Bilgi: nesnenin kendisinden başlar. Duygularla algılanır, insan bilincinde çeşitli soyutlamalara ve bireşimlere uğrar. Kavramlaşır, ulamlaşır, yasalaşır. Sonra yeniden doğaya, nesneye döner ve kendini pratikte denetler, doğrular. İnsan bilincinde kavramlaşan, ulamlaşan, yasalaşan yansı yeniden doğaya dönerek pratikle doğrulanmadıkça bilgi olmaz.
Bilgi, somuttan gelir, soyuttan geçer ve yeniden somutta gerçekleşir.
Bilgi, her zaman tam'lığın doğrultusunda ilerleyen eksik ve tamamlanmamış bir süreçtir. Her zaman da böyle kalacaktır. Ama bu da hiç bir zaman tam (kesin) bilgiye erişilmeyecektir anlamına gelmez. Pratik, bilginin hem çıkış noktası, hem de doğruluğunun ölçütüdür.
Bende bir yumurta var.Sende bir yumurta var.Eğer,sen bana bir yumurta verirsen,ben sana bir yumurta verirsem,yine sende bir yumurta bende de bir yumurta olur. Snde bir bilgi var.Bende de bir bilgi var.Şayet ben sana bir bilgi verirsem,sen bana bir bilgi verirsen,sende iki bilgi bnde iki bilgi olur KONFÜÇYUS
Yunus derki 'İLİM İLİM BİLMEKTİR.SEN KENDİNİ BİLMEYİNCE BU NİCE OKUMAKTIR.' Hayatın her anında,yaşamın her alanında lazım olan.Karanlığın içine doğan ışıktır.Yazıkki bilmek acı vermekte..bildikçe daha fazla acı çekmede insanlar.Bu gün eğer herkesin çok rahat olduğunu görüyorsak bilginin uzağında olduğumuzun ispatıdır.TAHSİL CEHALETİ ALIR EŞŞEKLİK BAKİ KALIR.Tek başına okumak bir anlam ifade etmemekte insani değerleri kaybetmemekte mühimdir.Kitap yüklü eşşeklerden olmamakta önemlidir.
bilgiçlik taslayacaktı bilgisizin biri.. bilmemek ayıp artık! . laf aşırmayı öğrendin.. öğrenseydin ya 'misafir' i.. çok güldüm haline zavallı! .. Veli bu zurna mı? senin gibi saçmalayaydı..
bi gün örtmenimiz bize matemetiği niye öğrenmek zorundayız çacukalr diyince bi arkadaşımız ayağa kalktı çok ciddi bi edayla; örtmenim biri bize sorarsa cevap vermek için örenmeliyiz demişti ;) valla benim ayaklı kütüphane olmaya hiç niyetim yok.ben matematiği öğrenmeycem, bi gün banada iki kere iki kaç eder diye soran olursada kardeşim senin hesap makinen yokmu git başımdan diyecem. bi çok yükün altında ezilirken, bide bilgi hamalı olmak istemiyom.
bilgi, kendi başına masum bir varlıktır.. onu kullananların niyetlerine göre melekleşir veya şeytanlaşır! bilgiler uzun süre tarafsız kalamazlar, onları yorumlayanların dünya görüşlerinin rengine bürünürler.. ve.. islam'ın dünya görüşüyle tahlil ve terkip edilmedikçe de ferdin zihninde, toplumun kurumlarında sadece karışıklık ve bölünmelere yol açan bir yük olarak kalır!
“Allah’ım bilgimizin son noktası dünyadan ibaret olmasın”
Hayatınızı kazanmak için bir miktar uzmanlık bilgisine sahip olmanız gerekir. Genel bilgi kuşkusuz, zihni geliştirir. Fakat hayatınızı bilgi yığınağı yapmakla geçirirseniz, çevrenize bir duvar örersiniz. O´nu farketmek için iyi dayanıp döşenmiş bir zihne ihtiyaç yoktur.
en ucu diye birşeyin olmadıgı,sonsuz bi tanımın oldugu kavramdır bu sebeple binlerce yıldır evrenin cevaplarını arayan insanoğlu hiç bi zaman o cevapları bulamaz.
Bilgi 'öz'ünde temiz idi; onu nâdânlar kirletti.. insanın ızdırâbı bildikleriyle doğru orantılı olması gerekir zira bilgi acı verir, bilmek acıtır; acıtmalıdır.. acı ağlatır, ağlatmalıdır..
bugün yıkığım biliyor musun?
