Eski köye yeni adet getirten terimdir. Özellikle istatistikçiler açısından yeni bir konuyu gündeme getirmektedir. Artık kızlarımızın evden kaçıp meşhur olmak için çırpınmalarına gerek kalmamıştır. Kişi nedire gelsin-dir, bulaşsın-dır, yanına Bremen mızıkacılarını toplayıp birkaç uzun hava çalsın-dır. Tabii bu esnada ‘’meşhur’’ olacağım diye meçhul olup da kalmak vardır. Dikkat etmek gerekir. Teklifleri iyi değerlendirmelerini dileriz loca halkı olarak…
Belki Brezilya’ dan teklif bile gelir bu performansla, dizilerin baş aktrisi olur… Kim bilir…! ……….
Efenim laf söylemek için bu kadar ıkınmaya gerek yok idir. Bir husus da “nedirde söylemleriniz para etmiyorsa fiyakalıya söyleyin prim yapsın”laf-ı güzafını şahsım daha evvel zikir etmiş haliylen; malumunuz olduğu itibariylen, izniniz ilen… Ayrıyetten brazil dizilerini içerik olarak irdeleyebilmek için zannediyorum kafi dercede brazil dizisi izlenmiş idir zira güzel kızların ve yakışıklı adamların idealsiz dolaştıklarının anlaşılabilmesi ince husus udur. “melodram kurgu”,”legal uyuşturucu”efenim araya keşki Türkçe bir kelime sıkıştırıverseydiniz de bu kadar kulak tırmalamasaydı…eh madem bu kadar ıkındınız sataşalım da bari gönlünüz olsun bu arada satırlarının arasına sızmış ruh sümüğü de gözüme çarpmadı değil! Şüphe ilen… İtina ilen…
brezilya dizileri, melodramik kurgularıyla, geri kalmış bir dünyanın legal uyuşturucuları... yakışıklı erkeklerin, güzel kadınların 'esas' oldukları kristalize bir dünyanın, yapay iklimi. iş var mı? hayır! para var mı? hayır! idealizm var mı? hayır! bunlar yok da ben size en fiyakalısından bir brezilya dizisi versem! hay hay! bahtiyar olurum.
Bu arada t3k1cim bu sayfada en çok senin yazını beğendim… Bilhassa “hasta kız-hekim oğlan”betimlemene samimi söylüyorum bittim… Çok yaşa sen öpüldün gözlerinden… Saygı ilen sevgi ilen ;)
efenim brazil milletine hürmet ilen... euzubillahi bismillah ilen… efenim “rakı içenler öldü de su içenler ölmedi mi? ”deyu bir laf-ı güzaf var idir bizim illerde efenim brazilya dizileri, hint filmleri, arjantin dizileri, türk dizileri, amerikan dizileri hepisi aynı idir.brazilin dizisini seyreden aptaldır da csı-newyork, lost, prison break izleyen enteldir yaprak dökümü, aşk-ı memnu izleyen bizden değil idir gibim bir önerme elbette ki itibar görmeyecek idir.İtina ilen duyrulur… bir husus da günü gününe manuelayı,rosalindayı takip; zannımca üst üste, öküzlemesine, 3-5 konsantre sezon birden hazmetmeye çabalamadan daha evladır! Efenim bestenin kollayanı çok udur, bu sebepten limon kıza yardımda bulunacağım idir.ilan ilen… Efenim brazilya dizisinin arapça neşriyatı henüz vücud bulmadığından yahud da şahsımın ve şahıslarınızın bu konuya dair pek fazla malumatı olmadığından –en azından an itibari ilen,googldan aramaya üşendim ulen ;) -iki farklı ana konuyu iç içe tartışıp bilhassa besteciğimi savunan arkadaşın “ben haklıyım,zira konuya doğru yerden parmak bastım,limona laf koydum”manalı söylemlerine dudak bükmüş; faşır neşretmeyi limona çok görüp üstüne üstlük; misyonerlikle suçlamasına burun kıvırmış; ziyadesi ilen gülünç bulmuşum udur.iki parantezli tebessüm ilen :)) Efenim,arapça ve farsçadan dilimize giren kelimelerin haddi hesabı olmadığı gibi dilimizden de pek çok kelime bilimum dillere ki arapça da dahil girmiş idir.fekat olan olmuş geçen geçmiş biten bitmiş olup üzerinde etimolojik çalışma yapılması çalışırken ıkınılması zoraki köklere inilmesi,ilgili ilgisiz kelime türetilmesi ehil olmayan kulların işi değil idir ikaz ilen… Son bir hatırlatma ilen…efenim faşır neşir,ırın kırın türünden ikilemeler; zannımca dilimize istihfafkar,sernüvişt,şehbal vb nevinden kelimelerden kulağımıza en azından çağrışım bakımından dilimize daha yakın çalınmakta tanıdık gelmekte idir.şu durumda besteyi ve muhafızını arap ve farisi misyonerliği ilen suçlama hakkını şahsımda görüyorum hased ilen… İtina ilen asabiyet ilen Saygı ilen…
Bir zamanlar Brezilya dizileri furyası vardı, konu bildik konu, entrika, yasak ilişkiler, kimi eli kimin cebinde belli olmayan, aldatmalar, filinta delikanlılar, manken gibi yarı çıplak kızlar.... ve bitmek tükenmek bilmeyen olaylar zinciri, bir insanın başına gelebilecek herşeyin insanların başına geldiği çözümsüzlük yumağı. . . Şimdi bizim dizilerde daha fazlası var ya.
