Hintli bilge (M.Ö. 6'ıncı yüzyıl ortaları - M.Ö 470 civarı), Budizmin kurucusu. Buda (Uyanmış) olmadan önce Sakyamuni (Sakyalar'ın bilgesi) veya Siddartha olarak da anılırdı. Acıyla baş etmek ve Nirvana'ya ulaşmak için yeni bir yol önerdi.
-Şakiké Belhi,İbrahim Ethem'e sorar; -Şükür konusunda ne yaparsınız? -Bulunca şükrederiz,bulmayınca sabrederiz,der. -Horasanın köpekleride öyle yapar.Biz bulunca dağıtırız,bulmayınca şükrederiz,der Şakiki Belhi. Şakiki Belhi'nin bu davranışına Kurmanci de 'Buda' denir.Yani, 'olunca dağıtan,meyvesel beklentileri aşmış olan,aç gözlü olmayan' anlamına gelir(Bu da) .Bu kelime aynı zamanda Hz:Muhammed'in(sav) de sıfatıdır.Hint Buda'sının en çok yaptığı iş çarmérgi(bağdaş) kurarak,tefekkür etmektir.
Nirvana,Mokşa(kurtuluş) budhi(Uyanış) değildir.(Ewé jı bo ditıné=Budi veya bodi)
Sanırım, 'bu da' yazılmak istenildi,gramer hatasıyla bitişik yazıldı.'Bu':adıldır,'Da'ise bağlaç olarak kullanılmıştır.'Bu dahi satılık' anlamında kullanılmıştır.
Ben de çağrıştırdığı birşey varsa, yaptırımı karanlık kararlar üzerine olan hiçbir dinin, gezegenin bu tarafına gönderilmesine gerek bırakmamış olmasıdır.
Buda hayatinda putlara karsi olan bir insandi. O öldükden sonra insanlar ona put olarak tapmaya basladilar. ALLAH islah etsin. Cümlemiz diyelim 'AMIN'! ! !
Fatâni topraklarıi... Yani, tarihte adına Siyam denilen, Tayland'ın kuzey kesimi. Potani, Yala, Narotewak ve Sentol isimli dört vilayetten mütesekkil. Günümüzde beş milyonu bulan Tayland Müslümanlarının yüzde seksen beşi burada bulunuyor. Halkı Maleyu ve Taice konuşuyor.
Bundan dört yüz yiı kadar önce, Limto Kiem adinda Çinli bir Budist rahip ve kız kardeşi, misyonerlik için buralara geliyor. Ve geceli gündüzlü yorgunluk bilmeden çalışıyorlar. Ama ne hikmetse çalısmalari bekledikleri neticeyi vermiyor.
Limto Kiem'in, o çok sevdigi köpegi bir gün ölüyor. Gözyaşı döküyor kaybettiği ve bir daha göremeyeceğine inandığı köpeği için. Halbuki bu arada çevre halkının ölülerini metânetle tesyî ettigini müsahede ediyor.
'Neden? ' diyor, bir doğru olmalı sadece. Ve 'Bu insanlar nasıl bu kadar metin davraniyorlar belâ ve musibetlere? ' diye sorguluyor kendini.
'Öldükten sonra köpeğimle, eşim, dostum, akrabam ve canımdan sevdiğim ablamla buluşamayacak mıyım bir daha! ' diyor kendi kendine.
Ablasına dönüyor; çare bulamıyor. Inancınıi sorguluyor; çözüm olmuyor. Sebebini sorguluyor ve bir daha dönmemek üzere yok olmak mânâsiz geliyor ona da. Ve her gün misyonerlik gâyesiyle kapılarını aşındırdıği evlere bu sefer, arayışına cevap bulmak için gidiyor.
Ve de aradiği cevabı buluyor Limto Kiem.
Hemen ablasina koşuyor; hak dine davet ediyor. Beklemediğgi ters bir tavırla karşılıyor ablasi kendisini; oralara geliş maksatlarını hatırlatıyor ve ecdadından utanması gerektiğini söylüyor. Vazgeçirmeye çalısiyor kardeşini.
Ama yılmıyor Limto Kiem. Budist tapınağı yapmak için satın aldıkları arazide bir mescit inşa ediyor, sırtında taşıdığı taşlarla.