Kesin olan bir şey var.
Bir şeyin doğruluğundan şüphe etmek.
Şüphe etmek düşünmektir.
Düşünmekse var olmaktır.
Öyleyse var olduğum şüphesizdir.
Düşünüyorum, o halde varım.
İlk bilgim bu sağlam bilgidir.
Şimdi bütün öteki bilgileri bu bilgiden çıkarabilirim.'
DESCARTES
Bilgi: nesnenin kendisinden başlar. Duygularla algılanır, insan bilincinde çeşitli soyutlamalara ve bireşimlere uğrar. Kavramlaşır, ulamlaşır, yasalaşır. Sonra yeniden doğaya, nesneye döner ve kendini pratikte denetler, doğrular. İnsan bilincinde kavramlaşan, ulamlaşan, yasalaşan yansı yeniden doğaya dönerek pratikle doğrulanmadıkça bilgi olmaz.
Bilgi, somuttan gelir, soyuttan geçer ve yeniden somutta gerçekleşir.
Bilgi, her zaman tam'lığın doğrultusunda ilerleyen eksik ve tamamlanmamış bir süreçtir. Her zaman da böyle kalacaktır. Ama bu da hiç bir zaman tam (kesin) bilgiye erişilmeyecektir anlamına gelmez. Pratik, bilginin hem çıkış noktası, hem de doğruluğunun ölçütüdür.
Bilgi,en derin sezgidir,kitaplara uğrar ama oradan doğmaz !
valla ben bilgi ne işe yarar söyliyim...çok biliyosan çok kız arkadaşın olmaz...az bilcen çok biliyomuş gibi yapcan taktik bu..
Bende bir yumurta var.Sende bir yumurta var.Eğer,sen bana bir yumurta verirsen,ben sana bir yumurta verirsem,yine sende bir yumurta bende de bir yumurta olur.
Snde bir bilgi var.Bende de bir bilgi var.Şayet ben sana bir bilgi verirsem,sen bana bir bilgi verirsen,sende iki bilgi bnde iki bilgi olur
KONFÜÇYUS
Yunus derki 'İLİM İLİM BİLMEKTİR.SEN KENDİNİ BİLMEYİNCE BU NİCE OKUMAKTIR.' Hayatın her anında,yaşamın her alanında lazım olan.Karanlığın içine doğan ışıktır.Yazıkki bilmek acı vermekte..bildikçe daha fazla acı çekmede insanlar.Bu gün eğer herkesin çok rahat olduğunu görüyorsak bilginin uzağında olduğumuzun ispatıdır.TAHSİL CEHALETİ ALIR EŞŞEKLİK BAKİ KALIR.Tek başına okumak bir anlam ifade etmemekte insani değerleri kaybetmemekte mühimdir.Kitap yüklü eşşeklerden olmamakta önemlidir.
bilgiçlik taslayacaktı bilgisizin biri..
bilmemek ayıp artık! . laf aşırmayı öğrendin.. öğrenseydin ya 'misafir' i..
çok güldüm haline zavallı! ..
Veli bu zurna mı? senin gibi saçmalayaydı..
bilgi demek büyümek genişlemekdemek
“”Bilgisizi bedeniyle uğraşır
Bilgilisi kelimelerle oynar
Aşığın işiyse kendini yok etmek..'' (Urfi-1591)
Hazin efendim..Ben size dedim.Bu hikayenin sonu hazin…? ?
bi gün örtmenimiz bize matemetiği niye öğrenmek zorundayız çacukalr diyince bi arkadaşımız ayağa kalktı çok ciddi bi edayla;
örtmenim biri bize sorarsa cevap vermek için örenmeliyiz demişti ;)
valla benim ayaklı kütüphane olmaya hiç niyetim yok.ben matematiği öğrenmeycem, bi gün banada iki kere iki kaç eder diye soran olursada kardeşim senin hesap makinen yokmu git başımdan diyecem.
bi çok yükün altında ezilirken, bide bilgi hamalı olmak istemiyom.
bilgi,
kendi başına masum bir varlıktır..
onu kullananların niyetlerine göre melekleşir veya şeytanlaşır!
bilgiler uzun süre tarafsız kalamazlar, onları yorumlayanların
dünya görüşlerinin rengine bürünürler..
ve.. islam'ın dünya görüşüyle tahlil ve terkip edilmedikçe de
ferdin zihninde, toplumun kurumlarında sadece
karışıklık ve bölünmelere yol açan
bir yük olarak kalır!
