Yavaş yavaş geçtim kalabalıkların arasından bir deniz çarpması gibi çoğalta çoğalta geçen geçtiği yeri yavaş yavaş çıktım içimden.Dokundum yavaş yavaş acıya,kuvarsa,şiire yavaş yavaş tarttım suyu,anladım nedir ağırlık kokular coğrafya. Eğildim sonra gövdeyi tanıdım ve düzenini gördüm sessizliğin dümdüzlüğünü gördüm yinelemedi gördüğüm hiçbir şey böyle yavaş yavaş geçtim insandan insana insanlaştırdım yavaş yavaş dışımı böyle karıştım kalabalıklara kalabalıklaştım böylece..
Koza grubunun sahibi olduğu, ortalama 40-50 bin tirajlı, Demokrat, muhafazakar, liberal görüşlere mensup yazarları barındıran, bir sağ kanat gazetesinin adıdır.
Dünün ve yarının; geçmişi ve geleceği Diğer günlerden hem farklı, ertesinde saklı Gecenin kaybı ve güneşin planı Yeni günün heyecanı, ve anın başlangıcı, İşte gün, bugün..Planı......
Geçen yıl bugün anladım bir çok şeyi, İkilemlerin cevabını da bugün aldım, geçen yıl işareti verilmişti bu sene bugün olacakların... Sanki hiç olmamışım...
bugün resmine dokundum ben öptüm yine yine zaman ağır ol henüz erken demek için güle güle sesini özledim özledim çok haberim yok durmuş dünya niye seninle birlikte kaybolanları arıyorum başka şeylerde
Bugüne bir bak! Çünkü bu,gerçek hayat. Bugünün kısalığında yatar, Varlığımızın tüm doğruları Ve tüm gerçekleri, Büyümenin hazzı, Hareketin zevki, Ve parlaklığı güzelliğin. Dün bir düşten ibaretti. Yarınsa bir hayal. Bugünü iyi yaşamak, Dünü tatlı bir düş. Yarını umut dolu kılar. İşte bu yüzden bak, Bugüne bir daha. Ve yeni doğan günü selamla!
BUGÜNLER... Eve çift maaşın girdiği ama çiftlerin boşandığı, Güzel evlerin yuva olamadığı günler. Bugünler... Kısa seyahatlerin, Kağıt mendil gibi ilişkilerin, Yıka çık gönüllerin, Tek geceliklerin, Kilo dertlerinin, Ve her derde çare vitamin günleri. Bugünler vitrinlerin dolu ama gönüllerin boş olduğu günler! ..
sana uyanmıştım günün birinde.. gözlerimi açar açmaz adını söyledim.. ' bu günüm senin.. ' dedim içimden.. güzel olacak.. huzur dolu.. sevgi belki de.. hiç alışık olmadığım bir ümitle koştum günün kollarına.. düşmek aklıma bile gelmedi.. sonra haberin geldi.. seviyormuşsun onu.. uzun zamandır hemde! ! o gün başlamış hikâyeniz.. sana uyandığım gün ele karışmışsın.. senin olduğum gün başkasının olmuşsun.. içimdeki garip mutluluk yok oldu birden.. ümidimin boynu kııldı sanki! sana adadığım günüm zehir oldu.. en mutlu hissettiğim gün; senin en mutlu olduğun günmüş meğer.. ' biz ' i düşünürken, ' siz ' e şans diledim.. o günden beri zaman nasıl geçiyor anlamıyorum.. benim zamanım hiç geçmiyor sanki.. hep o gündeyim ben.. hâlâ sende.. 05.04.2006
EN GARİP GÜNÜM.. nasıl bir güne uyanmışım.. nasıl bir güne merhaba demişim.. nasıl bir güne sarılmışım tüm umudumla.. acılarımı göğüsleyerek nasıl da güzel geçmesini ummuşum sorgulamadan bu günün.. pamuk ipliğne bağlı yaşlarıma nasıl sahip çıktım.. azgın çığlıklarımı nasıl susturdum bilmiyorum! ! nasıl bir yürekmiş ki bendeki sevdiğimin sahibini sahiplendi! ! üzüldüğü hâlde üzmemek için üzenlerini çırpınan yürek benim mi? .. buymuş demek hüzün.. acı.. insanın içerinden akan gözyaşı buymuş.. gülerek ağlamak dedikleri buymuş.. ağlamadım bugün.. gülmeyi yeğledi gözlerim.. anlamsız çünkü ağlamak! ! gülüşler de fayda etmiyor belki.. ama ağlamak aşağılık bir şey! yerle bir olan bir gurur varsa ortada gülüşler de yetmiyormuş temizlemeye.. kahkahalar boş.. yerli yersiz mutluluk pozlarıyla ört pas ettim çaresizliğimi.. kelimenin tam anlamıyla bir zavallıydım bugün! ! tüm benliğimle utandım kendimden.. teselliye muhtaçken teselli ettim suçluları.. herşeyden habersiz.. herkesten habersiz.. sevdiğine kavuşan sevdiğim mutluydu.. bu düşüncelerin arasında tek düşünmeyendi o! tek kazançlıydı.. hayat beni son zerreme kadar harcıyor.. görüyorum! ! bitecek gibi değil hüzünler.. dinecek gibi değil bu kasırgalar.. hüznün yerini hiçbir şey almayacak! .. hüzün.. hep hüzün..