Ablasi da vazgeçmiyor inadından. Önce konuşmama karari alıyor kardeşi ile. Fayda vermiyor. Sonra ölüm orucuna giriyor kardesini protesto için, eskilerin yaptigi gibi! Yine fayda vermiyor. Sonunda, açlık ve üzüntüden ölüyor ablası.
***
O bölgedeki ilk mâbed olarak tarihe düşüyor, dört duvardan ibaret ve üstü açık olan bu mescit. Adına Mescit Kresek deniyor. Günümüze kadar da beş vakit namaz kılınıyor içinde.
Çin hükümeti de ablasınin hâtirasina bu caminin karşı bitişiğindeki arsayı satın alıp bir Budist tapınağı yapıyor. Şimdi buralari ziyarete gelenler, her iki mabet arasinda iki kardeşin mezarlarını görebiliyor.
Ama bir farkla: Mescit Kresek dolu dolu vazifesini ifâ ederken, Budist tapinagi ise sadece müze durumunda.
Macaristan'ın başkentini oluşturan Tuna kıyısındaki iki kentten biri.Tunanın öbür kıyısındaki diğer kent Peşte'dir.Macar bi kızın isteği üzerine icq'da nicki Buda yapınca herkes Budist zannetmişti.
Buda’nın öğretisinin başlıca özelliği; Buda’nın aydınlanma sonucu bulmuş olduğu gerçekleri birer dogma olarak sunacak yerde aydınlanma yöntemini öğretmeyi ve böylelikle yöntemi öğrenen kimselerin kendi çabalarıyla bu gerçekleri kendilerinin bulup yaşantısal deneyimle doğrulamalarını öngörmesi, Budalık yolunu herkese açık tutmasıdır. Buda’nın yaşadığı dönemde Budizm bir din, Buda da bir peygamber değildi.
''Aydınlanmanın yolu ölçülülüktür.'' Buddha
''Nefret hiçbir zaman nefretle yok edilemez. Nefret sevgiyle yok edilir. Bu ölümsüz kanundur.'' Buddha
''Bir müzik aletinin tellerini çok gerersen kopar ama çok gevşetirsen de istediğin sesi alamazsın.'' Buddha
Hintli bilge (M.Ö. 6'ıncı yüzyıl ortaları - M.Ö 470 civarı), Budizmin kurucusu. Buda (Uyanmış) olmadan önce Sakyamuni (Sakyalar'ın bilgesi) veya Siddartha olarak da anılırdı. Acıyla baş etmek ve Nirvana'ya ulaşmak için yeni bir yol önerdi.
-Şakiké Belhi,İbrahim Ethem'e sorar;
-Şükür konusunda ne yaparsınız?
-Bulunca şükrederiz,bulmayınca sabrederiz,der.
-Horasanın köpekleride öyle yapar.Biz bulunca dağıtırız,bulmayınca şükrederiz,der Şakiki Belhi.
Şakiki Belhi'nin bu davranışına Kurmanci de 'Buda' denir.Yani, 'olunca dağıtan,meyvesel beklentileri aşmış olan,aç gözlü olmayan' anlamına gelir(Bu da) .Bu kelime aynı zamanda Hz:Muhammed'in(sav) de sıfatıdır.Hint Buda'sının en çok yaptığı iş çarmérgi(bağdaş) kurarak,tefekkür etmektir.
Nirvana,Mokşa(kurtuluş) budhi(Uyanış) değildir.(Ewé jı bo ditıné=Budi veya bodi)
gerçekten çok temiz, iyi niyetli, nazik, dürüst insanları yetiştiren öğreti
Sanırım, 'bu da' yazılmak istenildi,gramer hatasıyla bitişik yazıldı.'Bu':adıldır,'Da'ise bağlaç olarak kullanılmıştır.'Bu dahi satılık' anlamında kullanılmıştır.
bence bu din bana çok saçma geliyor gerçek din İSLAM dır.Bu dini ne kadar yok etmek isteselerde başaramayacaklar...
Kötüden uzaklaş, iyi olanı yap ve aklını temizle.Budaların öğrettiği şey...
seni korusun
Ben de çağrıştırdığı birşey varsa, yaptırımı karanlık kararlar üzerine olan hiçbir dinin, gezegenin bu tarafına gönderilmesine gerek bırakmamış olmasıdır.
Buda hayatinda putlara karsi olan bir insandi.
O öldükden sonra insanlar ona put olarak tapmaya basladilar.
ALLAH islah etsin.
Cümlemiz diyelim 'AMIN'! ! !
