Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem ‘e Sahabe-i Kiram soruyor: -Ya Rasulallah, Müminlerin en faziletlisi kimdir? -Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem, -“Âhlakı en güzel olandır.” Buyurur. Tekrar soruyorlar -Ya Rasulallah, Müminlerin en akıllısı kimdir? “ Ölümü en fazla hatırlayan ve ölümden sonrası için en iyi hazırlığı yapandır. İşte akıllı olanlar bunlardır “ buyurur.
Albert Einstein konferanslarına hep özel şoförü ile gidermiş. Yine bir konferansa gitmek üzere yola çıktıkları bir gün şoförü Einstein'a;
'Efendim, uzun zamandır siz konuşurken ben de arka sıralarda oturup sizi dinliyorum ve neredeyse söyleyeceğiniz her şeyi kelimesi kelimesine biliyorum' demiş. Einstein gülümseyerek ona bir teklifte bulunmuş:
'Peki, şimdi gideceğimiz yerde beni hiçtanımıyorlar... O halde bugün palto ve şapkalarımızı değiştirelim, benimyerime sen konuş,ben de arka sırada seni dinlerim.' Şoför, gerçekten çok şahane ve başarılı bir konuşma yapmış ve sorulan bütün soruları doğru yanıtlamış. Tam yerine oturacağı sırada bir kişi,o güne kadar konferansta sorulmamış ağır bir fizik sorusu sormuş.
Şoför, hiç duraksamadan soruyu soran kişiye dönüp:
'Böylesine basit bir soruyu sormanız gerçekten çok garip' demiş.
Sonra da salonun arkasında oturan Einstein'ı işaret ederek şöyle devam etmiş:
'Şimdi size arka sırada oturan şoförümü çağıracağım ve sorduğunuz soruyu,göreceksiniz, o bile yanıtlayacak.'
Akıl; Mantıksızlığın sürekli olarak özümsenmesidir... İnsan; Bedeni, ruhu, aklı, kalbi ve potansiyel yetenekleriyle, evrendeki en yüksek donanımlı canlıdır...
efenim şahsımda az evvel oluşmuş yargıya göre komik şiirlerini şiir sayfasında tutup; nedire eklemeyip,hem modu hem bizi muzdarip etmeyen kişidir... itina ilen...
AKILLI: Nerede daha fazla kalacaksa, oraya yatırım yapandır. Dünya hayatı sınırlı, ahiret hayatı sonsuzdur. AKILLI ahiret için daha çok çalışandır. 'Dünya hayatı bir oyun, bir eğlenceden ibarettir.' AYET
kuran da en çok geçen 2 terimden 1i:: AKLINIZI KULLANIN, diğer terimde::OKU dur. Allah aklını işletmeyenler üzerine pislik indirir.(Kuran'dan,Yunus suresi100) .
Bazen, bilerek ve kendi irademle, aptal ve saf olabiliyorum...Çünkü, akıllı kişi, aklını karşısındakine fazla belli etmeyen kişidir... Bazen, olaylar karşısındaki davranışlarım için, böyle yapsaydın ya da bunu demeseydin gibi sözler ederler...Ben de onların dediklerini kabullenmiş gibi yaparım...Halbuki, benim başka şeyleri düşündüğümü, çok sonra anlayabiliyorlar... :))) İşte akıl farkı...
Akıllı: Türkçe’de kelime yaratıcıları Arapça kökenli diye „akıl“ kelimesini dilimizden sürgün etmeye çalıştılar, yerine „us“ kelimesini bulduklarını sandılar. Ne var ki, „akıllı“ yerine „uslu“ kelimesini kullanan bir „babayiğit“ dilbilimciye rastlanmıyor. Çünkü, köylü, zanaatkâr, işçi ve diğer emekçiler her iki kelimeyi de (akıllı, uslu) yerinde kullanmasını o akıllandıkça uslananlardan öğrenmediler.
Akıllı: Batı düşünce ve bilmine göre „intellectual“ (lat. intellectus = akıllı) olan birey. Türkçe'ye 'entel' olarak sokulmuş.Türkçesi: aydın! Ne var ki, „Öztürkçe“ sayılan bu kelime Osmanlıca’dan tercüme. Aslı: münevver (= nurlandırılmış, aydınlatılmış) . Türkiye’de Batı bilimiyle akıllanan birey, yâni aydın (entel) çok. Onun için ağzını açan, akıl vermeye kalkıyor. Demek ki, muasır AB yolunda aydınlananların aklı başından alınmış.
AkıLLısı Beni BuLmaz,
DeLisi Peşimi Bırakmaz..
AkLımda KaLacak DeğiL,
AkLımı Alacak Kişinin Peşindeyim :)
Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem ‘e Sahabe-i Kiram soruyor:
-Ya Rasulallah, Müminlerin en faziletlisi kimdir?
-Rasulullah Sallallahu Aleyhi Vesellem,
-“Âhlakı en güzel olandır.” Buyurur. Tekrar soruyorlar
-Ya Rasulallah, Müminlerin en akıllısı kimdir?