Brezilya dizilerini seyretmeye ne hacet var efendim.. Antolojiyi takip edin yeter.. :) Aşklar, ihanetler,kıskançlıklar, kaprisler velhasıl ne ararsanız var.. Zengin kız,fakir oğlan, hasta kız, hekim oğlan, fakir kıza aşık zengin oğlan, o zengin oğlana aşık kültürlü,zengin ve kıskanç kız ve hatta fakir kıza aşkını itiraf edemeyen ama onu içten içe seven ve hatta koruyan kişilerin olduğu konu bakımından muhtelif dizilerde mevcuttur Antolojide.. :) Üstelik bunlar kurguda değil tamamen gerçek... Seyrediyoruz eğleniyoruz efendim.. :) Devam ilen.. Arkası yarın ilen..
İkilem yaşamayı bilir misiniz ya da kendini başka kişilikler gibi gösterip savunmayı... Ben şimdi çok daha iyi gördüm aynı ‘’filmi’’… Ama gene de tebrik ederim 'yaratıcılığınızı… Ne derler bilirsiniz: ‘’tarih tekerrürden ibarettir’’
Brezilya Dizilerine biraz bakmışlığım vardır birkaç bölüm evet, ama onlarla zamanımı harcamadım… Bunun hesabını tutmak için kan ter döken varsa buyursun-dur… Bu kadar ‘’meşhur’’ olduysam aranızda takip edilme açısından size imzamı yollarım efendim… sorun değildir… Forum yazılarımı bu kadar sık takip ettiğinizi bilseydim sizin de adınızı içeren notlar yazardım mutlu olmanız ‘’sevinmeniz’’ açısından… Kendinizi ‘’Mod’’ vasfına oturttuğunuzu görmekteyim, amma velakin silkinin efendim, silkilirken de lütfen kendinizde olun…
Çünkü burası zehrinizi dökeceğiniz bir yer değildir… Başka yerlere kusarak zehrinizi atmanız tavsiye olunur…
Eğer dizi seyretmemek bazılarına(!) sadece aşk, mahvetti yardı yırttı beni ezdi coşturdu hoplattı kaldırdı indirdi benliğimi türünden ipe sapa gelmez cümleler haricinde cümleler kurdurmuyorsa bırakın kalsın-dır…
Eleştirme üslubunuzun son derece çirkin ve gereksiz olduğunu ise söylemekte yarar görüyorum…
Yazılarım sizi bu denli rahatsız ettiğini bilseydim ona göre tavır(!) alırdım…Kaldı ki sizin amacınızın üzümü yemek değil, bağcıyı dövmek olduğu çok açıktır…
Hem; yazılarım sizi bu denli rahatsız ediyorsa; okumayın efendim… Görmezden gelin; her nedir yazımın altına ‘’iğneleyici yazılarınızı’’ yapıştırmayın… Amacınız Kapak olmaksa vitrinlere buyurun, ‘’kapak’’ yapacağım diye rezil olmak da var siz misali…
Hem üzülmeyin dertlenmeyin hayat o kadar kötü değil:
Her sorunun bir çözümü olduğunu da lütfen unutmayın ;))
Eleştirmede çirkinliğinizi açıkça gördüğüm için gene söylüyorum… Elbette sizin konuşma tarzınıza asla uyum sağlayacak ve alçalacak değilim…
Yalnız madem durum buralara kadar geldi belirtmek mecburiyetindeyim…
Destan şeklinde yazılarınızın suyu çıkarılsa ‘’posa’’yı andırdığını söylemek mecburiyetindeyim…
Eskiden beri nedir bölümü ‘’destanımsı yazılarla’’ değil, öz ve düşüncenizi anlattığınız yer olarak adlandırılırdı…
Ucuz ağız dalaşlarınızı başka yere,kişilere saklanamanızı öneririm çünkü;
Tabi bunu yapmak için belli bir kapasite meselesi de lazım gelir kimi zaman…
Kullandığım cümleler ise; hepsi Türkçe’dir… Irın-kırın etmek: bişeyler söyleyeceğim diye çabalamaktır…. TDK’ya bakarsanız bunun yerine herhangi bir cümle getirilmediğini görürsünüz, faşır-neşir olmak; içli dışlı olmak anlamında olup, Türkiye’de bol bol kullanılmaktadır. Bilgilenmeniz temennisiyle…
