Çocukken yenilen fırçalar 'anlamamak' kaynaklı, üstelik verilen eğitim; ister ailede ister okulda, hep 'anlamak' hedefli.. hiç kimse çıkıpta 'doğruyu, doğru bir metodla, yanlış değil; doğru anlamak'ın eğitimini vermiyor.. yani anlamak yetmiyor..!
yanlızca bana koşarsan zaman geri de kalır.. yetişemez hızına.. tüm saatler bende çalar gece yarısını.. tüm kapılar bende açılır sana... ışık sadece benimle yarışta.. ben ışıkla oynaşta... anlıyorsun değil mi? .......
Sen hala anlamadın sevginin en hasını Sen hala çözemedin ırmağın dünyasını O, coşkun bir denizin sularına yürürken Sen hasta bir çeşmeden doldurmuşsun tasını Gittiği her iklime sevdanı götürürken Gözyaşı çukuruna gömmüşsün deltasını N.G
Ey kör! bu yer,bu gök,bu yıldızlar,boştur boş Bırak onu bunu da gönlünü hoş tut hoş Şu durmadan kurulup dağılan evrende Bir nefestir alacağın, o da boştur boş!
Yasak bana gözlerini anlamak ellerin bana yasak Ben yinede Her gecenin sabahında özlerdim seni Gözlerindeki parıltı güneşimdi.. Hiç uçmasanda hep yanımda kalsan diye dua ederdim Geceler boyunca tanrıya Gecelerde büyüdü sevdam içimdeki özlemle.., Özlemler hep böyledir işte çoğalır seninle gittiğin her yerde Sen yinede korkusuzca çırp kanatlarını ben düştüğün yerdeyim Benim kanadı kırık özlemim…..
En önemlisi bu dünyaya neden geldiğini,hangi amaç uğruna yaşaman gerektiğini anlayabilmek. Yaşamı,yaşamın kaynağını ve ölümü anlayabilmek. Fani ömür nasıl ebedileştirilir,onu anlayabilmek. Kısacası kendini anlayabilmek. Zor gibi.Ama imkansız da değil.
Beni anladıklarını söylüyorlar Hiç kimse beni anlayamaz Hiç kimse... * Benim içimdeki masum şeytanı kim anlayabilir ki? Ben, bu gördüğünüz ceset değilim Benim içimdeki yaratığın gözyaşlarını kim görebilir ki? Korkuyorum, anlayamazsınız işte, ölmeliyim Ölmeli ve korkularımdan kurtulmalıyım. * Ben, onun sana zarar vermesinden korkuyorum Beni bu huzurdan çıkarmandan Belki de beni anlamandan korkuyorum. * Hiç kimse beni anlayamaz Hiç kimse... * Soluduğum hava bile boğazımda düğümleniyor o da benden yana, benim gibi yalnız, benim gibi korkak. Anlıyor musun? Ben sevilmekten korkuyorum Beni sevmenden, beni acılarımdan ayırmandan korkuyorum. * Artık bu uzun merdivenin son basamağındayım Önümdeki sonsuz uçurum bana sevgiyi hatırlatsa da Uçurum beni senden uzaklaştıracak biliyorum. İçimdeki karanlık beni zorluyor, buna mecburum, anlıyor musun? * Hiç kimse beni anlayamaz Hiç kimse... * Sevgi içimdeki küçük çocuğu sevebilir mi ki? Hıçkırıklarını duyuyor musun? Sevgi onun ıstıraplı geçmişini silebilir mi ki? Artık dayanamıyor, anlıyor musun? * Hergün ölüyordum zaten, benim için değişiklik değil bu Aslında ölümün sonu bu, o da ölüyor benle. Hiç ağlayan bir ceset gördün mü? Şimdi gözlerimden iki damla yaş dökülüyor sevginle birlikte. * İçimdeki yaşlar sel oldu, taştı, anlıyor musun? İçimdeki o canlı boğuldu ve kurtuldu artık Sadece cesetini bekliyor, her şey bitecek. Masumiyetimi neden öldürmek istediğimi anlıyor musun? * Hiç kimse beni anlayamaz Hiç kimse... * Bu dikenli yolun sonu artık gelmeli Sevgiler beni terk etmeli. İçimdeki setler yıkıldı tutamam gözyaşlarımı. * Hey sen! Beni öldüren korkularımın nedeni Görüyor musun onları? Duyuyor musun meleklerin çığlıklarını? * Hey sen! Beni ağlatan sevginin sahibi Ben öldüğümde O küçük çocuğun gerçek yüzünü gördüğünde Benim senin için ağladığım gibi Sen de benim için ağlar mısın? ...
Anlamak yok çocuğum, anlıyormuş gibi olmak var
Akıl için son çare saçlarını yolmak var...
Akıl için son çare: Aklını sadece kendisine kılavuz edinmiş, Kalp ünitesi iflas etmiş insanlarımızın takınacağı son tavır...
İşte bu insanların ikinci diriliş aşamalarındaki son diyecekleri sözler...
Ah bize vahlar bize...
Keşke bizde iman etseydik rabbimize...