emniyet ve savcılığı gördüm hayatımda ilk kez. nedense içimde bir ürperti oluştururdu bu kelimeleri duymak bile. o binaları adımladım... emniyet sevimliydi, çay teklifi bile yapıldı. emniyetten savcılığa savcılıkta ilk girdiğimiz odadan yan odaya yan odadan yan odaya yönlendirildik böyle koridor boyu geziyorduk ki son odada hayli dalgın görünen savcı beye halimizi anlatmak için çaba sarfetmeye başladık...
__sabıka kaydı için mi geldiniz? __yok biz... __cezaevine mi gireceksiniz? hepimiz hönkledik... __.... __basıldıktan sonra bize gelecek suç unsuru bişey varsa cezai işlem başlatılacak... __:S dışarı çıkınca bir baktık ki göbeğimiz çatlamış
İstanbul'da zaman...
Yavaş yavaş geçtim kalabalıkların arasından
bir deniz çarpması gibi çoğalta çoğalta geçen
geçtiği yeri
yavaş yavaş çıktım içimden.Dokundum
yavaş yavaş acıya,kuvarsa,şiire
yavaş yavaş tarttım suyu,anladım nedir ağırlık
kokular
coğrafya.
Eğildim sonra gövdeyi tanıdım ve düzenini
gördüm sessizliğin dümdüzlüğünü
gördüm yinelemedi gördüğüm hiçbir şey
böyle yavaş yavaş geçtim insandan insana
insanlaştırdım yavaş yavaş dışımı
böyle karıştım kalabalıklara
kalabalıklaştım böylece..
____ İlhan Berk
Bugün dünü aratır oldu...
Bugün hoşça bak zatına :)
Avareyim..! Asudeyim..! Yorgunum..!
Avareyim! ..Asudeyim! ..Yorgunum! ..
Ölü de doğsa velâdettir..
Mevliddir..
Ve huzur cennetiklimlere emanettir.
..
13 eylül METİN OKTAY'ın ölüm yıldönümü,
Rahmetle anıyoruz
o büyük Galatasaray'lıyı.
Koza grubunun sahibi olduğu, ortalama 40-50 bin tirajlı, Demokrat, muhafazakar, liberal görüşlere mensup yazarları barındıran, bir sağ kanat gazetesinin adıdır.
hasrete eklenen bırgun ve wuslattan kopan bırgun BUGÜN
sadece 'Keşke...'.
Bugün pazar
Bugün beni ilk defa güneşe çıkardılar. Mısralarıyla başlayan bir Nazım şiiri...
ve hala ayaktayım, allahım dünden beter etme yarabbim, amin
;)
Bu gün kelebeği bir dağın ezdiği gündür, bu gün kalemin bile eyvah yazdığı gündür'
N.Genç
Bugün benim doğum günüm..Doğum günümü kutluyorum :)
Dünün ve yarının; geçmişi ve geleceği
Diğer günlerden hem farklı, ertesinde saklı
Gecenin kaybı ve güneşin planı
Yeni günün heyecanı,
ve anın başlangıcı,
İşte gün, bugün..Planı......
Geçen yıl bugün anladım bir çok şeyi,
İkilemlerin cevabını da bugün aldım, geçen yıl işareti verilmişti bu sene bugün olacakların...
Sanki hiç olmamışım...
Ne müttefik belli, ne sığınakların yeri.......
bugün resmine dokundum ben öptüm yine yine
zaman ağır ol henüz erken demek için güle güle
sesini özledim özledim çok haberim yok durmuş dünya niye
seninle birlikte kaybolanları arıyorum başka şeylerde
Kandilin yağı bitti..
..
Bugüne bir bak!
Çünkü bu,gerçek hayat.
Bugünün kısalığında yatar,
Varlığımızın tüm doğruları
Ve tüm gerçekleri,
Büyümenin hazzı,
Hareketin zevki,
Ve parlaklığı güzelliğin.
Dün bir düşten ibaretti.
Yarınsa bir hayal.
Bugünü iyi yaşamak,
Dünü tatlı bir düş.
Yarını umut dolu kılar.
İşte bu yüzden bak,
Bugüne bir daha.
Ve yeni doğan günü selamla!
bugün,
başka bir dünyaya uyandım.
ve dedim ki:
aslında, her yeni gün
yeni bir dünya.
yeni ise her şey,
yeni ise her an,
değişmeyen bir tek
adım kalsın sana.
bugün,
başka bir dünyaya uyandım.
ve dedim ki:
aslında
kalır, eskiden aynı olan
adımın yanında
bir de
sevdiğimiz ruhlar sonsuza...
