Elif Şafak'ın insana bi yandan 'yok artık' dedirtip, bi yandan da hayatın içinden aldığı bir kitap... Hem Ermeni sorununu bütün yönleriyle ele alıyor hem de dönemin aile bireylerinin aslında birbirinden ne kadar da farklı olabileceklerini gözler önüne seriyor. Bence belli bir olgunluğa erişmiş herkesin okuması gereken bir eser..
Efenim ademoğlu garibu gureba idir.hatun jinekologa kadar götürülüp kapısından salıverilmesine mukabil, ardından bakakalınıp içlenilir.bu ne perhiz bu ne lahana turşusu denmeden evvel hatun aceba turşu mu aşermiş idir deyu beyin fırtınasına girişilir.hayretengiz bir Cengiz laf-ı güzafı ilen dünyaya bir hatunun daha nüzulü halk arasında ekşi ilen ilişkilendirilmiş idir.hasbinallah ilen… Efenim baba neyse p.çinin de o olacağı aşağı yukarı belli idir… İtina ilen…
kitabın başında Asya'nın jinekoloğa gidişi hala gözlerimin önünde... Çok ilginç bir kitap... Kitabın kapağındaki nar resmi de çok ilginç bir mesaj veriyor sanki...
elif şafağın mükemmel kitabı... kız kardeşine tecavüz eden bir erkek kardeş...doğan çocuk.asya...ve bunu tek bilen anne ve teyze...acı,gerçek,karanlık dünyanın insanlarının kitabı...
yyhaa sonuna dooğru sıkılıp brakmıstım asyanın babası kim cıktı sahii bilen varsa Allah rızası içi yazsın dayısımıymıs babası ayy anlamadım kitabı okuyamam bi daha sildim çünküü:S
Sadece güzel bir romanı anlatıyor...osmanlı toplumunun ayrılmasını bir narın parçalanışına benzetmesi..romandaki bölümlerin yiyecek isimleriyle ayrılması..iyi kugulanmış bir romanı çağrıştırıyor..
Elif Şafak'ın sürükleyici romanlarından... kitap o kadar sürükleyiciydi ki kitabın son sayfasını bitirip kitabı kapattığımda saat sabahın beşiydi ve caım inanılmaz derecede aşure çekmişti... keşke evde olsaydım da anneme aşure yaptırsaydım demeden alamadım kendimi ;)
kitabın bölümlerine Aşurenin içine konulan malzemeler isim olarak seçilmiş...hatta aşurenin de tarifi var kitabın bir bölümünde :)
konusuna gelince: memleketinden tehcire mecbur edilmiş ailesinden o hengame esnasında ayrı düşen Şuşan,Türkler tarafından hummadan kurtarılıp İstanbulda müslümanlaştırarak bir kuruma yerleştiriliyor....
zengin ama zalim bir Türk onu buradan alıp evleniyor...oğlu olan Şuşan Amerikaya kaçıyor ve orada yeniden ermenileşerek yeni bir hayat kuruyor kendisine..evlenip çoluk çocuk sahibi oluyor...türkiyede ensest ilişkiden doğmuş bir torunu oluyor Asya...amerikada ise Armanuş adında bir torun daha....Armanuş melez bir insan...saf kan ermeni değil yani...türklerden dolu dolu nefret etmediği için Türkiyeye gelip burada bu insanları görürse onlardan daha hissederek nefret edebileceğini düşünür ve Türkiyeye gelir... .....
devamını okuyun :)
kitapta zaman zaman konudan uzak detaylara fazla eğilmiş Elif Şafak... sayfalarca bunları neden okutuyor acaba diye düşünüyor ve sonunda bir yere bağlıyacak diye düşünüp sonunda da hiçbiryere bağlanmadığını görerek biraz can sıkılıyor :) bu gerçek.. ;)
kapaktaki resmin konuyla ne ilgisi var derken enteresan bir şekilde kompozisyon tamamlanıyor...
hayali kahramanlardan oluşan hayali bir hikaye olarak algılanması ne derece sağlanır bilemiyorum...
kitap Elif Şafağı gündeme oturttu o dönem..doğrudur...biraz keskin ve acımasız ifadeleri olduğuna inanıyorum...kitapta çelişkiler var... ermeni gençleri askere alınıp sonra elinden silahlarının neden alındığı konusunda yazarın tarih bilgilerinin zayıf olduğuna da inanmak istemiyorum...sadece hayalindeki roman böyle gelişti diye hüsn-ü zan ile yaklaşmayı tercih edebilirim..yada etmek istiyorum....
tüm dusunceler bı kenara cıdden matematıksel zeka anlamında ıkı farklı aileyı bırleştırmesı falan cok guzeldi! bence türklügün asagılanması deıl aslında ermenılerle ne kadar ortak yanımız oldugunu gostermiş.aile yapısı yemek alışkanlıkları bunlar bırebır denecek kadar benzıyor! bence insanlar gormek istedıklerı gıbı cok guzel gorebılırler! dediğim gıbı hersey bbır kenara kıtabın anlatımdakı yalınlıgı hıkayenın degişikliği muhtesemdı! !
