı bir ümit bekliyorum seyreden halka bakıp bir isyan hayal ediyorum ses yok. öleceğimi anlayıp acırmı acaba diye düşünüyorum. ya isabet etmezse ve kafamın yarısını keserse acırsa..
Cellat uyandı bir gece.. tanrım dedi bu nasıl bir bilmece? Çoğalmaktalar öldürüldükçe.. bense tükenmekteyim her gün öldürdükçe..
Abimin lise vakitleri duvarlara yazdığı yazılardan biri olabilir.. yani tam olarak hatırlıyamıyorum.. ondan duymuşum gibime geliyor.. vesselam
bu yazıyı yazıp sildim.. niye.. çünkü aşağıda bu dizeleri ataol behramoğlu yazdığını belirten bir anlam düşmüş arkadaş.. yine de değiştirmeyeyim dedim.. benim söylediğim kulağıma daha hoş geliyor sanki.. ne konuşuyorum nedir bu görünme çabam.. rabbim ellerimden tut..
... Biz bu kendimizi boşuna soruyoruz kendimize Boşuna asıyoruz onları, boşuna öldürüyoruz Bu bizim gözlerimizden ufacık şeyler geçiyor - acaba? Evet, çok değil, bakışırken düzeltiyoruz Biz ne garip şeyleriz ki, doluyuz, bazıyız, avuntuluyuz Ve bizim en güzel öldüğümüzdür bu: yaşamak Ben biliyorum, yalan mı, sizde biliyorsunuz.
Cellat uyandı yatağında bir gece
“Tanrım” dedi “Bu ne zor bilmece:
Öldürdükçe çoğalıyor adamlar
Ben tükenmekteyim öldürdükçe…”
....Ataol Behramoğlu.......
Cellat Kara ALi,12 yıl içinde,'üç bin küsuru Konya isyanında,kalanı da İzmir istirdadından bu yana...'Olmak üzere toplam 5.216 kişiyiastığını gururla beyan etmiştir.^.Mart 1931 Son posta Gzt.
İntihar eden kişi kendi kendinin cellatıdır....
'celat,
uyandı yatağında bir gece,
tanrım dedi
bune zor bilmece
öldükçe çoğlalıyor adamlar
bense
tükenmekteyim öldürdükçe'
.
(Ataol Behramoğlu)
.
Cellatların döktüğü kan
Bir gün onları boğacak
Bu kan denizinin ufkundan
Kızıl bir güneş doğacak...
'cilt' ile aynı köke ait imiş. Yeni öğrendim.(bir alttaki entryde yazmış olduğum 'meclût' kelimesini de nasıl uydurmuşsam artık.)
'cellâd' ın asıl anlamı kırbaçlayan, kamçılayan anlamında imiş aynı zamanda. Cilde zarar veren (kozmetikle bir alakası yok) .
Birde eski kabirler hepimize mâlumdur. Osmanlıdan kalma, yaşayan milli hâfızalarımızın en güzel örnekleri olan mezar taşları. Hepsinde ayrı bir temsil.Mezar taşlarındaki işlemeler o mezarda yatanın mesleği, cinsiyeti; eğer tasavvuf erbâbı ise hangi dergâha bağlı bulunduğu, hangi tarikate intisablı olduğu vs.
Peki ya cellâtların mezar taşları?
Ecdâd onları da düşünmüş. Ve gelen geçen beddua etmesin diye mezar taşlarına hiç bir süsleme yapmamışlar, hatta hiç bir işâret.. Zâten bilinen 4 tane cellat mezarı varmış ki bu da Eyüp Sultan mezarlığında Piyer Loti'ye çıkarkenmiş.. İstanbul'a gidince ziyâret edilecekler listesine ekledim bile.. Merak ettim..
bir cellatla empati kurmaya çalışıyorum.
onu anlamaya
giyotini indirirken yada baltayı kelleye götürürken..
anlayamıyorum..
nasıl bir histir nasıl hisseder diyorum
fakat
yanıtsız kalıyor sorularım..
bir cellatın duygularına giremiyorum
ya da
girince hiç bir şey göremiyorum....
peki ya meclûd?
baltanın ucunda ki?
ellerim bağlı
birazdan inecek başıma doğru soğuk bir demir..
korkuyormuyum?
kalp atışlarım hızlandı
bir ümit bekliyorum
seyreden halka bakıp bir isyan hayal ediyorum
ses yok.
öleceğimi anlayıp
acırmı acaba diye düşünüyorum.
ya isabet etmezse ve kafamın yarısını keserse
acırsa..
Cellat uyandı bir gece.. tanrım dedi bu nasıl bir bilmece?
Çoğalmaktalar öldürüldükçe.. bense tükenmekteyim her gün öldürdükçe..
Abimin lise vakitleri duvarlara yazdığı yazılardan biri olabilir.. yani tam olarak hatırlıyamıyorum.. ondan duymuşum gibime geliyor.. vesselam
bu yazıyı yazıp sildim.. niye.. çünkü aşağıda bu dizeleri ataol behramoğlu yazdığını belirten bir anlam düşmüş arkadaş.. yine de değiştirmeyeyim dedim.. benim söylediğim kulağıma daha hoş geliyor sanki.. ne konuşuyorum nedir bu görünme çabam.. rabbim ellerimden tut..
CELLATIN ANLAMI CAN ALANANA CELLAT DENİR benim lakabım cellat kimine göre can veren kimine göre can alan CELLAT! ! ! ! ! ! .....
buna asik olanlar umutsuzlugun kanunsallastigini kabul eden halklardir...
Maşuk...
celllat cellatta cellatlıgı ıcat edıp cellat yapanlar cellat deılmıydı? insan deılmıydı? ...bu bır ınsan kulturu, zaman zaman sekıl degıstırsede ıcerık degıstırmeyen bır oluşum.ama ınsana ait hersey yıktıkça acı verdıkce sınırları zorladıkca dogruya koşar..kazananlar yarısı bıtırebılenler güzeli iyiyi dogruyu yaratacaklar inşalah (dılek)
Cellat uyandı yatağında bir gece
'tanrım' dedi 'Bu ne zor bilmece:
Öldürdükçe çoğalıyor adamlar
Ben tükenmekteyim öldürdükçe...'
Ataol Behramoğlu/1974
Süper-ego....
her köyün bir kasabı vardır, o sen olma sözünü anımsattı, yani kasaplık gibi zaruri bir ama kanla ğraşmak için hevesli olma gibilerinden...
esasında yanlış bir hareket kurbanın uzun süre acı çekmesine sebep olacağından cellatlık çok hüner isteyen bir işmiş:P
kafalarına giydikleri maske sözde kimlikleirni saklamak içindir ama daha yaptıkları iş utanç verici olduğundan da takıyor olabilirler...
civiyi civi, imansızı imansız, avcıyı avcı, cellatı cellat
...
Biz bu kendimizi boşuna soruyoruz kendimize
Boşuna asıyoruz onları, boşuna öldürüyoruz
Bu bizim gözlerimizden ufacık şeyler geçiyor - acaba?
Evet, çok değil, bakışırken düzeltiyoruz
Biz ne garip şeyleriz ki, doluyuz, bazıyız, avuntuluyuz
Ve bizim en güzel öldüğümüzdür bu: yaşamak
Ben biliyorum, yalan mı, sizde biliyorsunuz.
Edip Cansever, Umutsuzlar Parkı
kendi kendimin celladıyım kendim....
kendimi bir sandalyenin üzerine çıkarıyorum..
boynuma ilmeği geçirip...sandalyemi itekliyorum....
süperegom celladım benim....
yaşasın Freud...