Dervişimizi ağlarken gördük..
Say ki biz öldük..
..
BUGÜNLER...
Eve çift maaşın girdiği ama çiftlerin boşandığı,
Güzel evlerin yuva olamadığı günler.
Bugünler...
Kısa seyahatlerin,
Kağıt mendil gibi ilişkilerin,
Yıka çık gönüllerin,
Tek geceliklerin,
Kilo dertlerinin,
Ve her derde çare vitamin günleri.
Bugünler vitrinlerin dolu ama gönüllerin boş olduğu günler! ..
sana uyanmıştım günün birinde..
gözlerimi açar açmaz adını söyledim..
' bu günüm senin.. ' dedim içimden..
güzel olacak..
huzur dolu..
sevgi belki de..
hiç alışık olmadığım bir ümitle koştum
günün kollarına..
düşmek aklıma bile gelmedi..
sonra haberin geldi..
seviyormuşsun onu..
uzun zamandır hemde! !
o gün başlamış hikâyeniz..
sana uyandığım gün ele karışmışsın..
senin olduğum gün başkasının olmuşsun..
içimdeki garip mutluluk yok oldu birden..
ümidimin boynu kııldı sanki!
sana adadığım günüm zehir oldu..
en mutlu hissettiğim gün;
senin en mutlu olduğun günmüş meğer..
' biz ' i düşünürken, ' siz ' e şans diledim..
o günden beri zaman nasıl geçiyor anlamıyorum..
benim zamanım hiç geçmiyor sanki..
hep o gündeyim ben..
hâlâ sende..
05.04.2006
EN GARİP GÜNÜM..
nasıl bir güne uyanmışım..
nasıl bir güne merhaba demişim..
nasıl bir güne sarılmışım tüm umudumla..
acılarımı göğüsleyerek nasıl da güzel geçmesini ummuşum
sorgulamadan bu günün..
pamuk ipliğne bağlı yaşlarıma nasıl sahip çıktım..
azgın çığlıklarımı nasıl susturdum bilmiyorum! !
nasıl bir yürekmiş ki bendeki sevdiğimin sahibini sahiplendi! !
üzüldüğü hâlde üzmemek için üzenlerini
çırpınan yürek benim mi? ..
buymuş demek hüzün.. acı..
insanın içerinden akan gözyaşı buymuş..
gülerek ağlamak dedikleri buymuş..
ağlamadım bugün..
gülmeyi yeğledi gözlerim..
anlamsız çünkü ağlamak! !
gülüşler de fayda etmiyor belki..
ama ağlamak aşağılık bir şey!
yerle bir olan bir gurur varsa ortada
gülüşler de yetmiyormuş temizlemeye..
kahkahalar boş..
yerli yersiz mutluluk pozlarıyla ört pas ettim
çaresizliğimi..
kelimenin tam anlamıyla bir zavallıydım bugün! !
tüm benliğimle utandım kendimden..
teselliye muhtaçken teselli ettim suçluları..
herşeyden habersiz.. herkesten habersiz..
sevdiğine kavuşan sevdiğim mutluydu..
bu düşüncelerin arasında tek düşünmeyendi o!
tek kazançlıydı..
hayat beni son zerreme kadar harcıyor..
görüyorum! !
bitecek gibi değil hüzünler..
dinecek gibi değil bu kasırgalar..
hüznün yerini hiçbir şey almayacak! ..
hüzün.. hep hüzün..
Bugünde bitti..!
Geçen geçmiştir artık
An-ı müstakbelse müphemdir...
Hayatından nasibin bir şu geçmek isteyen demdir...
Mehmet Akif ERSOY
emniyet ve savcılığı gördüm hayatımda ilk kez.
nedense içimde bir ürperti oluştururdu bu kelimeleri duymak bile.
o binaları adımladım... emniyet sevimliydi, çay teklifi bile yapıldı.
emniyetten savcılığa savcılıkta ilk girdiğimiz odadan yan odaya yan odadan yan odaya yönlendirildik böyle koridor boyu geziyorduk ki son odada hayli dalgın görünen savcı beye halimizi anlatmak için çaba sarfetmeye başladık...
__sabıka kaydı için mi geldiniz?
__yok biz...
__cezaevine mi gireceksiniz?
hepimiz hönkledik...
__....
__basıldıktan sonra bize gelecek suç unsuru bişey varsa cezai işlem başlatılacak...
__:S
dışarı çıkınca bir baktık ki göbeğimiz çatlamış
herkes herkesin dedikodusunu yaptı...
hiç hoşuma gitmedi..
ben yokken,benim de dedıkodumu yapardır bunlar...
dünya yokmuş dedim...
Bugün 455. günü. Sen yoksun. Salı günü çarşıda gördüm, hala çok güzelsin....
genelde dünden beter olan gündür...
gelen gideni aratır hesabı