geçenlerde bir arkadaş ewime geldi.nese yedik içtik muhabbet ettik akşam oldu ewine gidecek.otobüs durağına gittik birlikte. durağa çok az kalmıştıki bir otobüsün geçmekte olduğunu gördük. gittik duraktaki birine sorduk geçen otobüsün nereye gittiğini. adam maalesef arkadaşın bekleyeceği otobüsün ismini verdi. tabi hava ayaz... 20 dakika beklesek donacağımız biliyoruz hadi dedim çarşıya girelim orada dolaşır vakit geçirir hem de soğuktan korunuruz dedim. biz gitik güsel dolaştık hediyelik eşyalara baktık. artık vakit dolmuştu çıkışa yöneldik. çıkıştaki alet başladı ötmeye... dıt dıt dıt... nasıl da yankılanıyor melet. başımdan aşağı kaynar sular döküldü.. kendimden ne kadar eminsem arkadaştan da o kadar eminim ama neylersin paranoyalar nasıl çalışıyor.... acaba birileri cebimize bir şey mi koydu yoksa dalgınlıkla biz mi bir şey attık cebimize... görevliler geldi herkes bize bakıyor ellerimiz boş sordular bize son zamanlarda yeni birşey aldınız mı diye.. ikimiz de bu soru üzerine biraz rahatlamış yooooo dedik çünkü direk bizi suçlama modunda değil görevliler... çok şükür arkadaşın aklı başına geldi birde aaaa dedi bana bu durum hep oluyor (ben şaşırdım bu lafa ama çaktırmıyorum) benim kitabımın bandrolu bu kontrol noktalarında hep çalıyor... sırıta sırıta uzadık oradan :) ...
Güzel olanını hatırladıkça geçip gittiğine üzüldüğümüz, kötü olanını hatırladıkça sorgulayıp üzüldüğümüz, yani her iki durumdada üzüntüde garip bir ortaklık kuran tek şey belki de...
Yaşarken aklımızda kalan geçmişteki iyi şeylerdir. Kötü olanlarsa anı olarak anılmaz. Onlar ders çıkarılması gereken önyargılarımızı oluşturan tecrübe diye bahsedilen birikimlerdir.
21.01.2005 İlk kez sana Seni Seviyorum dediğim an ve arabadan indiğim andaki korna sesini unutamam. Şuan saat 13:54 ve günlerden 13 nisan 2005 çarşamba ve ben hala SENİ SEVİYORUM.
anı yoktur. anıların kendisinden kaynaklanan, bir başka kişilikle yaşanmış, bir başka hayat vardır. gerçek zaman, eşit saatlere bölünmüş, mekanik bir yapı değildir. tüm bunların sonunda burnunuza gelen şey, 'katmerli papatyaların ateşte yanan kalplerinin kokusu' olacaktır.' boris vian
15.01.2005 günlerden cumartesi... Yer Kanlıca hava yağmurlu yanımda kuzum, Sonra Küçükyalı sahil kokoreç yememiz ve bana sorduğu hayatımda aldığım en muhteşem soru ve cevabını hiç düşünmeden verdiğim an. Hayatımda hiç ama hiç unutamıyacağım saatler. Kuşun hiçbir zaman o anıları unutmıyacak kuzum...
anılar sessiz sessiz yar yar sabahlara kadar heyttt be anı unutmadık unutulmayacak bazen unutmak istediğimiz bazense canlandırmaya çalıştığımız geçmiş yaşam öykülerdir.
yalnız kaldığımda en büyük dostumun o olduğunu düşündüğüm ve bazen de kurtulmak isteyip de kurtulamadığım sülük gibi bi şey olduğunu düşündüğüm şey... eski kız arkadaşıma geri dönmemde en büyük gaz vericimdi..
Bu kelime geçince akla hep iyi şeyler gelmesi şartmış gibi mi ne..Bilmem benim aklima hep güzel şeyler geliyor.. Sevgililer..Aile filan..Tek kötü huyu var, kendi isteğimizle silemiyoruz..
bence ani, eskiden olmus bir tatli olayi tekrar hatirlamak ve düsünmek. Örnegin bir kiz ile ilk defa el ele tutustugum günü ömür boyunca hic unutamiyacagim.
hem güzel olanı var hemde acı vereni..ama insan acı verenini sanki daha çok anıyor..
eskiye ait yaşanmış bir takım şeyler
kabul etmekte zorlandığımız fakat artık bi çok insanın yok olduğunu defterimizde görebilmekkk
nice insanlar unutuldu
Hayatım; ki amel defterime yazılan...
anı insanın özel günelerini hatırlatıyor
bir anı bile değilim eski olmaktan - turgut uyar
' ilginç bir anıdır bence '
geçenlerde bir arkadaş ewime geldi.nese yedik içtik muhabbet ettik
akşam oldu ewine gidecek.otobüs durağına gittik birlikte. durağa çok az kalmıştıki bir otobüsün geçmekte olduğunu gördük. gittik duraktaki birine sorduk geçen otobüsün nereye gittiğini. adam maalesef arkadaşın
bekleyeceği otobüsün ismini verdi. tabi hava ayaz... 20 dakika beklesek donacağımız biliyoruz hadi dedim çarşıya girelim orada dolaşır vakit geçirir hem de soğuktan korunuruz dedim.
biz gitik güsel dolaştık hediyelik eşyalara baktık. artık vakit dolmuştu
çıkışa yöneldik.