'Önce kendin gideceğin yolu öğren, sonra öğretmeye kalk.'
BUDA
Mescid Kresek
Fatâni topraklarıi... Yani, tarihte adına Siyam denilen, Tayland'ın kuzey kesimi. Potani, Yala, Narotewak ve Sentol isimli dört vilayetten mütesekkil.
Günümüzde beş milyonu bulan Tayland Müslümanlarının yüzde seksen beşi burada bulunuyor. Halkı Maleyu ve Taice konuşuyor.
Bundan dört yüz yiı kadar önce, Limto Kiem adinda Çinli bir Budist rahip ve kız kardeşi, misyonerlik için buralara geliyor. Ve geceli gündüzlü yorgunluk bilmeden çalışıyorlar. Ama ne hikmetse çalısmalari bekledikleri neticeyi vermiyor.
Limto Kiem'in, o çok sevdigi köpegi bir gün ölüyor. Gözyaşı döküyor kaybettiği ve bir daha göremeyeceğine inandığı köpeği için. Halbuki bu arada çevre halkının ölülerini metânetle tesyî ettigini müsahede ediyor.
'Neden? ' diyor, bir doğru olmalı sadece. Ve 'Bu insanlar nasıl bu kadar metin
davraniyorlar belâ ve musibetlere? ' diye sorguluyor kendini.
'Öldükten sonra köpeğimle, eşim, dostum, akrabam ve canımdan sevdiğim ablamla buluşamayacak mıyım bir daha! ' diyor kendi kendine.
Ablasına dönüyor; çare bulamıyor. Inancınıi sorguluyor; çözüm olmuyor. Sebebini sorguluyor ve bir daha dönmemek üzere yok olmak mânâsiz geliyor ona da. Ve her gün misyonerlik gâyesiyle kapılarını aşındırdıği evlere bu sefer, arayışına cevap bulmak için gidiyor.
Ve de aradiği cevabı buluyor Limto Kiem.
Hemen ablasina koşuyor; hak dine davet ediyor. Beklemediğgi ters bir tavırla karşılıyor ablasi kendisini; oralara geliş maksatlarını hatırlatıyor ve ecdadından utanması gerektiğini söylüyor. Vazgeçirmeye çalısiyor kardeşini.
Ama yılmıyor Limto Kiem. Budist tapınağı yapmak için satın aldıkları arazide bir mescit inşa ediyor, sırtında taşıdığı taşlarla.
Ablasi da vazgeçmiyor inadından. Önce konuşmama karari alıyor kardeşi ile. Fayda vermiyor. Sonra ölüm orucuna giriyor kardesini protesto için, eskilerin yaptigi gibi! Yine fayda vermiyor. Sonunda, açlık ve üzüntüden ölüyor ablası.
***
O bölgedeki ilk mâbed olarak tarihe düşüyor, dört duvardan ibaret ve üstü açık olan bu mescit. Adına Mescit Kresek deniyor. Günümüze kadar da beş vakit namaz kılınıyor içinde.
Çin hükümeti de ablasınin hâtirasina bu caminin karşı bitişiğindeki arsayı satın alıp bir Budist tapınağı yapıyor. Şimdi buralari ziyarete gelenler, her iki mabet arasinda iki kardeşin mezarlarını görebiliyor.
Ama bir farkla: Mescit Kresek dolu dolu vazifesini ifâ ederken, Budist tapinagi ise sadece müze durumunda.
Cüneyt EREN
Kaynak: Sızıntı
bir de bildiğimiz Buda var tabii
Herkes adamı Hintli zannediyo ama diil
Aslen Nepallidir gerçek adı da Siddharta Gautama
Macaristan'ın başkentini oluşturan Tuna kıyısındaki iki kentten biri.Tunanın öbür kıyısındaki diğer kent Peşte'dir.Macar bi kızın isteği üzerine icq'da nicki Buda yapınca herkes Budist zannetmişti.
Buda’nın öğretisinin başlıca özelliği; Buda’nın aydınlanma sonucu bulmuş olduğu gerçekleri birer dogma olarak sunacak yerde aydınlanma yöntemini öğretmeyi ve böylelikle yöntemi öğrenen kimselerin kendi çabalarıyla bu gerçekleri kendilerinin bulup yaşantısal deneyimle doğrulamalarını öngörmesi, Budalık yolunu herkese açık tutmasıdır. Buda’nın yaşadığı dönemde Budizm bir din, Buda da bir peygamber değildi.