Irkçılık yorumunuza ise gerçekten gülmek-gülmemek arasında kararsızlıklar yaşamaktayım… Türkçe konuşmaktansa; tuhaf Farsça Arapça cümleler kullanmayı ‘’uygun’’ görüyorsanız buyurun konuşun ama bunun ‘’ırkçılık’’ ile alakası yoktur. Bir de uyarı yapalım: Özellikle ‘’Türkiye’de Türkçe konuşulmasını’’ savunan birinin yanında sakın ola ki ‘’Irkçılık’’ yapıyorsun lafını kullanmayın…
Tabi Arap kökenliyseniz o ayrı mevzu… O konuda diyecek lafım kalmaz…
En son olarak; ‘’Hayatın türlü sillesini kazıklardan’’ yiyen cefakar; madem ortada üstüne alınma eylemi yoktur, siz neden cevap verme ihtiyacı duydunuz ortaya yazılmış bir yazıda kendinizi savunmayı…
Lütfen cümle kurarken bazen düşünme eylemini de ihmal etmeyin yoksa ortaya ‘’akıllara zarar’’ hikayeler çıkarmaya devam edersiniz…
Kişinin içindeki ‘’kin ve nefretin ‘’ kişiyi terk etmesi temennisiyle…
Efendim, ortaya bir yorum yazıverdikdi; siz, neden sebep sahiplendiniz? ... gocunduysanız, kaşağılayalım ihtimam ilen, buyurunuz:
Evvelâ özür dileriz; ne yapalım, düşünme yeteneğimizi ve dâhi kendimizi yorumlama gücümüzü brezilya dizileri seyrederek kazanmadık… siz, sahip olduğunuz kültürünüzü (?) nedir’in muhtelif terimlerinde sergileyebilir, istek ve amaçlarınızı da size yakışır şekilde forum sayfalarında arz-ı endâm ederek fiziksel özelliklerinizi fâş edebilir, burcunuzu ve buna mukabil karşı cinste aradığınız özellikleri ve hangi burca sahip olması gerektiğini işveli, cilveli bir üslûp kullanmak sûreti ilen belirtebilir, her cümle sonuna da bir iki ‘ehehe’, ‘hahaha’ ‘:p’ vs gibi ifâdeler kullanarak ve bol parantezli smileyler ile de süsleyerek salınmaya devam edebilirsiniz, kim engel efendim? ... ve/de umud ediyorum ki yeterince alâka gösterilecek, beklentileriniz kâfi derecede rağbet görecek ve emeğiniz boşa gitmeyecektir düşüncesindeyim, hem de hiç kuşkusuz… tarafımdan şans dileklerimi de hak ettiniz… üzülmeyiniz, bir kör alıcı muhakkak vardır, maalesef ilen…
Efendim, nedir bu Araplarla derdiniz; yüzyıllardan beridir Arapça, Farsça ve sâir dillerden kök itibâriyle türkçe’ye uyarlanmış terimler Türkçe değil de ne? ... nedir bu bilinç bölünmesi, nedir bu ırkçılık, nedir bu ırkçı propaganda…. Hey hat, tövbe estağfurullah ilen…
ve efendim, mâdem ki, öztürkçe’yi çok iyi biliyorsunuz, o hâlde kullanmış olduğunuz şu terimlerin anlamları ne, bana açıklayınız; zirâ, migrenim azdı anlamlandırmaya çalışmaktan, sarfettiğiniz bu terimler hangi gramerin formu? ... evirdim, çevirdim bir forma oturtturamadım… kök ikilemesi desem, değil, ses tekrarları desem, değil… şu, sahip olduğunuz Türkçe kültürünüzden faydalanalım; nedir terimlerine yazdıklarınıza ve forum yazılarınıza şöyle bir göz ucuyla baktım, gördüm ki, maşallah gerek imlâ kurallarına, gerek Türkçe yazım ve dil kurallarına perende attırdığınızı görünce öldüm hasedimden, çatladım kıskançlıktan…
şimdi, açıklayıverin de aydınlanalım efendim, nedir bu terimlerin mânâsı:
‘‘ ırın-kırın’’, ‘‘faşır-neşir’’ (! ?)