çıkıştaki alet başladı ötmeye... dıt dıt dıt... nasıl da yankılanıyor melet. başımdan aşağı kaynar sular döküldü..
kendimden ne kadar eminsem arkadaştan da o kadar eminim ama
neylersin paranoyalar nasıl çalışıyor....
acaba birileri cebimize bir şey mi koydu yoksa dalgınlıkla biz mi bir şey attık cebimize...
görevliler geldi herkes bize bakıyor ellerimiz boş
sordular bize son zamanlarda yeni birşey aldınız mı diye..
ikimiz de bu soru üzerine biraz rahatlamış yooooo dedik
çünkü direk bizi suçlama modunda değil görevliler...
çok şükür arkadaşın aklı başına geldi birde aaaa dedi bana bu durum hep oluyor (ben şaşırdım bu lafa ama çaktırmıyorum)
benim kitabımın bandrolu bu kontrol noktalarında hep çalıyor...
sırıta sırıta uzadık oradan :) ...
Güzel olanını hatırladıkça geçip gittiğine üzüldüğümüz, kötü olanını hatırladıkça sorgulayıp üzüldüğümüz, yani her iki durumdada üzüntüde garip bir ortaklık kuran tek şey belki de...
tozlu bir raf
üflemeye mecalim yok
iyisi mi sen
uyu
andım.
bir küçücük...
yaşam dolabımın çekmeceleri...
Bir Tebessüm
Uffff yaaa
dün yine o eski gezdigimiz sokaklarda gezdim
yine bi hüzün çöktü üstüme
neden böyle olduu yaaa
keşke...
? ? ?
.......ben, anılarım, keşkelerim ve bilelerim
yollardayım şimdi.........
Yaşarken aklımızda kalan geçmişteki iyi şeylerdir. Kötü olanlarsa anı olarak anılmaz. Onlar ders çıkarılması gereken önyargılarımızı oluşturan tecrübe diye bahsedilen birikimlerdir.
günlükten farklı olarak diğer günleri içine alan hatura türündendir.
21.01.2005
İlk kez sana Seni Seviyorum dediğim an ve arabadan indiğim andaki korna sesini unutamam.
Şuan saat 13:54 ve günlerden 13 nisan 2005 çarşamba ve ben hala
SENİ SEVİYORUM.
anı yoktur. anıların kendisinden kaynaklanan, bir başka kişilikle yaşanmış, bir başka hayat vardır. gerçek zaman, eşit saatlere bölünmüş, mekanik bir yapı değildir. tüm bunların sonunda burnunuza gelen şey, 'katmerli papatyaların ateşte yanan kalplerinin kokusu' olacaktır.' boris vian
15.01.2005 günlerden cumartesi...
Yer Kanlıca hava yağmurlu yanımda kuzum,
Sonra Küçükyalı sahil kokoreç yememiz ve bana sorduğu hayatımda aldığım en muhteşem soru ve cevabını hiç düşünmeden verdiğim an.
Hayatımda hiç ama hiç unutamıyacağım saatler.
Kuşun hiçbir zaman o anıları unutmıyacak kuzum...
anı insanı hayata bağlar ileirde hatırlayacak anın yoksa o hayatı yashamamısh gibi sayılırsın iyiside olsun kötüsüde olsun anı anıdır
anı insanıan hayatıdır bence...
evliya çelebi
anılar sessiz sessiz yar
yar sabahlara kadar
heyttt be
anı unutmadık unutulmayacak bazen unutmak istediğimiz bazense canlandırmaya çalıştığımız geçmiş yaşam öykülerdir.
anılmaya değer geçmiş zaman dilimlerimiz...
yalnız kaldığımda en büyük dostumun o olduğunu düşündüğüm ve bazen de kurtulmak isteyip de kurtulamadığım sülük gibi bi şey olduğunu düşündüğüm şey... eski kız arkadaşıma geri dönmemde en büyük gaz vericimdi..
Bu kelime geçince akla hep iyi şeyler gelmesi şartmış gibi mi ne..Bilmem benim aklima hep güzel şeyler geliyor.. Sevgililer..Aile filan..Tek kötü huyu var, kendi isteğimizle silemiyoruz..
sadece geçmişte kaldığı ve geri dönmesi mümkün olmadığı için insana güzel gelen aslında bir yalanı içinde barındıran bişey
Tüm anılarım insanlık tarafından yağmalandığından beri; ne anılarla yaşıyorum ne de insanlarla...
bence ani, eskiden olmus bir tatli olayi tekrar hatirlamak ve düsünmek.
Örnegin bir kiz ile ilk defa el ele tutustugum günü ömür boyunca hic unutamiyacagim.
dun yedigim bademli kurabiyeler!
keşkeler zinciri..