suya sabuna pek dokunmadan ermeni tehcirini kabul etmekle birlikte (ki soykırım sonucuna yakınlaşan diyaloglar dahi kıvrak bir zekayla tehcire dönüştürülmüş) asıl konu; aile ya da sosyal kimliklerimizden öte istanbul halklarının geçmiş ve geleceği.. baba devlet-i ali olarak düşünülürse eğer; yüzyıllarca komşuluk ettiğimiz istanbul'un asıl yerleşik çocukları yani ermenisi, yahudisi,urumu.. :) diyasporada piç kalmış haldeler..! ! tabi kitabın bana göre yorumu bu.. geri kalan kısmı yani asya'nın babasının aslında dayısı olma meselesi ise travmatik bir sorgulama..
kendimle uzun mücadelelerden sonra elif şafak okumaya karar verdim ve bu kitabını aldım...neyse ki hayal kırıklığına uğratmadı beni.sürükleyici bir dili ve ermeni-türk ilişkisine farklı bir perspektiften bakışı var.
https://pin.it/6QUgK5T
Elif Şafak'ın insana bi yandan 'yok artık' dedirtip, bi yandan da hayatın içinden aldığı bir kitap...
Hem Ermeni sorununu bütün yönleriyle ele alıyor hem de dönemin aile bireylerinin aslında birbirinden ne kadar da farklı olabileceklerini gözler önüne seriyor. Bence belli bir olgunluğa erişmiş herkesin okuması gereken bir eser..
Efenim ademoğlu garibu gureba idir.hatun jinekologa kadar götürülüp kapısından salıverilmesine mukabil, ardından bakakalınıp içlenilir.bu ne perhiz bu ne lahana turşusu denmeden evvel hatun aceba turşu mu aşermiş idir deyu beyin fırtınasına girişilir.hayretengiz bir Cengiz laf-ı güzafı ilen dünyaya bir hatunun daha nüzulü halk arasında ekşi ilen ilişkilendirilmiş idir.hasbinallah ilen…
Efenim baba neyse p.çinin de o olacağı aşağı yukarı belli idir…
İtina ilen…
kitabın başında Asya'nın jinekoloğa gidişi hala gözlerimin önünde... Çok ilginç bir kitap... Kitabın kapağındaki nar resmi de çok ilginç bir mesaj veriyor sanki...
elif şafağın mükemmel kitabı... kız kardeşine tecavüz eden bir erkek kardeş...doğan çocuk.asya...ve bunu tek bilen anne ve teyze...acı,gerçek,karanlık dünyanın insanlarının kitabı...
elif şafak ve ermeni türk kıyaslaması kokan kitabı..
Elif Şafak'ın, şöhret merdivenlerinden çıkmasını sağlamış kitap...
yyhaa sonuna dooğru sıkılıp brakmıstım
asyanın babası kim cıktı sahii
bilen varsa Allah rızası içi yazsın
dayısımıymıs babası ayy anlamadım
kitabı okuyamam bi daha sildim çünküü:S
çok güzeldi...baba ve dayıııı
teyze...anne + dayı...baba = asya...
olayın özü buydu ve daha kitabın ortasında şüphelenilip yok olamaz diye itiraz edilmiştir evet...
asla yurtta okunulmaması gereken bı kıtap... hataydı.. keşke evde okusaydım... :))
bence hiçte hoş bir roman değil. sadece başladığım kitabı bitirmek gibi bir alışkanlığım olduğundan okudum. çok tavsiye etmiyorum yani.
sıradan bir kitap ama kerinçsiz sayesinde satış rekorları kırdı.
elif şafağın bir çırpıda okuduğum romanı
Sadece güzel bir romanı anlatıyor...osmanlı toplumunun ayrılmasını bir narın parçalanışına benzetmesi..romandaki bölümlerin yiyecek isimleriyle ayrılması..iyi kugulanmış bir romanı çağrıştırıyor..
kitap çok hoşuma gitti ama bitirdigimde ögrendiğim gerçek beni çok etkiledi ve ben bu kitaptan sonra yazarın başka kitaplarını da okumaya karar verdim
...tesellisiz bir boşluk duygusuyla boğuşuyorlardı. Bu sebeptendi durup durup varoluşsal bunalımlara gark olmaları...
Kafe Kundera(karşı sav)
Elif şafak olay yaratan romanı
elif şafak süper ya muhteşem yazıyor baba ve piç de çok güzel olmuş hele hele o kapak resmı ınsanın iştahını kabartıyor :)))))))))))
diğer eserlerinin bir çoğunda olduğu gibi sihir, cin ve aşk üçlemine oturtulmuş bir eser, sacayağının üzerinde ise Ermeni tehciri var...