ıkınmayın bu kadar… yazdırın uygun bir laksatif reçete rahatlayıverin efendim… ya da umarım cevabım laksatif bir etki yaratacaktır umudu ilen, kapak ilen, şifâ ilen…
Kişinin fikri neyse; zikri de o olurmuş… Ortaokulda çözülen sınavlardan biz çok geride kalmamıza rağmen o sırada kendisi Farsça, Arapça çözer iken güncelerde faşır neşir olur iken, birilerinin kuyruğunda ırın kırın eder iken bizler üniversiteyi de bitirdik, hayata da atıldık dizimizi de izledik oyun da oynadık vaktiyle… Ama kişi illa şimdi oyun oynamak isterse buyursundur oynasındır, meydan onadır… Zİra çocukla çocuk olma yaşı 4 ila 15 arasıdır...
keşke bende izleseydim bu dizleri… sonra gelip bol smileyli, on parantez boyunda güler, sbs deneme testi işaretler gibi günde üçyüz tanım işaretler çıkardım…
Artık yayınlamıyorlar.Rosalinda,Maria Mercedes latin dizileri olmakla beraber çok izleniyordu.Hatırlıyorum da Maria Mercedes varken her akşam komşular bizde toplanırdı.Çok hayran kitlesi vardı.Birde Manuela vardı Sapsarı uzun saçları ile çok güzel kızdı :) yayınlasalar keşke birde dün tesadüf bir kanalda Köle İsaura'yı izledim yayınlıyorlar yine.Ne izlenirdi ama izlenme rekorları kırardı dizi :) Tavsiye ederim izleyin
Bir zamanlar, televizyon, bu dizileri çok verirdi,çok da iyi olurdu, hiç olmazsa, monoton hayatımız renklenirdi, hiç yaşamadığımız bi yerde, hiç yaşamadığımız aşklara tanık olurduk _ gerçek olmasada... Ama sonra, reytinleri mi düştü ne bu dizinin, her şey rosalinda ve marimar dan sonra oldu :) Gerçi onlar meksika dizileriydi ama, neyse, rosalinda, marimar ve maria mercedes dizilerinden sonra, Brezilya dizilerini tv hemen hemen hiç vermez oldu, ve artık hiç yok bunlardan.
https://www.kadinvsaglik.com/
https://www.kadinvsaglik.com/2018/01/brezilya-dizileri.html
şimdilerde pekte önemsenmeyen
Yukarı Dominques Köyü... Şimdi belediyelik olmuş diyorlar :))
bayılıyorum riyo karnavalı anaaamm :)
anamın daimi dizileri
çocukluğum bu dizileri anlamaya çalışmakla geçti
maria clara karvahal, barbara serrano sulbaran, carlos raul fonseka
hala hatırımda hepsinin isimleri
türk dizilerinden bi farkı olmayan pembe diziler
Eski köye yeni adet getirten terimdir. Özellikle istatistikçiler açısından yeni bir konuyu gündeme getirmektedir. Artık kızlarımızın evden kaçıp meşhur olmak için çırpınmalarına gerek kalmamıştır. Kişi nedire gelsin-dir, bulaşsın-dır, yanına Bremen mızıkacılarını toplayıp birkaç uzun hava çalsın-dır. Tabii bu esnada ‘’meşhur’’ olacağım diye meçhul olup da kalmak vardır. Dikkat etmek gerekir. Teklifleri iyi değerlendirmelerini dileriz loca halkı olarak…
Belki Brezilya’ dan teklif bile gelir bu performansla, dizilerin baş aktrisi olur… Kim bilir…!
