Kültür Sanat Edebiyat Şiir

bir doğruyu söyleyip, bir yanlışın üstünü örtmek sizce ne demek, bir doğruyu söyleyip, bir yanlışın üstünü örtmek size neyi çağrıştırıyor?

bir doğruyu söyleyip, bir yanlışın üstünü örtmek terimi Şinasi Akay tarafından tarihinde eklendi

  • Tuna Kafkas
    Tuna Kafkas

    Yaşlı bir adam genç bir adamla tanışır ve şöyle sorar:
    “-Beni hatırlıyor musun? “
    Ve yaşlı adam hayır dedi.
    Sonra genç adam öğrencim olduğunu söyler, ve öğretmen sorar:
    “-Hayatta ne iş yaparsın, ne iş yaparsın? “
    Genç adam cevap verir:
    “-Şey, öğretmen oldum. “
    “Ah, ne kadar iyi, benim gibi mi? ”
    Yaşlı adama sorar.
    “Şey, evet.
    Aslında öğretmen oldum çünkü bana kendin gibi olmam için ilham verdin... “
    Meraklı yaşlı adam genç adama saat kaçta öğretmen olmaya karar verdiğini soruyor.
    Ve genç adam ona şu hikayeyi anlattı:
    “Bir gün, bir arkadaşım, aynı zamanda bir öğrenci, güzel bir saatle geldi, ben de onu istediğime karar verdim.
    Çaldım, cebinden çıkardım.
    Kısa bir süre sonra arkadaşım saatinin kaybolduğunu fark etti ve hemen sen olan öğretmenimize şikayet etti.
    Sonra sınıfa hitaben
    ‘Bu öğrencinin saati bugün ders sırasında çalındı.
    Kim çaldıysa geri versin lütfen... ‘
    Geri vermedim çünkü vermek istemedim.
    Kapıyı kapattın ve hepimize ayağa kalkıp bir daire oluşturmamızı söyledin.
    Saat bulunana kadar ceplerimizi teker teker arayacaktınız.
    Oysaki sen bize göz yum dedin, çünkü sadece gözlerimiz kapalı olsa saatini ararsın.
    Biz talimatları yerine getirdik.
    Cepten cebe gittin, cebimi karıştırdığında saati buldun ve aldın. Herkesin cebini karıştırıp durdun, işin bitince de aç gözlerini dedin.
    Saat bizde... ‘
    Beni ispiyonlamadın ve bu bölümden hiç bahsetmedin.
    Saati kimin çaldığını da hiç söylemedin.
    O gün onurumu sonsuza kadar kurtardın.
    Hayatımın en utanç verici günüydü.
    Ama bugün aynı zamanda hırsız, kötü insan vs olmamaya karar verdiğim gün. Bana ahlak dersi vermek için ne bir şey söyledin, ne de beni azarladın, ne de bir kenara aldın.
    Mesajını açıkça aldım.
    Sayenizde gerçek bir eğitmenin ne yapması gerektiğini anladım.
    Bu bölümü hatırlıyor musunuz, Profesör?
    Yaşlı profösör demiş, ‘Evet herkesin cebinde aradığım çalıntı saatin durumu hatırlıyorum’ Ben seni hatırlamadım, çünkü ben de bakarken gözlerimi yumdum... ‘