Herkes anlamaz..
anlamamakla kalsalar iyi;
yanlış anlarlar bazen de..
ve
bu
-1 olarak haneye işler..
maalesef..
Bunca zaman bana anlatmaya çalıştığını, kendimi bulduğumda
anladım.
Herkesin mutlu olmak için başka bir yolu varmış,
Kendi yolumu çizdiğimde anladım..
Bir tek yaşanarak öğrenilirmiş hayat, okuyarak, dinleyerek değil..
Bildiklerini bana neden anlatmadığını, anladım.
Yüreğinde aşk olmadan geçen her gün kayıpmış,
Aşk peşinden neden yalınayak koştuğunu anladım..
Acı doruğa ulaştığında gözyaşı gelmezmiş gözlerden,
Neden hiç ağlamadığını anladım..
Ağlayanı güldürebilmek, ağlayanla ağlamaktan daha değerliymiş,
Gözyaşımı kahkahaya çevirdiğinde anladım..
Bir insanı herhangi biri kırabilir, ama bir tek en çok sevdiği
acıtabilirmiş,
Çok acıttığında anladım..
Fakat,hakkedermiş sevilen onun için dökülen her damla gözyaşını,
Gözyaşlarıyla birlikte sevinçler terk ettiğinde anladım..
Yalan söylememek değil, gerçeği gizlememekmiş marifet,
Yüreğini elime koyduğunda anladım..
'Sana ihtiyacım var, gel! ' diyebilmekmiş güçlü olmak,
Sana 'git' dediğimde anladım..
Biri sana 'git' dediğinde, 'kalmak istiyorum' diyebilmekmiş
sevmek,
Git dediklerinde gittiğimde anladım..
Sana sevgim şımarık bir çocukmuş, her düştüğünde zırıl zırıl
ağlayan,
Büyüyüp bana sımsıkı sarıldığında anladım..
Özür dilemek değil, 'affet beni' diye haykırmak istemekmiş
pişman olmak,
Gerçekten pişman olduğumda anladım..
Ve gurur, kaybedenlerin, acizlerin maskesiymiş,
Sevgi dolu yüreklerin gururu olmazmış,
Yüreğimde sevgi bulduğumda anladım..
Ölürcesine isteyen, beklemez, sadece umut edermiş bir gün
affedilmeyi,
Beni affetmeni ölürcesine istediğimde anladım..
Sevgi emekmiş,
Emek ise vazgeçmeyecek kadar, ama özgür bırakacak kadar
sevmekmiş...
CAN YUCEL
Çocukken yenilen fırçalar 'anlamamak' kaynaklı,
üstelik verilen eğitim; ister ailede ister okulda,
hep 'anlamak' hedefli..
hiç kimse çıkıpta 'doğruyu, doğru bir metodla, yanlış değil; doğru anlamak'ın
eğitimini vermiyor..
yani
anlamak yetmiyor..!
Anlamaktan; ne Anladığımızı,Anlayabilmemiz için.Anlamanın ne Anlama geldiğini Anlamamız lazım derim...
****(çok sokrates gördüm kendimi canım...) =0)))
anlamak.......
anlam-ak.
anlamını aklaştırabildiklerimize zihnimizde berrak görüntü verebilen ifadeler için anlam-ak diyoruz sanki.
yada demeliyiz yani.anlam-ak efendiler!
anlam-kara olunca da anlam-ak gibi durmayın yaww!
Al pacino nun bir repliği geldi aklıma.
elini boşlukta daireler çizdirerek muhatabına yaklaştırır ve sorar
-kapiş?
Herkes anlayabildiği kadar yaşar,
ve anlayamadığı şeyleri umursamadan göçüp gider..
by 'va mişkun'
yanlızca bana koşarsan zaman geri de kalır..
yetişemez hızına..
tüm saatler bende çalar gece yarısını..
tüm kapılar bende açılır sana...
ışık sadece benimle yarışta..
ben ışıkla oynaşta...
anlıyorsun değil mi? .......
ok.
tamam
sözleri ile de ifade edilir................. :)))
Anlamak bence herşeyden önce karşıda ki kişiyi umursamaktır. Anlamak bir saygı meselesidir.
zihnin çelişkisine düşenlerin gönül aracılığıyla eğitildiğini...
anlamak yok çocuğum anlar gibi olmak var...n.f.k
beni anlamadın ya ben ona yanıyorum...
'Anlamak yok çocuğum,anlar gibi olmak var..
Akıl için son tavır,saçlarını yolmak var...'
nfk
*ne müthiş ifadeler..büyük üstâd..mekanın cennet inş..
En uzak mesafe ne Afrika'dir,
ne Çin, ne Hindistan,
ne seyyareler
ne de yildizlar geceleri isildayan...
En uzak mesafe iki kafa arasindaki mesafedir
birbirini anlamayan...