……….
……
…
Artık insanı sinirlendiren terimdir...
Maria Mercedes ilen...
Cesur ve Güzel ilen...
Yeter artık dedirten...
...
köle izavra geliyor aklıma ne güzeldi o müziği...
uzun, sıkıcı, saçma pembe diziler...
kimin kiminle oldugu bellı olmayan genelde husranla sonlanan diziler =) arada istisnalarda oluyo =)
Efenim laf söylemek için bu kadar ıkınmaya gerek yok idir.
Bir husus da “nedirde söylemleriniz para etmiyorsa fiyakalıya söyleyin prim yapsın”laf-ı güzafını şahsım daha evvel zikir etmiş haliylen; malumunuz olduğu itibariylen, izniniz ilen…
Ayrıyetten brazil dizilerini içerik olarak irdeleyebilmek için zannediyorum kafi dercede brazil dizisi izlenmiş idir zira güzel kızların ve yakışıklı adamların idealsiz dolaştıklarının anlaşılabilmesi ince husus udur.
“melodram kurgu”,”legal uyuşturucu”efenim araya keşki Türkçe bir kelime sıkıştırıverseydiniz de bu kadar kulak tırmalamasaydı…eh madem bu kadar ıkındınız sataşalım da bari gönlünüz olsun bu arada satırlarının arasına sızmış ruh sümüğü de gözüme çarpmadı değil!
Şüphe ilen…
İtina ilen…
çocukluumun yapı taşları
brezilya dizileri, melodramik kurgularıyla, geri kalmış bir dünyanın legal uyuşturucuları...
yakışıklı erkeklerin, güzel kadınların 'esas' oldukları kristalize bir dünyanın, yapay iklimi.
iş var mı? hayır!
para var mı? hayır!
idealizm var mı? hayır!
bunlar yok da ben size en fiyakalısından bir brezilya dizisi versem! hay hay! bahtiyar olurum.
aşk kenar mahallae aşklarını
Hey gidi hey. bestenegar rüzgarı esmiş burda :))) vermiş dersini gitmiş estirdiği rüzgarla fernandolarla mariyalarda arkasından bir bardak suda fırtına koparmakla kalmışlar :)))) yiyoruss içiyorusss shalak shalakk dolaşıyorusss bedava :))))
Adiyossss...
Bu arada t3k1cim bu sayfada en çok senin yazını beğendim…
Bilhassa “hasta kız-hekim oğlan”betimlemene samimi söylüyorum bittim…
Çok yaşa sen öpüldün gözlerinden…
Saygı ilen sevgi ilen ;)
efenim brazil milletine hürmet ilen...
euzubillahi bismillah ilen…
efenim “rakı içenler öldü de su içenler ölmedi mi? ”deyu bir laf-ı güzaf var idir bizim illerde efenim brazilya dizileri, hint filmleri, arjantin dizileri, türk dizileri, amerikan dizileri hepisi aynı idir.brazilin dizisini seyreden aptaldır da csı-newyork, lost, prison break izleyen enteldir yaprak dökümü, aşk-ı memnu izleyen bizden değil idir gibim bir önerme elbette ki itibar görmeyecek idir.İtina ilen duyrulur…
bir husus da günü gününe manuelayı,rosalindayı takip; zannımca üst üste, öküzlemesine, 3-5 konsantre sezon birden hazmetmeye çabalamadan daha evladır!
