Ş air değilim dostlar yazarım zaman zama N A ma gönlüm coşmalı kalemim yazacaks A İ mrenerek okurum şair gördüğüm zama N R eyhanlar kokusunda şiirler yazacaks A İ liklerime kadar işlemiş hüznümü si L N e olur mahreminde aşkıma bir yer vars A İ şte yapayalnızım beni yar sımsıkı sa R M aşuk olarak eğer kolunda biri yoks A
Mona Roza, siyah güller, ak güller Geyvenin gülleri ve beyaz yatak Kanadı kırık kuş merhamet ister Ah, senin yüzünden kana batacak Mona Roza siyah güller ak güller
Ulur aya karşı kirli çakallar Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa Mona Roza, bugün bende bir hal var Yağmur iğri iğri düşer toprağa Ulur aya karşı kirli çakallar
Açma pencereni perdeleri çek Mona Roza seni görmemeliyim Bir bakışın ölmem için yetecek Anla Mona Roza, ben öteliyim Açma pencereni perdeleri çek..
Zeytin ağaçları söğüt gölgesi Bende çıkar güneş aydınlığa Bir nişan yüzüğü, bir kapı sesi Seni hatırlatıyor her zaman bana Zeytin agaçları söğüt gölgesi
Zambaklar en ıssız yerlerde açar Ve vardır her vahşi çiçekte gurur Bir mumun ardında bekleyen rüzgar Işıksız ruhumu sallar da durur Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ellerin ellerin ve parmakların Bir nar çiçegini eziyor gibi .......... ..........
Jaluzileri inmis antolojinin ormana bakan pencerelerinde, gecenin sessiz ve en issiz aninda fisiltilarla baslayan gerilim müsiginin korkuyu müzdad eden aryasi...
uysa da uymasa da bu da bir akrostis numunesi oluyor erenler...
Var olan bir sen, bir ben, bir de bu bahar. Elden ne gelir ki? Güzelsin, gençliğin var. Dünyada aşkımız ölüm gibi mukadder. İnan ki bir daha geri gelmez bu günler. Alemde bir andır bize dost esen rüzgar.
æææææææææææææ Æ ææææææææææææææææææ
(çift akrostiş)
Ş air değilim dostlar yazarım zaman zama N
A ma gönlüm coşmalı kalemim yazacaks A
İ mrenerek okurum şair gördüğüm zama N
R eyhanlar kokusunda şiirler yazacaks A
İ liklerime kadar işlemiş hüznümü si L
N e olur mahreminde aşkıma bir yer vars A
İ şte yapayalnızım beni yar sımsıkı sa R
M aşuk olarak eğer kolunda biri yoks A
mona roza'da baş harfleri okuduğunuzda muazzez akkaya çıkar
Mona Roza
Mona Roza, siyah güller, ak güller
Geyvenin gülleri ve beyaz yatak
Kanadı kırık kuş merhamet ister
Ah, senin yüzünden kana batacak
Mona Roza siyah güller ak güller
Ulur aya karşı kirli çakallar
Ürkek ürkek bakar tavşanlar dağa
Mona Roza, bugün bende bir hal var
Yağmur iğri iğri düşer toprağa
Ulur aya karşı kirli çakallar
Açma pencereni perdeleri çek
Mona Roza seni görmemeliyim
Bir bakışın ölmem için yetecek
Anla Mona Roza, ben öteliyim
Açma pencereni perdeleri çek..
Zeytin ağaçları söğüt gölgesi
Bende çıkar güneş aydınlığa
Bir nişan yüzüğü, bir kapı sesi
Seni hatırlatıyor her zaman bana
Zeytin agaçları söğüt gölgesi
Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ve vardır her vahşi çiçekte gurur
Bir mumun ardında bekleyen rüzgar
Işıksız ruhumu sallar da durur
Zambaklar en ıssız yerlerde açar
Ellerin ellerin ve parmakların
Bir nar çiçegini eziyor gibi
..........
..........
Sezai Karakoç
11 kıtalık bir şiirin son kıtasının acı veren gerçeği.....
Bir Akrostiş de benden:
İlericilik yaftası,
Beyni boğan kaf'tası,
Belli akıl hastası
Kahpe batı softası...
Akrostiş
Ihtilal acentası...
Solun tamda ortası.
Moskof ’un oltası..
Eli, zulüm muştası.
Tek ümidi, cuntası
İnkılap, avantası...
Nemrut, onun atası...
Ölüm yolu, rotası..
Namlı servet çantası..
Ünlü küfür softası..
Necip Fazıl
Jaluzileri inmis antolojinin
ormana bakan pencerelerinde, gecenin
sessiz ve
en issiz aninda
fisiltilarla baslayan gerilim müsiginin
korkuyu müzdad eden
aryasi...
uysa da uymasa da
bu da bir akrostis numunesi oluyor erenler...
bkz. dil oyunları
AKROSTİŞ
Var olan bir sen, bir ben, bir de bu bahar.
Elden ne gelir ki? Güzelsin, gençliğin var.
Dünyada aşkımız ölüm gibi mukadder.
İnan ki bir daha geri gelmez bu günler.
Alemde bir andır bize dost esen rüzgar.
Cahit Sıtkı Tarancı