CAN YUCEL
Sen hala anlamadın sevginin en hasını
Sen hala çözemedin ırmağın dünyasını
O, coşkun bir denizin sularına yürürken
Sen hasta bir çeşmeden doldurmuşsun tasını
Gittiği her iklime sevdanı götürürken
Gözyaşı çukuruna gömmüşsün deltasını
N.G
Ey kör! bu yer,bu gök,bu yıldızlar,boştur boş
Bırak onu bunu da gönlünü hoş tut hoş
Şu durmadan kurulup dağılan evrende
Bir nefestir alacağın, o da boştur boş!
anlamsizliklarin bas düsmani
sokağa adım attığımızda gördüğümüz her tabeladan bellii....
bazı gerçekleri anlamanın dışında;
anlaşılmayan şeyler çoğu zaman acı veriri insana........
Yasak bana gözlerini anlamak ellerin bana yasak
Ben yinede Her gecenin sabahında özlerdim seni
Gözlerindeki parıltı güneşimdi..
Hiç uçmasanda hep yanımda kalsan diye dua ederdim
Geceler boyunca tanrıya
Gecelerde büyüdü sevdam içimdeki özlemle..,
Özlemler hep böyledir işte çoğalır seninle gittiğin her yerde
Sen yinede korkusuzca çırp kanatlarını ben düştüğün yerdeyim
Benim kanadı kırık özlemim…..
''anladım ki ağaçlar
toprağa acı verdikçe büyüyorlar ''
''anladım
herkese kötü şeyler hatırlatan yüzüm
evet yüzümdü
her görüşmeye taşıdığım
kandırılmaya gönüllü bir gönülle
az sütlü neskafelere sigaralar iliştirdim
göz gördüm başka açılara ayarlı
uzun bir yüz gördüm
meğer filmin sonu diye ayarsız
fin yazardı se end zamanında
bir zamanlar
fransızlar hep fransız kalacaklar
sabah sinemasında pazarları''
ölürün aşkına yar, ölürüm diyar diyar...
beni biraz anlasana...
off of sarıl bana, beni biraz anlasana...
anlamaya çalışmadan anlamazlıktan gelecem kendimi...en iyisi bu :)
En önemlisi bu dünyaya neden geldiğini,hangi amaç uğruna yaşaman gerektiğini anlayabilmek.
Yaşamı,yaşamın kaynağını ve ölümü anlayabilmek.
Fani ömür nasıl ebedileştirilir,onu anlayabilmek.
Kısacası kendini anlayabilmek.
Zor gibi.Ama imkansız da değil.
o kadar zor olmasa gerek derdim hep kendime...meğer o koca lütuf bi banamı özgüymüş...
idrak etmek
Benim İçin Ağlar mısın?
Beni anladıklarını söylüyorlar
Hiç kimse beni anlayamaz
Hiç kimse...
*
Benim içimdeki masum şeytanı kim anlayabilir ki?
Ben, bu gördüğünüz ceset değilim
Benim içimdeki yaratığın gözyaşlarını kim görebilir ki?
Korkuyorum, anlayamazsınız işte, ölmeliyim
Ölmeli ve korkularımdan kurtulmalıyım.
*
Ben, onun sana zarar vermesinden korkuyorum
Beni bu huzurdan çıkarmandan
Belki de beni anlamandan korkuyorum.
*
Hiç kimse beni anlayamaz
Hiç kimse...
*
Soluduğum hava bile boğazımda düğümleniyor
o da benden yana, benim gibi yalnız, benim gibi korkak.
Anlıyor musun? Ben sevilmekten korkuyorum
Beni sevmenden, beni acılarımdan ayırmandan korkuyorum.
*
Artık bu uzun merdivenin son basamağındayım
Önümdeki sonsuz uçurum bana sevgiyi hatırlatsa da
Uçurum beni senden uzaklaştıracak biliyorum.
İçimdeki karanlık beni zorluyor, buna mecburum, anlıyor musun?
*
Hiç kimse beni anlayamaz
Hiç kimse...
*
Sevgi içimdeki küçük çocuğu sevebilir mi ki?
Hıçkırıklarını duyuyor musun?
Sevgi onun ıstıraplı geçmişini silebilir mi ki?
Artık dayanamıyor, anlıyor musun?
*
Hergün ölüyordum zaten, benim için değişiklik değil bu
Aslında ölümün sonu bu, o da ölüyor benle.
Hiç ağlayan bir ceset gördün mü?
Şimdi gözlerimden iki damla yaş dökülüyor sevginle birlikte.
*
İçimdeki yaşlar sel oldu, taştı, anlıyor musun?
İçimdeki o canlı boğuldu ve kurtuldu artık
Sadece cesetini bekliyor, her şey bitecek.
Masumiyetimi neden öldürmek istediğimi anlıyor musun?
*
Hiç kimse beni anlayamaz
Hiç kimse...
*
Bu dikenli yolun sonu artık gelmeli
Sevgiler beni terk etmeli.
İçimdeki setler yıkıldı tutamam gözyaşlarımı.
*
Hey sen! Beni öldüren korkularımın nedeni
Görüyor musun onları?
Duyuyor musun meleklerin çığlıklarını?
*
Hey sen! Beni ağlatan sevginin sahibi
Ben öldüğümde
O küçük çocuğun gerçek yüzünü gördüğünde
Benim senin için ağladığım gibi
Sen de benim için ağlar mısın? ...
Poet Of The Darkness