Efenim bestenin kollayanı çok udur, bu sebepten limon kıza yardımda bulunacağım idir.ilan ilen…
Efenim brazilya dizisinin arapça neşriyatı henüz vücud bulmadığından yahud da şahsımın ve şahıslarınızın bu konuya dair pek fazla malumatı olmadığından –en azından an itibari ilen,googldan aramaya üşendim ulen ;) -iki farklı ana konuyu iç içe tartışıp bilhassa besteciğimi savunan arkadaşın “ben haklıyım,zira konuya doğru yerden parmak bastım,limona laf koydum”manalı söylemlerine dudak bükmüş; faşır neşretmeyi limona çok görüp üstüne üstlük; misyonerlikle suçlamasına burun kıvırmış; ziyadesi ilen gülünç bulmuşum udur.iki parantezli tebessüm ilen :))
Efenim,arapça ve farsçadan dilimize giren kelimelerin haddi hesabı olmadığı gibi dilimizden de pek çok kelime bilimum dillere ki arapça da dahil girmiş idir.fekat olan olmuş geçen geçmiş biten bitmiş olup üzerinde etimolojik çalışma yapılması çalışırken ıkınılması zoraki köklere inilmesi,ilgili ilgisiz kelime türetilmesi ehil olmayan kulların işi değil idir ikaz ilen…
Son bir hatırlatma ilen…efenim faşır neşir,ırın kırın türünden ikilemeler; zannımca dilimize istihfafkar,sernüvişt,şehbal vb nevinden kelimelerden kulağımıza en azından çağrışım bakımından dilimize daha yakın çalınmakta tanıdık gelmekte idir.şu durumda besteyi ve muhafızını arap ve farisi misyonerliği ilen suçlama hakkını şahsımda görüyorum hased ilen…
İtina ilen asabiyet ilen
Saygı ilen…
Bir zamanlar Brezilya dizileri furyası vardı, konu bildik konu,
entrika,
yasak ilişkiler,
kimi eli kimin cebinde belli olmayan,
aldatmalar,
filinta delikanlılar,
manken gibi yarı çıplak kızlar....
ve bitmek tükenmek bilmeyen olaylar zinciri, bir insanın başına gelebilecek herşeyin insanların başına geldiği çözümsüzlük yumağı.
.
.
Şimdi bizim dizilerde daha fazlası var ya.
Brezilya dizilerini seyretmeye ne hacet var efendim..
Antolojiyi takip edin yeter.. :)
Aşklar, ihanetler,kıskançlıklar, kaprisler velhasıl ne ararsanız var..
Zengin kız,fakir oğlan, hasta kız, hekim oğlan, fakir kıza aşık zengin oğlan, o zengin oğlana aşık kültürlü,zengin ve kıskanç kız ve hatta fakir kıza aşkını itiraf edemeyen ama onu içten içe seven ve hatta koruyan kişilerin olduğu konu bakımından muhtelif dizilerde mevcuttur Antolojide.. :)
Üstelik bunlar kurguda değil tamamen gerçek...
Seyrediyoruz eğleniyoruz efendim.. :)
Devam ilen..
Arkası yarın ilen..
İkilem yaşamayı bilir misiniz ya da kendini başka kişilikler gibi gösterip savunmayı...
Ben şimdi çok daha iyi gördüm aynı ‘’filmi’’…
Ama gene de tebrik ederim 'yaratıcılığınızı…
Ne derler bilirsiniz: ‘’tarih tekerrürden ibarettir’’
;))
Brezilya Dizilerine biraz bakmışlığım vardır birkaç bölüm evet, ama onlarla zamanımı harcamadım… Bunun hesabını tutmak için kan ter döken varsa buyursun-dur… Bu kadar ‘’meşhur’’ olduysam aranızda takip edilme açısından size imzamı yollarım efendim… sorun değildir… Forum yazılarımı bu kadar sık takip ettiğinizi bilseydim sizin de adınızı içeren notlar yazardım mutlu olmanız ‘’sevinmeniz’’ açısından… Kendinizi ‘’Mod’’ vasfına oturttuğunuzu görmekteyim, amma velakin silkinin efendim, silkilirken de lütfen kendinizde olun…
Çünkü burası zehrinizi dökeceğiniz bir yer değildir… Başka yerlere kusarak zehrinizi atmanız tavsiye olunur…