“ Ölümü en fazla hatırlayan ve ölümden sonrası için en iyi hazırlığı yapandır. İşte akıllı olanlar bunlardır “ buyurur.
DAHİ EİNSTEİN VE AKILLI ŞÖFÖRÜ
Albert Einstein konferanslarına hep özel şoförü ile gidermiş. Yine bir konferansa
gitmek üzere yola çıktıkları bir gün şoförü Einstein'a;
'Efendim, uzun zamandır siz konuşurken ben de arka sıralarda oturup sizi dinliyorum ve neredeyse söyleyeceğiniz her şeyi kelimesi kelimesine biliyorum' demiş. Einstein gülümseyerek ona bir teklifte bulunmuş:
'Peki, şimdi gideceğimiz yerde beni hiçtanımıyorlar... O halde bugün palto ve şapkalarımızı değiştirelim, benimyerime sen konuş,ben de arka sırada seni dinlerim.' Şoför, gerçekten çok şahane ve başarılı bir konuşma yapmış ve sorulan bütün soruları doğru yanıtlamış. Tam yerine oturacağı sırada bir kişi,o güne kadar konferansta sorulmamış ağır bir fizik sorusu sormuş.
Şoför, hiç duraksamadan soruyu soran kişiye dönüp:
'Böylesine basit bir soruyu sormanız gerçekten çok garip' demiş.
Sonra da salonun arkasında oturan Einstein'ı işaret ederek şöyle devam etmiş:
'Şimdi size arka sırada oturan şoförümü çağıracağım ve sorduğunuz soruyu,göreceksiniz, o bile yanıtlayacak.'
SONUÇ: AKILLI İNSANLAR, AKILLI İNSANLARLA ÇALIŞIR...
Akıl; Mantıksızlığın sürekli olarak özümsenmesidir...
İnsan; Bedeni, ruhu, aklı, kalbi ve potansiyel yetenekleriyle, evrendeki en yüksek donanımlı canlıdır...
Ey akıllı! Sakın aklın başına gelince, pişman olacağın bir sarhoşluğa düşme! (Mevlana)
efenim şahsımda az evvel oluşmuş yargıya göre komik şiirlerini şiir sayfasında tutup; nedire eklemeyip,hem modu hem bizi muzdarip etmeyen kişidir...
itina ilen...
AKILLI OLUN! ..
AKILLI: Nerede daha fazla kalacaksa, oraya yatırım yapandır. Dünya hayatı sınırlı, ahiret hayatı sonsuzdur. AKILLI ahiret için daha çok çalışandır. 'Dünya hayatı bir oyun, bir eğlenceden ibarettir.' AYET
kuran da en çok geçen 2 terimden 1i:: AKLINIZI KULLANIN, diğer terimde::OKU dur. Allah aklını işletmeyenler üzerine pislik indirir.(Kuran'dan,Yunus suresi100) .
akıllı olmanın pek çok değişik kriteri vardır
terimden asıl gaye men emektir
yasaklamaktır yani
teşekkür ederim beni men ettiğiniz için :)
Bazen, bilerek ve kendi irademle, aptal ve saf olabiliyorum...Çünkü, akıllı kişi, aklını karşısındakine fazla belli etmeyen kişidir...
Bazen, olaylar karşısındaki davranışlarım için, böyle yapsaydın ya da bunu demeseydin gibi sözler ederler...Ben de onların dediklerini kabullenmiş gibi yaparım...Halbuki, benim başka şeyleri düşündüğümü, çok sonra anlayabiliyorlar... :)))
İşte akıl farkı...
Akıllı: Türkçe’de kelime yaratıcıları Arapça kökenli diye „akıl“ kelimesini dilimizden sürgün etmeye çalıştılar, yerine „us“ kelimesini bulduklarını sandılar. Ne var ki, „akıllı“ yerine „uslu“ kelimesini kullanan bir „babayiğit“ dilbilimciye rastlanmıyor. Çünkü, köylü, zanaatkâr, işçi ve diğer emekçiler her iki kelimeyi de (akıllı, uslu) yerinde kullanmasını o akıllandıkça uslananlardan öğrenmediler.
Akıllı: Batı düşünce ve bilmine göre „intellectual“ (lat. intellectus = akıllı) olan birey. Türkçe'ye 'entel' olarak sokulmuş.Türkçesi: aydın! Ne var ki, „Öztürkçe“ sayılan bu kelime Osmanlıca’dan tercüme. Aslı: münevver (= nurlandırılmış, aydınlatılmış) . Türkiye’de Batı bilimiyle akıllanan birey, yâni aydın (entel) çok. Onun için ağzını açan, akıl vermeye kalkıyor. Demek ki, muasır AB yolunda aydınlananların aklı başından alınmış.
...bıdık ;)))
olasılıkları değerlendirip, sonunda ''en iyi karar''ı alan......