Elif Şafak'ın sürükleyici romanlarından...
kitap o kadar sürükleyiciydi ki kitabın son sayfasını bitirip kitabı kapattığımda saat sabahın beşiydi ve caım inanılmaz derecede aşure çekmişti...
keşke evde olsaydım da anneme aşure yaptırsaydım demeden alamadım kendimi ;)
kalitesiz olan.
kitabın bölümlerine Aşurenin içine konulan malzemeler isim olarak seçilmiş...hatta aşurenin de tarifi var kitabın bir bölümünde :)
konusuna gelince:
memleketinden tehcire mecbur edilmiş ailesinden o hengame esnasında ayrı düşen Şuşan,Türkler tarafından hummadan kurtarılıp İstanbulda müslümanlaştırarak bir kuruma yerleştiriliyor....
zengin ama zalim bir Türk onu buradan alıp evleniyor...oğlu olan Şuşan Amerikaya kaçıyor ve orada yeniden ermenileşerek yeni bir hayat kuruyor kendisine..evlenip çoluk çocuk sahibi oluyor...türkiyede ensest ilişkiden doğmuş bir torunu oluyor Asya...amerikada ise Armanuş adında bir torun daha....Armanuş melez bir insan...saf kan ermeni değil yani...türklerden dolu dolu nefret etmediği için Türkiyeye gelip burada bu insanları görürse onlardan daha hissederek nefret edebileceğini düşünür ve Türkiyeye gelir...
.....
devamını okuyun :)
kitapta zaman zaman konudan uzak detaylara fazla eğilmiş Elif Şafak...
sayfalarca bunları neden okutuyor acaba diye düşünüyor ve sonunda bir yere bağlıyacak diye düşünüp sonunda da hiçbiryere bağlanmadığını görerek biraz can sıkılıyor :) bu gerçek.. ;)
kapaktaki resmin konuyla ne ilgisi var derken enteresan bir şekilde kompozisyon tamamlanıyor...
hayali kahramanlardan oluşan hayali bir hikaye olarak algılanması ne derece sağlanır bilemiyorum...
kitap Elif Şafağı gündeme oturttu o dönem..doğrudur...biraz keskin ve acımasız ifadeleri olduğuna inanıyorum...kitapta çelişkiler var...
ermeni gençleri askere alınıp sonra elinden silahlarının neden alındığı konusunda yazarın tarih bilgilerinin zayıf olduğuna da inanmak istemiyorum...sadece hayalindeki roman böyle gelişti diye hüsn-ü zan ile yaklaşmayı tercih edebilirim..yada etmek istiyorum....
biz kendimizi biliriz...
herkes de kendisini bilir...
ha ha ha ancak gülerim ben..hayalgücü çok ii gelişmiş bi bayan...
:) :) :)
tüm dusunceler bı kenara cıdden matematıksel zeka anlamında ıkı farklı aileyı bırleştırmesı falan cok guzeldi! bence türklügün asagılanması deıl aslında ermenılerle ne kadar ortak yanımız oldugunu gostermiş.aile yapısı yemek alışkanlıkları bunlar bırebır denecek kadar benzıyor!
bence insanlar gormek istedıklerı gıbı cok guzel gorebılırler! dediğim gıbı hersey bbır kenara kıtabın anlatımdakı yalınlıgı hıkayenın degişikliği muhtesemdı! !
sonunda büyük şok yaşadığım, garipsediğim, 1 günde heyecanla okuyup bitirdiğim elif şafak'ın son kitap'ı..
dusunce ozgurlugu gecmısı bı kenara bırakarak, bı taraf olarak karsı tarafı suclu dıye nıtelendırme hakkı deildir
suya sabuna pek dokunmadan ermeni tehcirini kabul etmekle birlikte (ki soykırım sonucuna yakınlaşan diyaloglar dahi kıvrak bir zekayla tehcire dönüştürülmüş) asıl konu; aile ya da sosyal kimliklerimizden öte istanbul halklarının geçmiş ve geleceği.. baba devlet-i ali olarak düşünülürse eğer; yüzyıllarca komşuluk ettiğimiz istanbul'un asıl yerleşik çocukları yani ermenisi, yahudisi,urumu.. :) diyasporada piç kalmış haldeler..! ! tabi kitabın bana göre yorumu bu.. geri kalan kısmı yani asya'nın babasının aslında dayısı olma meselesi ise travmatik bir sorgulama..
kendimle uzun mücadelelerden sonra elif şafak okumaya karar verdim ve bu kitabını aldım...neyse ki hayal kırıklığına uğratmadı beni.sürükleyici bir dili ve ermeni-türk ilişkisine farklı bir perspektiften bakışı var.
biz ayıp olmasın diye çip diyoduk... :)