Eğer dizi seyretmemek bazılarına(!) sadece aşk, mahvetti yardı yırttı beni ezdi coşturdu hoplattı kaldırdı indirdi benliğimi türünden ipe sapa gelmez cümleler haricinde cümleler kurdurmuyorsa bırakın kalsın-dır…
Eleştirme üslubunuzun son derece çirkin ve gereksiz olduğunu ise söylemekte yarar görüyorum…
Yazılarım sizi bu denli rahatsız ettiğini bilseydim ona göre tavır(!) alırdım…Kaldı ki sizin amacınızın üzümü yemek değil, bağcıyı dövmek olduğu çok açıktır…
Hem; yazılarım sizi bu denli rahatsız ediyorsa; okumayın efendim… Görmezden gelin; her nedir yazımın altına ‘’iğneleyici yazılarınızı’’ yapıştırmayın… Amacınız Kapak olmaksa vitrinlere buyurun, ‘’kapak’’ yapacağım diye rezil olmak da var siz misali…
Hem üzülmeyin dertlenmeyin hayat o kadar kötü değil:
Her sorunun bir çözümü olduğunu da lütfen unutmayın ;))
Eleştirmede çirkinliğinizi açıkça gördüğüm için gene söylüyorum… Elbette sizin konuşma tarzınıza asla uyum sağlayacak ve alçalacak değilim…
Yalnız madem durum buralara kadar geldi belirtmek mecburiyetindeyim…
Destan şeklinde yazılarınızın suyu çıkarılsa ‘’posa’’yı andırdığını söylemek mecburiyetindeyim…
Eskiden beri nedir bölümü ‘’destanımsı yazılarla’’ değil, öz ve düşüncenizi anlattığınız yer olarak adlandırılırdı…
Ucuz ağız dalaşlarınızı başka yere,kişilere saklanamanızı öneririm çünkü;
Tabi bunu yapmak için belli bir kapasite meselesi de lazım gelir kimi zaman…
Kullandığım cümleler ise; hepsi Türkçe’dir… Irın-kırın etmek: bişeyler söyleyeceğim diye çabalamaktır…. TDK’ya bakarsanız bunun yerine herhangi bir cümle getirilmediğini görürsünüz, faşır-neşir olmak; içli dışlı olmak anlamında olup, Türkiye’de bol bol kullanılmaktadır.
Bilgilenmeniz temennisiyle…
Irkçılık yorumunuza ise gerçekten gülmek-gülmemek arasında kararsızlıklar yaşamaktayım…
Türkçe konuşmaktansa; tuhaf Farsça Arapça cümleler kullanmayı ‘’uygun’’ görüyorsanız buyurun konuşun ama bunun ‘’ırkçılık’’ ile alakası yoktur. Bir de uyarı yapalım: Özellikle ‘’Türkiye’de Türkçe konuşulmasını’’ savunan birinin yanında sakın ola ki ‘’Irkçılık’’ yapıyorsun lafını kullanmayın…
Tabi Arap kökenliyseniz o ayrı mevzu… O konuda diyecek lafım kalmaz…
En son olarak; ‘’Hayatın türlü sillesini kazıklardan’’ yiyen cefakar; madem ortada üstüne alınma eylemi yoktur, siz neden cevap verme ihtiyacı duydunuz ortaya yazılmış bir yazıda kendinizi savunmayı…
Lütfen cümle kurarken bazen düşünme eylemini de ihmal etmeyin yoksa ortaya ‘’akıllara zarar’’ hikayeler çıkarmaya devam edersiniz…
Kişinin içindeki ‘’kin ve nefretin ‘’ kişiyi terk etmesi temennisiyle…
Kaba(k) üslubunuzun kaybolması temennisiyle…
Efendim, ortaya bir yorum yazıverdikdi; siz, neden sebep sahiplendiniz? ... gocunduysanız, kaşağılayalım ihtimam ilen, buyurunuz:
Evvelâ özür dileriz; ne yapalım, düşünme yeteneğimizi ve dâhi kendimizi yorumlama gücümüzü brezilya dizileri seyrederek kazanmadık… siz, sahip olduğunuz kültürünüzü (?) nedir’in muhtelif terimlerinde sergileyebilir, istek ve amaçlarınızı da size yakışır şekilde forum sayfalarında arz-ı endâm ederek fiziksel özelliklerinizi fâş edebilir, burcunuzu ve buna mukabil karşı cinste aradığınız özellikleri ve hangi burca sahip olması gerektiğini işveli, cilveli bir üslûp kullanmak sûreti ilen belirtebilir, her cümle sonuna da bir iki ‘ehehe’, ‘hahaha’ ‘:p’ vs gibi ifâdeler kullanarak ve bol parantezli smileyler ile de süsleyerek salınmaya devam edebilirsiniz, kim engel efendim? ... ve/de umud ediyorum ki yeterince alâka gösterilecek, beklentileriniz kâfi derecede rağbet görecek ve emeğiniz boşa gitmeyecektir düşüncesindeyim, hem de hiç kuşkusuz… tarafımdan şans dileklerimi de hak ettiniz… üzülmeyiniz, bir kör alıcı muhakkak vardır, maalesef ilen…
