Aşk,edebiyat alanında iki yüzyıldır saltanat sürmekte..Bu,kadim şairlerin yaşadığı gibi,bedenin güzelliğinde parıldamaya başlayan tamamen tensel sevgi ya da orta çağda olduğu gibi soyut,sıradan bir ideale duyulan tatsız bir inanç da değil.
Bu hem tensel hem de psişik olan,tam bir özgürlükle bireyin kendi fantezilerinde açığa çıkarak kendine bağımsızca ifade eden bir aşktır.
İki cins sık sık birbirileri ile savaşırlar,hatta aşkı,yaşarken bile... :) Kadının,erkeğin egoizmine ve vahşiliğine karşı isyanları..erkeğin ise,kadının ikiyüzlülüğünü hor görmesi…
Kendini bedenin zevk çığlıklarında,kurbanların öfkesinde ifade eden kibir,oysa ki onları sefahat köleleri haline getirmekte.Tüm bunların ortasında,derin tutkular,sosyal kurumlar ve dünyevi gelenekler tarafından bastırıldıkça daha da güçlü hale gelmekte…
Böylelikle bu aşklar fırtınalarla,ahlaki çöküşlerle ve trajik felaketlerle dolup taşmakta,modern roman ve dramalar da neredeyse sadece bunun etrafında dönmektedir…Bakın görsel yayınlara (dizilere) ne demek istediğimi anlarsınız…
özgür değilseniz yeşermez topraklarınızda...
özgürlük aşkın coğrafyasıdır...
kısa ömürlü sanmamızın nedeni özgür olmayışımızdır...
Aşk,edebiyat alanında iki yüzyıldır saltanat sürmekte..Bu,kadim şairlerin yaşadığı gibi,bedenin güzelliğinde parıldamaya başlayan tamamen tensel sevgi ya da orta çağda olduğu gibi soyut,sıradan bir ideale duyulan tatsız bir inanç da değil.
Bu hem tensel hem de psişik olan,tam bir özgürlükle bireyin kendi fantezilerinde açığa çıkarak kendine bağımsızca ifade eden bir aşktır.
İki cins sık sık birbirileri ile savaşırlar,hatta aşkı,yaşarken bile... :)
Kadının,erkeğin egoizmine ve vahşiliğine karşı isyanları..erkeğin ise,kadının ikiyüzlülüğünü hor görmesi…
Kendini bedenin zevk çığlıklarında,kurbanların öfkesinde ifade eden kibir,oysa ki onları sefahat köleleri haline getirmekte.Tüm bunların ortasında,derin tutkular,sosyal kurumlar ve dünyevi gelenekler tarafından bastırıldıkça daha da güçlü hale gelmekte…
Böylelikle bu aşklar fırtınalarla,ahlaki çöküşlerle ve trajik felaketlerle dolup taşmakta,modern roman ve dramalar da neredeyse sadece bunun etrafında dönmektedir…Bakın görsel yayınlara (dizilere) ne demek istediğimi anlarsınız…