“Allah’ım bilgimizin son noktası dünyadan ibaret olmasın”
sadece kıyısında dolaştığımız,,,
insan her yaşadığından yeni bir şeyler öğreniyor.
Hayatınızı kazanmak için bir miktar uzmanlık bilgisine sahip
olmanız gerekir. Genel bilgi kuşkusuz, zihni geliştirir. Fakat hayatınızı
bilgi yığınağı yapmakla geçirirseniz, çevrenize bir duvar örersiniz.
O´nu farketmek için iyi dayanıp döşenmiş bir zihne ihtiyaç yoktur.
'Bilmek degil, olmak zorundayiz'
Her insanda bulunmayan gerçek servet....
İdda etmiyorum, doğruyu konuşurum, bu konuda meteliksizim...
Ama bilgi sahibi olanlar her zaman başımın tacıdır...
Ve her zaman lâyık olduğu değeri kendilerine vermeye çalışır, kendilerine olan hayranlıklarımı hiç çekinmeden belirtirim..
Çoğu insan bilginin vermiş olduğu asaleti kaldırımaz, kıskançlığından çarttttt diye çatlar alimallah..
Ve tâbi imdadına her zamanki tetikçisi ' GOOGLE' yetişir.....
Kaldığımız yerden devam edelim YÜCE BİLGE..:Pp
Her kabdan, içinde olan dışarı sızar... Küçük şeyler, büyük şeylere mebuttur...Unutulmamalıdır ki, bir şey, her şeysiz olmaz...
Bazıları için en kıymetli bilgi hangi atın hangi sahada nasıl koşabileceğini bilebilmekten öte değildir :)
Bilgiyi uygularsanız,
büyürsünüz,
paylaşırsanız,
efsane olursunuz! ..
en ucu diye birşeyin olmadıgı,sonsuz bi tanımın oldugu kavramdır bu sebeple binlerce yıldır evrenin cevaplarını arayan insanoğlu hiç bi zaman o cevapları bulamaz.
bilgi paylaşmaktır...
bilgi....
1- İlimsel veriler...ve bilgiler..
2- Bilimsel veriler...deneyler, gözlemlemeler...
Bunların ikiside hafife alınamayacak türden birbirlerini tamamlayan öğelerdir...
Bunu yadırgamak ve eleştirmek ancak ve ancak bilimin çerçevesini daraltmakla olmaktadır...
Çünkü 'allah' kitabında her zaman bilimi desteklemiş, insanları düşünmeye ve araştırmaya sevk etmiştir...
Yapılan yorumlar ancak ve ancak ortaçağ hıristiyanlık dininin uygulamalarına yakışır...
İslam hiç bir zaman bilimin önüne engel olmamıştır...
Bugün organ naklini insanlara inanç yönü ile anlatıldığı takdirde, yapılan bağışların gözle görünür bir oranda arttığının siz farkına varırsınız...
O zaman bilimin ve dinin birbirlerini tamamlayan öğeler olduğunun farkına varırsınız...
'İnsanlar ve bilim adamlarımız, roketle uzaya çıktıda, bizmi arkasından su dökmedik.'
Eınsteın: ' Bilimsiz din kör, Dinsiz bilim ise topaldır '
Anadoluda bir söz vardır;
Leblebi kadar anlatacaksan, Top kadar bilmen gerekir..
derler..
Bilgi 'öz'ünde temiz idi;
onu
nâdânlar kirletti..
insanın ızdırâbı bildikleriyle doğru orantılı olması gerekir
zira bilgi acı verir,
bilmek acıtır; acıtmalıdır..
acı ağlatır, ağlatmalıdır..
eşeğin sırtındaki kütüphane.../// bazen? ?
bilgi...bilgi....bilgiii......
nereye kadar?
İnsanı kendi türüne yabancılaştırmasın da...
Hayatın anahtarı...
bilmem
bilgi kitaplardan yada büyüklerimizden yada öğretmenlerimizden aldığımız akıldır bu akıl doğrultusuda hayatımız daha kolaylaşır