Efendim, nedir bu Araplarla derdiniz; yüzyıllardan beridir Arapça, Farsça ve sâir dillerden kök itibâriyle türkçe’ye uyarlanmış terimler Türkçe değil de ne? ... nedir bu bilinç bölünmesi, nedir bu ırkçılık, nedir bu ırkçı propaganda…. Hey hat, tövbe estağfurullah ilen…
ve efendim, mâdem ki, öztürkçe’yi çok iyi biliyorsunuz, o hâlde kullanmış olduğunuz şu terimlerin anlamları ne, bana açıklayınız; zirâ, migrenim azdı anlamlandırmaya çalışmaktan, sarfettiğiniz bu terimler hangi gramerin formu? ... evirdim, çevirdim bir forma oturtturamadım… kök ikilemesi desem, değil, ses tekrarları desem, değil… şu, sahip olduğunuz Türkçe kültürünüzden faydalanalım; nedir terimlerine yazdıklarınıza ve forum yazılarınıza şöyle bir göz ucuyla baktım, gördüm ki, maşallah gerek imlâ kurallarına, gerek Türkçe yazım ve dil kurallarına perende attırdığınızı görünce öldüm hasedimden, çatladım kıskançlıktan…
şimdi, açıklayıverin de aydınlanalım efendim, nedir bu terimlerin mânâsı:
‘‘ ırın-kırın’’, ‘‘faşır-neşir’’ (! ?)
ıkınmayın bu kadar… yazdırın uygun bir laksatif reçete rahatlayıverin efendim… ya da umarım cevabım laksatif bir etki yaratacaktır umudu ilen, kapak ilen, şifâ ilen…
Nasıl bir dünya? ...
Kadınların her biri sanki birer manken...
Erkekler de daima yapılı, saçları biryantinli veyahut da uzun, at kuyruk tipi...
Ev hali diye bir şey yok...
Ve herkes birbirine aşık... :)
...
Kişinin fikri neyse; zikri de o olurmuş… Ortaokulda çözülen sınavlardan biz çok geride kalmamıza rağmen o sırada kendisi Farsça, Arapça çözer iken güncelerde faşır neşir olur iken, birilerinin kuyruğunda ırın kırın eder iken bizler üniversiteyi de bitirdik, hayata da atıldık dizimizi de izledik oyun da oynadık vaktiyle… Ama kişi illa şimdi oyun oynamak isterse buyursundur oynasındır, meydan onadır… Zİra çocukla çocuk olma yaşı 4 ila 15 arasıdır...
Afiyet ilen....!
keşke bende izleseydim bu dizleri… sonra gelip bol smileyli, on parantez boyunda güler, sbs deneme testi işaretler gibi günde üçyüz tanım işaretler çıkardım…
manuella, yalan rüzgarı, cesur ve güzel, rosalinda, mari mar, vahşi güzel....
:) hepsini izlemişliğim vardır. ;))
Artık yayınlamıyorlar.Rosalinda,Maria Mercedes latin dizileri olmakla beraber çok izleniyordu.Hatırlıyorum da Maria Mercedes varken her akşam komşular bizde toplanırdı.Çok hayran kitlesi vardı.Birde Manuela vardı Sapsarı uzun saçları ile çok güzel kızdı :) yayınlasalar keşke birde dün tesadüf bir kanalda Köle İsaura'yı izledim yayınlıyorlar yine.Ne izlenirdi ama izlenme rekorları kırardı dizi :) Tavsiye ederim izleyin
Bir zamanlar, televizyon, bu dizileri çok verirdi,çok da iyi olurdu, hiç olmazsa, monoton hayatımız renklenirdi, hiç yaşamadığımız bi yerde, hiç yaşamadığımız aşklara tanık olurduk _ gerçek olmasada...
Ama sonra, reytinleri mi düştü ne bu dizinin, her şey rosalinda ve marimar dan sonra oldu :)
Gerçi onlar meksika dizileriydi ama, neyse, rosalinda, marimar ve maria mercedes dizilerinden sonra, Brezilya dizilerini tv hemen hemen hiç vermez oldu, ve artık hiç yok bunlardan.